Gönderi tarihi: 15 Haziran , 2008 17 yıl Hoca emekli maaşını da kaybetti Tüm mal varlığını yitiren Erbakan kara günler yaşıyor Kayıp trilyon davası nedeniyle ev hapsi çeken Necmettin Erbakan’ın üç evi, bir yazlığının ardından emekli maaşına da haciz kondu. Kapatılan RP’nin eski genel başkanı, Necmettin Erbakan hayatının en kara günlerini yaşıyor. RP’nin Hazine’den aldığı 1 milyon YTL yardımı usulsüz kullandığı gerekçesiyle 2 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum edilen Erbakan, cezasını Altınoluk’taki yazlığında çekerken bir yandan da geçim derdine düştü. Faizlerle birlikte 12 milyon YTL’ye ulaşan borcu nedeniyle Maliye’nin haciz işlemi başlattığı Erbakan, üç evi ve bir yazlığından sonra maaşına da haciz konuldu. Erbakan’ın Ziraat Bankası’na yatan 3 aylık 20 bin YTL, emekli maaşı icra takibi sonucu bloke edildi. Erbakan’ın avukatları şimdi maaşın 4’te 1’ine haciz konması için çabalıyor. Teminat bulamadı Erbakan, “Kayıp Trilyon” davasında verilen para cezasına bir türlü çözüm bulamamıştı. Ankara 7. İcra Müdürlüğü, Maliye’nin başvurusu üzerine Erbakan’ın gayrimenkulleri üzerine haciz işlemi başlatmıştı. Erbakan evlerini kurtarmak için bankalardan kredi kullanmak istemiş ancak, kredi için gerekli teminati bulamamıştı. Teminat gösteremediği için kredi arayışı başarılı olamadı. Bir zamanlar gösterişli bir hayat süren Milli Görüş lideri, banka teminatı göstermesi için yakınlarından da destek bulamadı ve son olarak maaşına haciz kondu. Bu aşamadan sonra Erbakan’ın İstanbul Fatih’te babadan kalma bir evi, Ankara Ayrancı ve Balgat’ta iki evi ve Altınoluk’taki yazlığı Maliye’nin talebi üzerine satışa çıkarılabilecek. Bu arada Erbakan’ın 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından geçirdiği 11 aylık tutukluluk süresinin, yatacağı süreden mahsup edilmesi başvurusu da reddedildi. Mahkumiyet kararını da veren Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Erbakan’ın avukatlarının bu başvurusunu geri çevirdi. Böylece Erbakan 2 yıl 4 ay ev hapsinin tamamını yatacak. Mahkeme ‘kayıp trilyon’ davasında Erbakan’ın da aralarında bulunduğu 74 sanığa evrakta sahtecilikten 1 yıl 2 ay ile 2 yıl 4 ay arasında değişen hapis cezaları vermişti.
Gönderi tarihi: 15 Haziran , 2008 17 yıl Yazar ARAMIZDAN BIR TANRISAL GÜC DAHA AYRILDI FAKAT ODA NE? TANRISAL GÜCE DESTEK YAGIYOR! Erbakan'ın affına AKP, MHP ve DTP'den destek; CHP'den itiraz! Milli Görüşü’ün yasaklı Lideri Necmettin Erbakan’ın, kapatılan RP’nin kayıp trilyonuyla ilgili davadan aldığı cezanın affı için, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yapılan başvuru dilekçesine AKP, MHP ve DTP’den destek geldi. CHP ise söz konusu öneriyi “hukuki ve etik” bulmadı. Kapatılan RP'nin son genel başkanı ve eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın, kayıp trilyon davasından aldığı cezanın affı için Cumhurbaşkanı Gül'e yazılan dilekçe siyasilerinde gündeminde. AKP, CHP, MHP ve DTP temsilcileri, söz konusu af talebine ilişkin ANKA'nın sorularını yanıtladılar. -AKP : “AFFEDİLMESİ GEREKİR”- AKP Grup Başkanvekili Nihat Ergün, Erbakan’ın, kayıp trilyon ile ilgili aldığı cezanın, sağlık ve yaş durumuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı makamından istediği “af” talebinin yerine getirilmesi gerektiğini savunurken, bu yetkinin Cumhurbaşkanı’nın takdirinde olduğunu da hatırlattı. Ergün, “Af talebi kullanılabilir. Cumhurbaşkanının takdirindedir. Cumhurbaşkanı geçmişte bu tür af yetkileri kullandı. Kullandığı yetkilerin olumsuz sonuçları oldu tabi. Ancak, ilgili mahkemelerin vereceği kararla, sağlık şartları ve yaşlılık durumu göz önüne alındığında son derece olağan karşılanmalı. Üstelik başbakanlık yapmış Türkiye Cumhuriyetinde bulunmuş birisi” dedi. Erbakan’la birlikte siyaset yapan AKP Bursa Milletvekili Altan Karapaşaoğlu da, “Affedilirse yerinde olur. Türkiye’ye hizmet etmiş bir insandır. Başbakanın bu şekilde hor görülmesini hoş karşılamam. Cumhurbaşkanının af yetkisi var. Kullanırsa çok iyi olur. Sayın Cumhurbaşkanı’nın yetkisi ve takdirinde” diye konuştu. -MHP: “ERBAKAN’IN BÖYLE BİR DURUMA DÜŞMESİNİ İSTEMEZDİK”- MHP Genel Başkan Yardımcı Faruk Bal, Anayasa’nın verdiği hükümlerle Cumhurbaşkanının, hasta ve yaşlı kişilerin işlediği suçların “af etme” yetkisine sahip olduğunu belirterek, “Yaşı malum. Sağlık durumu da adli tıptan alınacak raporla affı gerektirecek bir durumu tespit ederse ve Adalet Bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanlığına verilmesi durumunda ‘af’ yetkisi kullanılabilir. İsterdik ki, Sayın Erbakan’ın, böyle bir mahkumiyet kararıyla karşı karşıya kalmasaydı. Tamamen Cumhurbaşkanı’nın yetkisinde bu hakkını kullanabilir. -DTP: “SİYASİ AYMAZLIK VE GAMMAZLIK”- DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’da, Erbakan’ın düştüğü durumu üzüntüyle karşıladığını ve bu durumdan, eski mesai arkadaşlarının vicdanen rahatsız olmaları gerektiğini savundu. Kaplan, “Parayı kendi şahsi için kullandığını sanmıyorum. Parti için kullanmış. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının bu duruma düşmesi üzüntü vericidir. Sağlık durumu ortada, insani açıdan da bakmak lazım. Başbakan olması siyasette çok uzun yol alması nedeniyle bu cezayı alması doğru değil” diye değerlendirdi. Kaplan, “Buna benzer geçmişte çıkan afları karşılaştırdığımız zaman, birçok af kararında suç ayırımı yapılmış. Cumhurbaşkanlığı makamı değerlendirme yapacaktır. Hukuki boyutu uygunluktur. Cumhurbaşkanlığı değerlendirecektir. Yaşlı ve hasta olanlar için benzer durumlar olmuştu. Siyasi suçlarda da çok oldu” şeklinde konuştu. Kaplan şunları söyledi: “Türkiye’nin imajı açısından çok kötü. Bütün mal varlığına el konuyor. Bu durum siyasetçinin kendi aymazlığından kaynaklanıyor. Biraz da siyasi gammazlık. Hocanın ortaya çıkan bu talebiyle birlikte kendi yol arkadaşları kendilerini sorgulamaları gerekiyor. Vicdanen sorgulamaları gerekiyor.” -CHP: “HUKUKİ VE ETİK OLMAZ” CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, Erbakan için hukuki bir engelin olmadığı, sağlık ve yaş durumu nedeniyle böyle bir taleplete bulunmasının doğal olduğunu belirtti ve "Ancak, makamda bulunan sayın Cumhurbaşkanı Gül aynı davadan yargılanıyor. Aynı davadan yargılanan birisinin böyle bir talebi değerlendirmesi cezai hukuk açısından uygun değil" diye konuştu. CHP Mersin Milletvekili İsa Gök ise, Erbakan’la ilgili “af” talebinin bilinçli yapıldığını ve bunun alt yapısının hazırladığını öne sürdü. “Cumhurbaşkanının af yetkisi var, hukuki değil etik değil yasaya uydurabilir” değerlendirmesinde bulunan Gök, “Yasal hale uydurulabilir etik değildir. Kamuoyu vicdanın da kaldıramazlar. Erdoğan yasaklar içine girmesi, Gül’ün dosyasının bulunması, Erbakan’a af imkanının yaratılması AKP içinde farklı dini gruplar arasında siyasi çekişmelerin su yüzüne vurmasıdır” dedi. Cumhurbaşkanının af yetkisinin de olduğunu belirten Gök, “Türkiye suç işleme ve af etme konusunda ‘Af Cenneti’ haline geldi. Namuslular bu aflarla cezalandırılıyor. Erbakan ya da başkası suçu tespit olmuş ve siyasi kişiliğinden veya duruşundan ötürü veya mal varlığı gereği af yetkisinin kullanılması, Cumhurbaşkanlığı tarafından kullanılması adaletsizliğe bir kucak daha destektir” şeklinde konuştu. Gök şöyle devam etti; “Bu ülkede sıradan olan vatandaşlarımız nasıl işledikleri suçlardan ötürü cezalandırılıyorsa özellikle siyasi kişilikler aynı şekilde cezalandırılmalıdır. Zaten AKP iktidarı TCK, CMUK ile cezaların infazı hakkında kanun ile ilgili çalışmalar yaparken kayıp trilyon davasından dolayı Erbakan ve diğer sanıkların kurtulması için her türlü alt yapı hazırlandı v e konutta ceza yöntemi getirildi. Anlaşılan o ki AKP Milli Görüş’ün, seçmen kitlesine daha sıcak görünmek ve onlardan destek ümidiyle Erbakan üzerinden bu gruba sıcak mesajlar verilmek istiyor.ANKA
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl Erbakan'ın affedilmesi gerekir gerçekten. Suçu ne olursa olsun. 82 yaşında ve sağlık durumu kötü bir insan. Üstelik Türkiye'de başbakanlık yapmış bir insan. Geçmişte şunu söylemiştir, bunu yapmıştır, ceza almasına sebep olan yolsuzluk fiilini işlemiştir vs. Neticede şu anda tüm malvarlığına el konulmuş, kısa bir süre önce eşini kaybetmiş, destek olmadan yürüyemeyecek kadar sağlık durumu kötü bir eski başbakandır Erbakan. Bu noktadan sonra bu artık ceza vermeye değil devletin ayıbına girer. Ki bana bu Erbakan'ın ve milli görüşçü kadronun seçimler önce AKP'ye yönelik sert politikaları ve seçim kampanyalarının rövanşı gibi geldi. Erdoğan gerek Erbakan gereksede parti içi veya dışı milli görüşçü kadrolara biraz diş göşterdi. Erbakan'ın avukatları aracılığıyla Gül'den af talep etmeside bu diş göstermenin hedeflenen neticesi gibi görünüyor. Yani Erbakan seçimlerden önce demediğini bırakmadığı eski öğrencilerinden birinden şimdi af talep ediyor. Bu elbette o siyasi görüş içinde anlamlı bir durum. Bir tahakküm ve artık kimin lider olduğunun gösterilmesi gibi duruyor. Her ne şekilde olursa olsun. Türkiye'de başbakanlık yapmış devleti temsil etmiş bir kişinin. Bu yaşta ve bu sağlık koşullarında cezalandırılması hoş değil, artı insanın içine sinmiyor. CHP'nin tavrınıda bu konuda hoş bulmadım açıkçası. Ya bu ülkede 12 Eylül gibi bir süreç yaşanmıştır. 12 Eylül'den önce birbirlerine eşkiya, harami, kökü dışarda, uşak vs diyen, taraftarları sokakta birbirini öldüren partilerin liderleri bile yargılanırken birbirlerini suçlamamış, desteklemişlerdir. Daha önce salıverilen siyasetçiler. Tam karşıt kampta olsalar bile diğer siyasetçilerinde salıverilmesi için çalışmışlardır. Sonuçta hepsi birer siyasetçidir, parlamenterdir. 82 yaşında, yardım almadan ayağa bile kalkamayan eski bir başbakanın bu haliyle ev hapsi gibi bir cezanın infazına maruz kalmasına karşı çıkmaları gerekirdi. Anlamıyorum ki. Siyasi yasaklı Erdoğan'ın başbakan olabilmesi için destek veren CHP, o zaman parlamento adabına takdir edilecek şekilde uymuştu. Bu sefer neden böyle bir yaklaşım geliştirmiş onu anlamadım. Gül af talebini kabul etmelidir.
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl yargının, kayıp bir trilyonun hesabını sordugunu sanıyoruz degil mi? ben hiç sanmıyorum..sizde sanmayın.. milyar dolar götürenler kimdi? bu yapıları oluşturanlar.. yargı yüce türk milleti adına karar veriyormuş!! inanmayın bunada.. yargının en yüksek basamagına çıkmış Sami selçuk söyliyor bunu, ben degil yane... bu bir efsanedir diyor, bir çok efsaneler gibi.... neyse hele bir hırvatistanı yenelim.... yaya şaşa falan takım çok yaşa işte.
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl Affetmek Allah'ın işi... Türkiye'de sermaye bugün dincilerde bütün ekonomiyi Amerikan emperyalizmi ile birlikte onlar döndürüyorlar helali haramı sorarsanız herkes gerçeği biliyor... Devletin (yani tüyü bitmemiş yetimin hakkını) malını kendi çıkarları için kullananlar birgün mutlaka hesap verecekler Allah'ın huzurunda ayrı hesap verecekler ama ben bir yurttaş olarak bu ülkeye maddi manevi zarar veren herkesin istisnasız yargı önünde ve halka hesap vermesinide bekliyorum... Çok mu beklerim bilmem ama bildiğim birşey var ki, hiç kimse yapıp ettiğini ödemeden gitmiyor buradan ama öyle ama böyle...
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl ah ahh denildigi gibi yetim hesapları soruluyor olsa, bizde sevindirik olurduk ama degil işte yetim malı gasbederek bir yerlere gelenlerin hesabı daha başka, ama kesin yetim ya da memleket malı falan degil.. burası türkiye, başka türkiye yok.. saygılar
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl Bence af edilmemesi lazim cunku 2 Yil cazasiysa ve sucluda bulunduna gore cekmesi lazim. Zaten kendi evinde bildigimiz hapisler gibi degil. Millet olarak biz de aynisini yapmis olsaydik bize acincakmiydi? Cazayi islemeden dusunseydi..... sardunyan'ma katiliyorum hala oyle hala boyle hic kimse odemeden gitmiyor burdan
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl 35 milyar doların hesabını hangi adalet sordu? yanılmayın arkadaşlar, hele ideolojik olarak hiç yaklaşmayın bu tür oyunlara. bunlar tamamen siyasi maksatlar güden yargı kararları. türk yargısı kadar ideolojik karar alan yargı bulmazsınız dünya üzerinde, buda türkiyenin ayrı bir önemi olduguna delildir. hadi herşeyi bir kenara bıraklım, 1 milyon ytl hesabı soran yargıyı, bundan kat be kat hırsızlık olaylarında neden göremiyoruz? bunun bir cevabı olmalı....
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl Servetinden borcu tahsil edilmeli. Ama kişisel rahatı sağlanacak kadar bir maaşı ve malı olmalı. Ceza affı diye bir şey hiç bir konuda söz konusu olmamalıdır. Hapis cezası zaten affedilmiş, çektiği hapis hapis değil. Ama parasal borcu dediğim biçimde tahsil edilmelidir. Tüm malı parası alınıp süründürmek devlete yakışmaz. Bu her şeyden önce devletin itibarını zedeler. Namerde muhtaç olmayacak kadar geliri olmalı. Yürümekte zorlanan yaşlı bir adamdan intikam almak hiç kimseye yaraşmaz...
Gönderi tarihi: 26 Haziran , 2008 17 yıl Servetinden borcu tahsil edilmeli. Ama kişisel rahatı sağlanacak kadar bir maaşı ve malı olmalı. Ceza affı diye bir şey hiç bir konuda söz konusu olmamalıdır. Hapis cezası zaten affedilmiş, çektiği hapis hapis değil. Ama parasal borcu dediğim biçimde tahsil edilmelidir. Tüm malı parası alınıp süründürmek devlete yakışmaz. Bu her şeyden önce devletin itibarını zedeler. Namerde muhtaç olmayacak kadar geliri olmalı. Yürümekte zorlanan yaşlı bir adamdan intikam almak hiç kimseye yaraşmaz... Ciftci, Hasan dayinin, erbakandan farki ne, onada af cikmasi gerekmezmi, aldigi kredileri odeyemiyor diye, tarlasina ciftine cubuguna, haciz geliyor, onun gozunun yasina bakan yok, bu nasil adalet, ee o erbakan, basbakanlik yapmis, rezil olmayalim millete oylemi, Digeri, ciftci hasan dayi, hizmet etmiyormu, millete, 6300ytl aylik, ihtiyar bir adama cok fazla, 2000 ytl fazlasiyla yeter, Yukarda verdigim tipleme, Hasan dayi orneginide, unutmadan, eger erbakana af yolu acilacaksa, tum ciftcilerin kredi borclarinada af gelmeli, saygilarimla. Evren.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.