Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2008 17 yıl Sevgili Dostlarım Esaret ve Din kelimesini aynı cümle içerisinde ve eşdeğer manalar da kullanabilmiş olan , Tüm insanlar adına ve buna cevaben derim ki; öncelikle herkes bilir ve kabul eder ki din insana bir takım sorumluluk, mesuliyet, mecburiyet, belki hatta meşakkat ler getirir. bu gerçek ten yola çıkarak, Ben de derim ki; inanan insanlar; zorluklar, kısıtlamalar, ve mecburiyetler konseptli bir dünya yı, tam olarak şunun için tercih ederler ; Bir misal ve bir darb ı mesel ile bu çelişkili konunun ispatını (gören göz, anlayan akıl ve hür olan vicdan sahiplerine) ilan ediyorum ; iki adam düşünün bir seyahate bir yolculuğa çıkmışlar, ikiside dost ve arkadaş, bunlar önceleri her konuda hem fikir olarak birlikte yürür ve seyir ederler, lakin bu durum bulundukları caddenin ikiye ayrılıp, kendilerini, sağ ve/veya sol istikametteki iki ayrı yoldan oluşmuş bir yol ayrımına gelmeleri ile son bulur. ikiside kendi akıl ve duygu ları ile bir tercih yapmak zorundadır ve öyle de yaparlar. Gayet mağrur, ve aklına güvenen, ve kendine yine kendini örnek alan, ve gayet derece de ilme irfan a ehemmiyet verdiğini her fırsatta dile getiren, diğerine ''sen hiç bir mesele için düşünme, ben ikimiz için de düşünüyorum, sen beni takip etsen bile sana yeter'' diyebilecek kadar özgüven sahibi olan ikinci arkadaş yoların ikisini de inceleyip, araştırmasını titizlikle tamamladıktan sonra dedi ki; sağdaki yol da daha girişte sıkıntılar başlıyor; gişeler var sana bir belge yada sicil kaydı vermek için uğraştırıyorlar, hem onu geçsen polisler yada jandarmalara benzer adamlar var düzenli olarak kontrol etmek ister seni durdururlar, hem onu da bırak, heryerde yanıp sönen ışıklar, seni uyaran levhalar, yazılar var, hadi diyelim ki bunlar da dert değil desen, şimdiye kadar anlattıklarımı yapmayana, kaideler uymayanlara ceza bile var, Soldaki yola gelince; Orada bunların hiçbirisi yok, hem zaten gerek de yok, benim kendi aklım fikrim var, ne me lazım benim, kurallar, kaideler, türlü tertip ve düzenlemeler, organizasyonlar, bunlara ihtiyaç dumam, rahatıma bakarım kimse ye de üç kuruş hesap vermem, der. Mütevazı olan, yalnız kendi aklı ve zekasına değil bunlar ile beraber diğer ''Uyarıcı'' ları da dikkate alan, sorumluluk tan kaçmayan, birinci arkadaş dediki; arkadaşım ben sana rağmen sağ yolu seçiyorum der, diğer mağrur akadaşı da; *******, beni dinlememekle sen kendine edeceksin (kendin kaşındın) der ve yolları ayrılır. sağ yola giden adam; gerçekten diğerinin sözlerinin doğru olduğunu görür, bakar ki türlü tertibatlar düzenlemeler var, riayet etme mecburiyeti bulunan kaideler var, devam eder. Ve yolculuğunda tanık olduğu binlerce numuneler, hadiseler ile anlar ki, Bunların hepsi bana önceleri ağır gelmekle beraber meğer; benim, Güven ve emniyetim için, Sağlık ve sıhhatim için, Tedbir ve telkin im için, Değer ve kıymetim için, vardır. Hem, ancak ve ancak, bunlar uygulamacı olanın yani düzeni sağlayanın değil, bilakis benim kendi mefaatim içindir. o kanunları koyan ve uygulayan Zat a teşekkürü bir borç bilir, (ELHAMDÜLİLLAHİ ALA KÜLLİ HAL) der ve yoluna devam eder... Gelelim diğer mağrur arkadaşa; bir müddet tasasız gider, ama sonunda tanık olur, ve görür ki; heryerde başı bozukluklar, kural kaide tanımaz kişilerin sebep olduğu yada bizzat işlediği kazalar, her taraf ta kazalar ve içlerinden yükselen feryadlar, asfalt üzerinde kala kalmış cesetler, ve bunların başına üşüşmüş leş yiyen vahşi canlılar, hiçbir kanunla kendini sınırlandırmak istemeyen, ve hiçbir düzen ile münasebeti mümkün olmayan, insanlardan kurulu, ve çivisi çıkmış denmeyi hakkeden bir yol dur burası. Eyvah der ve anlar ki, meğer; o tertip ve düzen, aslında; o kontrol memurlarının tümü, hakikatte; o uyarıcı, ikaz ve işaretlerin yekünü gerçekte; o taşımaya ve bulundurmaya mecbur edilen yardım çantası dahi o mağrur yolcunun, kendi hayr ı, kendi menfaati için varmış. ve o düzenin Sahib i onu hem pek sever, hem de korur olduğunu anlar. [ Vakit geç de olsa imdat ister ise, medet umar ise yardım gelir, kurallı ve emniyetli olan o sağ yola konulur. yok eğer küfrü-inadi ile ben bilirim, hepsinin üstesinden kendim gelirim, kimseye de ihtiyaç duymam der ise; o zaman, o nun hak edeceği bir son için, arkasından acıma ve şefkat ile bakmak dahi bizim için haddimiz aşmak manasını taşır, layık değildir. ] Şimdi; Akıl, Fikir, Vicdan, ve Şuur sahibi olan, kim çıkıp bunu reddedebilir, bu reddini de kendi aklı ile ispat edebilir. (yalnızca; ''ben böyle derin mevzulardan anlamam, hiç bunlarla uğraşmam, ancak kendi rahatıma keyfime bakarım'' denebilir, ve denecektir) Saygılarımla. kusurları ile müsamma, ve Dualarınıza pek ziyade muhtaç kardeşiniz, Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2008 17 yıl Yazar EVET ; O mağrur kişi ise Münkir dir O mütevazi kişi ise Mümin dir O sağ yol ise; Cadde i İman dır O sol yol ise; Dalalet i İnkar dır O Kanun lar ise; Emri İlahi dir O Kanunsuzluk ise; Red di İlahi dir O kazalar ise, Zulümat ve İntiharlardır O feryadlar ise; kimsesiz ağlamalardır O Emniyetli seyehat, Huzuru İslami dir O Vahşet yolculuk; Gayesiz Yaşamak tır O Uyarıcılar ise; Peygamberlerdir O ikaz ediciler ise; Asfiya lar dır O Tabela ve Yazı lar ise; Kuran ı Kainat tır O Emniyet Mensubları ise; Melaikelerdir Ve böylece sürer, gider. İŞTE EY YOLCU ; Önünde uzanan, İki Yol ; Seçim Senindir. İster Emniyet ve Huzuru nu, İster Rahat ve Keyifi ni, İSTEDİĞİNİ SEÇ. TERCİHİNE RAZI OL... Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 27 Nisan , 2008 17 yıl Sevgili müminlerimizden bir demet sunulur.Bunlar sadece son bir kaç günde yaşanan örnekler.Bu adamların bir çoğu da büyük üstadın talebeleridir ve onun açtığı yolda beyinleri yıkanmıştır. İşte ey yolcu; önünde uzanan iki yol ; seçim senindir. İster dinen sana emredilenlere uy ve bu yolla hiç bir kural tanımadan istediğini yap İster aklını kullan , evrensel doğruları ve ahlakı kendine şiar edin ve insanlık onurunu kaybetmeden düzgün yaşa http://www.turkish-media.com/forum/index.p...mp;#entry689832 http://www.turkish-media.com/forum/index.p...howtopic=122545 http://www.turkish-media.com/forum/index.p...howtopic=122607 Bekir COŞKUN Helal skandal... BİR anda Katar’a koştular. devamı için tıklayınız : http://www.turkish-media.com/forum/index.p...50&start=50
Gönderi tarihi: 27 Nisan , 2008 17 yıl Sevgili müminlerimizden bir demet sunulur.Bunlar sadece son bir kaç günde yaşanan örnekler.Bu adamların bir çoğu da büyük üstadın talebeleridir ve onun açtığı yolda beyinleri yıkanmıştır.. . . BİR anda Katar?a koştular. devamı için tıklayınız : http://www.turkish-media.com/forum/index.p...50&start=50 Süper bir cevap FRAMBUAZ... Düşünsene, o küçük kızın annesi de o ***** yazara yardım etmiş... Niye? ****** Ee mübarek adam şeysi ne de olsa... Kızı ve kendisi nurlanacaktı... yigrenc..
Gönderi tarihi: 27 Nisan , 2008 17 yıl Sevgili müminlerimizden bir demet sunulur.Bunlar sadece son bir kaç günde yaşanan örnekler.Bu adamların bir çoğu da büyük üstadın talebeleridir ve onun açtığı yolda beyinleri yıkanmıştır. Size katılıyorum sevgili FRAMBUAZ... Bence şunuda eklemek gerekiyor... Beyin yıkama veya yıkanması (ABD'DE YAŞAYIYAN FETULLAH ve benzerlerinde görülen temel sorun) temizleyecegine daha cok kirleten ve kullaştıran tek yikama cesididir.. Ki yukarıdaki örnekte durumun vehameti gayet iyi görülmektedir... Saygılar..
Gönderi tarihi: 9 Mayıs , 2008 17 yıl Yazar Size katılıyorum sevgili FRAMBUAZ...Bence şunuda eklemek gerekiyor... Beyin yıkama veya yıkanması (ABD'DE YAŞAYIYAN FETULLAH ve benzerlerinde görülen temel sorun) temizleyecegine daha cok kirleten ve kullaştıran tek yikama cesididir.. Ki yukarıdaki örnekte durumun vehameti gayet iyi görülmektedir... Saygılar.. Sevgili Dipnot ve Onun Şahsında Tüm Ateist Arkadaşlar ; Gerçekten Durum un Vehamet i Çok Net Görülüyor, Lakin Konu Başlığını tekrar Okumanız ve Anlamaya çalışmanız gereiyor, Vehametin Farkına Varabilmek için. Bence Acele Ediniz, Kural Disiplin ve Emniyet Konseptli bir Dünya nın ; yerine Kuralsız, Disiplinsiz, ve Emniyetsiz Bir Dünya yı, Nasıl ve Ne Şekilde Tercih Ettiğinizi Sorgulayınız. Şimdi Gördünüz mü Vehamet i..? ; Farkına Vardınız mı..? Henüz çok geç değil, Hala fırsatınız varken ; Buyrun Emniyet ve Selamet li bir Yaşam Sizleri Bekliyor... Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 10 Mayıs , 2008 17 yıl O mağrur kişi ise Münkir dirO mütevazi kişi ise Mümin dir Üstün, seçkin diyen bizce Allah tır Mağrurluk bu değil sanki nedir ki? Mütevazi insan dosttur yoldaştır. Müminim deyip ayrı düşmek nedir ki? O sağ yol ise; Cadde i İmandırO sol yol ise; Dalalet i İnkardır Sağ yolun ismi iman olursa Adı masalcılık değil nedir ki? İnsanın değeri solda kalırsa Dalalet gıybeti yalan değil mi? O Kanun lar ise; Emri İlahi dirO Kanunsuzluk ise; Red di İlahi dir Arabın kanunu yasal olamaz. Bilimsel olanı hukuk değil mi? Kanunsuzluk vicdanlarda kalamaz Dayatmanın reddi doğru değil mi? O kazalar ise, Zulümat ve İntiharlardırO feryadlar ise; kimsesiz ağlamalardır Zulum intihar korkudan gelir Bunlara yol açan günah değil mi? Feryadın yerini mutluluk alır Ağlama nedeni baskı değil mi? O Emniyetli seyehat, Huzuru İslami dirO Vahşet yolculuk; Gayesiz Yaşamak tır Huzurlu seyahat insanlıktadır. Mutluluk en güzel gaye değil mi? Vahşetin fazlası şeriattadır İnsancıl davranış zarif değil mi? O Uyarıcılar ise; PeygamberlerdirO ikaz ediciler ise; Asfiya lar dır Uyarmak uyandırmak bilimlerdedir. Peygamberlerinki yerel değil mi? Asfiyanın üstünlüğü sanki nerdendir? Üstünlüğün kaynağı mertlik değil mi? İster Emniyet ve Huzuru nu,İster Rahat ve Keyifi ni, Benim emniyetim dogma olamaz Dogmadan alacağım huzur nedirki? Keyifli bir yaşam evrensel olmak İthal kültür evrensellik değil ki
Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2008 17 yıl Yazar Üstün, seçkin diyen bizce Allah tırMağrurluk bu değil sanki nedir ki? Mütevazi insan dosttur yoldaştır. Müminim deyip ayrı düşmek nedir ki? . . Benim emniyetim dogma olamaz Dogmadan alacağım huzur nedirki? Keyifli bir yaşam evrensel olmak İthal kültür evrensellik değil ki Sevgili Bilimselci ; Evet Gerçekten Şiir gibi olmuş çok Edebi bir Üslup. Lakin o kadar çok soru işareti kullanmışsınız ki ; Ben hepsini Cevaplayayım Derken Konunun Özünden Ayrılabilme ihtimali göz önündedir. Lütfen Sorularınızı Teker teker Sorabilirmisiniz ? Mesela ; Arabın Kanunları Yasal olamaz, Bilimsel olanı nı Tercih etmek daha Doğru değil mi ? Diye anlamlandırılmış bir soru görebiliyorum ; Ve işte Cevabı ; DİN VE BİLİM birbiri ile Tartılamaz ve Ölçülemez ve Orantılanamaz Kavramlardır. Bilim Sadece Din i Anlayabilmemiz için Araç olabilir, Öteye geçemez. Yani Din yerine Bilim olgusu Söz Konusu bile Edilemez... Kaldı ki; İslam Dini ni Tanımlarken, Arabın Kanunu Benzetmesini kullanmışsınız ki; Aslında, Bu ikisi İlgi ve Alaka dan bile Yoksundur. Arabın Kanunların dan Bize ne. Varsa bile Bu kanunlar Kendilerini Bağlar 1.5 MİLYAR MÜSLÜMAN ı değil. Bu böylece Biline. Biz CUMHURİYET ile yönetiliyoruz. ve DEMOKRASİ ye Sonuna kadar Bağlıyız. Elhamdülillah, Cumhuriyet ve Demokrasi Rejim i, Biz Müslüman lara Bütün İslami Yaşantımız için Yeterli Hak ve Özgürlükleri Veriyor. Bizler de Devletimiz ve Milletimiz Adına Minnettarız. ALLAH Başımızdan Eksik Etmesin. Zeval Vermesin. Diyoruz... VATAN ımızı Canımız Pahasına Seviyoruz. Bayrağımıza Sahip Çıkıyoruz. Bu da Böylece Biline... Araplar ya da diğer tüm Millet ler Bizi Bağlayamaz. onlara benzemek gibi bir Düşünce şöyle dursun ; Tüm Müslüman Devletler Bize Gıpta Ederler. Bize Benzemeye çalışmaktadırlar. Bizi hala Lider olarak Tahayyül Ederler. Tüm Uluslar rası düzeydeki Toplantı ve Zirve lerde önce Bizlere Başkanlık Teklifinde bulunurlar. Alınacak Tüm Uluslararası kararlarda Türkiye nin Görüşü Esasdır, ve Saygı Duyulur. Bütün Krizlerde , Arabuluculuk Rolünü Türkiye Üstlenir. Siz de Biliyorsunuzdur ki, Bunların Sayısız örnekleri de Mevcuddur. Tamam mı ? Oldu mu ? Anladınız mı ? Kimsenin Araplarla ya da Kanunlarıyla hiçbir İşi ve Beklentisi Yoktur, ve Olamaz. Ve Bu da Böylece Biline... Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2008 17 yıl Sevgili Bilimselci ; Evet Gerçekten Şiir gibi olmuş çok Edebi bir Üslup. Lakin o kadar çok soru işareti kullanmışsınız ki ; Ben hepsini Cevaplayayım Derken Konunun Özünden Ayrılabilme ihtimali göz önündedir. Lütfen Sorularınızı Teker teker Sorabilirmisiniz ? Mesela ; Arabın Kanunları Yasal olamaz, Bilimsel olanı nı Tercih etmek daha Doğru değil mi ? Diye anlamlandırılmış bir soru görebiliyorum ; Ve işte Cevabı ; DİN VE BİLİM birbiri ile Tartılamaz ve Ölçülemez ve Orantılanamaz Kavramlardır. Bilim Sadece Din i Anlayabilmemiz için Araç olabilir, Öteye geçemez. Yani Din yerine Bilim olgusu Söz Konusu bile Edilemez... Kaldı ki; İslam Dini ni Tanımlarken, Arabın Kanunu Benzetmesini kullanmışsınız ki; Aslında, Bu ikisi İlgi ve Alaka dan bile Yoksundur. Arabın Kanunların dan Bize ne. Varsa bile Bu kanunlar Kendilerini Bağlar 1.5 MİLYAR MÜSLÜMAN ı değil. Bu böylece Biline. Biz CUMHURİYET ile yönetiliyoruz. ve DEMOKRASİ ye Sonuna kadar Bağlıyız. Elhamdülillah, Cumhuriyet ve Demokrasi Rejim i, Biz Müslüman lara Bütün İslami Yaşantımız için Yeterli Hak ve Özgürlükleri Veriyor. Bizler de Devletimiz ve Milletimiz Adına Minnettarız. ALLAH Başımızdan Eksik Etmesin. Zeval Vermesin. Diyoruz... VATAN ımızı Canımız Pahasına Seviyoruz. Bayrağımıza Sahip Çıkıyoruz. Bu da Böylece Biline... Araplar ya da diğer tüm Millet ler Bizi Bağlayamaz. onlara benzemek gibi bir Düşünce şöyle dursun ; Tüm Müslüman Devletler Bize Gıpta Ederler. Bize Benzemeye çalışmaktadırlar. Bizi hala Lider olarak Tahayyül Ederler. Tüm Uluslar rası düzeydeki Toplantı ve Zirve lerde önce Bizlere Başkanlık Teklifinde bulunurlar. Alınacak Tüm Uluslararası kararlarda Türkiye nin Görüşü Esasdır, ve Saygı Duyulur. Bütün Krizlerde , Arabuluculuk Rolünü Türkiye Üstlenir. Siz de Biliyorsunuzdur ki, Bunların Sayısız örnekleri de Mevcuddur. Tamam mı ? Oldu mu ? Anladınız mı ? Kimsenin Araplarla ya da Kanunlarıyla hiçbir İşi ve Beklentisi Yoktur, ve Olamaz. Ve Bu da Böylece Biline... Saygılarımla. Doğan Gülbudak Benim yazım da senin şiirine cevaptı aslında GÜLBUDAK dostum. Şiire benzetmeye çalıştım becerebildimse. Soru işaretleri var evet birkaç tane, birini de yakalamışsın. Onlar birer birer senin görüşlerine cevaptı. Mesela sen şiirde demişsinki; "O Kanun lar ise; Emri İlahi dir O Kanunsuzluk ise; Red di İlahi dir" Ben ise cevap olarak şu dörtlüğü yazmışım. Arabın kanunu yasal olamaz. Bilimsel olanı hukuk değil mi? Kanunsuzluk vicdanlarda kalamaz Dayatmanın reddi doğru değil mi? Anlamı ise gayet açık. İlahi emirlerin kanun olarak dayatılmasına karşı çıkıyorum. Kızsanızda, darılsanızda gerçeklerimiz bunlar. Cumhuriyeti demokrasiyi benimseyen bir insan gözüküyorsunuz yazılarınızda ama, kalkıpta reddi ilahiye kanunsuzluk demenin anlamı ne oluyor? Bu bir çelişki değilmi dostum? Yani modern hukukun geçtiği yerlerde ilahi emirlerin olmayışı kanunsuzlukmu oluyor? Ellerin ayakları çaprazlama kesilmeyişi kanunsuzlukmu oluyor? Sizlerin ilahi emir dediklerinize, bizlerin Arap kültürü deyişimiz çok mu anormal? Sizler eski Türk inancı olan şamanizme Türk kültürü demiyormusunuz? Her toplumun böyle bir inanç kültürü yokmudur? Artık insanların değişik düşüncelerde olmalarına tahammül edebilmemiz gerek.
Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2008 17 yıl Yazar Benim yazım da senin şiirine cevaptı aslında GÜLBUDAK dostum. Şiire benzetmeye çalıştım becerebildimse. Soru işaretleri var evet birkaç tane, birini de yakalamışsın. Onlar birer birer senin görüşlerine cevaptı. Mesela sen şiirde demişsinki; "O Kanun lar ise; Emri İlahi dir O Kanunsuzluk ise; Red di İlahi dir" Ben ise cevap olarak şu dörtlüğü yazmışım. Arabın kanunu yasal olamaz. Bilimsel olanı hukuk değil mi? Kanunsuzluk vicdanlarda kalamaz Dayatmanın reddi doğru değil mi? Anlamı ise gayet açık. İlahi emirlerin kanun olarak dayatılmasına karşı çıkıyorum. Kızsanızda, darılsanızda gerçeklerimiz bunlar. D Cumhuriyeti demokrasiyi benimseyen bir insan gözüküyorsunuz yazılarınızda ama, kalkıpta reddi ilahiye kanunsuzluk demenin anlamı ne oluyor? Bu bir çelişki değilmi dostum? Yani modern hukukun geçtiği yerlerde ilahi emirlerin olmayışı kanunsuzlukmu oluyor? Ellerin ayakları çaprazlama kesilmeyişi kanunsuzlukmu oluyor? Sizlerin ilahi emir dediklerinize, bizlerin Arap kültürü deyişimiz çok mu anormal? Sizler eski Türk inancı olan şamanizme Türk kültürü demiyormusunuz? Her toplumun böyle bir inanç kültürü yokmudur? Artık insanların değişik düşüncelerde olmalarına tahammül edebilmemiz gerek. Sevgili Bilimselci; Diyorsunuz ki ; Cumhuriyeti demokrasiyi benimseyen bir insan gözüküyorsunuz yazılarınızda Alıntı Bilimselci. Deriz ki ; Yazılarımız da nasıl görünüyorun Bilmiyoruz. Laki Bir gerçek Var ki; Kesinlikle Biz Cumhuriyetçiyiz. Tabii ki Takdir Sizin. Diyorsunuz ki, kalkıpta reddi ilahiye kanunsuzluk demenin anlamı ne oluyor? alıntı bilimselci Deriz ki; Biz Reddi İlahi ye Tütk Anayasa sı na göre Kanunsuzluk dermiyoruz. Bilakis bu, İlahi Hükümler doğrultusunda bir Kanunsuzluktur. Tam olarak Böyle Diyoruz. Diyorsunuz ki ; Bu bir çelişki değilmi dostum? alıntı bilimselci Deriz ki ; Yukarıda ki Cümle tekrar okunursa görülecektir ki ; Kesinlikle Bir Çelişki Değildir Dostum. Diyorsunuz ki ; modern hukukun geçtiği yerlerde ilahi emirlerin olmayışı kanunsuzlukmu oluyor? alıntı bilimselci Deriz ki ; Modern Hukuk hangi sebeple mutlaka İlahi Emirler in dışında olmak zorunda bırakabilir ? İsrail tam anlamıyla İlahi Emirler ile Yönetiliyor. Ve en Modern Ülkeler arasında gösteriliyor. Aslında Bu Sizce Tam Anlamıyla bir Çelişki değilmidir..? Pek Tabii ki ilahi Emirler ve Modern Hukuk birlikte olabilir. Hem de En iyi biçimde olabilir. işte, Örneği de Bizzat Ortadadır. Diyorsunuz ki ; Ellerin ayakları çaprazlama kesilmeyişi kanunsuzlukmu oluyor? alıntı bilimselci Deriz ki ; Evet O İlahi Emirler ile Yönetilen Devletler de, ve bu Yönetim Biçimini benimsemiş Toplumlar da ; O Kabul edilmiş İlahi Emirlerin Uygulanmaması, tek kelime ile KANUNSUZLUK oluyor. Diyorsunuz ki , Sizlerin ilahi emir dediklerinize, bizlerin Arap kültürü deyişimiz çok mu anormal? Deriz ki ; Evet Yukarıda ki Yazılanlara Rağmen, Hala Anlamamış Olarak, Bunu Tekrar söyleyecek Olursanız, o zaman Bu kesinlikle, Çok ANORMAL. Bence Artık Anladınız. Değil mi..? Diyorsunuz ki ; Artık insanların değişik düşüncelerde olmalarına tahammül edebilmemiz gerek. alıntı bilimselci Deriz ki ; Bizim Şahsımız da TAHAMMÜLSÜZLÜK adına verilebilecek tek bir Örnek bile Mevcut mu dur..? Yoksa Yine mi Anlamadınız..? Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2008 17 yıl Sevgili Bilimselci; Evet O İlahi Emirler ile Yönetilen Devletler de, ve bu Yönetim Biçimini benimsemiş Toplumlar da ; O Kabul edilmiş İlahi Emirlerin Uygulanmaması, tek kelime ile KANUNSUZLUK oluyor. Yoksa Yine mi Anlamadınız..? Saygılarımla. Doğan Gülbudak Anlamamak ne mümkün. Demekki cumhuriyetçiyim, demokrasi taraftarıyım diyerek takiyye yapıp şeriat yönetimi düşlüyorsun. Böylece bir tartışmayı daha sonladıralım. Zira takiyye yaparak tartışma olmaz. Çünkü takiyyecilikte netleşmiş bir görüşte olmaz. Görüş, işine nasıl gelirsedir. Takiyyecilik, varsa eğer söyleneceklerin hiç birisi hedefe de varmayacaktır.
Gönderi tarihi: 13 Mayıs , 2008 17 yıl Yazar Anlamamak ne mümkün. Demekki cumhuriyetçiyim, demokrasi taraftarıyım diyerek takiyye yapıp şeriat yönetimi düşlüyorsun. Böylece bir tartışmayı daha sonladıralım. Zira takiyye yaparak tartışma olmaz. Çünkü takiyyecilikte netleşmiş bir görüşte olmaz. Görüş, işine nasıl gelirsedir. Takiyyecilik, varsa eğer söyleneceklerin hiç birisi hedefe de varmayacaktır. Sevgili Bilimselci ; Takiyye mi, Ne Takiyye si. Şimdi bu küflenmiş, ve Rafa Kaldırılmış Unutulmaya Yüz Tutmuş Kelime yi de Nereden Buldunuz, Getirdiniz. Ben Sizin Tarafınızdan, SİYASETÇİ Gibi mi Görünüyorum..? Takiyye ile Ne işim Olabilir..? Ayrıca Karşımda Takiyye Yapmamamı Gerektirecek Kim Var..? Unuttunuz mu, Burası Özgür bir Düşünce Platformu. Kimsenin Kimseden Çekinecek, Saklayacak Birşeyi Yoktur ve Olamaz. Kaldı ki; Bir de, Takiyye Yapılsın. Lütfen Kelimeler i nizi Daha Dikkatli Seçiniz. Saygılarımla. Doğan Gülbudak
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.