Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 Bu başlığa yazdığım yazıyı, birkaç gün önce, çok alakasız bir başlıkta yazmıştım, orada kaynayıp gitmesin diye buraya yeni bir başlık olarak açmanın yararlı olacağını düşündüm. Konu: İslam'da şirk neden en büyük günahtır? Bu konuyu güzel bir soru ile gündeme getirdiği için sayın abraham'a teşekkür ederim öncelikle. bildiğiniz gibi şirk koşmak en büyük günahlardanmış .. şirk koşmak bildiğim kadarıyla ortak çıkmak ki bunu allah hiç sevmezmiş acaba neden? neden en büyük günahlardan oluyor bir adam şirk koştu diye gerçekten ortakmı oluyor yarın birgün şirk koşmaktan gerçekten ortak olacağınımı sanıyor allah ? hani belki vay efendim dünyanın yarısı benimdir bunların yarısını ben yaptımmı diyecek allahta bu durumda kanunlara göre haksız çıkma ihtimalimi doğacak neden şirk koşmak günah oluyor? mantıklı bir sebep söyleyin bana kalırsa muhammedin korkusudur bu şirk koşarak insanların gerçekleri göreceklerini tahmin edebiliyordu ve bu soruların cevapsız kalacağınıda biliyorduki sorulmaması için şirk koşmak en büyük günahlardandır denildi gayet açık ve mantıklı tabi anlayabilene... Bu forumda son zamanlarda gördüğüm, din üzerinde düşünmeyi teşvik eden en güzel soru buydu. Soru sormaktan korkmamak, sorgulayabilmek budur. * Semitik dinlere mensup hiçbir arkadaşımız, şirk'in neden en büyük günah olduğunu açıklayamazlar. Söyledikleri herşey sevgili abraham'ın dile getirdiği "bir adam şirk koştu diye gerçekten ortak mı oluyor, yarın birgün şirk koşmaktan gerçekten ortak olacağınımı sanıyor allah ?" sorusuna toslar ve inandıkları allahı zayıf ve komik göstermekten öteye geçemezler. Zira şirkin en büyük günah sayılmasının nedeni, Muhammed'den yüzlerce yıl öncesine, çok ilah arasından birini yükseltme ve tek yapma mücadelesine dayanır. Semitik dinlerde şirk koşmak neden en büyük günahtır? Ortadoğu'daki, hatta dünyadaki ilk tevhid/monoteist din denemesi Mısır Firavunu Amenhotep IV (Akhenaten) tarafından yapılmıştır. Amenhotep IV , çok ilahlı Mısır dinlerini yasaklamış ve sadece Güneş İlahı Aten'e tapılmasını emretmiştir. Kendi ismini de Akhenaten olarak değiştirmiştir. Akhenaten, Güneş İlahı Aten'i tek ilah ilan etmiş, diğer Mısır ilahlarının adının anılmasını, ona eşdeğer görülmesini yasaklamıştır. Hatta, Akhenaten, "ilah" kelimesinin çoğul eki ile kullanılmasını bile yasaklamıştır. Akhenaten'in Tek İlah inancını yerleştirmeye çalıştığı bir devirde, en büyük suç da, doğal olarak, Akhenaten'in bu politikasına karşı çıkmak, Akhenaten'in yaratmaya çalıştığı Tek İlah'a "ortak", "eşdeğer" veya "muadil" bir ilah olduğunu düşünmek, söylemek, savunmak, yani "şirk koşmak" olmuştur. Akhenaten Tek İlah inancını yerleştirmek için Aten dışındaki ilahlara adanmış olan bütün tapınakları kapattırmış, diğer ilah isimlerini kazımak ve ikon ve sembolleri değiştirmek için ülkenin her köşesine heykeltraşlar ve ustalar göndermiştir. Diğer ilahlara inançları yoketmek için o ilahlara adanmış tapınaklardaki din adamlarını katliamdan geçirmiştir. Diğer ilahların Aten'in eşi, benzeri, muadili olduğunu söyleyen, yani Aten'e şirk koşan herkesi öldürtmüştür. Semitik dinlerden Musevilikte ve İslamiyet'te şirk koşmanın en büyük günah sayılmasının nedeni budur. Yani Akhenaten'in mirası. Mesela Hristiyanlıkta şirk konusu çok geçmez. Nedeni ise, o dinin "monoteist bir inanç ortamında" doğmuş olmasıdır, yani çoklar arasından birini seçme ve diğerlerini bastırma kaygısı yoktur. Saygılar. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 innocent, dinde düzeltilmesi gereken bir şey yok. Din zaten düzeltilebilir, düzenlenebilir bir şey değildir. Bir şeyi düzelteceğiz diye kuşa çevirmenin bir anlamı yok. Bu bazen çok gülünç de olabiliyor. Kur'an'da kadınların gerekirse dövülmesi salık veriliyor dediğin zaman bu tabii kötü bir etki yapıyor, hemen modernist hocalar devreye girip vay efendim, o öyle dövmek değilmiş, o mecazmış, gerçek anlam başka mecaz anlam başkaymış... Bir sürü eğip bükmelere girişiyor. Yahu işte dövün diyor, biz Arapça filolojisi uzmanı değiliz ama, "darb" kelimesi açıkça geçiyor, Allah niye kullarını bu kadar şaşırtmaya hevesli de her şeyi mecazla anlatıyor ki? Türkçemize de girmiş işte darb darbe, yani vurmak demek. Darbetmek dövmek demek yahu? Yok olmaz, Arapça öyle senin bildiğin basit bir dil değil, bir kelimenin yüzlerce anlamı var. Eee, neymiş o zaman? "Darb, mendilin ucuyla dürtüklemek" miş! Ayette mendil anlamına gelecek bir tek kelime yok ama, olsun. Sen mendili bükecek ve ucuyla eşine şöyle bir kibarca dokunacaksın. Ayette bunu salık veriyormuş. Şimdi plastik gibi bir şeyi şekilden şekile sokarak nereye kadar? Buna reforme etmek değil, deforme etmek denir. Yok aman keşke insanları böyle olduğuna inandırsınlar da kimse karısını dövmesin... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ağustos , 2007 Valla innocent, düzenleyebilirlerse buyursunlar. Ben de son cümlemde keşke inandırsınlar da millet karısını dövmesin dedim zaten. Fakat sanmıyorum. Hani derler, diğer dinler tahrif edilmiş, İslam korunmuş diye ya! Bu avantaj mı dezavantaj mı emin değilim. Harflerine varıncaya kadar dokunulamaz ve değişmez kabul edilen bir metin nasıl olup da zamanları aşacak ve geçerliliğini koruyacak? Yani şimdi Ebu Leheb'in elleri kurusun... Adamın elleri mi kalmış, çoktan toprağa karışmış. Bu söz anlamını yitiriyor. Maksat o değil, Ebu Leheb'in temsil ettiği kişilik yapısı filan denerek nereye kadar bilmiyorum... Madem böyleyse, Ebu Leheb'e beddua edeceğine onun kişilik yapısını doğru düzgün bir şekilde deşifre edip eleştirseydi. Herhangi bir metnin sonsuza kadar geçerli olması zaten mümkün değil, böyle dönemin olay ve kişilerine oldukça bağımlı bir metnin nasıl ebedi geçerliliği iddia ediliyor, ben anlam veremiyorum... Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 * Semitik dinlere mensup hiçbir arkadaşımız, şirk'in neden en büyük günah olduğunu açıklayamazlar. Söyledikleri herşey sevgili abraham'ın dile getirdiği "bir adam şirk koştu diye gerçekten ortak mı oluyor, yarın birgün şirk koşmaktan gerçekten ortak olacağınımı sanıyor allah ?" sorusuna toslar ve inandıkları allahı zayıf ve komik göstermekten öteye geçemezler. Zira şirkin en büyük günah sayılmasının nedeni, Muhammed'den yüzlerce yıl öncesine, çok ilah arasından birini yükseltme ve tek yapma mücadelesine dayanır. Semitik dinlerde şirk koşmak neden en büyük günahtır? Saygılar. Hiç yakışmadı sana.... Bu üçüncü sınıf iletiyi alıp birde üstüne üstlük,bunu açıklayamazlar diye yorumlaman; Ya karşında ki insanları zeka yoksunu yerine koymandan kaynaklanır,yada senin biliyorum diye iddia ettiğin din hakkında gerçekten hiç birşey bilmediğini gösterir. Brain,şirk (ortak koşmak) Allah'ı inkandır,bunu bilemi idrak edemiyorsun Allah aşkına yahu Burdaki ortaklık senin anladığın gibi mal,mülk ortaklığı değildir yani,ilkokul çağındaki bir çocuğa açıklasan anlar be,senin annen tek ama sen çıkıpta dersen ki "hayır benim iki annem var falancada benim annem"eee bir insanı iki kişi doğuramıycağına göre gerçek anneni inkar etmiş olmuyormusun? Yani burda verilmek istenilen mesaj Allah'ın birliği ve tek oluşu iki yapmaya kalkarsan aslını inkar etmen ve dindeki en büyük günah inkardır.... İslam dininde sürekli Allah'ın birliği anlatılır ihlas süresini bilirmisin?Bak süreyi sana alıntılıyayım daha net anlaşılsın? 1.De ki: O Allah, birdir. 2.Allah, Samed'dir (herşey O'na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). 3.O, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. 4.Ve hiçbir şey O'nun dengi değildir. Peki şimdi bir müslüman bu sureye ve ayetlere karşı Allah'a bir ortak koşunca ne olur? Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Hiç yakışmadı sana....Bu üçüncü sınıf iletiyi alıp birde üstüne üstlük,bunu açıklayamazlar diye yorumlaman; Ya karşında ki insanları zeka yoksunu yerine koymandan kaynaklanır,yada senin biliyorum diye iddia ettiğin din hakkında gerçekten hiç birşey bilmediğini gösterir. Brain,şirk (ortak koşmak) Allah'ı inkandır,bunu bilemi idrak edemiyorsun Allah aşkına yahu Burdaki ortaklık senin anladığın gibi mal,mülk ortaklığı değildir yani,ilkokul çağındaki bir çocuğa açıklasan anlar be,senin annen tek ama sen çıkıpta dersen ki "hayır benim iki annem var falancada benim annem"eee bir insanı iki kişi doğuramıycağına göre gerçek anneni inkar etmiş olmuyormusun? Yani burda verilmek istenilen mesaj Allah'ın birliği ve tek oluşu iki yapmaya kalkarsan aslını inkar etmen ve dindeki en büyük günah inkardır.... İslam dininde sürekli Allah'ın birliği anlatılır ihlas süresini bilirmisin?Bak süreyi sana alıntılıyayım daha net anlaşılsın? 1.De ki: O Allah, birdir. 2.Allah, Samed'dir (herşey O'na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). 3.O, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. 4.Ve hiçbir şey O'nun dengi değildir. Peki şimdi bir müslüman bu sureye ve ayetlere karşı Allah'a bir ortak koşunca ne olur? o 3. sınıf dediğiniz mesajı anlamamışsınız ama 3. sınıf değerlendirmesini yapabilmişsiniz. tıpkı inanarak yaptığınız gibi anlamadan bilmeden inanmak. direk teslim olmak allahın verdiğini iddia ettiğiniz aklı kullanmadan. Düşününki sizin kredi kartınızı bir başkası çarpmış sizden ve onunla biryerden alışveriş yapacak karttan parayı çekecek olan şahıs kredi kartının sahibinin güvenliği için ondan nüfus cüzdanı göstermesini istiyor ve kartı çarpmış olan adam ona bana şirk koşma sorgulama nüfus cüzdanı isteme yamulturum diyor. bakınız aynı şeydir bu bahsedilen doğruyu ayırdedebilen herkes anlar sadece anlamak istemeyen anlamaz. ey tanrı sana inanmam için benim sorularıma cevap vermelisin beni delillerle (nüfus cüzdanı) inandırmalısın. yaşanmamış şey değil zamanında senin kredi kartını çok çarptılar putlar geldi birşeyler aldı inekler geldi birşeyler aldı 3 silahşörler geldi birşeyler aldı ra geldi ru geldi hu geldi artık yeter da uyandık artık nerden bilecem sende ra lardan ru lardan değilsin sana senin güvenliğin için şirk koşuyorum Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Hiç yakışmadı sana....Bu üçüncü sınıf iletiyi alıp birde üstüne üstlük,bunu açıklayamazlar diye yorumlaman; Ya karşında ki insanları zeka yoksunu yerine koymandan kaynaklanır,yada senin biliyorum diye iddia ettiğin din hakkında gerçekten hiç birşey bilmediğini gösterir. Brain,şirk (ortak koşmak) Allah'ı inkandır,bunu bilemi idrak edemiyorsun Allah aşkına yahu Burdaki ortaklık senin anladığın gibi mal,mülk ortaklığı değildir yani,ilkokul çağındaki bir çocuğa açıklasan anlar be,senin annen tek ama sen çıkıpta dersen ki "hayır benim iki annem var falancada benim annem"eee bir insanı iki kişi doğuramıycağına göre gerçek anneni inkar etmiş olmuyormusun? Yani burda verilmek istenilen mesaj Allah'ın birliği ve tek oluşu iki yapmaya kalkarsan aslını inkar etmen ve dindeki en büyük günah inkardır.... İslam dininde sürekli Allah'ın birliği anlatılır ihlas süresini bilirmisin?Bak süreyi sana alıntılıyayım daha net anlaşılsın? 1.De ki: O Allah, birdir. 2.Allah, Samed'dir (herşey O'na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). 3.O, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. 4.Ve hiçbir şey O'nun dengi değildir. Peki şimdi bir müslüman bu sureye ve ayetlere karşı Allah'a bir ortak koşunca ne olur? Suhedacığım, Oradaki ileti, 3. sınıf bir ileti değil. Bu forumda uzun süredir görebildiğim, din hakkında düşünmeye ve irdelemeye sevkedebilecek en güzel sorulardan biri. Senin açıklamalarında sorun şu: Madem Allah, tek olduğunu, kendi başına olduğunu, dengi olmadığını, insanın aciz olduğunu biliyor, neden bu aciz insanın yanlış birşey düşünmesinde o kadar çok sinirleniyor? Hem Fenerbahçe taraftarı olup, hem de en Büyük Galatasaray demek elbette o taraftarın kulüp üyeliğinden atılmasına sebep olur. Burası mantıklı. Zira Fenerbahçe de Galatasaray da "aynı kategordie" olan varlıklar. Ama Allah sadece müslümanları değil, yani kendi kulüp üyelerini değil, kulüp üyesi olmayan insanları da şirk ile suçluyor. Kafirler şirke batmıştır falan diyor. Bunun bir mantığı, anlamı var mı? Allah madem tek, yani madem kendi kategorisinde başka birşey yok, bu dudumda kızmasının da anlamı yok. Şimdi ben çıkıp Dünyanın Süper Gücü Papua Yeni Ginedir dedem, ABD bu lafıma kızar mı? Veya bir Amerikan vatandaşı öyle dese, ve bu dediğine inansa ABD buna kızar mı? Ha ABD vatandaşı Dünyanın süper gücü Çin'dir dese buna kızabilir veya bu sözde alınacak, düşünecek, incelemeye tabi tutulacak bişey bulur. Zira Çin ile ABD aynı kategoridedir. Osmanlı tarihinde II. Beyazıt ile Cem Sultan arasındaki mücadelede, II. Beyazıt "Cem Sultan benim tanıdığım tek padişahtır" diyen tebasına kızabilir, hatta böyle düşünmeyi en büyük suç sayabilir. Zira Cem Sultan padişah olma potansiyelindedir. Yani Cem Sultan'ın kategorisi II. Beyazıt ile aynıdır. Madem Allah tek, eşi benzeri yok, ve bunu biliyor, o zaman şirk diye bir günah/suç olmamalı. Şirk'in en büyük günah olmasının İslam'da bir açıklaması yoktur. II. Beyazıt ve Cem Sultan, Güneş İlahı Aten ve diğer ilahlar Amen, Ra, Hosus arasındaki iktidar mücadelesinde şirk günahı anlam kazanır. Bundan dolayı şirr suçu, Akhenaten'in semitik dinlere bıraktığı bir mirastır. Saygılar. Alıntı
Misafir aslan34 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Saygılar. ne alıntıladıgın 5. sınıf ileti ne de senin açıklamaların şirk'i tam anlamıyla anlamadıgızı gösteriyor. neymiş, 'Allah'a şirk koşulunca gerçekten Allah'a ortak mı olunuyormuş'?. tabi ki Allah her şeyden mustagnidir, beridir. lakin siz ne dini ne de Kur'an'ı tam olarak anlayamadıgınız için bazı şeyler karışık geliyor, daha dogru ifade ile neden- sonuç ilişkilerini tam olarak kuşatamıyorsunuz. Dinin uhrevi yönü kadar dünyevi yönüde aynı degerdedir, din bunda herhangi bir ayırım yapmaz. yani seküler/laik olamaz. şirki bu anlamında düşünmek lazım sadece uhrevi yönünü degil, bilakis dünyevi yönünüde düşünmek lazımdır. insanların şirkden uzak durmaları Allah'ın yararına degil bilakis insanların hem bu dünyaya dönük hemde öte dünyaya dönük menfaatlarinedir. yoksa haşa Allah herşeyden münezzehdir. bu dünya ötenin tarlası mesabesindedir, ne ekersen onu biçersin. herhangi bir dini ilkeyi yaşanan dünyadan bagımsız olarak düşünmek yanlışdır. bilmem biraz olsun anlatabildim mi? Alıntı
Φ SON_AKINCI Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Bu başlığa yazdığım yazıyı, birkaç gün önce, çok alakasız bir başlıkta yazmıştım, orada kaynayıp gitmesin diye buraya yeni bir başlık olarak açmanın yararlı olacağını düşündüm. Konu: İslam'da şirk neden en büyük günahtır? Bu konuyu güzel bir soru ile gündeme getirdiği için sayın abraham'a teşekkür ederim öncelikle. Bu forumda son zamanlarda gördüğüm, din üzerinde düşünmeyi teşvik eden en güzel soru buydu. Soru sormaktan korkmamak, sorgulayabilmek budur. . . . Semitik dinlerden Musevilikte ve İslamiyet'te şirk koşmanın en büyük günah sayılmasının nedeni budur. Yani Akhenaten'in mirası. Mesela Hristiyanlıkta şirk konusu çok geçmez. Nedeni ise, o dinin "monoteist bir inanç ortamında" doğmuş olmasıdır, yani çoklar arasından birini seçme ve diğerlerini bastırma kaygısı yoktur. Saygılar. Yapılan yorumlara bakınca gerçekte AMACINIZIN ne olduğunu anlamam zor olmadı özelliklede sondaki''Mesela Hristiyanlıkta şirk konusu çok geçmez. Nedeni ise, o dinin "monoteist bir inanç ortamında doğmuş olmasıdır, yani çoklar arasından birini seçme ve diğerlerini bastırma kaygısı yoktur''sözünüzü okuyunca!... Şimdi başlayalım; ALLAH'ü Teala'nın şirk koşmayı büyük günahlardan sayması ve bunu yasaklaması,kendisine ortak koşulan bir kişinin GERÇEKTE ona ortak olabileceği korkusu değildir.Siz olayı buradan çarptırmaya çalışıyorsunuz!.... ALLAH'ü Teala'nın şirk'i büyük günahlardan sayıp yasaklaması,insanların gerçek HAK yoldan sapmalarını engellemek,onların hak OLMAYAN sahte tanrılara yönelmelerini engellemekten başka bir şey değildir,Firavun ALLAH'ü Teala'ya kendisini ortak koşmuştu,onun o YARATICIYA bir zararı oldu mu?Kesinlikle hayır,sejdeye kapanmış bir halde bir müzede ziyaret ediliyor,KURAN-I KERİM'de konu ile ilgili ayetler vardır.MİSYONERLER bunu alenen bilirler zaten...Şimdi ALLAH'ü Teala'ya ortak koşulan varlığın ona bir zararı yoksa,zararı olabileceği için bunu yasaklamıştır demek''mantıkla''çelişir. Yine yaptığınız kıyaslamaya bakıyorum ALLAH'ü Teala'yı saçma sapan bir olguyla kıyaslamışsınız,burada ortaya çıkan 2 sonuç var; 1.ALLAH'ü Teala'ya inanmıyorsunuz. 2.Ona inanmadığınız halde neden onu sorgulamak gibi bir amaç güdüyorsunuz.Misyonerlik mi? Bu sefer olmaz dostum,busefer olmaz,SON_AKINCI burada... Aslinda bir kackez bu cumleyle bende karsilasmistim...Anlamini sordugumda ortaklik demislerdi....Ve en buyuk gunahda buymus... Benim anlam veremedigim ise bunun buyuk gunah sayilmasi.... Daha dogrusu dinde anlamadigim unsur insanlarin dusunmelerine saygi duyduklarini soyleyip,dusununcede onlari yargilamak.. Belkide bunu yapan din degildirde zamanla insanlar bu hale getirmislerdir....Kendilerini tehdit eden konularda kendilerine gore maddeler... Evet Dinde once bu cozulmeli... Kesin bir yargiya varilmali.... Ben size akil verdim deyip neden sonra cezala tehdit ediyor.....Insanlari korkutmak dusunmeyi engeller oysa.... Yüce İslam dini herkezi kendi halinde kendi düşüncesiyle baş başa bırakmıştır.Bundan önce İnsanlığın önüne iki şık koymuştur,cennet ve cehennem,her ikisininde nasıl elde edileceği apaçık bir şekilde gerek KURAN-I KERİM'de gerekse hadisi şeriflerde belirtilmiştir,kişi artık bundan sonra ister ibadetini yapar cennet'e gider gerek yapmaz belli bir süreliğine cehennem'e gider tabi düşünen kişi MÜSLÜMAN'SA ALLAH'ü Teala'ya inanıyorsa,değilse zaten ortada bir sorun yok. innocent, dinde düzeltilmesi gereken bir şey yok. Din zaten düzeltilebilir, düzenlenebilir bir şey değildir. Bir şeyi düzelteceğiz diye kuşa çevirmenin bir anlamı yok. Bu bazen çok gülünç de olabiliyor. Kur'an'da kadınların gerekirse dövülmesi salık veriliyor dediğin zaman bu tabii kötü bir etki yapıyor, hemen modernist hocalar devreye girip vay efendim, o öyle dövmek değilmiş, o mecazmış, gerçek anlam başka mecaz anlam başkaymış... Bir sürü eğip bükmelere girişiyor. Yahu işte dövün diyor, biz Arapça filolojisi uzmanı değiliz ama, "darb" kelimesi açıkça geçiyor, Allah niye kullarını bu kadar şaşırtmaya hevesli de her şeyi mecazla anlatıyor ki? Türkçemize de girmiş işte darb darbe, yani vurmak demek. Darbetmek dövmek demek yahu? Yok olmaz, Arapça öyle senin bildiğin basit bir dil değil, bir kelimenin yüzlerce anlamı var. Eee, neymiş o zaman? "Darb, mendilin ucuyla dürtüklemek" miş! Ayette mendil anlamına gelecek bir tek kelime yok ama, olsun. Sen mendili bükecek ve ucuyla eşine şöyle bir kibarca dokunacaksın. Ayette bunu salık veriyormuş. Şimdi plastik gibi bir şeyi şekilden şekile sokarak nereye kadar? Buna reforme etmek değil, deforme etmek denir. Yok aman keşke insanları böyle olduğuna inandırsınlar da kimse karısını dövmesin... Şimdi burada bir çarpıtmayla daha karşı karşıyayız; İslam kanunalarına göre kadın yada erkeğe ayrım gözetmeksizin darp uygulanabilir,bunun için olması gereken şartlar meydanda ise tabi,birde uygulanan şiddet kesinlikle abartılı olmamalıdır!Yoksa sudan bahanelerle kadına vurmak AHLAK kurallarına da tersdir erkekliğede terstir,şimdi senin çarpıtman şuradan kaynaklanıyor,günümüzde hoca diye geçinen aslında hoca olmayan zevatın din adamı olarak fetva vermelerinden kaynaklanıyor. Valla innocent, düzenleyebilirlerse buyursunlar. Ben de son cümlemde keşke inandırsınlar da millet karısını dövmesin dedim zaten. Fakat sanmıyorum. Hani derler, diğer dinler tahrif edilmiş, İslam korunmuş diye ya! Bu avantaj mı dezavantaj mı emin değilim. Harflerine varıncaya kadar dokunulamaz ve değişmez kabul edilen bir metin nasıl olup da zamanları aşacak ve geçerliliğini koruyacak? Yani şimdi Ebu Leheb'in elleri kurusun... Adamın elleri mi kalmış, çoktan toprağa karışmış. Bu söz anlamını yitiriyor. Maksat o değil, Ebu Leheb'in temsil ettiği kişilik yapısı filan denerek nereye kadar bilmiyorum... Madem böyleyse, Ebu Leheb'e beddua edeceğine onun kişilik yapısını doğru düzgün bir şekilde deşifre edip eleştirseydi. Herhangi bir metnin sonsuza kadar geçerli olması zaten mümkün değil, böyle dönemin olay ve kişilerine oldukça bağımlı bir metnin nasıl ebedi geçerliliği iddia ediliyor, ben anlam veremiyorum... KUAN-I KERİM geçerliliğini kıyamete kadar tahrif olmadan koruyacaktır,her ne kadar misyonerlik saldırısına uğrasada onun anlamı değiştirelemiyecektir. ''Tebbet''süresi geçmişte yaşanan bir olaydır ve süürede belirtildiği gibi Lehep'in elleri kurumuştur,buradan çıkarman gereken konu ALLAH'ü Teala'nın RESULÜNE uzanan ellerin kurutulup yok edildiği olmalıdır.YARGILAMALARINIZDA bir amaç var!?... o 3. sınıf dediğiniz mesajı anlamamışsınız ama 3. sınıf değerlendirmesini yapabilmişsiniz. tıpkı inanarak yaptığınız gibi anlamadan bilmeden inanmak. direk teslim olmak allahın verdiğini iddia ettiğiniz aklı kullanmadan. Düşününki sizin kredi kartınızı bir başkası çarpmış sizden ve onunla biryerden alışveriş yapacak karttan parayı çekecek olan şahıs kredi kartının sahibinin güvenliği için ondan nüfus cüzdanı göstermesini istiyor ve kartı çarpmış olan adam ona bana şirk koşma sorgulama nüfus cüzdanı isteme yamulturum diyor. bakınız aynı şeydir bu bahsedilen doğruyu ayırdedebilen herkes anlar sadece anlamak istemeyen anlamaz. ey tanrı sana inanmam için benim sorularıma cevap vermelisin beni delillerle (nüfus cüzdanı) inandırmalısın. yaşanmamış şey değil zamanında senin kredi kartını çok çarptılar putlar geldi birşeyler aldı inekler geldi birşeyler aldı 3 silahşörler geldi birşeyler aldı ra geldi ru geldi hu geldi artık yeter da uyandık artık nerden bilecem sende ra lardan ru lardan değilsin sana senin güvenliğin için şirk koşuyorum 3.sınıf değerlendirmeyi alenen siz yapmışsınız,özelliklede verdiğiniz örnek sizin savınızı savunmaktan çok amacınızın n olduğunu ortaya vurmakta,ALLAH'ü Teala'yı GERÇEKTEN anlamak istiyorsanız KURAN-ı KERİM'i okumalısınız,ben sizin böyle bir niyetiniz olduğunu sanmıyorum!.... Suhedacığım,Oradaki ileti, 3. sınıf bir ileti değil. Bu forumda uzun süredir görebildiğim, din hakkında düşünmeye ve irdelemeye sevkedebilecek en güzel sorulardan biri. Senin açıklamalarında sorun şu: . . . Şirk'in en büyük günah olmasının İslam'da bir açıklaması yoktur. II. Beyazıt ve Cem Sultan, Güneş İlahı Aten ve diğer ilahlar Amen, Ra, Hosus arasındaki iktidar mücadelesinde şirk günahı anlam kazanır. Bundan dolayı şirr suçu, Akhenaten'in semitik dinlere bıraktığı bir mirastır. Saygılar. Aslında konu ''İNSANIN NEDEN DÜNYAYA'' gönderildiğinden itibaren kaale alınıp tartışılmalıdır ki,sizin çarpıtmak istediğiniz şeyin gerçekte ne kadar doğru olduğunu anlayabilelim. Mevla her insana kendisine kulluk yapıp yapamayacağını sormuş vede olumlu bir cevap almıştır,neticede dünyanın halifesi olarak ilan edilmiştir,doğduğunda unutmuş olduğu bu durum kıyamet vaktinde ona hatırlatılacaktır,şimdi hatırlamamasının tek nedeni insanoğlunun dünyaya gönderiliş nedeni olana İMTİHAN nedeniyledir. Mevla insana akıl verip düşünmesi içinde zaman vermiştir,KUL düşünmeye ALLAH'ü TEALA'nın emir ve yasaklarını bir nebi ile bildirmesinden sonra başlar,İşte burada bir MÜSLÜMAN'nın yasaklandığı şeyler içerisinde şirk'te vardır,şirk'in neden yasak olduğunu yukarıda biraz açıkladım,oraya bakabilirisiniz!... Biraz daha vaktim olsa konuyu açabilirdim ama imdilik bu kadar yeter,sonrasında devam edebileceğizdir. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Msülüman olup da şirki anlamayan yoktur. Ben de birzamanlar müslüman olduğum için, şirk nedir bilirim, kafanızı yormayın. Yapılan yorumlara bakınca gerçekte AMACINIZIN ne olduğunu anlamam zor olmadı özelliklede sondaki''Mesela Hristiyanlıkta şirk konusu çok geçmez. Nedeni ise, o dinin "monoteist bir inanç ortamında doğmuş olmasıdır, yani çoklar arasından birini seçme ve diğerlerini bastırma kaygısı yoktur''sözünüzü okuyunca!.... . 1.ALLAH'ü Teala'ya inanmıyorsunuz. 2.Ona inanmadığınız halde neden onu sorgulamak gibi bir amaç güdüyorsunuz.Misyonerlik mi? Bu sefer olmaz dostum,busefer olmaz,SON_AKINCI burada... Tühh yakalandım... SON_AKINCI gelmeden, meydan boştu, ne güzel misyonerlik yapıyordum. Geldi beni yakalayıverdi. Bir putperest dinini bırakıp, neden ötekinin misyoneri olayım? Hepsinin soyu aynı değil mi? Babakaları Musevilik. Hristiyanlık ve islamiyet de Museviliğin çocukları. Dedeleri de Akhenaten'in tevhid denemesi. Sağdan soldan, Ortadoğu'dan, Mezopotamya'dan, Hindistan'dan İran'dan, Eski Yunan'dan biraz da çeşni katmışlar, olmuş sana bir putperest kültürler koleksiyonu. Adam babasının kim olduğunu bilmediği için, ben Allah'ın oğluyum demiş çıkmış. Anası da, valla benim yattığım adam bir melekti, adam kılığına girmiş bir melekti diye kılıf bulmuş kendine. Ama devir yanlış devir olunca, ben Allah'ın oğluyum diyen adamı idam etmişler. Muhammed gibi ben Allah'ın özel temsilcisiyim, torpilli adamıyım deseydi, yırtardı. Mevla her insana kendisine kulluk yapıp yapamayacağını sormuş vede olumlu bir cevap almıştır,neticede dünyanın halifesi olarak ilan edilmiştir,doğduğunda unutmuş olduğu bu durum kıyamet vaktinde ona hatırlatılacaktır,şimdi hatırlamamasının tek nedeni insanoğlunun dünyaya gönderiliş nedeni olana İMTİHAN nedeniyledir. Bu masalı sana kim anlattı? Muhammed mi? Mevla insana akıl verip düşünmesi içinde zaman vermiştir,KUL düşünmeye ALLAH'ü TEALA'nın emir ve yasaklarını bir nebi ile bildirmesinden sonra başlar,İşte burada bir MÜSLÜMAN'nın yasaklandığı şeyler içerisinde şirk'te vardır,şirk'in neden yasak olduğunu yukarıda biraz açıkladım,oraya bakabilirisiniz!... Baktım, yukarıda bir açıklama göremedim. Saygılar. Alıntı
Φ SON_AKINCI Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Msülüman olup da şirki anlamayan yoktur.Ben de birzamanlar müslüman olduğum için, şirk nedir bilirim, kafanızı yormayın. Tühh yakalandım... SON_AKINCI gelmeden, meydan boştu, ne güzel misyonerlik yapıyordum. Geldi beni yakalayıverdi. Bir putperest dinini bırakıp, neden ötekinin misyoneri olayım? Hepsinin soyu aynı değil mi? Babakaları Musevilik. Hristiyanlık ve islamiyet de Museviliğin çocukları. Dedeleri de Akhenaten'in tevhid denemesi. Sağdan soldan, Ortadoğu'dan, Mezopotamya'dan, Hindistan'dan İran'dan, Eski Yunan'dan biraz da çeşni katmışlar, olmuş sana bir putperest kültürler koleksiyonu. Adam babasının kim olduğunu bilmediği için, ben Allah'ın oğluyum demiş çıkmış. Anası da, valla benim yattığım adam bir melekti, adam kılığına girmiş bir melekti diye kılıf bulmuş kendine. Ama devir yanlış devir olunca, ben Allah'ın oğluyum diyen adamı idam etmişler. Muhammed gibi ben Allah'ın özel temsilcisiyim, torpilli adamıyım deseydi, yırtardı. Bu masalı sana kim anlattı? Muhammed mi? Baktım, yukarıda bir açıklama göremedim. Saygılar. ****************** Şimdi bana tam olarak ne öğrenmek istiyorsun hepsini madde madde buraya yaz cevabını vereyim,******* sana bunları söyleten yardımcı olayım,yok zaten müslüman olmadığını belirttin amacın buna hizmet etmekse seninle kör dövüşüne girmem dostum. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Akheneton (Ameophis IV) M.Ö. 1364 yılında tahta çıktı günümüzden 3371 yıl önce. Bazı ateist ve inançsızlar iddia ederki “SEMİTİK DİNLER” Akheneton’la başlar yalnız bir arkeolojik kanıt bu iddiayı siler fazla sözede gerek yok “EBLA” ve ikide bir aynı iddiayı ortaya atmak “FUZULİ ŞAGİL” dir yani abesle iştigal veya bilgi kirliliği yapmaktır Akheneton’dan 1100,1200 yıl evvel “EBLA TABLETLERİNDE ADI GEÇEN İBRAHİM,DAVUT,İSMAİL” semitik dinlerin Akhenetonla başlamadığını belki Akhenetonun “Semitik,vahiy” dinlerden etkilendiğidir bu itibarla artık Akheneton muhabbeti yapmak kolaycılıktır. yer Altında Saklı Kalan Dinler Tarihi 1975 yılında yapılan kazılarda ilk bulunduğunda, o zamana kadar klasik bir arkeoloji başarısı olarak değerlendirilen Ebla Krallığı, gerçek önemini çivi yazılı yaklaşık 20.000 tablet ve parçalarından meydana gelen arşivin bulunması ile kazanmıştır. Bu arşiv, aynı zamanda diğer arkeoloji uzmanlarının üç bin yıldan beri bildikleri bütün çivi yazılı metinlerin dört kat daha fazlasıydı. Tabletlerdeki dil, Roma Üniversitesi'nde arkeolojik yazı uzmanı olan İtalyan Giovanni Pettitano tarafından çözüldüğünde, konunun ne denli önemli olduğu daha da iyi anlaşılmış oldu. Bu sayede Ebla Krallığının ve bu muazzam devlet arşivinin bulunmuş olması artık yalnızca arkeolojik değil, dini çevreleri de ilgilendiren bir konu haline gelmişti. Çünkü tabletlerde Kuran-ı Kerim'de adı geçen melek Mikail (Mi-ka-il) ve Hz. Davut ile beraber mücadele eden Hz. Talut'un (Sa-u-lum) yanı sıra (Doubleday, 1981, s. 271-321) üç İlahi kitapta bahsedilen peygamberlerin adı geçiyordu. Hz. İbrahim (Ab-ra-mu), Hz. Davud (Da-u-dum) ve Hz. İsmail (Iş-ma-il)'in isimleri... (Howard La Fay, "Ebla: Bilinmeyen Büyük Bir İmparatorluk", National Geographic Magazine, Aralık 1978, s. 736) Yaşadıkları dönemden yaklaşık 4500 yıl sonra ortaya çıkan Ebla tarihi ve Ebla Tabletleri gerçekte çok önemli bir gerçeğe de dikkat çekmektedir: Yüce Allah, Ebla'ya da her topluluğa olduğu gibi elçiler göndermiş ve onlar da kavimlerine gönderilen dini tebliğ etmişlerdi. Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 3.sınıf değerlendirmeyi alenen siz yapmışsınız,özelliklede verdiğiniz örnek sizin savınızı savunmaktan çok amacınızın n olduğunu ortaya vurmakta,ALLAH'ü Teala'yı GERÇEKTEN anlamak istiyorsanız KURAN-ı KERİM'i okumalısınız,ben sizin böyle bir niyetiniz olduğunu sanmıyorum!.... pardon ama amacım neymiş merak ettim böyle üstü kapalı konuşmaları sevmem inandığın savunduğun şeylere harbi inanıyorsan açık konuş ben nasıl ağzıma geleni çekinmeden söylüyorsam sizde çekinmeden söylüyorsunuz ama aramızda bir fark var ben söylemeden önce düşünüyorum hiçbirşey bulamazsam haklıya haklı derim, sizin gibi maksat cevapsız kalmasın diye yakın bir konu ortaya atmak birşey bilmemek demektir! Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 gelelim kredi kartı meselesine bu benim dini yargılama yöntemimdir kimseye soracak değilim nasıl yargılayacağımı yargılamadanda birşeye inanmam benim yargılamamada şirk diyen ve kabul etmeyen zaten karşımda olur kimseye inanmak veya tapmak gibi bir ihtiyacım yok yaratıldım veya hep vardım hiç farketmez ben bir varlık isem ve aklım varsa yargılama özgürlüğümde vardır çünkü ben düşünen bir insanım bana verdiğini ıspatlamadan kimse benden özgürlüğümü alamaz ben öyle basit bir insan değilim düşünen bir insanım suçum düşünmekse ve yanlış düşünüyorsam cehennemde olsa seve seve yanarım gizlimiz yok saklımız yok namussuzluğumuz yok kimsedende korkumuz yok ok? Alıntı
Φ SON_AKINCI Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 pardon ama amacım neymiş merak ettim böyle üstü kapalı konuşmaları sevmem inandığın savunduğun şeylere harbi inanıyorsan açık konuş ben nasıl ağzıma geleni çekinmeden söylüyorsam sizde çekinmeden söylüyorsunuz ama aramızda bir fark var ben söylemeden önce düşünüyorum hiçbirşey bulamazsam haklıya haklı derim, sizin gibi maksat cevapsız kalmasın diye yakın bir konu ortaya atmak birşey bilmemek demektir! gelelim kredi kartı meselesine bu benim dini yargılama yöntemimdir kimseye soracak değilim nasıl yargılayacağımı yargılamadanda birşeye inanmam benim yargılamamada şirk diyen ve kabul etmeyen zaten karşımda olur kimseye inanmak veya tapmak gibi bir ihtiyacım yok yaratıldım veya hep vardım hiç farketmez ben bir varlık isem ve aklım varsa yargılama özgürlüğümde vardır çünkü ben düşünen bir insanım bana verdiğini ıspatlamadan kimse benden özgürlüğümü alamaz ben öyle basit bir insan değilim düşünen bir insanım suçum düşünmekse ve yanlış düşünüyorsam cehennemde olsa seve seve yanarım gizlimiz yok saklımız yok namussuzluğumuz yok kimsedende korkumuz yok ok? Abraham,ilk olarak sormam gerekli bir soru var tam olarak hangi dine mensupsunuz,sonrasında cevabınızla birlikte devam edeceğim. Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2007 Hiç yakışmadı sana....Bu üçüncü sınıf iletiyi alıp birde üstüne üstlük,bunu açıklayamazlar diye yorumlaman; Ya karşında ki insanları zeka yoksunu yerine koymandan kaynaklanır,yada senin biliyorum diye iddia ettiğin din hakkında gerçekten hiç birşey bilmediğini gösterir. Brain,şirk (ortak koşmak) Allah'ı inkandır,bunu bilemi idrak edemiyorsun Allah aşkına yahu Burdaki ortaklık senin anladığın gibi mal,mülk ortaklığı değildir yani,ilkokul çağındaki bir çocuğa açıklasan anlar be,senin annen tek ama sen çıkıpta dersen ki "hayır benim iki annem var falancada benim annem"eee bir insanı iki kişi doğuramıycağına göre gerçek anneni inkar etmiş olmuyormusun? Yani burda verilmek istenilen mesaj Allah'ın birliği ve tek oluşu iki yapmaya kalkarsan aslını inkar etmen ve dindeki en büyük günah inkardır.... İslam dininde sürekli Allah'ın birliği anlatılır ihlas süresini bilirmisin?Bak süreyi sana alıntılıyayım daha net anlaşılsın? 1.De ki: O Allah, birdir. 2.Allah, Samed'dir (herşey O'na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). 3.O, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. 4.Ve hiçbir şey O'nun dengi değildir. Peki şimdi bir müslüman bu sureye ve ayetlere karşı Allah'a bir ortak koşunca ne olur? sevgili suheda defalarca açıklansada açıklayamadı derler ,anlasalarda anlamazdan gelirler. Danışıklı yazılarla açıklnmadı görüntüsü veriliyor. Bu kadar güzel açılkamanıza rağmen göreceksiniz ,yine anlamazdan gelip başka şeyleri alakası olmayan konuları yazacaklardır. Birde ben ifade edyim istiyorum Şirk kelime manası olarak "ortaklık" demektir. Şirk terimi, türkçe Kuran meallerinde, Allah'a "eş koşmak", "ortak koşmak" olarak da tercüme edilmiştir. Kuran'da şirk, herhangi bir şeyi veya herhangi bir kimseyi ya da herhangi bir kavramı, değerlendirme, önem verme, kıymet verme, üstün tutma, tercih etme bakımından Allah'la eşit veya daha ileri bir düzeyde görmek ve bu çarpık bakış açısıyla hareket etmek anlamında kullanılır. Allah’a birilerini eş tutmak, onun yanında başka tanrılar olduğunu söylemek, yaratıcının olmadığını savunmak, inançsızlık, puta tapmak, onun indirdiği kitabın yanına başkalarını katmaktır. şirk koşma ile malın mülkün ne alakası var ?nasıl bir bağlantı? :=) Alıntı
Φ züper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 İlk olarak şirk neden günahtır bunu anlayalım şirk sadece tahtadan oyulmuş putlara tapmakla sınırlı bir kavram değildir ve sanılanın aksine pek çok toplumda yaygındır. İnsanın Allah'ın rızasına muhalif olarak medet umduğu, rızasını aradığı her varlık, Allah'ın rızasına tercih ettiği herşey Allah'tan başka edindiği birer ilahtır aslında. Bu nedenle şirki uzak görmemek, aksine insanın çok yakınında olabileceğine ihtimal vermek gerekir. Bununla birlikte şirk, insanın kaçınması gereken günahların en başında gelmektedir. Çünkü bu, Allah'a karşı işlenebilecek büyük bir suçtur. Allah'la birlikte başka bir ilah edinerek O'na ortak koşmak, İFTİRA ETMEKDİR, elbette ki en büyük suçu ve saygısızlığı işlemek anlamına gelir. Şimdi biri size gelse ve deseki''SEN HIRSIZSIN''ne yaparsın?ALLAH'ü Teala'ya inanıyorsanız,onun ''ben bir ve tekim''ayetine rağmen siz ona birilerini ortak koşuyorsunuz,İşte bu yüzden Allah dilediği günahı affedeceğini ancak şirki affetmeyeceğini, şirkin aslında büyük bir sapkınlık olduğunu Kuran'da bildirmiştir. Burası gözden kaçırılmasın,ŞİRK,ALLAH'A ORTAK KOŞULUP,BU ORTAKLIK NEDNİYLE ALLAH'Ü TEALAYA BİR ZARAR GELECEĞİNDEN DOLAYI GÜNAH DEĞİL,TAMAMEN İFTİRA OLADUĞUNDAN DOLAYI BÜYÜK GÜNAHTIR....(iftiranın tanımını yapmama gerek olmadığı kanısındayım.) Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Allah’a birilerini eş tutmak, onun yanında başka tanrılar olduğunu söylemek, yaratıcının olmadığını savunmak, inançsızlık, puta tapmak, onun indirdiği kitabın yanına başkalarını katmaktır. Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Bu inanç Akhenaten zamanından kalma bir inançtır. Zira Güneş İlahı Aten'e eş olabilecek, ortak olabilecek, ondan büyük sayılabilecek Amun, Ra, Osiris, Horus gibi başka ilahlar var. Akhenaten de, bırakın başka ilahlar var demeyi, adam "ilah" kelimesinin çoğul halininin kullanılmasını bile yasaklamış ve uymayanları cezalandırmış. Saygılar. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Akheneton (Ameophis IV) M.Ö. 1364 yılında tahta çıktı günümüzden 3371 yıl önce. Bazı ateist ve inançsızlar iddia ederki “SEMİTİK DİNLER” Akheneton’la başlar yalnız bir arkeolojik kanıt bu iddiayı siler fazla sözede gerek yok “EBLA” ve ikide bir aynı iddiayı ortaya atmak “FUZULİ ŞAGİL” dir yani abesle iştigal veya bilgi kirliliği yapmaktır Akheneton’dan 1100,1200 yıl evvel “EBLA TABLETLERİNDE ADI GEÇEN İBRAHİM,DAVUT,İSMAİL” semitik dinlerin Akhenetonla başlamadığını belki Akhenetonun “Semitik,vahiy” dinlerden etkilendiğidir bu itibarla artık Akheneton muhabbeti yapmak kolaycılıktır. yer Altında Saklı Kalan Dinler Tarihi 1975 yılında yapılan kazılarda ilk bulunduğunda, o zamana kadar klasik bir arkeoloji başarısı olarak değerlendirilen Ebla Krallığı, gerçek önemini çivi yazılı yaklaşık 20.000 tablet ve parçalarından meydana gelen arşivin bulunması ile kazanmıştır. Bu arşiv, aynı zamanda diğer arkeoloji uzmanlarının üç bin yıldan beri bildikleri bütün çivi yazılı metinlerin dört kat daha fazlasıydı. Tabletlerdeki dil, Roma Üniversitesi'nde arkeolojik yazı uzmanı olan İtalyan Giovanni Pettitano tarafından çözüldüğünde, konunun ne denli önemli olduğu daha da iyi anlaşılmış oldu. Bu sayede Ebla Krallığının ve bu muazzam devlet arşivinin bulunmuş olması artık yalnızca arkeolojik değil, dini çevreleri de ilgilendiren bir konu haline gelmişti. Çünkü tabletlerde Kuran-ı Kerim'de adı geçen melek Mikail (Mi-ka-il) ve Hz. Davut ile beraber mücadele eden Hz. Talut'un (Sa-u-lum) yanı sıra (Doubleday, 1981, s. 271-321) üç İlahi kitapta bahsedilen peygamberlerin adı geçiyordu. Hz. İbrahim (Ab-ra-mu), Hz. Davud (Da-u-dum) ve Hz. İsmail (Iş-ma-il)'in isimleri... (Howard La Fay, "Ebla: Bilinmeyen Büyük Bir İmparatorluk", National Geographic Magazine, Aralık 1978, s. 736) Yaşadıkları dönemden yaklaşık 4500 yıl sonra ortaya çıkan Ebla tarihi ve Ebla Tabletleri gerçekte çok önemli bir gerçeğe de dikkat çekmektedir: Yüce Allah, Ebla'ya da her topluluğa olduğu gibi elçiler göndermiş ve onlar da kavimlerine gönderilen dini tebliğ etmişlerdi. Ebla Krallığı adı verilen medeniyet Akhenaten'den önce yaşamıştır, doğrudur. Ancak Ebla Krallığı ile ilgili araştırmaları buraya aktaran islamcı arkadaşlardan ricam EKSİK AKTARMASINLAR. Bizim İslamcilırın, hristiyan Misyonerlerinin ve Yahudi fanatiklerin, Akhenaten tezini çürüteceği umuduyla hiç düşünmeden Ebla Krallığına sahip çıkmalarının tek nedeni Elba yazıtlarında geçen bazı şahıs ve yer isimleri ile semitik dinlerdeki bazı isimlerin benzeşmesi. Ebla Krallığı tabletlerinde İbranilerin peygamber veya melek diye adlandırdıkları kişilere verilen Adem, Havva, İbrahim, Saul, David gibi adlara rastlanmıştır. Bu tabletlerde ayrıca Yeruşalem (Kudüs) gibi yer adlarına da rastlanmıştır. Bu rastlantı sadece benzer isimlerin o bölgede çok uzun süreden beri kullanılmakta olduğunu ispatlar, ancak Semitik Dİnlerdeki peygamber sıfatlı insanların Ebla döneminde yaşadığına kanıt olamaz. Zira, Ebla Krallığının, M.Ö. 3000 ve yine M.Ö. 1800-1650 arasında güçlü olduğu tahmin ediliyor. Ebla Krallığı tabletlerinde adı geçen Saul ve David'in, Yahudilerin Komutan Saul (Kuran'daki Talut) ve Kral/Peygamber Davud dedikleri kişiler olamayacağı, Talut ve Davud'un ancak M.Ö. 1000 yılı civarında yaşamış olabileceklerine ilişkin İsrail tarihi kayıtlarıdır. M.Ö 3000'ler nerede, M.Ö. 1000'ler nerde! Bazı isim benzerliği dışında herhangi birşey bulunmamasına ve Ebla yazıtlarıda adı geçen şahsiyetler ile Semitik kültürde adı geçen şahsiyetler arasında en ez 1000 yıllık bir fark olmasına rağmen, Elba krallığına sarılan semitik dincilerimiz, Elba Krallığı ile ilgili bir gerçeği gözardı ederler: Elba Krallığında dini inanç çok ilahlı idi. Ebla yazıtlarında Ebla ilahları olarak, Enki, Ninki, İshtar, kanish, Hadad vs. gibi isimler sayılır. Öncelikle Ebla'nın dini kültürünün ne olduğu hakkında bilgi veriniz. İsim benzerliği üstüne atlarken, tarih uyumuna dikkat ediniz. Ayrıca isim uyumundan yola çıkıp, Ebla'daki İbraim ve David, semitik dinlerdeki İbrahim ve Davut diye iddia ederken, aynı mantıkla, Ebla'daki Adem ve Havva'nın neden ilk insanlar dediğiniz Adem ve Havva olduğunu iddia etmezsiniz, o da hayret konusu. Saygılar. Alıntı
Φ züper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Söylemek zorunda olduğum şeylerler var,yazılanları okuyunca; İslam dini hiç bir batıl dinin devamı yada gelişimi değildir ki o şekilde olmuş olsa idi hak din olmazdı!İslam dini;Hz.Muhammed a.s ile gelmiş yeni vede en son dindir o yüzden İslam dinini batıl dinlerle değerlendirmeye gitmek hata olur,tabi amacımız İslam dinini bu şekilde yanlış algılatmaya çalışmak değilse! Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 İslam dini hiç bir batıl dinin devamı yada gelişimi değildir ki o şekilde olmuş olsa idi hak din olmazdı!İslam dini;Hz.Muhammed a.s ile gelmiş yeni vede en son dindir o yüzden İslam dinini batıl dinlerle değerlendirmeye gitmek hata olur,tabi amacımız İslam dinini bu şekilde yanlış algılatmaya çalışmak değilse! Sana başka bir başlıkta yanıt verdim, buraya da alıntılayayım: Hak din diye birşey yoktur. Kuran ilahi bir kitap değildir. İlahi olduğu iddasıyla pazarlanan bir kitaptır. Müslümanken, Kuran'ı okumadan önce, ben de o kitabı harikulade, süper, eşi benzeri yapılamayacak birşey sanırdım. Okuyunca, kandırıldığımı anladım. Kuran, akla, bilime, vicdana, ahlaka aykırı sözlerle dolu olan, konu bütünlüğünden yoksun, birbriyle alakasız konuların aynı metin içinde yeraldığı, inanılmaz derecede sıkıcı tekrarlarla dolu, kendi içinde çelişkilerle dolu bir kitaptır. Saygılar. Alıntı
Φ züper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Sana başka bir başlıkta yanıt verdim, buraya da alıntılayayım: Hak din diye birşey yoktur. Kuran ilahi bir kitap değildir. İlahi olduğu iddasıyla pazarlanan bir kitaptır. Müslümanken, Kuran'ı okumadan önce, ben de o kitabı harikulade, süper, eşi benzeri yapılamayacak birşey sanırdım. Okuyunca, kandırıldığımı anladım. Kuran, akla, bilime, vicdana, ahlaka aykırı sözlerle dolu olan, konu bütünlüğünden yoksun, birbriyle alakasız konuların aynı metin içinde yeraldığı, inanılmaz derecede sıkıcı tekrarlarla dolu, kendi içinde çelişkilerle dolu bir kitaptır. Saygılar. Amacınızın dışa vurumu KARALAMA. Kuran'ı Kerim ilahi bir kitaptır. Pazarlama değerlendirmesi sizin görüşsüzlüğünüzü ortaya çıkarıyor. Kuran'ı Kerimde nerede ahlak'a,bilim'e vijdan'a aykırı sözler vardır hepsini buraya yazın hepsine cevap vereyim.Lütfen ateist çevrenin görüşlerini birebir buraya almayıp kendi düşüncelerinizi yazın.BANA KURAN'I KERİM'DE BU SAYDIĞINIZ OLGULARA TERS DÜŞEN NE VARSA HEPSİNİ YAZIN!!!...... ************** Alıntı
Misafir aslan34 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 tamamen kendi adima soluyorum kimse katilmak zorunda degil ancak yazinizdan zerre kadar bir sey anlamadim....Anlasilmaz kelimeler kullanicaginiza daha Turkceye has kelimeler kullansaniz?Iyi olmaz mi? şirkin ihtiva ettigi bozukluklar ilkin bu dünyanın yaşanmaz bir yere dönmesini saglar. bazı arkadaşlar şirk kavramının anlam dünyasını sadece öte dünya ile açıklamaya çalışıyor ya da öyle anlıyorlar. bu klasik anlayamama sorunudur ve bunun uzantısı hayatı anlamlandıramama sorunu ile devam eder gider. şirk yani Allah'ın sözü oldugu yerde başka sözler icat etmek, en büyük günahdır ve bu dünyanın kokuşmasını sagladıgı için şiddetli şekilde karşı çıkılmışdır. bu dünya dönük dinin istemedigi tüm olumsuzlukları bu başlık altında degerlendirebiliriz. arkadaşlar şunu sormuşlar; ''şirk koşulunca sanki gerçekde Allah'a ortak mı koşuluyor?''... hayır ne münasebet, Allah'ın hiç bir şeye ihtiyacı yokdur ve insanların, ne yaparlarsa yapsınlar haşa Allah'a bir zararları olmaz. burada -herşeyde oldugu gibi- sözkonusu menfaat insanların yararınadır ve insanı inasanın kölesi kılmamak içindir. kısaca. Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Abraham,ilk olarak sormam gerekli bir soru var tam olarak hangi dine mensupsunuz,sonrasında cevabınızla birlikte devam edeceğim. burada tartışılan din müslümanlık sanıyorum hangi dine mensup oluşumu öğrenmek isteyişinizin nedeninide merak ettim bunuda söylerseniz sevinirim. ben hiçbir dine mensup değilim sadece hertürlü fikre düşünceye ve tartışmaya açık biriyim. buyrun devam edin Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Ebla Krallığı adı verilen medeniyet Akhenaten'den önce yaşamıştır, doğrudur. Ancak Ebla Krallığı ile ilgili araştırmaları buraya aktaran islamcı arkadaşlardan ricam EKSİK AKTARMASINLAR. Bizim İslamcilırın, hristiyan Misyonerlerinin ve Yahudi fanatiklerin, Akhenaten tezini çürüteceği umuduyla hiç düşünmeden Ebla Krallığına sahip çıkmalarının tek nedeni Elba yazıtlarında geçen bazı şahıs ve yer isimleri ile semitik dinlerdeki bazı isimlerin benzeşmesi. Aslında hz.İbrahim ve hz. İsmailin akheneton'dan evvel yaşadıkları için "EBLA" krallığını örnek vermek gereksiz bu durumda akheneton nasıl olurda "VAHİY,SEMİTİK DİNLERİN" kaynağı olur sebebide Hz. İbrahimin "TEVHİD,VAHİY,SEMİTİK DİNİN ORTADOĞU'DAKİ İLK TEMSİLCİSİDİR VE AKHENETONDAN EN AZ BİN SENE EVVEL YAŞAMIŞTIR" sonra Ebla yazıtların- da semitik dinlerde olan isimlerle benzeşmesini "SUÇMUŞ VEYE BASİTMİŞ" gibi göstermekte ne demek bu güne kadar semitik dinler hakkında akla hayale gelmeyen eleştiriler getiren inançsızlar (yokturlar,hayaldirler) şimdi Ebla tabletlerini ne yapacaklar onun için biraz saygı. Ve eksik aktarma yok ne ise o. Ebla Krallığı tabletlerinde İbranilerin peygamber veya melek diye adlandırdıkları kişilere verilen Adem, Havva, İbrahim, Saul, David gibi adlara rastlanmıştır. Bu tabletlerde ayrıca Yeruşalem (Kudüs) gibi yer adlarına da rastlanmıştır. Bu rastlantı sadece benzer isimlerin o bölgede çok uzun süreden beri kullanılmakta olduğunu ispatlar, ancak Semitik Dİnlerdeki peygamber sıfatlı insanların Ebla döneminde yaşadığına kanıt olamaz. Ebla krallığında (Adem,Havva,İbrahim,Saul,David) isimlerinin kullanılması bir şeyi ispatlar "ADEM İLE HAVVA" ismi semitik dinlerde neyi ifade eder bunu inançsız arkadaşlara bırakıyorum ve Adem,Havva,David,Saul un o dönemde peygamber olduklarınıda kimse iddia etmiyor bunların semitik dinlerdeki yeri zamanı belli aslolan Hz İbrahim,Hz İsmail İn o dönemde yaşayıpta isimlerinin tabletlerde geçmesidir demekki semitik dinlerde bir isim geleneği var ve Adem,Havva ve benzer isimler daima kullanılmış şimdi akheneton nerede kaldı birdaha onu örnek vermek abesle iştigaldir. Ebla Krallığı tabletlerinde adı geçen Saul ve David'in, Yahudilerin Komutan Saul (Kuran'daki Talut) ve Kral/Peygamber Davud dedikleri kişiler olamayacağı, Talut ve Davud'un ancak M.Ö. 1000 yılı civarında yaşamış olabileceklerine ilişkin İsrail tarihi kayıtlarıdır. M.Ö 3000'ler nerede, M.Ö. 1000'ler nerde! Doğrudur zira inançsız arkadaş kendi söylüyor "İSİM BENZERLİĞİ OLACAĞINI" esas olan yazdığım gibi Hz. İbrahim ve İsmailin adının geçmesi yoksa David,Saul,Adem,Havva adlarının geçmesi başka bir şeyide kanıtlar semitik dinlerin dediği gibi İsim kültürü oluşmuş ve İnsanlar o isimleri nasıl bu gün semitik dinlerde kendilerine veriyorlersa o zamanda veriyorlarmış. Bazı isim benzerliği dışında herhangi birşey bulunmamasına ve Ebla yazıtlarıda adı geçen şahsiyetler ile Semitik kültürde adı geçen şahsiyetler arasında en ez 1000 yıllık bir fark olmasına rağmen, Elba krallığına sarılan semitik dincilerimiz, Elba Krallığı ile ilgili bir gerçeği gözardı ederler: Elba Krallığında dini inanç çok ilahlı idi. Ebla yazıtlarında Ebla ilahları olarak, Enki, Ninki, İshtar, kanish, Hadad vs. gibi isimler sayılır. Hz. İbrahimin mücadelesi dolayısı ile "semitik,vahiy dinlerinin" "ŞİRK KOŞAN PAGAN PUTPERESTLERLE" olduğunu inkar eden yok zaten bununla söylenmek istenen şey aslında semitik dinleri dahada bir gerçek kılar sebebide zaten mücadele olmazsa Peygamberler ve kitaplar olmaz bu itibarla Ebla'nın putperest olması inançsızlara bir delil olmaz. 1000 Yıllık farkda anlaşılmıştır umarım. Öncelikle Ebla'nın dini kültürünün ne olduğu hakkında bilgi veriniz.İsim benzerliği üstüne atlarken, tarih uyumuna dikkat ediniz. Ayrıca isim uyumundan yola çıkıp, Ebla'daki İbraim ve David, semitik dinlerdeki İbrahim ve Davut diye iddia ederken, aynı mantıkla, Ebla'daki Adem ve Havva'nın neden ilk insanlar dediğiniz Adem ve Havva olduğunu iddia etmezsiniz, o da hayret konusu. Yanıtları yukarıda verildi şayet anlaşılmaz yada anlayamaz,belkide anlamak istenmez sorulursa hasbelkader cevaplamaya çalışırım. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 ... Sarıgöl Bey, Öncelikle okuduğunuzu anlayınız, sonra söylediğiniz şeylerin tutarlı vemantıklı olmasına özen gösteriniz. Hiçbir Kültür, efsanesini, mitojisi oluştururken, havadan isim bulmaz. Semitik halklar masal kahramanlarına Kültigin, Mete, Atllla, Bilgehan, Alper Tunga vs. gibi adlar vermezler. Bu isimleri ancak Türkler verir. Elbette, dini masallar da o kültürde yeralan isimleri kullanacaktır. Sami halklarının yaşadığı Ortadoğu'da da elbette binlerce yıldır, benzer isimler kullanımıştır. Siz şimdi çıkıp, bir taraftan "Adem, Havva, David, Saul'un o dönemde peygamber olduklarınıda kimse iddia etmiyor" diyorsunuz, ama öbür taraftan aynı tabletlerdeki Abarama ve İsmail isimlerinin, Semitik dinlerde peygamber diye anılan kişiler olduğunu iddia edeceksiniz. Dayanak ne, mantık ne? Sami halkı olan Ebla'lıların kullandıkları isimler Kültigin, Selçuk, Hans, Sergey, Dimitry, Erik, Akira Suzuki, Ching Chong Tung falan mı olacaktı? Biraz akıl ve mantık çerçevesinde tartışınız. Saygılar. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.