ABD'deki "kiliseden uzaklaşma" olgusu, "modern tarihteki en hızlı dini değişim" olarak nitelendiriliyor

ABD'deki "kiliseden uzaklaşma" olgusu, "modern tarihteki en hızlı dini değişim" olarak nitelendiriliyor

Aşırı sağcı Hristiyan milliyetçiler, Donald Trump'ın ikinci başkanlığı döneminde kendilerini daha güçlü hissediyorlar. Kadınlara oy hakkı verilmemesi gerektiğine inanan papaz Doug Wilson liderliğindeki Idaho merkezli Evanjelik Christ Church, Savunma Bakanı Pete Hegseth tarafından açıkça destekleniyor.

Ve Başkan Yardımcısı JD Vance, Phoenix'te düzenlenen Turning Point USA'nın son AmericaFest 2025 kongresinde yaptığı konuşmada, MAGA kalabalığına Amerika Birleşik Devletleri'nin "her zaman Hristiyan bir ulus olacağını" söyledi.

Vance, MS NOW'dan Steve Benen'den sert bir eleştiri aldı; Benen, açıklamasını "hakaret edici, tarih dışı saçmalık" olarak nitelendirdi ve ona Başkan Thomas Jefferson'ın 1802'de ABD Anayasası'nın Birinci Değişikliğini "kilise ve devlet arasında bir ayrılık duvarı" olarak tanımladığını hatırlattı.

Ancak Hristiyan milliyetçiliğinin MAGA hareketi içinde ne kadar destek gördüğüne rağmen, Axios'tan Russell Contreras'ın haberine göre ABD'de "kiliseden uzaklaşma" eğilimi yaşanıyor; birçok Amerikalı ya seküler bir bakış açısına sahip ya da Hristiyanlığın daha ılımlı bir versiyonunu benimsiyor.

Contreras, 26 Aralık'ta yayınlanan Noel sonrası bir makalesinde, "ABD, modern tarihindeki en hızlı dini değişimini yaşıyor; bu değişim, dini olarak bağlantısız kişilerin sayısında hızlı bir artış ve ülke genelinde çok sayıda kilisenin kapanmasıyla karakterize ediliyor" diye açıklıyor. "Neden önemli: Amerika'nın büyük kiliseden uzaklaşması, kimliğin ve gerçekliğin giderek kurumsal olmayan manevi kaynaklar tarafından şekillendirildiği bir dönemde gerçekleşiyor - YouTube mistikleri, TikTok tarot kartları, dijital şüpheciler, halk azizleri ve yapay zeka tarafından üretilen dua botları. Bu, ırk, sivil kimlik, siyasi inanç ve parçalanan ahlaki bir manzarayı yönetme yeteneği için derin sonuçları olan tektonik bir dönüşüm."

Contreras şöyle devam ediyor: "Sayılarla ifade etmek gerekirse: Bugün Amerikalı yetişkinlerin neredeyse onda üçü kendilerini dini olarak bağlantısız olarak tanımlıyor - bu, tarafsız Kamuoyu Araştırma Enstitüsü'ne (PRRI) göre 2013'ten bu yana %33'lük bir artış. Bu, modern ABD tarihindeki neredeyse tüm büyük dini değişimlerden daha hızlı ve Axios analizine göre tüm ırksal gruplarda gerçekleşiyor... Dini aktivitedeki değişim, geride 'kilise mezarlıkları' veya artık satılması zor olan veya terk edilmiş boş binalar bırakıyor." Axios muhabiri, Gallup'un verilerine göre Amerikalıların yaklaşık yüzde 57'sinin dini ayinlere nadiren veya hiç katılmadığını (bu oran 2000 yılında yüzde 40 idi) ve "bu yıl daha önce görülmemiş bir şekilde 15.000 kilisenin kapılarını kapatmasının beklendiğini", buna karşılık sadece "birkaç bin kilisenin açılmasının beklendiğini" belirtiyor.

PRRI CEO'su Melissa Deckman, Axios'a yaptığı açıklamada, yaygın bir dini canlanmaya dair hiçbir kanıt olmadığını söyledi.

Contreras, "Z kuşağı erkeklerinin kiliseye geri döndüğüne dair anekdot niteliğindeki ve medya haberlerine rağmen," genel düşüşü tersine çevirecek dağınık örneklerin ötesinde bunun gerçekleştiğine dair çok az kanıt var" dedi. Sonuç olarak: Eski dini harita ortadan kayboluyor."

Kaynak: Alternet