Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Sevda kuraklığı..........


Yayamaz Kayımca

Önerilen İletiler

Beyaz adam, yeni kıtada karşılaştığı yerlilerin dilini çözdüğünde bir şey dikkatini çekmiş.

Şarkıları, şiirleri, ağıtları hep su üzerineymiş.

Merak edip sormuş beyaz adam:

"Niye şiirleriniz hep sudan söz ediyor?"

"Buralarda en çok suyun yokluğunu çekiyoruz da ondan" deyip gülmüş yerli:

"Ya sizin şiirleriniz niye hep sevgiden söz ediyor?"

***

Cep telefonuma "bip-bip" yağan bayram mesajlarında hep sevgi, aşk, barış dilendiğini gördükçe bu öyküyü anımsıyorum.

Görülmedik bir nefret salgını memleketi kasıp kavurmuş ya da yüreklerimiz bir sevda kuraklığında çöl olmuş gibi...

Bu felaketin ardından, amatör şairler arasında yarışma yapılmış da, onlar da en çok öfkeden yılmışlıklarının, aşka susamışlıklarının şiirini yazmış sanki...

Türk mani sanatının, kitap çıkarma imkânı bulamamış gizli yetenekleri her bayram ortaya dökülüyor ve telefon ekranı boyutunda küçülttükleri hevesleriyle, illa sevdaya dair cep mesajları döktürüyor:

"Kalplere merhamet, yuvalara muhabbet" diliyor.

Merhametin, muhabbetin çokluğundan değil; yokluğundan...

***

Sevdasızlık salgını şuradan da belli ki, bir karamela kâğıdından ya da tavşancı amcanın niyet pusulasından kopya çekip "herkese gönder"diğiniz bir cep manisi, kapsama alanında ulaştığı mutsuz alıcılarca behemehal kaydedilip bu kez onların rehberindeki "herkese gönder"iliyor; sanal sanal çoğalıp dön dolaş tekrar size geliyor.

Geçen yüzyılda elinde curasıyla dere tepe gezinip yüreği yanıklara mani düzen halk âşıkları gibi...

Çocukken okudukça aşklarına özendiğimiz cep fotoromanları gibi...

Cep mesajları da cepten cebe dolaşıp bize yokluğunu hissettiğimiz, hasretini çektiğimiz sevda ve barış iklimini hatırlatıyor.

***

Lakin çoğu zaman mesajın dilediği iklimle, ulaştığı iklimin farklılığı veya telefon sahibinin hoyratlığıyla telefondaki mesajın nahifliği çelişik manzaralar çıkarıyor ortaya:

Düşünün, tam kurbanlık koyunu çukur üstüne yatırmışsınız, bıçağı besmeleyle boynuna saplayıp kanını, başucunuza topladığınız çoluk çocuğun üstüne fışkırtacaksınız, art arda bipleyen cep telefonunuzdan aşk dilekleri faş ediyor.

Din adına, masum din adamlarının gırtlağının kesilmesine, güzelim şairlerin, sevdalı gençlerin ateşe verilmesine mâni olamıyorsunuz ama, dini bayramlarda cep mesajlarında barışa ve sevdaya dair bol bol mani okuyorsunuz.

Susuzluk derdiyle ille suya ağıt yakan yerliler gibi, en çok yokluğunu çektiğiniz şeylerin, aşkın, barışın, huzurun şiirini yazıyor, elden ele, cepten cebe dağıtıyorsunuz.

***

Madem laf, kurbandan, bayramdan, barıştan, şiirden açıldı; bırakayım "Bayram bir ömürdür, ben gibi bir deliye" diyen Can Yücel bağlasın yazımızı:

"Koyunlar, keçiler ve koçlar için

ne kadar bayramsa, Kurban Bayramı...

Bu barış var ya, bu barış;

cephedekiler için o kadar barış..."

 

 

 

Alıntı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.