Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

“Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun ve birbirinizden kopmayin...”

( Âl-i İmrân: 3/103)

 

İlahî vahyin son aşaması olan Kur’an, insanlığa nihai teklifler bütünü olarak sunulmuştur. Aşkın ufuktan gelen Kur’an insana, hayata ve topluma yönelik bir mesajdır. O, kendine özgü dün­yasından hayata yön vermek ve insanlığı kurtuluşa erdirmek ar­zusuyla kopup gelmiştir. İnsanın kurtuluşu, Allah'ın birliğini kavrayıp O'nun iradesine teslim olması ve dürüst bîr şekilde yaşayıp imana pratik bir anlam kazandırmasıyla mümkün olur.

 

Dünyada artık her türden ilişkileri, galip Batı medeniyetinin belirlediği günümüzde, insanlığın pek çok sorunlar içinde çırpı­nıp durduğu herkesçe bilinen bir gerçektir. Bunun temel nedeni, insanların Kur’an kapsamında sunulan İslam'dan büyük ölçüde uzaklaşmış olmaları; Müslümanların da çeşitli nedenlerden do­layı mensubu oldukları İslam'ı bugüne hakkıyla taşıyamamalarıdır.

 

Bu açık gerçeğe rağmen, toplum düzenine ilişkin iddia taşı­mayı, İslam'ın özünden değil de harici bir meseleymiş gibi al­alamak; İslam'ı, sistemi olmayan kuru bir inanç, bir tasavvur ve hayatta uygulanması imkânsız olan yalın bir iman olarak görmek anlamına gelir. Halbuki İslam, toplumun tüm katmanla­rına seslenen kapsamlı bir dindir ve İslam'a göre sosyal düzen, ünden bağımsız değildir. Bunun en açık delili, Kur’an'ın temel tezi olan tevhiddir. Tevhid, yalnızca Allah'ın birliği ve tenzihle sınırlı değildir. O, aynı zamanda hayatın bütün organlarının or­ganik birliğini ifade eden bir eylem ilkesidir. Tevhidin böyle bir aksiyon ilkesi olduğunu gösteren en güzel örnek ise, bütün pey­gamberlerin hayatın organik birliğini bozan zulüm düzenlerine muhalefetle baş kaldırmış olmalarıdır.( A'râf: 7/59-93)

 

Kur’an'ın temel gayelerinden biri de, yeryüzünde adaletli bir sosyal düzen oluşturup insanlığın temel haklarını ve değerlerini korumaktır. Bunun için iyiliği buyurup ayakta tutmak, kötülüğü de gerekirse güç kullanarak ortadan kaldırmak Müslüman top­lumun görevidir.

(Âl-i İmrân: 3/104, 1 10; Hac: 22/ 41)

 

Kur’an'ın sunduğu toplumsal düzen hukuki, siyasi ve iktisadi unsurlardan oluşur. Yasama faaliyeti, toplumsal hayatı oluştu­ran bütün süreçleri kapsar. Bunun için Kur’an'daki hukuki dü­zenlemeler, kişi ve toplum hayatını veri olarak alır.(Bakara: 2/219-222; Nisa: 4/105, 128; En'am: 6/151; Nahl: 16/90; Mücâele: 58/1-4) Bu bağ­lamda Kur’an, yasama yetkisine,(Nahl: 16/116) özel ve kamu hukukuna,(Bakara: 2/221-230; Nisa: 4/ 92-93; Mâide: 5/45; Nûr: 24/2-9) bir de muhakeme usulüne dair ilkeler getirmiştir.(Nisa: 4/105-107; Mâide: 5/8; Bakara: 2/282) Kur’an'ın indiği dönemde, yasama yetkisi bütünüyle Allah'a ve Elçisine aitti.

( Yûnus: 10/59; Nahl: 16/116; Nisa: 4/65: Ahzâb: 33/36) Vahyin tamamlanıp Peygamber (as)'in vefat etmesinden sonra bu iş, Kur’an ve Sünnete ters düşmemek şartıyla toplumun so­rumluluğuna ait görülmüştür. Bunun tabii sonucu olarak İslam toplumunun sonraki dönemlerdeki ihtiyaçları, İslam alimleri ta­rafından oluşturulan fıkıh disiplinleriyle karşılanmaya çalışıl­mıştır. Onlar, Kur’an ve sünnetteki yasamayı kaynak ve örnek alarak bu işi başarmışlardır. Kur’an'ın toplumsal projesini anla­yıp uygulamak

için bugün de beyin gücüne ihtiyaç vardır.

 

Kur’an'ın insanlığa bildirdiği kesin ve doğru ilkeler, İslam'ın evrensel mesajının taşıyıcısı olmaya devam edecektir. Müslü­manların yapması gereken iş, Kur’an'ın rehberliğini ve Peygamber(as) örneğini izleyerek bu ilkeler doğrultusunda yeni bir me­deniyet oluşturmaktır.

 

Müslümanlar fiilen içinde bulundukları zamanı yaşanmamış kabul edemezler. Sömürü sistemleri olanca gücüyle yayılıp ge­lişirken, Müslümanların onlara seyirci kalma gibi bir lüksleri de olamaz. Şu halde İslam, Kur’an'ın tarif ettiği şekilde insanlığın hayatında yeniden uygulama zemini bulmalıdır. Bunun en güzel şekli, Allah Elçisi tarafından ortaya konulmuştur.

 

Fahrettin Yıldız, Kur’an Aydınlığında Hayatı Doğru Yaşamak, İşaret Yayınları

Gönderi tarihi:

:lol::clover:Yazalım Diye niyet ettik lakin tam yazacaktık,Hanım mutfaktan seslendi; Agam gel biz balıkları yapıyoz, Salata da senden.EEee.. emir büyük yerden,bizde salataya koştuk hemen. İnce ince kıymaya başladık,içine domates ,soğan,turp, birazda yeşillik doğradık.Rengarenk oldu Salata.Her renkten vardı bir parça.Vay be dedim Agam Kesreti tabağa sığdırdın.Hadi bakem zevkine de nasıl takıldın.Balıkları götürdük Afiyetle,Salatayı da götürdük iştah ile. Eşime çocuklarıma bir baktım..Salata yı yudumlarken yüzlerine göz attım.Yediler bir güzel iştahla. Bak kesrette ki Salata ne lezzet veriyor bir ağızda.Ağzlardan dan yine BİR nida; eline sağlık dendi.Ya hu dedik şu salata BİR güzel,tastamam yendi...

Eh be agam dedim, alan memnun satan memnun,o halde sensin asıl memnun.Yüzlerdeki tebessum varya asıl zevkide o bunun.. :lol::D:P

 

La ila he illa Allah..Yok ya hu korkulacak bir ilah.Baktık öyle kendi beytimize.Göremedik mutluluktan başka...Kainatı yaradan illa Allahtır...Enasır-ı erba illa Allahtır,Kula olan yine mevla, illa Allahtır. S öz lerin için deki öz illa Allahtır,G öz lerin içindeki öz illa Allahtır.Yüz lerin içindeki yüz illa Allahtır... :P:clover:

Gönderi tarihi:

Kurtuluş Mesajı şu olmalıdır.. İnsanlık bu cümelelere muhtaçtır..

 

insan asude kaldığı Vakit kendisine bazı sualler sorar.

ben kimim der..

nerden geldim der..

ne olucam der..

nereye götürülüyorum der..

gelmede gitmede ihtiyarım yok der bana sormadılar

acaba ben neyim.. kim sürükledi beni bu aleme der..

aslını taharri etmeye başlar.. ben bu değilim eksiğim.. O'nu.. aslını aramaya başlar

 

gelmede gitmede bana sormadılar.. insanlık sadece bu cümle üzerinde dursa Ahh.. sesi diner

kendimi kendim yapmadım der.. kendin kendinin mi ? evet

o halde ihtiyarlama.. demek senin değil..

 

Gelmede Gitmede Bana Sormadılar..?!?!?! Benim diyecek elimde hiç bir şey yok..

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.