Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Aşağıdaki yazı Ekrem Dumanlı'dan alıntıdır.

 

Dinî konuları tartışırken yapılan hata

 

Cüneyt Zapsu’nun eşi ile birlikte bazı kadınların başı açık cuma namazı kılmaları yeni bir tartışmanın başlamasına sebep oldu.

 

 

Hatırlanacağı üzere, geçenlerde Amerika’da bir bayan imamlık yapmış, Türkiye’deki gazeteler bu hadiseye de benzer bir heyecanla yaklaşmışlardı. Bu tür meselelerin haber değeri taşıdığında şüphe yok; ancak medyanın da din gibi hassas bir konuda buyurgan bir üslupla dayatmacı bir rol üstlenmesi doğru değil.

 

Tarih şahittir ki tepeden inmeci “dinde reform” paketleri hiçbir zaman vicdanlarda makes bulmadı; bulamaz da. Çünkü değişim, gelişim, başkalaşım gibi kavramları halk, bilgisiyle ayrıştıramasa bile, sezgisiyle tasnif ediyor. Ve daha önemlisi, kendine sunulan teklifi samimiyet sınavından geçiriyor. O sınavdan geç(e)meyen öneri, cami avlusuna bile alınmıyor… Dün Vatan’da Haşmet Babaoğlu’nun “medyatik samimiyetsizlik” nitelemesi o yüzden önem taşıyordu.

 

Mesela halk istiyor ki cuma namazını tartışmaya açanların gözü-gönlü gerçekten cumada olsun. Cuma saflarında hiç görülmemiş bir aydının cuma üzerine ahkâm kesmesini kamu vicdanı kabul etmiyor. Aslında her konuda halk tepkisi böyledir. Mesele cuma namazı ile sınırlandırılamayacak kadar derin. Dinî konulardaki tartışmaların büyük çoğunluğunda aynı problem çıkıyor karşımıza: Kamuoyu huzurunda dinî konuları tartışmaya açanlar ve bu tartışma ortamında reform talebinde bulunanlar, genellikle dindar olmayan kişilerden oluşuyor. Bu durum, teklif sahipleri hakkında kuşkuların oluşmasına sebep olduğu gibi, bazen öfkelerin kabarmasına da vesile oluyor. Orucu tartışan oruç tutmuyor, haccı tartışan hacca gitmiyor, namazı tartışan namaz kılmıyor, kurbanı tartışan kurban kesmiyorsa halk, bu duruma kuşkuyla bakıyor. Neticede amele dair konular getiriliyor gündeme. Dolayısıyla ibadete yönelik mevzuları tartışmaya açanın o tarakta da bezi olmalı.

 

Ayrıca atlanan çok önemli bir ayrıntı var: İslam, yazılı geleneği sağlam ve zengin kaynaklara dayanan bir din. Yani, ibadete dair yeni bir şeymiş gibi allanıp pullanan konuların çoğu 15 asır içinde tartışılmış meselelerdir ve genelde Müslümanların bu konularda dinî referanslara dayanan kanaatleri vardır. Bunları hiçe sayıp, her sıra dışı davranışa “mal bulmuş mağribi” gibi saldırmak sadece bazı kişileri gülünç duruma düşürmez; aynı zamanda o zümreler hakkında kuşkuların doğmasına da neden olur.

 

Bir zamanlar bu ülkede, camilere de kiliseler gibi ayakkabıyla girilmesini talep edenler oldu. Onlara göre diz kırıp oturmaya da, secdeye gitmeye de gerek yoktu. Tıpkı kiliselerde olduğu gibi camilere masalar, sandalyeler konulabilirdi pekala. Hatta bazı müzik aletleri de getirilebilir, ilahîler okunabilirdi camilerde. Meal ile ibadet ve Türkçe ezan meselesi de bilgi düzeyi düşük bu yaklaşımın bir ürünüydü. Halk bu teklifleri kuşkuyla, hatta nefretle karşıladı; zira İslamî kaynaklarda ibadet yerine ve şekline dair ayrıntılı bilgiler vardı. İbadetin şeklini hem Kur’an anlatıyordu; hem de Peygamber’in uygulaması daha ilk dönemden kitaplara geçirilmişti. “İslam’da reform” adı altında teklif edilen düşüncelerin çoğu, İslamî kaynakların tartısına çıktığında boş bir çuval gibi yığılıp kalıyordu. O yüzden hiçbir yerde tutmadı tepeden inmeci öneriler.

 

Dindarlık hiçbir kişinin, hiçbir kurumun, hiçbir topluluğun inhisarı altında değildir; dolayısıyla farklı yorumların yapılması kaçınılmaz. Ancak, bu yorumlar, gücünü İslam kaynaklarından almadıkça ve hele dini samimi bir şekilde yaşayanlarca ifade edilmedikçe, halka mal olması düşünülemez. Daha ötesini zorlamak, sadece öfkeyi artırır, uçurumu derinleştirir… Bunun da ne dine, ne dindara; hatta ne din karşıtına bir faydası dokunur…

 

 

 

26.01.2006

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.