Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Günlerdir protokol konuşuluyor...

 

Bu protokol neyin nesidir, neyin sözleşmesi imzalanmıştır, neden sessiz sedasız yapılmaktadır, Türk halkının bazı şeyleri öğrenmesinden mi korkulmaktadır?

 

Çok tehlikeli sular bunlar adamı boğar mı boğar...

 

Sevr'in ayak seslerini duyuyor musunuz?

 

BOP eşbaşkanı R.T.Erdoğan, malum Amerikan politikası gereğince Ortadoğuda sınırları değişecek ülkeler arasında bulunan Türkiye'nin sınırlarını yeniden belirmekte midir?

 

Ayrıca, bütün Avrupa ve Amerika'nın en önemli meselesi bu mudur?

 

Amerika, neden kendi iç işleri ile ilgilenmemekte, Kızılderililer'den özür dileyip onların haklarını teslim etmişler midir? Ya zencilerden? Ya Hiroşima'dan? Onlarla protokoller imzalanmış mıdır?

 

Ya Avrupa?

 

Ermenistan halkı ve Türk halkı uyutuluyor, işin içinde başka iş var...

 

Ve Ermenistan'da halk sokaklarda 1,500.000+1 pankartları ile dolaşıyor... Biz soykırımcı onlar soyu kırılan ve diğer yanda hala işgal altında bulunan ve ihanete uğrayan Azerbaycan!

 

Anlaşılan, Ortadoğuda sınırlar böyle böyle değişiyor, halklar böylelikle karşı karşıya getiriliyor... Ve biz daha hala Kürt meselesi diye olmayan bir meseleyi konuşuyoruz... Realitede Kürt meselesi diye birşey yok arkadaşlar... Sadece mesele yaratmak isteyenler var!

Gönderi tarihi:

Türkiye yıllardır çevresindeki ülkelerle hep bir küskünlük içerisinde bulunuyordu ve sorunların çözümünü ve hatta sorunların ne olduğunu konuşmayı bile uygun görmüyordu ancak değişen dünyada güç olmak istiyorsak sorunlarımızı çözmek zorundayız,ne ırakla,ne iranla,ne suriyeyle,nede diğerleriyle küslük bize yaramaz...

Gönderi tarihi:

Elbette ki bir komşu devletle diplomatik ilişki kurulmalı halklar kaynaşmalıdır... Ancak bu yapılırken ulusal çıkarlar göz ardı medilmemeli, hiçbir devlete karşı hiçbir alanda teslimiyetçi politika uygulanmamalıdır...

 

Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolün içeriği son derece masumane görünüyor... Ancak asıl metni görmediğimizden satır aralarını okuyamıyoruz... Öte yandan Ermenistanın taahhütlerine ne kadar bağlı kalacağı konusu da bir muamma...

 

Türkiye yıllardır bu sözde Ermeni soykırımı konusunda ortak bir tarih araştırması yapılmasından söz ediyor, ancak Ermenistan bunu şiddetle reddediyordu... Birden bire bu öneriyi kabul ettikleri bir protokolün altına imza koymalarını manidar buluyorum...

 

Kaldı ki Sarkisyan'ın demeçlerine bakılacak olursa Ermenistan halen daha soykırım iddialarından vazgeçmiş değil... Böyle bir anlayışla, kurulacak ortak tarih komisyonundan ne kadar sağlıklı sonuç alınacağını gerçekten çok merak ediyorum...

 

Evet... Bu protokol bize neler kazandırdı... Daha da önemlisi ne kaybettik... Bekleyelim ve görelim

Gönderi tarihi:

Bu iş, Azeri toprağını işgal eden Ermenistan'a "hakkındır, aferin. tepe tepe kullan. Öldürdüğün, sürgün ettiğin Azerilerin canının hiç önemi yok, boşver gitsin. Elin değmişken hepsini halletsen de olurdu" demek anlamına gelmiyorsa ne anlama gelir? Sınırı niye kapatmışsın? İşgal yüzünden. Niye açıyorsun? İşgal kalktı mı? Hayır. "Kalkacak" diye bir taahhüt, bir niyet var mı? Hayır. Eee?

 

Türkiye'nin Ermenistan'a ne muhtaçlığı var? Hiç. Kars anlaşmasını tanımıyormuş. Umurumuz muydu? Hayır. İsterse bin yıl daha tanımasın. Çok mu umrumuzda? hayır. Soykırım iddiaları sanki Fransa veya ABD'de gündeme gelmeyecek mi? Ne gezer? Protokolü diaspora mı imzaladı da artık bir daha getirmeyecek? Hayır. Eee?

 

Konu aynı. PKK nın yapamadığını sivil alanda yapmak gibi, ASALA'nın yapamadığını diplomatik alanda yapmak... Konu Sevr, konu dayatma...

Gönderi tarihi:

"Türkiye yıllarca komşularıyla düşmanlık politikası güttü, şimdi barış söylemleri başladı" söylemine de hastayım!

 

Ha yani kimsecikler bulamıyordu, bunlar bir şeyinde boncuk buldu!

 

Bu kadar açık, apaçık konuları tartışabilmek de bizim toplumumuza has bir özellik olsa gerek. Bu sınır kapısı niye kapalı? Ermenistan Azerbaycan toprağını işgal ettiği için. Bu protokolün amacı ne? Sınır kapısını açmak. Peki Karabağ'a en küçük atıf var mı protokolde? Yok.

 

Bunun nesini tartışıyoruz anlayan beri gelsin. Adam cinayet işlemiş, hapse girmiş. Biraz yatmış, e neymiş:

 

"Biz bunu salıverelim."

"Niye? Cezasını çekmesin mi?"

"Çekmesin."

"İyi de niye yahu? Adalet?"

"Boşver adaleti!"

"Yahu iyi de, ceza vermiyorlar diye bir daha suç işlerse?"

"İşlemez işlemez..."

"Yahu iyi de pişmanım da demiyor, bir daha yapmam da demiyor. Tersine iyi yaptıydım, gene yaparım diyor?"

"Yapmaz yapmaz. Salıverelim."

 

Bu senaryodan bu işin bir farkı var mı? Dünyada bu kadar açık, net konuları tartışma konusu yapmayı başarabilen bir toplum daha var mı? Bu işte kazık yiyoruz, bu öyle açık ve net ki, tartışma götürür yanı yok. Bunun nesinin tartışılabildiğini, nesinden fayda umulabildiğini anlamanın bir yolu yok!

Gönderi tarihi:

Bakın bugün biz tarih yazıyoruz diyen ABDullah Gül'ün ,Amerika "kapıları aç"emri vermeden önceki görüşleri nasılmış?

 

Yıl 1993 ..Demirel hükümetinin Ermenistan politikası konusunda verilen gensoru sırasında Refah partisi adına Abdullah Gül söz alıyor ...Zabıtlara göre neler söylüyor...

 

"Hükümet, bu politikasıyla, geleceğimizi gerçekten ipotek altına almıştırveöyle ipotek altına almıştır ki. Ermenistan cumhurbaşkanı , Cumhurbaşkanı özal'ın cenaze merasimine katılma cesaretini göstermiştir. Sizin nasıl bir uzlaşmacı olduğunuzu, Türkiye'nin menfaatleri söz konusu olduğunda, sizin şahin gibi davranmayacağınızı bildiği için cesaret bulmuş ve Türkiye'ye gelmiştir. Siz bana bir ülke gösterin ki, kardeşleriniz savaş halinde olacak,kardeşleriniz katledilecek ve onlar katledilirken ,"Bunun müsebbibi Türkiye'dir" diye demeçler verecek, Kars'ın Ermenistan toprağı olduğunu idda edecek, bütün bunlardan sonra o adam Türkiye'ye gelecek ve siz de elini sıkacaksınız"

 

Yorum gerektirmeyecek kadar açık değil mi?

Gönderi tarihi:

birden bire ne değişti de Ermeniler iddialarından vazgeçtiler?

 

Yoksa Türk halkına söylenemeyecek tavizler ve sözler mi verildi?

 

Kokusu çıktığında iş işten geçmeyecek mi?

 

Bakıyoruz, Amerika başta, Avrupa hemen arkasında bütün devlet adamları el ve söz birliği etmişler bu meseleyi (!) konuşuyor, alkışlıyor ve planlıyorlar... Peki ama neden?

 

Ermeni meselesi ve Türkiye Dünyanın gündeminden bu anlamda neden düşmüyor?

 

Mesela şuan Amerikan ve BM işgali altında bulunan topraklar veya İsrailin, işgalindeki Filistin toprakları, Ermenistan işgalinde ki Karabağ neden hiç konuşulmuyor? Bu dünya devletlerinin başkanları bu konuları neden konuşmuyorlar, bu konularda neden müzakereler yapılmıyor?

 

Yoksa Sevr midir gerçekleşmekte olan?

 

Azerbaycan bayraklarını yasaklayan, Azerileri aldatan zihniyet iyi niyetli midir?

Gönderi tarihi:

"Türkiye yıllarca komşularıyla düşmanlık politikası güttü, şimdi barış söylemleri başladı" söylemine de hastayım!

 

Ha yani kimsecikler bulamıyordu, bunlar bir şeyinde boncuk buldu!

 

Bu kadar açık, apaçık konuları tartışabilmek de bizim toplumumuza has bir özellik olsa gerek. Bu sınır kapısı niye kapalı? Ermenistan Azerbaycan toprağını işgal ettiği için. Bu protokolün amacı ne? Sınır kapısını açmak. Peki Karabağ'a en küçük atıf var mı protokolde? Yok.

 

Bunun nesini tartışıyoruz anlayan beri gelsin. Adam cinayet işlemiş, hapse girmiş. Biraz yatmış, e neymiş:

 

"Biz bunu salıverelim."

"Niye? Cezasını çekmesin mi?"

"Çekmesin."

"İyi de niye yahu? Adalet?"

"Boşver adaleti!"

"Yahu iyi de, ceza vermiyorlar diye bir daha suç işlerse?"

"İşlemez işlemez..."

"Yahu iyi de pişmanım da demiyor, bir daha yapmam da demiyor. Tersine iyi yaptıydım, gene yaparım diyor?"

"Yapmaz yapmaz. Salıverelim."

 

Bu senaryodan bu işin bir farkı var mı? Dünyada bu kadar açık, net konuları tartışma konusu yapmayı başarabilen bir toplum daha var mı? Bu işte kazık yiyoruz, bu öyle açık ve net ki, tartışma götürür yanı yok. Bunun nesinin tartışılabildiğini, nesinden fayda umulabildiğini anlamanın bir yolu yok!

 

Kendi halkımıza karşı adaleti temin ettik,kaldı karabağ halkı.....

Azerbaycan'ın bize faydası nedir?

Bizden beklentisi nedir?

Bizim çıkarlarımız nedir?

Azerbeycan'ı sizin deyiminizle bizim ulus ismimiz olan ''Türk'' ırkından olduğu içinmi savunuyor bu insanlar bu içgüdüylem? Eğer buysa anlarız,derizki:Azerbaycan bu ülkede yaşayan Türk asıllı insanların soydaşlarıdır,savunmakta haklıdırlar ama o zamanda bize Türklüğün sadece bir ulus ismi olduğunu söyleme lüksünüz kalmaz....

Gönderi tarihi:

Kendi halkımıza karşı adaleti temin ettik,kaldı karabağ halkı.....

Azerbaycan'ın bize faydası nedir?

Bizden beklentisi nedir?

Bizim çıkarlarımız nedir?

Azerbeycan'ı sizin deyiminizle bizim ulus ismimiz olan ''Türk'' ırkından olduğu içinmi savunuyor bu insanlar bu içgüdüylem? Eğer buysa anlarız,derizki:Azerbaycan bu ülkede yaşayan Türk asıllı insanların soydaşlarıdır,savunmakta haklıdırlar ama o zamanda bize Türklüğün sadece bir ulus ismi olduğunu söyleme lüksünüz kalmaz....

 

 

Ermenistan'ın bize ne faydası var?

 

Bu konuyla alakalı br başlıkta yazdıklarımı buraya yeniden alıntıladım:

 

Ermenistan tüm ülkeler içinde ulusal gücü en az olan ülkelerden biri, doğal kaynakları yok , toprakları verimsiz, kışları sert.Sınırın açılması ile bundan en fazla faydalanacak olan ermenilerdir. Koşulsuz açılımdan Türkiyenin ve Azerbaycanın kaybedeceği çok şeyler vardır.Ermenistan bizden 27 ilimizi kapsayan topraklarımızı istiyor , bu anayasalarında mevcut. Oysaki Osmanlı döneminde bile buralarda çoğunlukları hiç bir zaman olmadı.Bu bilgiler bir çok yabancı kaynaklarda mevcut. Ermenistan dağlık Karabağı ve onu çevreleyen Azerbaycan topraklarını 1/4 ni silahla ele geçirdi. Buralardan çıkması için 4 BM kararı var.Samanta Powers adlı bir kadının yetiştirmesi olan Obama , başka dayatmalarla birlikte bize emir buyurdu :Sınırı açın.

Ermenistan anayasasında yeralan doğu anadolu topraklarımıza göndermeler ve dağlık karabağ işgali kalkmadan sınırların açılması mümkün değildir.

Kardeşlik bir yana, bizim için yararlı olan ticaret Azerbaycan la olandır ,satacak hiç bir şeyi olmayan ermenistanla olan değildir. Obama ve bizdeki dinci iktidar bunları bilmek ve anlamak zorundadır

 

 

Bu demek değildir ki komşularla ilişkilerimizi düşmanlık üzerine kuralım. Ama eğer iş,sizin dediğiniz gibifayda meselesi ise; sanırım Azerbaycanla kurulan iyi ilişkiler bizim için daha faydalı olacaktır.

Gönderi tarihi:

Kendi halkımıza karşı adaleti temin ettik,kaldı karabağ halkı.....

Azerbaycan'ın bize faydası nedir?

Bizden beklentisi nedir?

Bizim çıkarlarımız nedir?

Azerbeycan'ı sizin deyiminizle bizim ulus ismimiz olan ''Türk'' ırkından olduğu içinmi savunuyor bu insanlar bu içgüdüylem? Eğer buysa anlarız,derizki:Azerbaycan bu ülkede yaşayan Türk asıllı insanların soydaşlarıdır,savunmakta haklıdırlar ama o zamanda bize Türklüğün sadece bir ulus ismi olduğunu söyleme lüksünüz kalmaz....

 

Sn. biji tirkiye esasında herkes ne hissettiğini çok iyi biliyor da laflarımızı eğip büküyoruz bambaşka göstermeye çalışıyoruz esasında.Söylenilen laflara karşı bir güvensizlik varsa kim olursa olsun kimse kimseyi inandıramaz ağzıyla kuş tutsa bile.Bir kere güven yoktur ortada.Bunun üstüne ne söylenebilir ki.Özellikle Kürt sorunu içerikli başlıklarda hep birbirimize kendimizi, kendi algımızı anlatmaya çalışıyoruz ya da bu vardı bu başlıklar altında.Birbirimizi anlamadığımız gibi bir de olaylara bakış açısındaki düşünce yaklaşımlarımızı kanıtlamak için elimizden geleni yaptık.Hiçkimsenin de kanıt olarak sunduğu belgeleri,bilgileri karşı tarafın düşüncesine temel olduğunu varsayıp ciddiye aldığını gördüğümü pek söyleyemeyeceğim.Herkes baktığı yerden hissettiklerine devam etti.

 

Bu başlığa gelecek olursam Azerbaycan'la olan ilişkimizin asıl bağı ''Tek millet, iki devlet.'' üzerine kuruludur ki bunu her iki taraf da bu bağlamda, bu duygu içinde değerlendirir.Yani bizi Azerbaycan'a bağlayan asıl sebep özünde sadece ülkemizin çıkar siyaseti değildir bunu herkes bilir.ABD'yle de ortaklığımız var ama bir Azerbaycan'la olan bağımızdan çok farklı.ABD stratejik ortağımız yani bizi ABD'ye yaklaştıran sadece çıkar siyaseti başka bir bağ değil.

 

Azerbaycan'la olan ilişkimizde kimliği bu ilişkiyi daha sağlam bir zemine oturtmakta ön planda tutmamız çok doğal bir durum, kardeş görüyorsanız, seviyorsanız çıkarın üstünde bir ilişkiniz vardır bunu vurgularsınız.Bunu görmemek bu böyle değil demek de kendini kandırmaktır sadece.

 

Bu konudan ırkçılık yaklaşımı çıkarmak, burdan hareketle düşünce üretmek ayrı bir konu.

 

Muhabbetle...

Gönderi tarihi:

İşin özeti şudur ki; nasıl Azerbaycan Ermeni işgalini kanıksamak, normal görmek zorunda kalmak ve sesini çıkaramamaya zorlanıyor, bu zorlamaya üstelik Türkiye de çanak tutturuluyorsa, Türkiye'ye de üniter yapısını kaybetmesi aynen böyle dayatılmak, bunu kanıksamak, normal görmek ve sesini çıkaramamak durumunda kalması isteniyor.

 

Olay bundan ibarettir. Bu millet bu oyunu herhalde görüyordur, görecektir.

 

Ama şu var ki kamuoyu oluşturan odakların büyük çoğunluğu sürece şu veya bu yolla angaje edilmiş durumda. Bu kadar yoğun çabanın sonuç vermemesi doğaya aykırıdır ne yazık ki. Belli bir ölçüde bir şeyler koparacaklar. Bu ölçünün ne kadar olacağı bu halkın ulusal bilincine, duyarlığına bağlı.Fakat kamuoyunun uyutulması yönünde yoğun bir çaba var. Bence bu kadar yoğun çabanın hiç bir sonuç vermemesi eşyanın doğasına aykırıdır diyorum.

 

Sonucu göreceğiz...

Gönderi tarihi:

Karabag'i üsteleme baskisi AKP'ye ABD'den geldi,AKP emre uymak zorundaydi.Kürt acilimi emri ABD'den geldi AKP uymak zorundaydi bu emre,cünkü AKP'nin ipi ABD'nin elindedir.Irak'i bölenler Siiler ve terör örgütlerinin sefleri olan Barzani ile Talabanidir.Türkiye'yi de ÖCALAN VE ERDOGAN BÖLECEKTIR tabi ki millet eger onlardan önce davranip hesaplari tersine cevirmezse.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Karabag'i üsteleme baskisi AKP'ye ABD'den geldi,AKP emre uymak zorundaydi.Kürt acilimi emri ABD'den geldi AKP uymak zorundaydi bu emre,cünkü AKP'nin ipi ABD'nin elindedir.Irak'i bölenler Siiler ve terör örgütlerinin sefleri olan Barzani ile Talabanidir.Türkiye'yi de ÖCALAN VE ERDOGAN BÖLECEKTIR tabi ki millet eger onlardan önce davranip hesaplari tersine cevirmezse.

 

 

saygilarla

Bundan önceki dönemlerde (85) yıl boyunce süre gelen dönemde hep aynı kafa yapısı ile hareket edildi ve bir sonuca ulaşmayı bir yana bırakın her sorunumuz artarak devam etti PKK'liler için 3-5 çapulcu diyenler PKK'ya halk desteği sağladı,Ermenistan'la sınırları Azerbaycan için kapayanlar Azerilerden hiçbir konuda destek alamadı,Iraklı kürtleri PKK ile çarpıştırıp bundan nemalananlar bugün Barzani ve Talabani ''Kürdün Kürdü vurma dönemi bitti deyince yaygara kopardılar'' Suriyeye hatay meselesinden dolayı hep bir düşmanlık pompalandı,ırak'ın toprak bütünlüğüne aykırı olan misak-ı milli sınırları nedeni ile ırakla hep problemler yaşandı,Yunanistan ile Ege bölgemiz ve adalar konusunda hep sıkıntı yaşandı vs..vs.. daha bir sürü hep çözümsüzlük politikaları güdüldü,bugün Akp iktidarı müzakere edebilme yeteneği sayesinde ülkeyi dünya ile barıştırdı,çevremizdeki ülkelere güven içerisinde,milli menfaatlerimiz çerçevesinde bakmayı öğrendik,değişen konjektürde kendimize yer edindik,şimdi kendi içimizde barışı ve güveni sağlamak zorundayız,bunların sağlanması için birilerini hain ilan etmek değil varsa eğer yanlışlarını göstermek,doğrularınıda alkışlamak gerekir....

Gönderi tarihi:

Bundan önceki dönemlerde (85) yıl boyunce süre gelen dönemde hep aynı kafa yapısı ile hareket edildi ve bir sonuca ulaşmayı bir yana bırakın her sorunumuz artarak devam etti PKK'liler için 3-5 çapulcu diyenler PKK'ya halk desteği sağladı,Ermenistan'la sınırları Azerbaycan için kapayanlar Azerilerden hiçbir konuda destek alamadı,Iraklı kürtleri PKK ile çarpıştırıp bundan nemalananlar bugün Barzani ve Talabani ''Kürdün Kürdü vurma dönemi bitti deyince yaygara kopardılar'' Suriyeye hatay meselesinden dolayı hep bir düşmanlık pompalandı,ırak'ın toprak bütünlüğüne aykırı olan misak-ı milli sınırları nedeni ile ırakla hep problemler yaşandı,Yunanistan ile Ege bölgemiz ve adalar konusunda hep sıkıntı yaşandı vs..vs.. daha bir sürü hep çözümsüzlük politikaları güdüldü,bugün Akp iktidarı müzakere edebilme yeteneği sayesinde ülkeyi dünya ile barıştırdı,çevremizdeki ülkelere güven içerisinde,milli menfaatlerimiz çerçevesinde bakmayı öğrendik,değişen konjektürde kendimize yer edindik,şimdi kendi içimizde barışı ve güveni sağlamak zorundayız,bunların sağlanması için birilerini hain ilan etmek değil varsa eğer yanlışlarını göstermek,doğrularınıda alkışlamak gerekir....

DTP'lilerin konusmalarini benden daha cok sizin bilmeniz gerekir cünkü sonucta sizin adamlarinizdir onlar.Örnegin siz muhakkak ki su sözleri duymussunuzdur ve heralde bu sayfada bu sözlerin ne anlam icerdigini de aciklarsiniz bizlere ve bizde DTP'nin ve onun yol arkadasi Erdogan'in demokratik cizgisini anlariz.

DTP söyle diyor:

 

"Ayri bayrak,ayri meclis,dis politika ve maliye disinda hizmet alanlariyla sinirli ortak yönetimi öngören,ayri hükümet."

Yine DTP söylemlerinden birisi:

"Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'in Kürt sorununa demokratik cözüm yaklasimi cok belirleyici"

 

malum hanimefendi ne diyor:Demokratik talepler cercevesinde iki istegi daha dile getiriyor:"Öcalan'da dahil olmak üzere genel bir PKK affi"ikinci istek ise,"Kürdistan eyalet sistemi"Daha da ileri giderek,"Osmanli tarihinden Cumhuriyetin kurulusuna kadar tüm resmi belgelerde gecen Kürdistan eyaletini Kur"diyor.

DTP tepe yöneticilerden biriside:Kürtler sistemin icinde bir arada yasama cözümünden yanalar,ancak federasyonu da,ayrilmayi da tartisabilir,bu da en dogal haklaridir"Niyetler bu kadar cüretle ifade edilebilir.Bunlara bölücü dedigimizde kimler bize saldiriyor,bizi irkci yapiyor.Eger biz bunlari söylüyoruz diye bize saldiriyorlarsa bunlar eger idrak sorunlu degilseler AB'nin ve Imrali'nin taseronu olduklari aciktir.

Evet cevap hakki sizindir.

Ermenistan ile sinirlarimiz sadece Azerbaycan icin kapatilmadi,bu konudada gercekleri söylemekten yana degilsiniz.Ermenistanla sinirlarin kapatilmasini tetikleyen neden her ne kadar Azerbaycan olmussa da asil neden Ermenistan'in Türkiye'ya karsi yürüttügü düsmanca siyasettir,bunu bilerek olayi sadece Azerbaycan'a baglamak ise sizin ne kadar yanli düsündügünüzü gösterir.Velev ki Azerbaycan icin kapatmis olalim,bu yanlismiydi,teröristlerin öldürülmelerine tepki koyanlar insanliktan dem vuranlar KARABAG'da Ermeni katillerin yaptigi soykirimi neden göremezden gelmektedirler,acaba bu göremzden gelme siyasetinin icinde ta öncelerden beri devam eden Ermeni-Kürt dayanismasinin rolü olmasin?Cünkü Ermeni ve Kürtler disinda Türkiye'nin toprak bütünlügüne saldirna olmadi bugüme kadar.Ama artik sevinebilirsiniz cünkü artik Ermeni kardesler icin sinirlar aciliyor.Azerbaycan bize her konuda destek vermistir bakin bunuda bilincli olarak carpitiyorsunuz.

Irak'li Kürtler yani terörist elebasilari olan Barzani ve Talabani herdönemde ya ABD'nin ya da Israil'in taseronlugunu üstlenmis Israil'in o bölgedeki siyasi cikarlari icin birbirleriyle savasmislardir.PKK onlar icinde bir düsmandi cünkü onlar birbiriyle savastigi sürece Kürtler hicbir yere varamiyacaktilar.Önce Irak'in bölünmesi icin ABD'ye yardim ettiler ve ondan Federe Kürt devleti sözü aldilar,zaten Kürtlerin bilinen kisa tarihleri boyunca hep emperyalistlerle isbirligi icinde olmalari onlarin Amerika'ya da isbirligi teklif etmelerinde rol oynadi.Yani baskasinin zurnasiyla pesrev cekmek denir buna.Irak bölündü,milyon Irak'linin hayatina malolan bu ihanet, yönünü Türkiye'ye cevirdi.ABD sonuca ulasmak istiyordu Obama özl olarak Türkiye'ye geldi ve beni halk secti diye yere göge sigmayan iktidar Obama'ya o halkin meclisinde Türkiye'ye aba altindan sopa göstertti,benim gözümde Barzani.Talabani ve de Erdogan ayni kalibin insanlaridir yani ABD'nin adamlaridir.Barzani'nin babasi da bir numarali Amerikanci'ydi,onun Amerikan baskanina yazmis oldugu meshur bir mektubu vardir;bu mektup bugün Kürt sorunu diye karsimiza cikartilan böl parcala siyasetinin Amerikan ürünü oldugunu o kadar güzel acikliyor ki:

 

Molla Mustafa BARZANI Türkiye'nin bilegini bükemeyince,careyi büyük abisi ve de hamisi ABD'ye yönelmekte bulmus ve 9 Subat 1977 günü ABD baskani Carter'e yazdigi mektupta söyle diyordu:

"Yarim asirdan fszladir halkim bütün güvenini umudunu bana bagladi.Simdi ben bu umudu size devrediyorum"

Bunlara eger gercekler isiginda bilimsel cevaplar verilemiyorsa zaten tartismaninda geregi yoktur,cünkü yuvarlak cevaplar ancak kacak güresmeye benzer.

Demek ki Türkiye degil Kürtler birbiriyle ve ABD cikarlari ugruna savasiyordu ve sonunda da mükafatlandirildilar ABD tarafindan.Her isin bir ücreti vardir.Kürtler kendilerine verilen kan dökme görevini her dönemde layikiyla yerine getirmistir.

 

Hangi birinden anlatalim ki yazilanlarin hicbirisinin tutar bir yani yok tamamen carpitma ve yanlis bilgiden kaynaklanan iddialar.Türkiye degil Suriye yilardir Türkiye'ye karsi düsmanlik üretti.Hatay'i haritalarinda gösterdi.Bebek katilini barindirdi daha ne yapacakti.Ama sizin Türkiye takintiniz size gercekleri söyleme cesaretini vermiyor.Cünkü gercekleri ifade edebildiginiz an bugün yasananlarida kabul etmeyeceksiniz.Farketmez siz bildiginiz yolda devam edin ama dogrudanda sakin ayrilmayin.

 

Yunanistan konusuna gelince-ya aslinda söyle bir yazilanlara bakiyorumda bunlarin hepsi PKK nin dost oldugu ülkelerdir yani sanki birisi bana PKK'nin agzindan birseyler anlatiyor,cünkü tamamen yalan ve carpik-Yunanistan hava sahasini Özal sayesinde 12 mile cikarmis deniz sahasini ise cikaramamis cünkü Özal iktidardan düsmüstü.Bugün Türk ucaklari Yunanistandan izin alarak EGE'de hava tatbikati yapiyorsa bunun tek suclusu damarlarindan Kürt kani akan Özal'dir.Simdi burada kim oldugunu cok iyi bildigimiz Manisali Bülent Arinc'in Cerkez Ethem misali Yunan egilimiyle Yunanliya hos görünmek ama Lozan'i reddetme politikasi ile Ege sorunu gözden gecirilsin demesi gibi,Yunan yanlsi bir iddia ile Türkiye'yi suclamak gercekten vicdani olmaktan uzaktir.Ege ve Adalarla ilgili olarak yapilmis olan anlasmalar var.Bu anlasmalara göre Yunanistan Ege adalarini silahlandiramaz.Buna ragmen Adalarda Yunan askeri üsleri mevcuttur,Yunanistan bizim aymaz ve basiretsiz simdiki siyasetcilerimiz sayesinde o adalari silahlandirip Türkiye'ye karsi hep bir tehdit olarak kullandi.Bunlari bilmemek ayip degil ama bilmeden veya bilerek aksini iddia etmek Türk devletine bir hakarettir daha ilerisi düsmanca bir tavirdir.

Misaki-i Milli Irak haritasinin cizimesinden öncedir.Bunu bile bilmiyor ve Türkiyeyi sucluyorsunuz.Asil bizim degil sizin kafanizdir Türkiye'yi bu acinacak durumlara düsüren.Irak'in toprak bütünlügünü Osmanli sagliyordu bu Osmanlidan sonra Araplarin isbirligi ile ortadan kalkti.Emperyal gücler ellerine cetvel alarak harita cizdiler.Simdi siz Kuveyt sorununuda bilmediginiz icin Saddam'in Kuveyte saldirmasinida kendinize göre yorumlarsiniz cünkü Saddam varken Irak bütündü .Saddam'i götürenler Irak'in toprak bütünlügününün icine ettiler.Kuveyt Irak'in öz topragidir,aynen Karabag'in Azeri topragi olmasi gibi ama bunu her idrak cözemez.Yani Türkiye'yi misaki milliye sahip cikti diye elestirirken aslinda savundugunuz dava baskadir ama neyse.

Siz istediginiz kadar argüman uydurun carpitin gercek olan sey bugün AKP-DTP-ABD isbirliginin hedefi Türkiye'nin bölünmesidir.Baris savaslarda olur.Türkiye'de savas yoktu,terör vardi bu teröre AKP iktidari ideolojik nedenlerle ABD desteginde boyun egmistir,gercek budur gercegi adam gibi söylemek gerekir.Kivirmadan birtakim kavramlarin arkasina saklanmadan.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Herkes kendi fikrini ortaya koyma özgürlüğüne sahiptir,her ortaya konulan fikirde gerçekleştirilecek diye birşey yoktur,bu yazdığınız söylemlerin dağda söyleneceğine mecliste söylenmesi daha mantıklı olandır,zaten meclis farklı düşüncelerdeki vatandaşların seçtiklerinin aklı selim ile oturup tartışarak halk için en doğru olan yolu bulmaları için değilmidir?

Gönderi tarihi:

Bundan önceki dönemlerde....

Neresinden tutacağımı bilemediğim baştan sona yanlış bakış açılarıyla bezenmiş bir bakış açısı...

 

PKK nın halk desteği filan yoktur, dış desteği vardır. Boru değil, maaş veriyor adamlar, üst baş, yiyecek, silah... Hepsi ganimet gibi. Ortalama on çocuğu olan ailelerden illa ki iş bulamayan en az biri de dağa çıkınca, al sana halk desteği. Çocuğu dağda, terörist de olsa evlat! İşte halk desteği dediğiniz sadece budur. Çocuğu dağda olan ailelerin desteği. Gerisi AB desteğidir. Başka değil.

 

Suriye Hatay'ı haritalarında kendinde gösterir ve Türkiye düşmanlarını beslerdi, yoksa biz "Şu Suriyelilerin de gözlerinin üzerinde kaşları oluyor" diye hasetlik etmediydik yani! Bugün Hatay'ı filan bu yolla alamayacağını, başka yollar denemesi gerektiğini düşünmüşse biz ne yapalım? Bu aklı verenlerle kafa kafaya verip düşünsünler. Biz düşmansa düşman, dostsa dost oluruz yani. Bizim na Suriye, ne başkasıyla bir alamayıp veremediğimiz yoktu, yine yok.

 

Yunansitan ile adalar problemi ise bundan on kat daha absürd bir söylem. Burnumuzun dibindeki kayalıklara kadar hak idda eden Yunanistan, biz onların bir tavuğuna kışt demiş değiliz! :lol: Yok, "bu kadar ada bize fazla bile, artık daha istemeyelim, yazık Türklere" diye vicdanları sızladıysa biz ne yapalım? Sızlamasa da bir şey yapmazdık. :lol:

 

Yani bunlar kimseciklerin bir şeylerinde bulduğu boncuklar değil, PKK sorunu da böyle... Eğer "artık silahla bu iş olmuyor" diye kafalarına dank ettiyse ne âla! Destekçi ve finansörleri de "yeter bunlara para akıttığımız, bir iş beceremeyecekler, başka yollara bakalım" dedilerse kendileri bilirler. Ellerinden geleni artlarına zaten koymazlar, koymasınlar. Biz hep durduğumuz gibi duruyoruz, duracağız. Silah bırakacaklarsa eğer, alkış tutacak değiliz. İsterlerse bırakmasınlar, kendileri bilir. Bizi enterese etmez, ne bıraktıkları, ne bırakmadıkları. Zaten bırakmaları gerek, olması gerekeni yapmış olurlar. Hiç mesaisine zamanında gelen memura takdirname verilir mi? Zaten o saatte gelmesi gerekiyor. Aynen bunun gibi...

Gönderi tarihi:

Metinleri iyi okumakta fayda var.

Öncelikle yıllardır "ermeni soykırımı iddiaları" üzerinden yürütülen kampanyaya karşı birçoğumuzun ortak bir söylemi vardı: "Böyle karmaşık bir dönemde yaşanan olaylar taraflı bir biçimde siyasi arenada ele alınamaz, objektif ve konunun farklı taraflarından katılımcıların olacağı tarih çalışmaları yapılmalıdır" diye. Yanlışım varsa düzeltin ama konuya "çözümcü" yaklaşan farklı kesimden insanlarımızın böyle bir talebi vardı uzlaşılabilir bir zemin için. Protokolün gördüğüm kadarıyla diasporayı da "harekete geçiren" kısmı bununla ilgili. Yani Ermenistan bu işin arkasında durursa "adım adım ilerliyoruz, siz de tanıyacaksınız bu iddiaları; tartışmaya lüzum yok ha yahudi soykırımı ha ermeni soykırımı" söylemleri bir anda esneklik kazanmak zorunda kalacak. Yani bildiğim kadarıyla Türkiye tarafınca daha önce de dile getirildiği şekilde "tartışılamaz bir siyasi kabul" olmaktan çıkıp "tartışılabilir tarihsel mesele" halini alacak.

Bu çok önemli.

Azerbaycan konusuna açıkça değinilmemiş ama gördüğüm kadarıyla bölgesel uyuşmazlıklara dair bir paragraf konu bakımından anahtar olabilir.

Rica ederim metinleri okumadan yazımı alıntılayıp "öyleydi, böyleydi" kendi zihin dünyanızdaki "bana" konuşmayın. Ne yazıyorsak ona cevap verin lütfen.

Gönderi tarihi:

Bu iş, Azeri toprağını işgal eden Ermenistan'a "hakkındır, aferin. tepe tepe kullan. Öldürdüğün, sürgün ettiğin Azerilerin canının hiç önemi yok, boşver gitsin. Elin değmişken hepsini halletsen de olurdu" demek anlamına gelmiyorsa ne anlama gelir? Sınırı niye kapatmışsın? İşgal yüzünden. Niye açıyorsun? İşgal kalktı mı? Hayır. "Kalkacak" diye bir taahhüt, bir niyet var mı? Hayır. Eee?

 

Türkiye'nin Ermenistan'a ne muhtaçlığı var? Hiç. Kars anlaşmasını tanımıyormuş. Umurumuz muydu? Hayır. İsterse bin yıl daha tanımasın. Çok mu umrumuzda? hayır. Soykırım iddiaları sanki Fransa veya ABD'de gündeme gelmeyecek mi? Ne gezer? Protokolü diaspora mı imzaladı da artık bir daha getirmeyecek? Hayır. Eee?

 

Konu aynı. PKK nın yapamadığını sivil alanda yapmak gibi, ASALA'nın yapamadığını diplomatik alanda yapmak... Konu Sevr, konu dayatma...

 

Sayin Demirefe,

 

Karabag Azerilerin en cokoldugu donemlerde bile en azindan yuzde 75 Ermenilerden olusan bir bolgedir. Ermeniler'in isgal etmesi size kanunsuz geliyor olabilir ama bir cok insana dogal geliyor. Ve bu isgalin sebebi ni de iyi anlamak gerekiyor. 1915'in sokunu atlatamamis Ermenilerin yeniden ayni durumda kalmamalari icin kendilerinde yarattigi paranoyadir ve bir reflekstir!

 

Ve Azerbaycan ile Ermenistan arasindaki bir anlasmazliktir. Size burda Azerilere boylesine destek veriyor olmanizin neden ne? Turk soyundan gelmeleri degil mi?

Gönderi tarihi:

Metinleri iyi okumakta fayda var.

Öncelikle yıllardır "ermeni soykırımı iddiaları" üzerinden yürütülen kampanyaya karşı birçoğumuzun ortak bir söylemi vardı: "Böyle karmaşık bir dönemde yaşanan olaylar taraflı bir biçimde siyasi arenada ele alınamaz, objektif ve konunun farklı taraflarından katılımcıların olacağı tarih çalışmaları yapılmalıdır" diye. Yanlışım varsa düzeltin ama konuya "çözümcü" yaklaşan farklı kesimden insanlarımızın böyle bir talebi vardı uzlaşılabilir bir zemin için. Protokolün gördüğüm kadarıyla diasporayı da "harekete geçiren" kısmı bununla ilgili. Yani Ermenistan bu işin arkasında durursa "adım adım ilerliyoruz, siz de tanıyacaksınız bu iddiaları; tartışmaya lüzum yok ha yahudi soykırımı ha ermeni soykırımı" söylemleri bir anda esneklik kazanmak zorunda kalacak. Yani bildiğim kadarıyla Türkiye tarafınca daha önce de dile getirildiği şekilde "tartışılamaz bir siyasi kabul" olmaktan çıkıp "tartışılabilir tarihsel mesele" halini alacak.

Bu çok önemli.

Azerbaycan konusuna açıkça değinilmemiş ama gördüğüm kadarıyla bölgesel uyuşmazlıklara dair bir paragraf konu bakımından anahtar olabilir.

Rica ederim metinleri okumadan yazımı alıntılayıp "öyleydi, böyleydi" kendi zihin dünyanızdaki "bana" konuşmayın. Ne yazıyorsak ona cevap verin lütfen.

 

Guzel yazmissiniz. Begeniyle okudum yorumunuzu...

Gönderi tarihi:

Sayin Demirefe,

 

Karabag Azerilerin en cokoldugu donemlerde bile en azindan yuzde 75 Ermenilerden olusan bir bolgedir. Ermeniler'in isgal etmesi size kanunsuz geliyor olabilir ama bir cok insana dogal geliyor. Ve bu isgalin sebebi ni de iyi anlamak gerekiyor. 1915'in sokunu atlatamamis Ermenilerin yeniden ayni durumda kalmamalari icin kendilerinde yarattigi paranoyadir ve bir reflekstir!

 

Ve Azerbaycan ile Ermenistan arasindaki bir anlasmazliktir. Size burda Azerilere boylesine destek veriyor olmanizin neden ne? Turk soyundan gelmeleri degil mi?

Peki ya siz Ermenileri savunurken Ermeni soyundan geldikleri icin mi savunuyorsunuz.Önce olaylara insan olma acisindan bakin,siz hep insanligi baskalarinda ararken sizin bu kavrama pek yanasmamaniz veya en azindan kendi kafaniza göre yanasmaniz cok ilginc.Kürtlere gelince,INSAN,Ermenilere gelince INSAN,Filistililere gelince INSAN ama Türklere gelince "TÜRK SOYUNDAN GELDIKLERI ICIN MI?"demek bence vicdani hesaplardan cok uzak irkciliktir acikcasi.

Gönderi tarihi:

Türkiye-Ermenistan iliskileri tartisildiginda,hep ayni kesimden ayni seslerin cikmasi neye delalet etmektedir.Filistin'i koruma altina alip,Karabag'i Azerbaycan'in sorunu diye öne sürmek ve bizi ne ilgilendirir Azerbaycan tarzi bir yaklasimla Azerilerin dislanmasi ve dislayanlarin hep ayni kesimden olmalari gercekten TÜRKLÜGE tahammülü olamayanlarin kimler oldugu noktasinda bizi aydinlatiyor.Ermeniler kimlerle veya kimler Ermenilerle TÜRKLERE karsi isbirligi yapti ve simdi de kimler Ermenilerle,ayni yörüngede hareket ediyor.Bakilinca gözümüze carpan resim,dün kimler Ermenilerle Türklere karsi is ve el birligi yaptiysa bugünde ayni kesimin Ermeni sözcülügüne soyundugunu görüyoruz,bu demek ki Türk denince ayni cephede birlesebiliyor bu iki kesim.

Azerbaycan'da Sovyetlerden bagimsizligini kazaninca kimseye saldirmadi,kimsenin topral bütünlügüne tecavüz etmedi isgal de etmedi sadece Ermenistan'in dün oldugu gibi yine Ruslarla isbirligi yaparak Azeri topraklarina tecavüz etmesine karsi kendini savundu,gücü yetmedi ve gerektigi sekilde savunamadi,cünkü karsisinda sadece Ermeniler degil Ruslar vardi.Simdi savunulan Ermenilerin bu tecavüzleridir.Dün Anadolu'da Türklere saldiranlar 17 yil öncede yine Türk Azerilere saldirdi.Dün isbirligi yapmis olduklari kesim bugün yine Ermenileri savunuyor,Iste gercek olan da budur.Yok efendim Ermeniler 1915'in haleti ruhiyesi icindeydiler gibi ciddiyetten uzak argümanlarla asil amac saklanamaz.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Şimdi trafik biraz karışmış gibi görünüyor. Kim kime yanıt vermiş, kim kimin tezine ne bakımdan karşı çıkıyor veya destek veriyor tam anlayamadım. Neyse ben anladığım kadarına açıklık getirmeye çalışayım:

 

Dağlık Karabağ'da tam bir vahşet ve insanlık trajedisi yaşanmıştır. Oralardan şeytan bile utanarak kaçmıştır herhalde! İnsanlık adına hangi erdem varsa hepsi ayaklar altına alınmıştır. Bu konuda bir haklılıktan bahsetmek cinayettir, vicdansızlıktır. Rusya'nın gücünü, lamsız cimsiz, doğrudan askeri, silah, her bakımdan tam desteğini alarak bölgede korkunç cinayetler işlemişlerdir Ermeniler. Buna haklı diyen, destek veren o vahşi cinayetlere ortaktır.

 

Rusların imza attıkları vahşetler hiç kimse ile kıyaslanmaz. Çeçen direnişini kırmak için vicdandan söz bile etmenin olası olmadığı bir biçimde, "topyekün temizlik" anlayışıyla, en vicdansız insanın olmayan vicdanını bile kanatacak şekilde Grozni'yi yaşanmaktan çıkıncaya kadar bombalamışlardır. Direniş bitince de yeniden yaptılar. Afganistan'da yaptıkları hâla hatırlarda.

 

Bunların yanında İsrail melaike gibi kalır!

 

PKK nın kuruluşunda da Sovyetler, yani aslında Rusya vardır, farketmez. Doğrudan, direk, dolaysız. Hiç lamı cimi yoktur. Sovyetler dağılınca işi AB üslendi, o ayrı...

Gönderi tarihi:

Şuna açıklık getireyim: Benim ırkçılıkla hiç ama hiç işim olmaz. Ben bilim insanıyım. Bilimden başka benim gözümde bir erdem, bir değer yoktur. Bilim ise, ırkların tamamen yapay olduğunu kanıtlamıştır.

 

Bilirsiniz ki güneş ışınlarının azı karar, çoğu zarardır. Az miktarda güneş ışını D vitamini sentezler, yararlıdır. Çoğu ise hücre DNA'sında ciddi etkiler yapar.

 

Güneşi bol bölgelerde evrimleşen insanların hücre DNA larının korunması için renk pigmentleri etkin olmuştur, ciltleri ve göz irisleri güneş ışınlarına karşı daha opak, fazla ışık geçirmez olmuştur. Güneşi kıt bölgelerde evrimleşen insanların ise renk pigmentleri etkinleşmeyerek ciltleri ve göz irisleri güneş ışınlarına karşı daha şeffaf, çok ışık geçirir hale gelmiştir. Budur ırk olayı, temelsizdir, aslı astarı olmayan görünürde bir farklılıktır. Detayda iklimin, coğrafyanın yüklediği karekter özellikleri aşılamayacak şeyler değildir. İnsanlar anlaşır ve uzlaşır.

 

Ayrıca genetik bilimi, ırkların genetik harmanının en iyi gen harmanlamasını sağladığını kanıtlamıştır. Birbiri ile ne kadar uzak genetikler harmanlanırsa, sonuç o kadar iyi olmaktadır. Genişleyen, çeşitlenen gen havuzunda olumsuz genler baskılanabilmekte, genetik bozukluklar en aza inmektedir. Sürekli aynı genetiklerin birleşmesi ise vahim genetik sonuçlar doğurmaktadır. Diğer canlı ırklarının korunmaya çalışılması yanıltıcı olmasın, o ayrı bir şey. Orada türden belli bir beklentiniz var. İnekse, çok süt versin istiyorsunuz. Geri kalan özellikler sizi ilgilendirmiyor. Orada çok süt veren ırkı korursunuz. Elma isterse dalları kırsın, siz destek koyar, kırılmasını önlersiniz. Yeter ki en iri elmayı versin. En iri elma ırkını aşılarsınız. Ama bu yapay ırkları vahşi doğaya bıraksanız, anında yok olur, dayanamazlar. Genetikleri zayıftır, insan koruması altındadır.

 

Bilim ırkçılığı kesin biçimde mahkum etmiş, geçersizliğini ilan etmiştir...

Gönderi tarihi:

1915

O sene yaşananlar elbette bir trajedidir. Tek taraflı değildir. Ermenilerin tüm Doğu Anadolu'yu başkalarından temizlemeye kalkışmalarını önlemek için zorunlu tehcir yapılmıştır. Soykırım yapılmamıştır. Ermeniler Van şehrini tümüyle, bakın üzerine basarak söylüyorum, tek ayakta ev kalmamacasına yakmışlardır. Kent tümüyle bir hayalet kente dönüşmüştür. Bana inanmıyorsanız şimdi pek revacı artan Said Nursi'nin kendi anılarından açın okuyun, anlatır Ermenilerin Kürtlere mezalimini. Bu sadece bir örnek. Şimdi Karabağ'da yaptıklarının aynısını her kente, köye yapıyorlardı. Yani onların yörede yaşayan Kürtleri yok etmemeleri için mecburen onlar tehcir edildiler. İyi bir şey mi, onaylanacak bir şey mi? Elbette hayır. Ama bu bir savaş! Olumsuzlukların, ölümün, her kötülüğün kol gezdiği, bulaşmadık kimse bırakmadığı acımasız bir savaş! Olayları acaba hakkıyla değerlendirebiliyor muyuz? Bir coğrafya çöküyor ve dünyanın her yerinden tabur tabur, ordu ordu gelen güçlerin işgaline uğruyordu. Yıkım, ölüm her yerdeydi ve acımasızdı. Tüm dünya bir imparatorluğun başına üşüşmüş, kalıntılarını yağmalıyordu. Yağma hasanın böreğine dönen bir coğrafyada neler olmasını bekliyordunuz? Güller, çiçekler açmasını, mutluluk şarkıları söylenmesini mi?

 

Bu tabloyu unutturan, Atatürk Cumhuriyetinin alnının akıyla bu savaştan çıkmış, emperyalizmi yenmiş olmasıdır.

 

Şimdi ortak haline getirilmeye çalışılıyorlar, en acımasız çatışmalar Kürt ve Ermeniler arasında olmuştur. Sebep? Osmanlı'dan kalacak mirastan pay vaadedilmesi.

 

Bu emperyalist oyunları anlamadan dünyayı çözümlemek ve doğru bakmak mümkün değildir.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.