Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2009 15 yıl KIRIKDAĞ VADİSİ Hakkari merkeze 18 kilometre mesafede, Kırıkdağ Vadisi’nin girişi var. Sapaktan 25 kilometre boyunca, I. Dünya Savaşı’na kadar burada yaşamış olan ve ‘’Dağ Hıristiyanları’’ olarak anılan Nasturiler’den kalma kilise ve manastırların yoğun olduğu, Cennet ve Cehennem yaylalarında 20 bin yıllık buzulların bulunduğu ihtişamlı bir vadide ilerliyorsunuz. Vadinin girişinde, ağaçların tepesindeki köylülerin cevizleri düşürdüklerini görecek, vadide ilerledikçe, daha önce belki de hiç tatmadığınız yumuşan gibi meyve ağaçlarına rastlayacaksınız. Kırmızı ve çok lezzetli bu meyve için buralılar, ‘’yağmur vurmayana kadar yenmez’’ diyorlar. Biri göstermeden fark etmeniz zor olabilir ancak yol üzerinde, Sumela Manastırı gibi yüksek ve dik bir kayalığa oyulmuş, beyaz Marşalita Manastırı var. Yol boyunca boşaltılmış köyler, artık bu bölgenin alışıldık görüntülerinden. Cennet ve Cehennem yaylalarına varmadan önce, yol üzerinde, Kırıkdağ Şelalesi var. Söylenceye göre, aşıklar sevgilerini birbirlerine ıspatlamak için şelalenin altına girerlermiş. Şelalenin hemen altındaki vadide, kar sularının erimesiyle oluşan berrak Beyaz Su, vadinin sonuna kadar akar ve Zap Suyu’yla birleşir. Bu sudaki alabalıkların çok lezzetli olduğu söylenir.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.