Bir NASA uzay aracı şu anda Güneş'in kavurucu atmosferine nüfuz ediyor

Bir NASA uzay aracı şu anda Güneş'in kavurucu atmosferine nüfuz ediyor

NASA'ya ait bir uzay aracı, güneş yüzeyinden 3,8 milyon mil mesafedeki rekor kıran uzaklığını tekrarlayarak güneşe yakın bir geçiş yapıyor.

Parker Güneş Sondası, 13 Aralık Cumartesi günü yörüngesindeki güneşe en yakın nokta olan "perihelion"a ulaştı. Bu olay, uzay aracının güneşin en dış atmosferi olan koronayı incelemek için yaptığı en son yakın geçişi.

Uzay ajansına göre Parker, saatte 430.000 mil hızla rekor hızına da ulaştı; bu hız, New York'tan Tokyo'ya bir dakikadan kısa sürede ulaşmak için yeterli. Bu yakın geçiş sırasında sonda, güneş rüzgarı, güneş patlamaları ve koronal kütle atımları (uzay havasına neden olan gizemli güneş aktivitesi) hakkında veri toplayacak. Uzay aracının dört bilimsel enstrümanı güneş parçacıklarını ve manyetik alanları ölçecek.

Bu karşılaşma, geçen Aralık ayında Parker'ın yıldıza en yakın insan yapımı nesne haline geldiği tarihi yakın geçişten bir yıl sonra gerçekleşiyor. Bu olaydan elde edilen bulgular ve görüntüler bu hafta iki Astrophysical Journal Letters makalesinde yayınlandı.

Parker'ın proje bilimcisi Nour Rawafi yaptığı açıklamada, "Sonunda, güneşin etrafında daha fazla geçişle, Parker Güneş Sondası, güneşin manyetik alanlarının büyük resmini oluşturmaya ve bunların bizi nasıl etkileyebileceğini anlamaya devam etmemize yardımcı olacak" dedi. "Ve güneş, güneş maksimumundan minimumuna doğru geçiş yaparken, tanık olacağımız sahneler daha da dramatik olabilir."

2018 yılında fırlatılan Parker'ın görevi, güneşin ve koronanın nasıl çalıştığına dair bilgi edinmekti. 2021 yılında ilk kez güneşe "dokundu" ve sıcaklığın 2 milyon derece Fahrenheit olduğu bir bölgeye girdi.

Şu anda uzay havası tam olarak anlaşılmamıştır ve elektrik şebekelerini, telekomünikasyon sistemlerini ve GPS sistemlerini bozabilecek güneş materyali patlamalarını tahmin etmek hala zorlu bir görevdir. Neyse ki, atmosfer ve manyetik alan, güneş fırtınaları sırasında radyasyonun en zararlı sağlık etkilerine karşı dünyalıları koruyor.

Ancak bu olaylar, insanların bağımlı hale geldiği teknolojiler için sonuçlar doğurabilir. Örneğin, Mart 1989'daki bir güneş patlaması, Kanada'nın Quebec eyaletinin tamamında 12 saatlik bir elektrik kesintisine neden oldu. Ayrıca Radio Free Europe'un radyo sinyallerini de bozdu.

Koronal kütle atımları ve güneş patlamaları, her ikisi de devasa güneş patlamalarını içerir ve bazen birlikte meydana gelir. Teleskoplar aracılığıyla, patlamalar parlak ışık olarak, fırlatmalar ise uzaya doğru yayılan gaz fanları şeklinde görünür. NASA, iki fenomen arasındaki farkı İç Savaş dönemi topçuluğuna benzetiyor:

"Patlama, çevrede her yerden görülebilen namlu flaşı gibidir. (Koronal kütle atımı) ise tek bir yöne doğru fırlatılan top mermisi gibidir… sadece hedef alınan bir alanı etkiler."

Fırlatmadan kaynaklanan sıcak plazmanın gezegene ulaşması genellikle üç gün sürer ve saatte 1 milyon milin üzerinde hızla hareket eder. Bu plazmadan gelen yüklü parçacıklar Dünya'nın manyetik alanıyla etkileşime girdiğinde jeomanyetik fırtına meydana gelebilir.

Parker'ın gözlemleri, geçen Aralık ayında meydana gelen bir koronal kütle atımı sırasında fırlatılan bazı manyetik maddelerin kaçmak yerine Güneş'e geri düştüğünü ortaya koydu. Bu geri dönüşüm, manyetik ortamı yeniden şekillendiriyor ve hatta daha sonraki güneş patlamalarının yönünü etkiliyor gibi görünüyor.

Veriler ayrıca bilim insanlarının, güneş maddesinin serbest kaldığı ve güneş rüzgarına dönüştüğü, Alfvén yüzeyi olarak bilinen korona sınırının ilk ayrıntılı haritalarını oluşturmalarına yardımcı oldu. Uzay aracının ölçümleri, bu bölgenin Güneş'in aktivitesi arttıkça daha büyük ve daha düzensiz hale geldiğini gösteriyor.

NASA'nın heliofizik bölümü direktörü Joe Westlake yaptığı açıklamada, "Bu görüntülerden elde ettiğimiz bilgiler, uzay havasının güneş sisteminde nasıl hareket ettiğini anlamak ve tahmin etmek için önemli bir parçadır; özellikle de atmosferimizin koruyucu kalkanının ötesine seyahat eden Artemis astronotlarımızın güvenliğini sağlayan görev planlaması için," dedi.

NASA, 2026 ve sonrasında uzay aracı için atılacak adımları gözden geçiriyor.

Kaynak: Mashable