Gönderi tarihi: 25 Temmuz , 2007 18 yıl Sabah, saat:5.45'te kalktım, hazırlandım 6:00 gibi aşağı indim. Dolmuşa binip görevli olduğum okula doğru yola koyuldum. 6:45'te okul kapısından içeri giriyorum kenardan iki kişi ayağa kalkıp hangi sandık diyor. Belirtiyorum, arkama takılıyorlar... İçeri giriyorum onlarda içeri. Sandık Kurulu üyesiymişler, yani müşahit. Görev kağıtlarını ve kimliklerini istiyor ve bendeki belgeye işliyorum. Derken diğerleri geliyor. AKP'den gelen yok. Oysa ki, benim sandık başkanı olduğum sandıkta AKP'nin hem asil hem de yedek üyesinin adları var. İkisi de yok. Neyse Kurul 5 üye ve benim başkanlığımda Saat:7:00'de torbayı açıp sayımları gerçekleştiriyor. Saat:7:40'da 18-20 yaşlarında bir genç kızla yaşlı kel, göbekli bir amca yanıma gelerek "Bu sandıkta AKP'nin üyesi yokmuş bu kızımız görev yapacak" diyor. Ben: "Amca, benim Kurul tamam, alamam" diyorum. Amca, biraz küstahça nasıl olur AKP'nin üyesi olmadan nasıl kurul oluşturursunuz diyecek oluyor, Kurul yarısından aşağı düşerse dışardan üye alırım benim kurulum şu an altı kişi zaten maksimum sayı 7'dir dışardan üye almama gerek yok diyorum. Amcamız ısrar ediyor. Bir sen zorluk çıkartıyorsun bütün sandıklar kabul ediyor diyor. Ben de, o sandıklarda üyeler gelmemişler benim sandık ise tamam diyorum. Bana verilen seçim listesinin altında adı yok diyorum. Bu kız bulunacak diyor, ben de bak amca bir tek sizin partinin hem asil hem de yedek üyesi var, eğer her ikisi de gelmediyse ben yedeğin yedeğini almam böyle birşey olmaz diyorum. Bana seçim kurulunun talimatı da bu yönde yok eğer 9:30'a kadar beklerseniz seçim kurulundan elemanlar gelir onlara sorarız ondan sonra alıp almayacağımıza bakarız diyorum. O saate kadar beklesin kenarda izlesin ama görev vermem şimdilik diyorum... Saa:9:00 gibi bir gençle annesi gelerek aşağıda annelerinin (gencin ninesi oluyor) araba içerisinde bulunduğunu yaklaşık 110-120 kilo ağırlığında bulunduğunu ve yukarı çıkamayacağını söylediler. Kurula benimle iki arkadaş gelsin, bir zarf bir pusula, imza defteri, boya, mühür alıp inelim diyorum. Arkadaşlar geliyorlar ve aşağıda kadına oyu kullandırıp torunla beraber çıkıyor ve sandığa zarfı atıyoruz. Kız geçiyor oturuyor bekliyoruz...9:30 ne gelen var ne giden. Ben arıyorum seçim kurulunu ve "eğer kurulun tamamsa kafanı ağrıtma" diyorlar. Kafamı ağrıtmamak için kıza "size görev veremeyeceğim" diyor ve gönderiyorum. Biraz sonra yaşlı amca önde, kız arkada en arkada 2 Akpartili genç daha geliyor ve bağırmaya başlıyorlar. Nasıl almazsın, aşağılarda oy pusulaları dolaşıyor, nasıl sandık bu...Bir iki defa sakinleştirmeye çalışıyorum gerekçeyi anlatıyorum. Yaşlı adam bana yol tarif ediyor izahatım üzerine. Benim üyemde bulunur yanına iki üyeyi alıp aşağıda kullandırabilirsin ama sen böyle yapmıyorsun diyor. Nasıl yapmışım diyorum ve illaki senin üyen şart değil diyorum. Derken, bekleyin avukatımız gelecek diyorlar. Sindirme harekatı. Bekliyorum, ben sandık başkanıyım bir yere gitmem mümkün değil diyorum. Bir iki defa polis çağırıp dışarı attırıyorum ama geri giriyorlar. Neyse olayların ikisini tutanağa geçiriyorum. Biraz sonra avukatları geliyor ve hurra. 15 kişi yine içerde. Avukat; Ben AKP'nin avukatıyım, diyor. ve yüzüne bakmamı istiyor zira söyledikten sonra bekliyor. Dönüp bakıyor ve siz devam edin ben tutanak yazıyorum diyorum. Siz aşağıya oy pusulası indirmişsiniz bu seçim suçudur diyor. Dönüp kızgın bir edayla hangi kanunun hangi maddesi diyorum. Zira suç ancak kanundaki tipe uygun hukuka aykırı harekettir. İsterseniz bulayım diyor. Bulun diyor ve kapatıyor tekrar tutanağa dönüyorum. Avukatı bir daha duymuyor ve görmüyorum. Bu arada arkamda yaklaşık 15 kişi var. Bağırıyorlar çağırıyorlar niye almıyorsun, bir sen böyle yapıyorsun almak zorundasın...Bu arada güneşten taraftayız, Adanadayız, klima çalışmıyor ve içerde 25 kadar insan var. Terliyor ha terliyorum.... Neyse, ses başka birşeye dönüşüyor bu ne yaw filan dönüyorum. Bizim üyelerden biri kabinin yanında içerde üyeye sırtı dönük bir bayan var bekliyor. Gidip üyeyi çıkartıyorum yada çekiyorum diyelim. Neyse AKP'liler yine bağırıyor. Burada ne yapıyorsunuz siz, böyle seçim mi olur...Adam gidip kime oy vereceğin söylüyor kadına yani yüksek sesle bağırıyorlar. Açığımızı arayanlara verilmiş bir koz... Ayağa kalkıp bağırıyorum. Ne lan, ne yani bu...Bu mudur yani...Bu kadar mı...Başka birşey bulamadınız bununla mı suçluyorsunuz diyorum. Tutanağa geçsin diyorlar...Hay hay diyorum... Bunu da tutanağa geçiriyorum. AKP'liler geri adım atmayacağımı anlamıyorlar ama yine de bağırıyorlar hepsini dışarı çıkarttırıyorum. Dışarda konuşuyoruz tekrar yaşlı zat-ı muhterem bir sen böyle sorun çıkartıyorsun diyor tekrar. Nasıl almazsın diyor ve diyorum sabahtan beridir sana bunu anlatıyorum ama anlamıyorsun...İçlerinden bir genç ya diyor çözüm bulalım...Ona da bakın izleyin ama para almanız için görev veremem. diyorum. O halde izleyelim diyor... Saat:13:30 bir amca geliyor. Ben ziyapaşa mahallesinde oy kullanmaya gittiğimde bir sandıkta görevli olduğumu ve orada oy kullanamayacağımı söylediler seçim kuruluna gittim bu sandıkta görevliymişim diyor. Adına soyadına bakıyoruz gerçekten benim sandıkta görevli olan AKP'nin asil üyesi..Amca diyorum, ben sana 3 tutanaktan ve bu saatten sonra görev veremem. Amca oyumu kullanıp gideyim o zaman diyor. Oyu kullandırıyor ve görev vermiyorum. Ancak, ücret pusulasında adı yazıyor bir tutunak daha düzenleyip amcayı gönderiyorum.... Bir seçimi atlatıyorum ama o binada görevli bulunan bütün AKP'lilere etmedik küfür bırakmıyorum...
Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2007 18 yıl Sabah, saat:5.45'te kalktım, hazırlandım 6:00 gibi aşağı indim. Dolmuşa binip görevli olduğum okula doğru yola koyuldum. 6:45'te okul kapısından içeri giriyorum kenardan iki kişi ayağa kalkıp hangi sandık diyor. Belirtiyorum, arkama takılıyorlar.... . . Bir seçimi atlatıyorum ama o binada görevli bulunan bütün AKP'lilere etmedik küfür bırakmıyorum... gözlerim ağrıdı ama değdi doğrusu komedi gibi Baya sıkıntı çekmişsiniz geçmiş olsun diyelim
Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2007 18 yıl Sabah, saat:5.45'te kalktım, hazırlandım 6:00 gibi aşağı indim. Dolmuşa binip görevli olduğum okula doğru yola koyuldum. 6:45'te okul kapısından içeri giriyorum kenardan iki kişi ayağa kalkıp hangi sandık diyor. Belirtiyorum, arkama takılıyorlar.... . . Bir seçimi atlatıyorum ama o binada görevli bulunan bütün AKP'lilere etmedik küfür bırakmıyorum... Aslinda bu anlattiginiz olay ve benzerleri ülkemizde her secimde yasanir,maalesef bu bizim genlerimize yerlesmis.Bende kisaca bir öykümü anlatayim,;oyumu Bostancida kullandim ve eve dönüyordum yol üzerindeki insaatta bazi calisanlar bir kenara oturmus ertafi izliyordular.yanlarina yaklasiip sordum;Ya arkadas siz neredensiniz?Karstan geldik dediler,e peki bugün secim oldugunu biliyorsunuz oy kullanmaniz gerekmiyormu diyesordugumda aldigim yanit beni ülkemizin hala nerelerde oldugunu bana birdefa daha gösterdi,valla bizim oyumuzu memlekette kullananlar var!!! Iste ülkemizin gercek yüzü ve halk halk diye ortaya cikanlara ibret olacak bir gercek. saygilarla
Gönderi tarihi: 27 Temmuz , 2007 18 yıl gözlerim ağrıdı ama değdi doğrusu komedi gibi Baya sıkıntı çekmişsiniz geçmiş olsun diyelim Eyvallah Sinan, çok sağol...Enteresan bir tecrübedir sandık başkanı olmak...1999'da müşahittim... Bulunduğum sandıkta DYP'nin, ANAP'ın, o zamanlar HADEP'in görevlileri filan vardı. Akşam üzeri bu görevliler de oy kullandılar. Benim seçmen kartı yoktu başkana sordum hayır kullanamazsın dedi. Sanırım mensubu olduğum partiyi pek sevmiyordu zira akşama kadar ikide bir bana Müslüman kardeş diye takılıyordu. Neyse, sandığı açtık oyları sayıyoruz, 117 oydan 102 HADEP, 6 Saadet Partisi artık gerisini tam hatırlayamıyorum 1-2 CHP çıktı. Neyse geçersizler filan derken, ne DYP'ye ne de ANAP'a oy yok... İki görevli de oy kullandı ama kendi partilerine oy yok...Sabahtan beridir konuştuğumuz başkanın oyunu ne yönde kullandığını hepimiz kestiriyorduk. HADEP'li idi...Diğer görevli zaten HADEP'in görevlisi. Geriye bir partinin görevlisi ama oy kullanmayan biri olarak ben ve ANAP ve DYP'nin görevlisi oldukları halde büyük ihtimal HADEP'e oy veren kişiler kalıyordu. Başkan, ve 3 üye gözlerimin içine bakıyordu...Daha sonra başkan ne yapalım diye sordu...Sandıktan iki pusula çıkartılarak yerine yeniden oy kullanılacak veya oy kullanmayan 2 kişinin yerine oy kullanılacaktı...Vaziyeti anladım, arkadaşlar herkesin 1 oy hakkı vardır kullandınız bitti...dedim...Rövanşı çabuk almıştık... 22 Temmuz 2007 seçimleriyle ilgili birşeyi unutmuşum... Bu arada bir şeyi unutmuşum. Bizim üyelerden birine kabinde "oğlum bana yardım et nasıl oy kullanacağımı bilmiyorum" diyen teyze evine gidip oğluna "bana zorla MHP'ye oy verdirdiler" diyor. Ve biraz sonra 1.90 boylarında biri içeri dalıp, siz benim Anama MHP'ye oy verdirtmişsiniz diyor. Benim CHP'nin yaşlı üyesine bağırıyor Sandık başkanı onu sanıyor. Buyrun sandık başkanı benim, hayırdır ne MHP'si ne oyu diyecek oluyorum. Ağzından alevler saçan ejderha üzerime doğru böğürüyor... Siz nasıl kültürsüz adamlarsınız, sizi nasıl sandık başkanı yaptılar diyor. İstifimi bozmuyorum izin verirseniz ve olayı anlatırsanız izah edelim diyecek oluyorum alevler sözümü yarıda yakıp tüketiyor...Ben kaç yıl CHP'nin teşkilatlarında görev yaptım bu işleri iyi bilirim diyor...Sizi şikayet edeceğim diyor. Bende Bize Seyhan 3. ilçe seçim kurulu bakıyor Adana adliyesinin son katında Baro'nun yanındadır diyorum... CHP'li ağabeyime dönüp gülümsüyorum...Bütün sandık benim gülümsememi görüp olayın trajik boyutunu unutarak basıyorlar kahkahayı... Ve arkadaşlara Fransız ihtilalini, insanların tepelerindeki adamı değiştirmek yetkisine sahip olmak için canlarından dahi vazgeçtikleri zamanları anlatıyorum... Doğal olan, 1.90 boyunda olan adamın yaptığıdır garipsemeyin, doğal olan AKP'lilerin yaptığıdır ama onlar bizim yaptığımızın da doğal ve doğru olduğunu bilmiyorlar mesele de budur diyorum...
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.