Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Batman Türbe ve Zaviyeleri


_asi_

Önerilen İletiler

 

Zeynel Bey Türbesi (Hasankeyf)

 

 

00004539.jpg

Hasankeyf’te Akkoyunlular dönemine ait olan Zeynel Bey Türbesi üzerindeki kitabeden bu türbenin Uzun Hasan’ın oğlu Zeynel Bey’e ait olduğu anlaşılmaktadır. Zeynel Bey türbesi tuğla ve sırlı tuğladan yapılmış duvar işçiliği ile tanınmaktadır. Dicle Nehri’nin sol yanında açık alanda yükselen bu türbe harap durumda olup, uzun süre samanlık olarak kullanılmıştır.

 

Türbe, dışarıdan silindirik olup, üzeri kubbe ile örtülü sekizgen bir mezar odasını kapsamaktadır. Türbenin altında mumyalık olup, sembolik lahit hücresi üst kısımda iki yöne açık bir konumdadır. Aynı zamanda türbeye kaide görevi yapan mumyalık türbenin bodrum katını oluşturmaktadır. Bu katın üzerine dıştan silindirik, üst kat için de yayvan kubbeli sembolik sandukanın bulunduğu kısım oturtulmuştur.

 

Türbenin kuzeyinde bir kapısı, güneyinde de bir penceresi bulunmaktadır. Alt bölümü düzgün kesme taşlardan yapılan türbenin asıl bölümü tuğladandır. Duvarların içerisine yapıyı sağlamlaştırmak amacı ile ahşap taban kirişleri yerleştirilmiştir. Dış kısımda kullanılan tuğlalar kızıl kahverengi, basit tuğlalar olup, bir bölümü de turkuvaz mavisi ve lacivert sırlıdır.

Türbe kapısının ve pencerelerin üzerindeki alınlık ve kemer uçlarındaki köşe taşları çini mozaik bir kuşakla kaplanmıştır. Bunların bir bölümü bugün dahi görülebilmektedir. Kapının üzerindeki kemerler ve çerçevesi arasında kalan bezemeler oldukça iyi bir durumdadır.

 

 

 

İmam Abdullah Türbe ve Zaviyesi (Hasankeyf)

 

İmam Abdullah Zaviyesi, Raman Dağları’nın kuzeybatısında höyük olduğu sanılan bir yükselti üzerinde yer almaktadır. Bu yapıdan günümüze yalnızca kubbeli türbe kısmı ile onun bitişiğinde kule şeklindeki minaresi gelebilmiştir.

 

Bu türbede İmam Abdullah’ın gömülü olduğuna inanılmıştır. Halk arasındaki yaygın bir inanışa göre İmam Abdullah Hz.Muhammed’in amcası Cafer-i Tayyar’ın torunlarındandır. Sultanı Takyeddin Abdullah (1249-1294) zamanında bir hizmetçi, rüyasında İmam Abdullah’ın bu civarda şehit düştüğünü görmüştür. Sultanın izin vermesi ile yapılan araştırmada İmam Abdullah’ın naaşı bulunmuş ve oraya gömülmüştür.

 

Yapı topluluğu türbe ve onun çevresindeki sonradan eklenen odalardan meydana gelmiştir. Bugün orijinalliğini yitirmiş olan yapı topluluğuna sonradan eklenmiş olduğu anlaşılan bir eyvandan girilmektedir. Bu eyvandan türbeye geçilen kapı üzerinde de Akkoyunlu Sultanı Halil’in 1474’te onardığını belirten bir kitabe yerleştirilmiştir.

 

Eserin ayakta kalan tek bölümü, kare planlı kubbeli mezar kısmıdır. Kubbenin etrafındaki külliye bölümleri tamamen harabe olmuş, kubbenin bitişiğindeki kule biçimindeki minare de kısmen harap olmuştur. Bu yapılar çeşitli dönemlerde yapılan onarımlarla tarihi önemini yitirmiştir. Günümüze gelebilen en önemli özelliği bitkisel arabesk kompozisyonlu, bugün Diyarbakır Müzesinde olan kapı kanatları ile kule biçimindeki minaresidir.

 

Külliyenin çevresinde zamanla bir mezarlık meydana gelmiştir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.