Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Tuncay ÖZKAN daha önce 15 yazı yazmıştır. Okumak için Tıklayın ELMALAR, ARMUTLAR Ben bir halk düşmanıyım 23 TEMMUZ 2007 Tuncay Özkan'ı Takdimimdir Gelincikleri çağırıyorum Ben gönlümü üç güzele düşürdüm Tuncay Özkan'dan Başbakana Açık Mektup Tuncay Özkan'ın Milli Gazete Yazarı Mehmet Şevket Eygi'ye Cevabı Çoğalmak çok olmak için Erken Seçim Bahara: Haydi İnin Meydanlara Bu böyle gitmez, gidemez... Mustafa Kemal'i Sevmek Yeni bir medya anlayışı, yeni bir medya Yarın artık bugündür Kusmak istiyorum... Tuncay ÖZKAN

 

:: Ben bir halk düşmanıyım

 

 

 

 

 

Zamanımız, bilgi kirliliğinin insanlık onurunu ve gerçeği karartmadaki maharetine dudak ısırtacak kadar pirim verdiği bir dönemi gösteriyor.

Medyası özgür olmayan toplumlar asla karar mekanizmalarını demokratikleştiremiyorlar. Despotizm medya kanalıyla her yerde var olabiliyor. Demokrasiler eriyor.

Ne söylerseniz söyleyin, ne kadar anlattığınızı varsayarsanız sayın, nereye kadar ulaştığınız ve ulaştığınız yerde fikirlerinizin ne kadar kaldığıyla ilgili bir süreci yaşıyoruz. Sizin önünüzde, sonranızda kirleticiler, karartıcılar hemen yerlerini alıyorlar.

Para; namus , onur, şeref gibi kavramların içini boşaltmada, bunları karartmada kullanılan etkin bir araç oldu.

Kendi kasabasının zenginliğinin kaynağı olan hamamları incelemekten dolayı suçlanan Dr. Thomas Stockmann'ın yaptıkları geliyor aklıma. Doktor suyun kirletildiğini ortaya çıkarır. Çocuklar bu yüzden ölmektedir.Rüşvet, baskı, korkutma sonucunda susmayı reddedince, kasabanın güç odakları tarafından halkın düşmanı ilan edilir.

Henrik Ibsen 'in yazdığı oyun, 1882'de "En Folkefiende" adıyla basılmış ve ilk kez 1883'te oynanmış: Bir Halk Düşmanı.

Peki ama yaşamın karşımıza çıkardığı o büyük yol ayrımında nereyi tercih edeceğiz?

Gerçekleri mi yoksa bireysel çıkarlarımızı ve buna bağlı kabul görmemizi mi?

Ben kısa zamanda çok büyük zararlara yol açsa da Türkiye'nin "gerçekleri" değil, bireysel çıkarlar ve çokluğun kabulünden yana oy kullandığını görüyorum seçimlerde.

Partiler halka gerçekleri anlatamadılar. Anlatmakta kendi iç sorunlarının yanı sıra globalizasyonun karşılarına çıkardığı sorunlar da büyük rol oynadı.

AKP ezici bir çoğunlukla iktidarı elinde tuttu. Türkiye için hayırlı olmasını dilerim.

Ama olmayacağını da görüyorum. Çünkü sorunlar kör dövüşüne çevrilen seçim dönemi propagandalarının çok daha üstünde. Seçimden önce hangi doğrulara inanıyorsam şimdi onlara daha çok inanıyorum. Doğrularım ve yanlışlarım seçim sonucuna göre değişmedi.

Şimdi ben, artık bir "HALK DÜŞMANIYIM"…

Bana göre AKP sorunları katlayacak, Türkiye çok şey kaybedecek. Bunun için Türkiye'de toplumsal barış ve uzlaşma konusunda her kes elinden geleni yapmak zorunda. Toplumun kutuplar arasında gerilimini yok etmek ve Türkiye'nin çıkarlarını savunacak yeni bir siyaset belirlemek gerekiyor.

Burada artık iki kişiden birinin oyunu alan AKP ile değil alamayan CHP ile ilgilenmekte ve yeniden yapılandırmakta fayda vardır.

Türkiye'nin savunulması her alanda yeniden inşa edilmek zorundadır.

Çoğunluklar çoğunlukla atlar gibi davranır. Uzakta çok uzakta var olan karaltıları görür, ama ayaklarının içine gireceği çukurları fark edemezler.

Bugün Türkiye'de yapılması gereken Türkiye'nin savunulmasıdır.

Bunun için AKP'liye de , CHP'liye de MHP'liye de DP'liye de, ÖDP 'liye de ihtiyaç var.

Yeni bir Türkiye için çalışacağını vaat edenlerin yorulmaya hakları yoktur. Halkla kavgaya hakları yoktur. Anlatmak ve yeniden inşa olmak zorundayız.

Her şey yeniden başlıyor.

23 temmuz'u konu alan yazımın girişinde şöyle demiştim:

"Umut…

Korku…

Risk…

Belirsizlik…

Endişe…

Değişim…

Seçime giden Türkiye'de herkes bu duyguların karmaşası içinde .

Hepimiz kimden kurtulmamız gerektiğini biliyoruz, ama kurtulmak için adım attığımızda bize zarar verecekler diye korkuyoruz.

Oysa bize en büyük zararı sadece korkumuz veriyor.

Herkes AKP'den kurtulmak gerektiğini söylüyor, ama yaa?

Ama yaaa, demek ABD ve AB'nin Türkiye'deki işbirlikçi medyayı kullanarak halkın üzerinde yürüttüğü psikolojik savaşın etkileri demek. "

Sonuç ortada.

Türkiye'de her iki kişiden birinin oyunu almayı başaran AKP artık sorun değildir.

Sorun Türkiye'nin yeni bir alternatif üretebilmesi sorunudur.

Bunun için CHP de özeleştiri yapılmalı ve sonuçları halkla paylaşılmalıdır. Bunun kavgasız gürültüsüz yapılması çok önemli. CHP Türkiye için önemlidir. Bunu yönetenlerin ve yönetmeye talip olacakların göz ardı etmemesi şarttır.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.