ZEROxZERO tarafından postalanan herşey
-
“Türkiye’de İslam’a Karşı Savaş Var!”
elinoğlu yine bizi bizden iyi analiz etmiş ülkemizde dine karşı savaşın olduğu ve özgürlüklerin belli bir alana çekildiği son abdurrahman iddianamesiyle gün yüzüne çıkmıştır lafı dolandırmanın alemi yoktur ne denmiştir? "laik yaşam tarzı" benim yaşam tarzımı belirleme hakkını ona kim veriyor ? (anayasa) "laiklik insanın kul olmakdan çıkarır birey haline getirir" benim birey mi yoksa kul mu olacağıma kim hangi hakla karar veriyor ? (savcı anayasa sayesinde) benim kendi yaşam tarzımı belirleme hakkım/özgürlüğüm yok mu ? (elbette var ama laik olursa var dindar olursa yok!) buna benzer bir yığın garabet ilerici olmak insanları serbest bırakmakdan geçer ister dinci olurlar ister seküler ister bambaşka birşey devlet âli menfaatleri gereği!(yersen) herhangi bir yaşam tarzı dayataMAZ
-
Ergenekoncular Atatürk'ü böyle kullanmış
"islam düşmanları denize döküldü".bunun ne önemi var ?duyanda yunan savaşının sebebini (yedi düvel değil dikkat) islamı korumak amacı ile zannedecek ? savaşan halkda belki öyle bir inanç vardır ama savaşı yöneten(ler)de kesinlikle böyle bir fikir yoktur ... islam düşmanlarını denize dökdükten sonra islama düşmanlık yapılmamıştır zaten, halifelik kaldırılmamış, ezan türkçeleştirilmemiş, cemaatler tasfiye edilmemiştir mesela geçiniz bunları... ayrıca amerikanın çöpleri demişken elinizin altında bulunan bilgisayardan bahsediyor olabilir misiniz ? oralarda en son teknoloji gelişirken bizim buralarda kullandığımız çöp değeri görüyor da ona atıf yapıyorsunuz değil mi ? ayrıca istanbulda ingilizlere boyun eğenler sürgün edildiler, musulu ve kerkükü ingilizlere bırakma yükümlülüğü altına girmediler o açıdan şanslılar.. f.gülen n.erbakan, isimleri türk adaletine hesap vermiş kişiler bu noktadan sonra beni ilgilendirmez ben savcı değilim... hesabını verdiklerinin haricinde şahsi bir şikayetiniz bir ihbarınız varsa savcılık şurda gidin şikayetçi olun tutan mı var ? bu isimlerin bulaştığı veya bulaştığı düşünüldüğü kriminal eylemler türk adalet sistemini bağlar. ok? ayrıca affetmek demişken sezerin affettiği isimler : İlhan Demirel (Yasadışı örgüt), Yaşar Demircan (Dev-Sol), Ramazan Çiçek (Anayasal düzeni yıkmak), Metin Günay (TİKB/GK), Atilla Selçuk (Anayasal düzeni yıkmak), Barış Kaya, Suat Karabulut (Dev-Sol), Ümit Kanlı, Gülseven Öztürk (DHKP-C), Fatma Güzel, Ergün Bütüner (TKP-ML), Barış Yıldırım (DHKP-C), Hakkı Şeker (DHKP-C), Nuray Gezici (Dev-Sol), Tamer Çadırcı, Ulaş Göktaş (DHKP-C), Mesut Avcı, Madımak Özen (DHKP-C), Ayten Eren (DHKP-C), Özgül Dede (DHKP-C), Yüksel Doğan (PKK), Murat Candar (TİKB/GK), Mustafa Genç, Ayla Özcan, İbrahim Tekin, Semra Askeri, Mehmet Şahin (DHKP-C),Gülperi Özen (DHKP-C), Haydar Baran (TKİP-Ekim) M.Erkan Çetin (Dev-Sol), Hatun An, Hakan Baran, Yılmaz Babatümgöz (MLKP), Resul Ayaz (MLKP/K), Zeynel Yıldız, Nazan Yılmaz (DHKP-C), Hasan Çebe (TİKB) Ertuğral Kaya (DHKP-C), Mete Yalçın (TİKB), Barış Gönülşen (TİKB), Esmehan Ekinci (TİKB), Mehmet Acettin (MLKP), Mehmet Leylek (MLKP), Erol Altıokka (TİKB) Ercan Uçuk (TKP/ML-TİKKO), Ali Şahmo (TKP/ML-TİKKO), Gürban Hızmay (DHKP-C), Sadık Yılmaz (MLKP/K), Aydan Odabaş (DHKP-C), Petek Türkmen (TİKB), Haydar Özbilgin (MLKP), Muharrem Kurşun (MLKP), Leyla Alp (DHKP-C), Sedat Felek (TKP/ML-TİKKO), Şudaman Kamancı (Ekim), Ali Haydar Geckin (TKP/ML-TİKKO), Gamze Bayram (DHKP-C), Sibel Horasan (Dev-Sol), Hüseyin Ali Günay (TKP/ML), Erdal Arıkan, Suzan Baran (TKP/ML-TİKKO), Namık Kemal Bektaş (MLKP), Nuray Özçelik (TİKB), Hülya Türüç (TİKB), Mahmut Yücel (TKP/ML-TİKKO), Ömer Ünal (TİKB), İsmet Sınağ (DHKP-C), Makbule Akdeniz (TİKB), Cem Şahin (DHKP-C), İnayet Günenç (TİKB) cumhurbaşkanına bu kadar yetki vermeyin olsun bitsin ondan sonra onu çıkardı bunu çıkardı diye sızlanmanın alemi yok ! osmanlı mert dürüst kahraman falan filan bunlar hikaye devletler milletine adil oldukları sürece güçlü kalırlar osmanlı adaletliydi güçlü kaldı dünyayı titrettide biz güçlüysek titiretiriz mottosu ne kadar doğru onu tartışmak lazım ben güçlüyken ben titretiyorsan karşımdaki de güçlü olduğunda beni titretir "kendine yapılmasını istemediğin hiç bir şeyi başkasına yapma" mıydı neydi ? değil mi ? osmanlı çatırdamaya başladığında en koyusundan turancılık sevdasına düşmüştü (kulakların çınlasın z.gökalp) gerçi günümüzde aynı şeyleri konuşan zavallılar yok mu ? var tabiatıyla da bir elin beş parmağını geçmiyolar, öttükleri için güneşin doğduğunu zanneden horoz kıvamındalar bu nokta çok komik işte
-
Yeni Sabetayizm: Fethullahçılık
abartı veya değil bu nokta ile ilgilenmiyorum beni ilgilendiren yazının gereksizliği ve yazarın güdüklüğü yahu hürriyetin yorumcuları arasından bu yazıyı yazacak 1000 tane adam bulurusunuz madem bu işten profesyonel anlamda para kazanıyor profesyonelce yazsın... ayrıca yalçın küçük ve sabetayizm örneğide cuk oturmuş konuya, sarı çizmeli mehmet ağayı bile sabetaycı ilan eden yalçın küçük gibi söylemleri işine gelmeyen, senden farklı düşünen, senden daha başarılı olan, gazetesi senin çalıştığın gazeteden daha fazla satan, internet sitesi senden daha fazla tıklanan, derneklerden plaket alan, işyerinde yüksek prim alan, milli piyangoyu tutturan, her vurduğu gol olan, kaseti/cdsi daha çok alınan, esnafın kıyak geçip karpuzun olmuşunu, ekmeğin pişkinini verdiği herkes fetullahçı (değil mi oray? ) hem fetullahçı olduklarını nerden biliyoruz canım belki soroscudurlar
-
"Atatürk’ü sevmek bir ibadettir."
tufan türenç ibadetinde serbesttir istediği kadar sevip sevap! kazanabilir lakin bunu kimseye dayatamaz kimseyi kendi ibadetini yapmadığı için afaroz edemez anladın mı tufan ? bence anladın...
-
Oğlu'ndan Aziz Nesin'e Mektup
kendisi laik türkiye cumhuriyetine muhalif ama dincilik olarak değil yasakçılık olarak ve bildiğim kadarıyla ateist bir zat-ı muhterem, kendisinin bu açıklamalardan sonra kendi camiasında gördüğü tepkiler ise akıl almaz türden öyle alengirli bir konu ki demokrasi konusunda kimin ilkesel kimin şovenist olduğunu ortaya koydu maskeleri düşürdü ve kendisinde gördüğümüz tepki ilkesel tepki, ilkesellik böyle bir şey işte kendine demokratlığı ortadan kaldıran olay kendisini tebrik ediyoruz...
-
TÜRBAN SORUNU - KONUSU - ANA BAŞLIK
Ülkemizde olup olmaması değil, bangladeşde olup olmaması evet konuyu belirledik Söylediklerimi savunuyorsunuz demedim benim irdelediğim konu kadınlık onuru diye ortalığı yangına verenlerin İLKESELLİĞİ konuya ilkesel mi yaklaşıyorsunuz, yoksa popülizm mi yapıyorsunuz ? ayrıca sizin ses çıkarmanıza gerek yok ülkemizde kadın dernekleri var sesi çıkması gerekenler onlar erkek halimle feminizm tembihleyecek halim yok, madem çok değer veriyorlar kadın onuruna önce şu rezilliği ortadan kaldırsınlar ve korkmasınlar dinci damgası yemezler ayrıca şu adrese bir göz atın -http://www.tkdf.org.tr/- bahsettiğim konuyla alakalı tek bir deklerasyon dahi yok (en azından ben bulamadım) birde şu aramaya bakın kaç tane deklerasyon var tek kelime ile özetliyorum YAZIK!
-
TÜRBAN SORUNU - KONUSU - ANA BAŞLIK
birincisi benim gibi düşünmek zorunda değilsiniz doğal olarak bende sizin gibi düşümek zorunda değilim ikincisi ahlaksızsınız da demedim kadınları seks objesi olarak görüyorsunu da demedim konsomatrisliği fahişeliği destekliyorusnuzda demedim dikkat edin ülke güncelinde kangrenleşmiş bir olgu olan kadın tacirliğine dikkati çektim ki siz bunun basit ve küçük bir mantık olduğunu ileri sürmüşsünüz kadınlık onuru açısından hangisi daha elzemli bunu sizin dünya görüşünüze ve vicdanınıza bırakıyorum ayrıca kadınlık onurunu koruma konusundaki gayretkeşliğinizi görünce sormadan edemedim, bu mevzuda neden girişiminiz yok dedim (duyarlıydınız ya o açıdan) siz onu cevaplamak yerine onura yakışmayan, onur kırıcı falan filan kimin ne ile onurunu kırdım afedersiniz ama ülkede olmayan şeyler mi bunlar ? veya ortaya sürdüğüm olguda anlatım mı pespaye, yoksa olgunun kendisi mi ? ayrıca benim kimseyi köşeye sıkıştırmak gibi bir niyetim de yok köşeye sıkışmış hissine kapıldıysanız kendi sorununuzdur.(rahat olun) almamanız gereken şeyleri almayın ki iade etmek zorunda kalmayasınız!!! çünkü bende aldığım iadelerle değil sizin gib aldığım nefesle yaşıyorum muhabbetle...
-
TÜRBAN SORUNU - KONUSU - ANA BAŞLIK
hali hazırda kadınlık onuru demişken modern diye algıladığınız materyaller kadınlık onurunu ne kadar muhafaza ediyor ? örneğin dekolte/transparan kıyafetler kadınları seks objesi olmakdan ileriye götürüyor mu ? yada neden kadınlık onurunu ayaklar altına alan konsomatrislik/fahişelik gibi konularda bir çift kelam etmiyorsunuz? amiyane bir tabirle parayı bastırıyorsunuz ve kadını eti/budu sizin, yine amiyane bir tabirle bas parayı al tepe tepe kullan şimdi hazirun iktidar genelevleri kapatacağım dese tepkiniz ne olur ? eyvah irtica geliyor mu olur, yoksa bravo kadınlık onurunu kurtardınız mı ? veya kadın derneklerimiz, feministlerimiz bu konuda neden dut yemiş bülbül kıvamındalar ? bunlar kadınlık onuru açısından çözümlenesi sorunsallar bence...
-
TÜRBAN SORUNU - KONUSU - ANA BAŞLIK
öncelikle anlaşılması gereken bir konu var türban farzdır veya değildir bu konu tartışılır herkes ortaya argümanını koyar dileyen kapatır dilemeyen kapatmaz dileyen komple açar dilemeyen komple kapatır kimseyi ilgilendirmez... bu noktada açık olma daha modern, kapalı olma ise daha namuslu olma niteliği kazandırmaz. herksin modernite/postmodernite ve namus/haya/din anlayışları farklılıklar gösterebilir biri kendisinde bulunduğunu sandığı niteliğin açıklık/kapalılık sebebiyle diğerinden daha fazla olduğunu iddia edemez! bu noktada devlete düşen görev nedir ? konusuna değinirsek devletin vatandaşlarını daha dindar veya daha çağdaş yapmak gibi bir görevi yoktur! devlet eliyle dindarlık iran tipi bir toplum devlet eliyle çağdaşlıkda türkiye tipi bir toplum ortaya çıkarır (çıkarmıştır da) devletin burdaki görevi sınıflar ve kişiler arası eşitliği tahsis etmek, korumak ve kollamaktır! devlet dindar/muhafazakar/dinci/dincimsi vs. ye karşı laik/modern/çağdaş/atatürkçü vs. olanı savunamaz tam tersi içinde bu böyledir, böyle olmalıdır. devlet sınıflara taraf olmaz!olamaz! devlet eliyle insanlar inançlarının gereğini yerine getirdiklerine inanadıkları eylemleri sebebiyle okuma ve kamu işlerinde çalışma haklarından men edilemez! devlet belli bir ideolojiye hizmet eden/ettiğini düşünen elit tabakanın oyun alanı değildir! vel hasılı kelam BIRAKINIZ AÇSINLARDIR, BIRAKINIZ ÖRTSÜNLERDİR insanların tercihlerine karışmayın!!!
-
İZGAZ da özelleştirilecek
kişisel görüşüm hayırlı olacağı yönünde buna bir itirazınız mı var ? varsa nedir, ne sebepledir?
-
Ergenekoncular Atatürk'ü böyle kullanmış
"fetullahçı kardeşler" bu bir nevi kişi itibarsızlaştırma ezberimidir nedir ? konuşacak laf bulamayınca hemen bir ötekileştirme! "fetullahcısınız olum fetullahcısınız işte" demek nasıl bir tatmin kaynağı anlayabilmiş değilim...
-
Ergenekoncular Atatürk'ü böyle kullanmış
hiç şaşırmadım nedense mesela şu incide ali şenden 12 eylül darbesi dönemi ismail hakkı akansele ali şen ve halil sözerden atatürk nasıl kullanılır dersi! ali şenden dinliyoruz “İsmail Hakkı Akansel sert bir adam. ‘Sahilde ruhsatsız olan her şey yıkılacak.’ dedi. Fenerbahçe’nin bugünkü idare binasındaki sosyal tesislerin ruhsatı yoktur. Bir gün kulübe gidiyorum, beş tane greyder, askerler filan… ‘Burayı yıkacağız’ diyorlar. Ben de beyanat verip ‘Siz ihtilal yapmış olabilirsiniz; ama biz Fenerbahçe’yiz. Paşa’ya gidin söyleyin. Burası kışla değil, ben de onun askeri değilim. Biz Fenerbahçe’yiz Paşa filan tanımam.’ dedim.” “Bu lafların yarısını yazdı Hürriyet. Korkuyordu yazmaya; çünkü gazete kapatıyorlardı o dönem. O lafların yarısını edenleri sıkıyönetim hapse atıyordu.” dedi. F.Bahçe Sosyal Tesisleri’nin kaçak olduğunun herkes tarafından duyulduğunu belirten Ali Şen, sözlerine şöyle devam etti: “Tabii o gün, komutan yapamadı o yıkımı. Fakat Paşa çok inatçı bir adammış. ‘Mutlaka binayı yıkacak’ diyorlar. Biz de ertesi gün bir şey yaptık. O zaman Halil Sözer Paşa vardı. Sonradan hava kuvvetleri komutanı oldu. Merak ettim sordum, ne yapabiliriz diye. ‘Her şeyin çaresi var. Bir Atatürk büstü koy oraya. Beni çağır, açılışını ben yapayım.’ dedi. Atatürk büstünü kim yıkabilir tabii. Biz de ertesi gün gittik, Atatürk büstü koyduk. Bir daha kimse dokunmadı bize. Bugün dahi girdiğin zaman o büst aynı yerde durur.”
-
İZGAZ da özelleştirilecek
Çok hayırlı bir haber darısı trtnin başına
-
İstanbulda Gezilecek Yerler
TOPKAPI SARAYI DOLMABAHÇE SARAYI ÇIRAĞAN SARAYI BEYLERBEYİ SARAYI YILDIZ SARAYI KIZ KULESİ GALATA KULESİ BEYAZIT KULESİ RUMELİ HİSARI HEYBELİ ADA BOĞAZİÇİ İSTİKLAL CADDESİ (Beleşciye dikkat ) PANTRAKTOR MANASTIRI (sonradan camiye çevirmişler ne gerek vardıysa ) SULTAN AHMET CAMİİ FENERBAHÇE SARAYI (sultan aziz yıldırım tarafından yaptırıldı)
-
Oğlu'ndan Aziz Nesin'e Mektup
bunlarda diğer oğlu ali nesinden : ee beşparmağın beşide bir olmuyor tabi ....
-
Yeni Sabetayizm: Fethullahçılık
öncelikle oray eğini tebrik ediyoruz bu işlerde nasıl hit toplarım olayını çözmüş ee zoraki spor, asmalımescit dedikodularını yazarak televole kültürüyle büyümüş kitleye ne anlatacaktı ki zaten ha keza ekmeğini nasıl kazanacaktı ??? yazdıkları bir kulakdan girer bir kulakdan çıkardı diyeceğim velhasıl bir kulakdan girdiğine emin değilim... ki gel zaman git zaman oda başlamış f.gülene giydirmeye yürü be olm oray ulusalcılar olarak arkandayız aranan kan neden akşamdan çıkmasın? bakarsınız yeni bir tuncay özkan olayı olur tamda şiddetle ihtiyaç varken
-
rüşvet belgelendi
bencede dam üstünde saksağan falan filan ne alaka cevabıma bakıp çay demleyeceğim şimdi yahu ben nasıl böyle bir cevap yollamışım müsadenizle biraz utanayım geleyim amma ve lakin yavuz hırsızlık da bazılarında pek şık durmuyor ne dersiniz daha perinçek versiyonuda var da bunun gerçi konumuzla alakası yokmuş çünkü konu ergenekondan açılmamış "ne e.e.e.ergenekon mu o.o.o.o.da kim yok öyle birşey hedef kemalizm hem sen önce başbakana bak" geçin bunları madem ülkenizi milletinizi seviyorsunuz milletin menfaatine olan şeylerde düşmanlığınızı kenara bırakın yada bırakmayın ama kurdun inine giden yolda kasis yapmayın!!! ergenekon konusunda başbakan tarafından yapılmış bir usulsuzluk varsa oda bunun cezasını çeker meraklanmayın abdurrahmana güvendiğiniz kadar zekeriyayada güvenin bekleyin görün.... muhabbetle...
-
Irak'ta kadınlara salatalık yasağı
şeriat ülkeleri, kısmını 3. dünya ülkeleri diye değiştirmek lazım örneğin kübada da sahiller ve oteller halka yasak, turistlere serbesttir (komik mi ? bence tirajikomik) yani kısaca bu işin dinle, şeriatla filan alakası yok (zihniyet meselesi)...
-
Irak'ta kadınlara salatalık yasağı
bencede baya komikleşiyoruz 14 yaşında, 74 yaşında, bilmem kaç yaşında tecavüze/tacize uğrayan kadınlara/kızlara tepki gösterilmesini sadece dincilerden bekler olmuşuz kamu vicdanı mı ? oda ne ? ülkemizde kadın dernekleri, feministlerimiz de yok zaten sivil insiyatif tukaka aman efendim ne gerek dimi yani? kadınları cinsel obje olmakdan ileri götürmeyen çıplaklığa dinciler, muhafazakarlar, dincimsiler, dincimtraklar tepki versin feministlerimiz laikliği koruyorlar çünkü... hem kadının laik yerleri görünmüşde ne olmuş ayrıca avrupada herkes don, köynek avrupada başörtüsüyle okula girmekde yasak, kamu kurumlarında çalışmakda, zaten kopenhag kriterlerinin birinci şartı çıplaklıkdır avrupaya çıplak olmadan girilir mi ? anlamıyormusun türkiye soyunda gel diyorlar sana
-
rüşvet belgelendi
şu metin üç cümle ile anlatılabilirdi ya neyse zahmetten kaçınılmamış çalışkan insan takdiri hakeden insandır tebrikler (ülke yönetimi kemalizm ideolojisinin getirdiği politikadan kayma yapıyor, demokratik eylimler gösteriyorsa darbe gerekiyordur, yapılmalıdır[1]ab ve abd ve iş birlikçi akp bizi hem bolen, hem geren, hem gericileştiren, hem yoksullaştıran, cildimizi ve asabımızı bozan, hemde anti laik bir yapılanmalıdır tsk olmadı aym de işe yaramadı ne duruyorsun! ulusalcı gençlik silah başına[2]("cadde cadde sokak sokak çarpışarak" mıydı neydi ?) türkiye laikdir laik kalacak, yaşasın 23 nisan[3]) yanılmışım aslında iki cümleymiş 3. cümleye gerek yokmuş (yok laikliğe gerek var tabi 3. cümleye gerek yok) muhabbetle... demeden önce dikkatimi çekti (dikkat işte odaklanıyor ne yaparsın) iktidarın başı sarmaş dolaş olmuş hayırdır yalçın küçük ne zaman başbakan oldu ? şu kemalist versiyonu; (kalpağa dikkat) şuda öteki versiyon; (ellere dikkat)
-
rüşvet belgelendi
bir dönem bir bakanımız bi laf ettmiş idi "****** kırdırıyorlar" diye (Bkz. Faruk Sükan) ****** kıracak duruma nasıl geliyordu da aman ülke gençliği birbirini kırıyor hadi bir darbe ile düzeltelim boyutuna varıyordu bu işler ? bu işler nasıl işler ? "dinsiz Komünistler geliyor ne diye oturuyorsun ey müslüman?" sözü mü daha tehlikeli ? "bu dinci tayfası para babası kompradorların,emperyalistlerin ****** yapıyor" sözü mü ? "aman canım hepsini abd planladı" mı daha saçma, hangisi ? nedense ülke milleti kamplaştığında amerika ülkeyi ele geçireceğine ordu darbe yapıyordu neydi bu işin sırrı ? ordu erken mi davranıyordu "erken kalkan darbe yapar" mıydı neydi ? darbe severlik nerden işledi kanımıza bizim darbe sizin darbeyi döver kimin, kimlerin eseri ? düşünmek lazım hemde deriiin düşünmek lazım bazıları sever derindüşünmeyi otu boku dışgüçlerin üstüne atıp efendim derinde bir yerlerde ama bulamıyoruz demeyle bu işler hallolmaz değil mi ? ayrıca üstüne gitmez isen erbakan gibi postmodern darbeyle alırlar aşşağı...
-
Irak'ta kadınlara salatalık yasağı
iki mesaj yukarıya bir göz atın yada burdan okuyun Ahmet ERTAN/EDREMİT (Balıkesir), (DHA) BALIKESİR'in Edremit ilçesinde bir mağazada asılı bulunan mayolu reklam tabelasının, SP'lilerin tepkisine üzerine, AKP'li Edremit Belediyesi zabıta ekiplerinin uyarısıyla kaldırıldığı iddia edildi. Edremit Belediyesi Zabıta Amiri Tahsin Başaran, "Tabelayla ilgili sayısız şikayet gelince, biz de işyeri sahibini ikaz ettik, mayolu tabela kaldırıldı" derken, AKP'li Belediye Başkanı Yunus Bozbey, tabelanın işyeri sahibince `reklam ve ilan vergisinin fazla bulunduğu' gerekçesiyle kaldırıldığını öne sürdü. Aynı tabela, üzerindeki mayolu kadın fotoğrafı silinerek bir gün sonra tekrar asıldı. İlçede, günün konusu haline gelen mayolu tabela krizi, Edremitliler tarafından "Mahalle baskısı dedikleri böyle bir şeymiş, bunu da gördük" yorumlarına neden oldu. Çayiçi Caddesi'nde anahtarcılık yapan SP Edremit İlçe Başkan Yardımcısı İzzet Şengül'ün 10 gün önce yerel gazetelerde bir açıklaması yer aldı. "Mahkeme Camisi'ne 40 metre mesafedeki, iç giyim ve ayakkabı satışı yapan merkezi İzmir'in Buca İlçesi'ndeki bir mağazanın ünlü bir firmaya ait mayolu reklam tabelasına, AKP'li belediyenin nasıl izin verdiğine anlam veremiyorum" diyen Şengül, ahlakı bozduğunu ileri sürdüğü tabelanın kaldırılmasını da istedi. ZABITA AMİRİ: SAYISIZ ŞİKAYET GELİNCE İKAZ ETTİK Yerel gazetelerde yayınlanan bu açıklama üzerine iddiaya göre AKP'li Belediye Başkanı Yunus Bozbey zabıta ekiplerini söz konusu tabelanın asılı olduğu işyerine göndererek, tabelanın kaldırtılmasını istedi. İşyeri sahibi Mustafa Ataköy de, zabıta ekiplerinin uyarısı üzerine mağaza yöneticisi Hüseyin Başaran'a talimat vererek, tabelanın indirilmesini, üzerindeki mayolu kadın fotoğrafı silindikten sonra yeniden asılmasını istedi. Tabela, mağaza çalışanlarınca indirildi. Edremit Belediyesi Zabıta Amiri Tahsin Başaran, "Tabelayla ilgili sayısız şikayet gelince biz de işyeri sahibini ikaz ettik. Mayolu tabela kaldırıldı" dedi. `TURISTİK AYIP' Mayolu tabelanın belediye zabıtasının uyarısı üzerine kaldırılması ilçede, günün konusu haline geldi. Çarşı esnafı ve Edremitliler, tabelanın kaldırtılmasına tepki gösterdi. Edremitli emekli esnaf Erol Güneş tepkisini şöyle dile getirdi: "Burası turistik bir ilçe. İnsanlar sokakta şortla, tişörtle dolaşıyor. Bizce bu çok normal. Ancak bazı normal olmayan insanları, bir iç giyim mağazasındaki tabela bu kadar rahatsız ediyorsa, düşünün sokaktaki gezen açık insanlar hakkında ne düşünülür? Bunun adı mahalle baskısıdır. Baskıyı Saadet Parti'liler yaptı, AKP'li Belediye Başkanı Yunus Bozbey uyguladı. Bu ayıp Edremit'in turistik kimliği ile çatışıyor. Demek ki artık, sokaklarda şortlu, tişörtlü kadınlar gezemeyecek. Oldu olacak, kadınlara çarşaf zorunluluğu getirilsin. Mahalle baskısı dedikleri böyle bir şeymiş, bunu da gördük." BAŞKAN: VERGİ FAZLA GELDİ Edremit'in AKP'li Belediye Başkanı Yunus Bozbey ise, belediye olarak işyeri sahibine baskı yaptıkları iddialarının doğru olmadığını söyledi. Başkan Bozbey, mağaza sahibinin reklam ve ilan vergisinin kendisine fazla gelmesi üzerine, talebayı kaldırdığını ileri sürdü. AKP'li Başkan Bozbey'in bu açıklamasından bir gün sonra aynı tabela, mayolu kadın fotoğrafı silinmiş olarak. sadece mağazanın adı yazılı halde tekrar asıldı. Mağaza sahibi ve çalışanları ise konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı.
-
rüşvet belgelendi
akp kapatma davası içinde aynı görüşlerde olduğunuzu zannediyorum-ki yok öyle birşey tabi gülmeden önce şu sorulara da cevap aramak gerekir sıradan bir t.c vatandaşının evinde kaç elbombası vardır ? bahsi geçen bombaların seri numaraları cumhuriyete atılanla neden aynıdır ? el bombası nedir, nerde satılır, kaça alınır ? yada satılır mı alınır mı biyerlerden temin mi edilir ? evet mesela bu ülke susurluğuda gördü SUUUSMAAAAA SUSTUKÇAAAAAAAA SI-RA SA-NA GE-LE-CEEEEKKK diye bağıra bağıra dolananlar Ergenekonu duyunca şapkalarını yüzlerine kapadılar, ********* ama bir yere kadardı mızrak çuvala sığmadı haliyle... valla kurumlara duyulan saygınlığı bilemem ama benim kemalist ******** zerre kadar güvenim kalmadı akp yandaşı gözükmemek için ergenekonu görmezden gelmek, hatta sulandırmaya çalışmak resmen akıl tutulması ayrıca saydığınız kurumlarda bir değişiklik yok bu hep böyleydi ordu canı sıkılır darbe yapar, rektör kanun tanımaz, mahkeme kanun yapar, anayasa sadece cuntacılar tarafından değiştirilir (millet temsilcileri tarafından değiştirilemez) ooo daha neler neler saymakla bitmez hayır neden şaşırıyorsunuz her şey eskisi gibi...(sadece yönetenler değişiyor)
-
Irak'ta kadınlara salatalık yasağı
haber bilindik birşey sadece islam ülkeleriyle sınırlı olmamakla birlikte 3. dünya ülkelerinin hepsinde görülebilen komik yasaklar fetişizmi iran ve küba örneği gibi dışardan baktığınızda bir yazı biri tura ama her ikisininde böyle acaip/trajikomik yasaklara rastlamak mümkün üzerine fazlaca konuşmaya gerek yok denebilir... de DHA'nın haberi gözüme takıldı hazirun ramazanda yaklaşmışken "fırsat bu fırsat", "yüklenmek için tam zamanı" tarzından işlere mi girdiler ? dedirtiyor bir yerde neyse DHA daha sonraki haberleri ile hangi amaç da olduğunu belli edecektir... gerçi 22 temmuz öncesinde gördük biz bu filmi diyeceğim ya boş ver bir daha seyretmekde fayda var bakalım karegrafi nasıl olucak bekliyoruz...