Arama Emri Olmadan Telefonunuzu Asla Polise Vermeyin - İşte Nedeni

Arama Emri Olmadan Telefonunuzu Asla Polise Vermeyin - İşte Nedeni

Dijital çağımızda, akıllı telefonlarımız kadar hakkımızda daha fazla şey ortaya çıkarabilecek hiçbir şey yok. Mesajları, sosyal medyayı ve akıllı telefonların izlediği diğer şaşırtıcı şeyleri karıştırdıktan sonra, tamamen yabancı biri hayatınızın tüm detaylarına hakim olabilir. Bu nedenle çoğu akıllı telefon sahibi telefonunu kilitli tutar.

Peki ya telefonunuzu görmek isteyen yabancı bir polis memuru, FBI ajanı veya başka bir devlet görevlisiyse ne olur? Yanlış bir şey yapmış olsanız da olmasanız da, bir arama emri göstermedikçe telefonunuzu asla polise veya diğer kolluk kuvvetlerine vermemelisiniz.

Gizleyecek bir şeyiniz yoksa polisle iş birliği yapmanız gerektiği yaygın bir yanılgıdır. Ancak bu tehlikeli bir düşüncedir ve ABD Anayasası'nın Beşinci Ek Maddesi'nin var olma sebebi de budur. Muhtemelen Miranda Hakları'nın "Söylediğiniz her şey mahkemede aleyhinize kullanılabilir ve kullanılacaktır" ifadesini duymuşsunuzdur. Bu bir ihtimal değil, bir vaattir ve telefonunuzun aranması da dahil olmak üzere sizden toplanan her türlü bilgiyi kapsar.

Örneğin, rastgele çekilmiş bir özçekim, sizi farkında olmadığınız bir suç mahallinde gösterebilir. Bir polis memuruna telefonunuzu vermeniz, yasal olarak arama izni olarak yanlış yorumlanabilir. Örneğin, polise Apple Cüzdan'daki dijital kimliğinizi vermeniz, kısa mesajlarınızı okuma izni olarak yorumlanabilir. Neyse ki, arama emri çıkarılmadığı sürece telefonunuzun aranmaması anayasal hakkınızdır. Ancak, özellikle telefonunuzda biyometrik kilit varsa veya ABD sınırındaysanız, önemli istisnalar mevcuttur. İşte bilmeniz gerekenler.

Gizlilik Haklarınız Telefonunuzu da Kapsar, Tek Bir Önemli İstisnayla

Riley - California davasında Yüksek Mahkeme, telefonun sahibi tutuklu olsa bile, arama emri olmadan cep telefonu aramalarının anayasaya aykırı olduğunu teyit eden çığır açıcı bir karar verdi. İstisnalar vardır; Yüksek Mahkeme tarafından çoğunlukla onaylanan başka bir Daire kararında, "acil durumlarda" arama izni olmadan arama yapılmasına izin verilir. Bu, makul bir kişinin, memurlara veya diğer kişilere fiziksel zarar gelmesini, ilgili delillerin imha edilmesini veya şüphelinin kaçmasını önlemek için girişin gerekli olduğuna inanmasına neden olacak durumlar..." olarak tanımlanmıştır. Bu standart uyarınca, arama izni olmadan aramayı haklı çıkarmak için bir miktar esneklik vardır. Ancak bu, arama izni olmadan iş birliği yapmamak için daha da fazla sebeptir. İş birliği yaptıktan sonra, bu gönüllü bir arama olarak kabul edilebilir ve mahkemede itiraz etme hakkınızı kaybedebilirsiniz.

Koruma söz konusu olduğunda, bu yalnızca parola, PIN veya desenle korunan telefonlar için geçerli olabilir; polisin cihazınızı açmak için parmak izi veya FaceID kullanmaya zorlayıp zorlayamayacağı konusunda yasalar ikiye bölünmüştür. 2024 yılında, ABD 9. Daire Temyiz Mahkemesi, polisin telefonunun kilidini açmak için başparmağını zorla telefonunun ekranına bastırması üzerine davacı aleyhine karar verdi ve bunun, tutuklama sırasında parmak izlerini almaktan farksız olduğunu savundu.

Ancak, 2025'in başlarında, Washington D.C. Daire Mahkemesi, FBI'ın 6 Ocak isyancılarından birinin telefonunun kilidini parmak iziyle açmasını emrederek haklarını ihlal ettiğine hükmederek tam tersi yönde bir karar verdi. Telefonunuzda biyometrik veri kullanmaktan kaçınmak ve temkinli olmak en iyisidir. Biyometrik veriyi hemen devre dışı bırakmanız gerekirse, telefonunuzu yeniden başlatmak bir parola veya PIN girilmesini zorunlu kılacaktır.

Sınırda Gizlilik Hakkınız Yok Oluyor ve Telefonunuz Aranabiliyor

Trump yönetimi altında, ABD Gümrük ve Sınır Koruma görevlilerinin havaalanlarında ve diğer sınır giriş noktalarında yolcuları gözaltına aldığı ve telefonlarını aradığı yönünde haberler gelmeye başladı. Ancak bu tür aramaların sıklığı en az 2015'ten beri arttı. Gümrük ve Sınır Koruma (CBP), arama ve el koymaya karşı anayasal korumaların, ABD vatandaşı olsanız bile, sınır bölgeleri için geçerli olmadığını iddia ediyor. Bu da onlara telefonlar da dahil olmak üzere eşyalara el koyma ve arama yapma, hatta insanları günlerce alıkoyma konusunda geniş yetki veriyor.

Vatandaşlar, telefonlarının kilidini açmayı reddederlerse girişleri reddedilemez, ancak gözaltına alınabilirler ve bazı durumlarda telefonlarına aylarca el konulabilir. Dahası, Gümrük ve Sınır Koruma (CBP), genellikle bir akıllı telefonun güvenliğini aşabilen ve tüm bilgilerini ele geçirebilen gelişmiş araçlara sahip.

ABD'ye veya ABD'den uluslararası seyahat etmeyi planlıyorsanız, Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) uzmanları gerçek telefonunuzu geride bırakmanızı ve mümkün olduğunca az veri depolayan ikinci bir cihazla seyahat etmenizi öneriyor. Telefonunuzdaki verileri silseniz bile, siber güvenlik uzmanları muhtemelen verileri kurtarabilir.

Sınır güvenliğinden geçmeden önce, telefonunuzda en son yazılım güncellemelerinin yüklü olduğundan emin olun, Android veya iOS'ta gelişmiş güvenlik ayarlarını açın, biyometriyi devre dışı bırakın, güçlü bir parola belirleyin ve cihazı kapatın; tüm bu ipuçları cihazınıza izinsiz giriş yapılmasını zorlaştırabilir. Mümkünse, telefonu tamamen fabrika ayarlarına sıfırlamak bile iyi bir fikir olabilir. Telefonunuzun kilidini açarak bir gözaltı merkezinde bir gece kalmaktan kurtulmaya karar verirseniz, parolayı sınır görevlisine söylemek yerine kendiniz yazın.

Kaynak: SlashGear