Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2006 19 yıl Bu calismada Türklerde müzikle tedavi, tarihi bir perspektif icersinde ele alinmis, günümüze kadar Türk medeniyetlerindenki gelismeler üzerinde inceleme ve arastirmalar yapilmistir. Bu calisma günümüzde gözardi edilen müzikle tedavinin faydalarini tekrar vurgulamak amaciyla yazilmistir. Bu calismanin toplumumuzda basta müzisyenler ve hekimler olmak üzere pek cok insan kesimine yararli olacagi umulmaktadir. Müzik, eski zamanlardan beri insanlar üzerinde önemli bir yer isgal etmistir. Insanlar üzüntülerini, sevinclerini, kahramanliklarini, heyecanlarini, sevgilerini vb. cogunlukla müzik sanatini kullanarak ifade etmeye calismislardir. Müzik insanlari bir hipnoz hali olusturarak etkilemis ve kitlelere zaman zaman yön vermistir. Özellikle müzik, duygulari yogunlastiran bir özellige sahip oldugundan, pek cok medeniyetlerde dini duygularin güclenmesinde, hastaliklarin tedavisinde oldukca yaygin bir yöntem olarak kullanilmistir. Türk Müzigi makamlarinin ruha olan etkileri Farabi`ye göre söyle siniflandirilmistir: - Rast makami: Insana sefa (nese-huzur) verir. - Rehavi makami: Insana beka (sonsuzluk fikri) verir. - Kucek makami: Insana hüzün ve elem verir. - Büzürk makami: Insana havf (korku) verir. - Isfahan makami: Insana harekte kabiliyeti, güven hissi verir. - Neva makami: Insana lezzet ve ferahlik verir. - Ussak makami: Insana gülme hissi verir. - Zirgüle makami: Insana uyku verir. - Saba makami: Insana cesaret , kuvvet verir. - Buselik makami: Insana kuvvet veriri. - Hüseyni makami: Insana sükunet, rahatlik verir. - Hicaz makami: Insana tevazu (alcak gönlüllülük) verir. Selcuklu ve Osmanlilarda Müzikle Tedavi Selcuklu ve Osmanlilarda Müzikle Tedavi Türklerde ilk ciddi müzikle tedavi Osmanli devleti zamaninda görülmekkle beraber, Orta Asya`da Anadolu öncesi zamanda Baksi adi verilen Saman müzisyenler tarafindan, cesitli hastaliklar icin tedavi calismalari yapilmistir. Hala bu faaliyetlerini sürdüren Baksilar Orta Asya Türkler arasinda yasamaktadirlar. Bir Selcuklu Türk`ünün yaptirdigi Sam`daki Nurettin Hastanesinde Ibn Sina, müzikle akil hastaliginin tedavisini uygulamistir. Ibn Sina`nin tesirleri Osmanli devrinde de devam etmistir. Osmanli saray hekimi Musa bin Hamun, dis hastaligi ve cocuk psikoloji hastaliklarini iyilestirmede müzikle tedavi yöntemini kullanmistir. Ibn Sina`nin meshur eseri " El Kanun fi`t-tibb`" adli eserini tercüme eden Tokatli Mustafa Efendinin talebesi Hekimbasi Gevrekzade Hasan Efendi (18yy) yazdigi eserinde Ibn Sina`nin eserinden cok faydalandigini ifade etmistir.
Gönderi tarihi: 16 Nisan , 2006 19 yıl Hekimbasi, Gevrekzade Hasan Efendi Emraz-i Ruhaniyeyi Negama-i Musikiye adli eserinde, cocuk hastaliklarina hagi makamin iyi geldigini söyle bahsetmistir: Irak Makami: Cocuktaki menejit hastaligina faydalidir. Isfahan Makami: Zeka, zihin aciligi veriri ve soguk alginligi ve atesli hastaliklardan korur. Zirefkend Makami: Felc ve sirt agrisina iyi gelir, kuvvet hissi verir. Rehavi Makami: Tüm bas agrilarina, burun kanamasina, agiz carpikligina, felc ve balgam hastaliklarin iyi gelir. Büzürk Makami: Beyin, kuunc , agrilarina iyi gelir, kuvvetsizligi ortadan kaldirir. Zirgüle Makami: Kalp, beyin hastaligi, menenjit, mide harareti, karaciger atesine iyi gelir. Hicaz Makami: Idrar yolu hastaliklarina iyi gelir. Buselik Makami: Kalca, bas agrisi ve göz hastaliklarina iyi gelir. Ussak Makami: Ayak agrilari ve uykusuzluga iyi gelir. Hüseyni Makami: Karaciger, kalp hastaliklarina, nöbet, gizli hummalara iyi gelir. Neva Makami: Blug cagina ulasmis cocuga, kalca agrisna, gönül sevincine iyi gelir diye ifade etmistir. Sonuc ve Öneriler Bu calismada Türklerde müzik ve müzikle tedavi, tarihi bir perspektif icersinde ele alinmis, günümüze kadar Türk Medeniyetlerindeki gelismeler üzerinde inceleme ve arastirma yapilmistir. Bu incelemeler isiginda asagidaki sounclara varlimistir: Müzikle ruhi tedavi yöntemi cok eski dönemlerde Orta Asya Türk Kültürü icersinde baslamis. cok yönlü görevleri olan kisiler tarafindan uygulanmisgünümüzde de uygulanmasina rastlanmaktadir. Türk-Islam Dünyasindaki müzikoterapi faaliyetlerinin ve özellikle hastanelerde müzik kullanarak tedavi yöntemlerinin ilk defa 9. yy`da basladigi ve 18 . yy`a kadar bu konuda büyük ilerlemeler oldugu görülmüstür. Müzikterapide,ülkelerin milli otantik müziklerinin etkili oldugu, hastaligin cesidine göre degisik makam ve enstrümanlarin fayda sagladigi dikkati cekmektedir. Güvenc`in belirttigi gibi, pentatolik asilli olan, improvize ve sezgi imkani yüksek olup, bünyesindeki koma seslerin coklugu sebebiyle cok yönlü bir ifade gücüne sahip olan Türk Müzigi gittikce psikoterapide önem kazanmaktadir. Cesitli ülkelerde yapilmakta olan arastirmalar, 1993 de Istanbul`da gerceklestirilen II. Uluslararasi Müzikoterapi ve Etnomüzikoloji sempozyumunda sunulan bildiriler bu düsünceyi desteklemektedir. Bu makalede ele alinan müzikoterapi düsünce ve uygulamalari bügün yeniden günümüz teknolojisi ile incelenip tekrar degerlendirilebilir. Selcuklu ve Osmali hekimlerin israrla üzerinde durduklari, makammizac, makam-vakit, makam- astroloji iliskileri daha bilimsel yaklasimlarla ve klinik deneylerle yeniden ele alinabilir. Müzik sadece bir takim hastalarda terapi araci olarak kullanilmakla kalmayip, koruyucu olarak ta insanlara büyük faydalar saglaybilir. Örnegin kent yasantisindaki stresli insan tipi icin, fabrikada iscilerin is üretim miktarini artirabilmek icin ve hatta hayvanlarin süt ve yumurta gibi üretimlerini artirabilmek icin secilecek uyun müzik türleri olumlu etkiler yaratabilir.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.