Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Yeşil Türbe


_asi_

Önerilen İletiler

YEŞİL TÜRBE

 

 

33d1d72048dfa6f0c78fe3d1c3317d48.jpg

 

Yıldırım Bayezid’in oğlu Çelebi Sultan Mehmet tarafından 1421 yılında yaptırılmıştır. Mimarı Hacı İvaz Paşa’dır. Bursa'nın sembolü haline gelen yapı şehrin her yerinden görülebilecek bir konuma sahiptir. I. Mehmet Çelebi sağlığında türbeyi yaptırmış, 40 gün sonra da vefat etmiştir. Türbede Çelebi Sultan Mehmet ile oğulları Şehzade Mustafa, Mahmut ve Yusuf ile kizlari Selçuk Hatun, Sitti Hatun, Ayşe Hatun ve dadısı Daya Hatuna ait olmak üzere toplam 8 sanduka bulunmaktadır.

 

Dışardan bakıldığında tek katlı görünen türbe, sandukaların bulunduğu salon ve bunun altında yer alan beşik tonuzlu mezar odasıyla beraber iki katlıdır. Dış duvarlar turkuaz çinilerle kaplıdır. Türbenin içi, sandukalar, mihrab, duvarlar, cümle kapisi ile cephe kaplamaları da çiniden yapılmıştır. Kıbleye bakan mihrabı bir sanat eseridir. Buradaki çiniler İznik çiniciliğinin şaheser örnekleridir.

 

Evliya Çelebi’nin gezi yazılarında da türbe ile ilgili bilgi yer almaktadır. Ancak türbeyle ilgili bahis; içinde medfun bulunan Çelebi Sultan Mehmet Han’ın yaşamı üzerinden ele alınmakta, mimari hakkında olarak özel bir bilgi verilmemektedir. Bununla birlikte metinden yapının o dönemde yeşil imaret adı ile anılmakta olduğu öğrenilmektedir.

 

GEÇİRDİĞİ ONARIMLAR

Türbe, Çelebi Sultan Mehmet’in vefatından 253 yıl sonra (1647) Hassa Mimarı Elhac Mustafa Bin Abidin tarafından onarılmıştır. Bundan sonra 1769 yılında Mimar Es-Seyyit Elhac Şerif Efendi, 1864-1867 yıllar arasında Leon Parville ve 1904 yılında Osman Hamdi Bey’in katkılarıyla Asım Kömürcüoğlu tarafından türbede onarım çalışmaları yapılmıştır.

Türbenin günümüze ulaşmasında çok önemli payı olan Mimar Macit Rüştü Kural, türbenin son restoratörü olmuştur. Bu çalışmalar sırasında Y. Mimar Zühtü Başar’dan da destek görmüştür.

 

 

TÜRBENİN MİMARİSİ

En dar yüzü 8,45 m, en geniş yüzü 8,87 m olan sekizgen prizma bedene sahiptir. Türbe, tümel cepheler (tüm cephelerin açılımı) olarak ele alındığında, kubbe, kasnak ve beden duvarları olarak üç kütlesel mimari elemandan oluşmaktadır. Bu öğeler izleyicinin kolayca algılayabileceği bir şekilde birbirinden ayrılmaktadır. Türbenin cephesinde dikkati çeken bir diğer öğe mermer çerçevedir. Bu çerçeve, cephelerin birleştiği köşeleri, su basmanı ve sivri kemerlerin etrafından dolaşarak saçaklığı çevrelemektedir. Pencereler mermer sövelerle çevrelenmektedir. Pencerenin hemen üzerinde hafifletici (tahfif) kemer, rumi motifli bordürlerle belirgin hale getirilmiştir. Kemerle pencere lentosu arasında kalan timpanon (alınlık) bölümünde ayet ve hadisler yazılı bulunmaktadır.

328 metrekarelik sekizgen prizma gövdede zeminden aşağıya da devam ederek mezar dairesini oluşturmaktadır.

 

 

ÇİNİLER

Osmanlı mimarisinde tüm duvarlarının çini ile kaplı olduğu tek türbedir. Sekiz cepheli olan türbenin duvarları ile köşelerde oluşturulmuş mermer çerçeve ve kemerlerin arasında kalan kısımlar turkuaz renkli çinilerle kaplanmıştır. Günümüze kadar geçirmiş olduğu onarımlarda, bu çiniler büyük ölçüde tahrip olmuş, yerine yeni çiniler kaplanmıştır. Sayısı çok azalan orijinal çiniler kapının solundaki yüzde bir araya toplanmıştır (Tayla, 2007). Türbenin cephesinin kaplı olduğu çini kaplamalar genelde bilinen çini kaplamalardan farklı yapıdadır. Daha ziyade renkli sırlı tuğla türündendir. Dış yüzü 21-22 x 10-11 cm., arka yüzü 10 x 5 cm.dir. Dıştan içe doğru kavisli olarak daralmaktadır ve yan yüzünün tam ortasında 1.5 cm çapında dikine bir delik bulunmaktadır. Bu, çinilerin yerlerine montaj kesitidir. Orijinal tuğlaların yüzleri önce sırlanmış ardından fırınlanmıştır. Ancak Restorasyon sırasında orijinal üretim biçimine uygun yeni sırlı tuğla yapılamayacağı ayrıca orijinal sırlı tuğlanın aynen kopyasının yapılması restorasyon ilkeleri açısından doğru olmayacağı düşüncesiyle Kütahya Çini Fabrikası'nda yaptırılan plak çinilerle kaplanmıştır

 

 

İÇ MEKAN

Yapı, mekan örtücü eleman olarak kullanılan tek kubbenin belirlediği merkezi bir plan tipolojisine sahiptir. Anadolu - Türk mimarisinin kubbeden ana yapıya geçiş sorununa getirdiği strüktürel (yapıyı ayakta tutan sistem) ve bezemesel çözüm olan Türk üçgeni bu yapıda da uygulanmıştır.

Duvarlar 2.94 m yüksekliğe kadar iki bordürle çevrili altıgen turkuaz çinilerle kaplıdır. Bunların aralarında iri madalyonlar yer almaktadır. Türbe günümüze ulaşan en muhteşem çinili mihraba sahiptir.

 

Sekizgen plana sahip olan iç mekanın ortasında Çelebi Sultan Mehmed’in sandukası yer almaktadır. Üzerinde kabartma sülüs celisi ile yazılı kitabesi vardır. Kuzeyinde oğulları Mustafa ve Mahmud’a ait sandukalar yer almaktadır. Kuzeyindeki ise oğlu Yusuf’a aittir. Arka kuzeyinden itibaren Çelebi Mehmed’in kızı Selçuk Hatun’un kabartma kitabeli sandukası, kızı Sitti Hatun’un (Safiye) beyaz zemin üzerine lacivert motifli, altıgen ve üçgen çinilerle kaplı sandukası, Ayşe Hatun ve dayısı Daya Hatun’un sandukaları bulunmaktadır

 

 

829091801685523d3f10edac0d1982e3.jpg

 

 

e335e9d327bfff7e943ea58f9d230da6.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.