Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

enderun

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    5
  • Katılım

  • Son Ziyaret

enderun tarafından postalanan herşey

  1. BrainSlapper inanmayanlar kimselere bu doğrudur diye yazmadım onu ben. Yok ayetin muhatabı benim bana kafir diyor diyorsan zaten inanmadığından kafir denmesi seni fazla üzmemesi gerekir diye düşünüyorum. -" Ey Nas -insanlar-! Şunu iyi bilin ki, Hak Teâlâ geçen ümmetlerî içtimaî adalete riayet etmedikleri için perişan ve helâk etmiştir. Onlar, içlerinden nüfuzlu biri cürüm -suç- irtikab ettiği zaman göz kaparlardı; fakat zaif biri aynı cürmü işleyecek olsa, bunun hakkında tered- düt etmeden Had cezasını tatbik ederlerdi. Muham- med'in (S.A.V.) nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa yine elini keserim!.." Kuran 'dan ayet verdim diye nasıl olurda sünneti reddetğimi düşünürsün? Eğer hadis verseydim kuranı inkar ettiğimimi düşünecektin katakuta? Selam ve dua ile.
  2. Hayır burda yanlış anlaşılan bir durum var, burada varolan siyasal sistemi islamlaştırmak için tefsir arama çabası sözkonusu. İslamda böyle olamaz deniliyor ama kurandan veya hadislerden delil getirmek yerine herkes sadece kendi fikrini öne sürüyor. İslamın böyle olması gerekir diyorlar. Din kelimesini latin kökeninden açıklamışsın ama bu kelime dilimize arapçadan girmiştir. Kısaca tanımı tutulan yada gidilen yol demektir. Eğer bu şekilde yorumlarsak ihtivası çok geniş olan cihad kelimesini holy war ile sınırlamış oluruz. Peygamberimizin Medine İslam Devletinde müşrik ve yahudilerle yaptığı siyasi anlaşmalar var. Dinimiz siyasal değildir derken sanırım Peygamberimizin yaşantısını unutuluyor ve kuran ayetlerini görülmüyor yada siyasetin ne olduğunu bilinmiyor. Nasıl bir olguki bu dönemlerde din siyaseti olamaz denildiği halde 1400 yıl gibi bir süre insanlar bununla yönetilebiliniyor. Yunus süresinde Allah 'a inanmayalardan bahseder ve bu yolla aklını kullanmamaktan bahseder. (Yunus 100). Ayrıca sonuna kadar bakılsaydı Yunus suresinde "Sana ne vahyolunursa ona uy ve Allah hükmünü verinceye kadar sabret; hakimlerin en hayırlısı O'dur!" (109) Allah adaletinin uygulanmasını emretmektedir evet ama bundan başka birşey emretmiyormuş gibi yazıyı yönlendiriyorsunuz. Allah aynı zamanda "Doğrusu Biz sana gerçeğin ta kendisi olan kitab (Kur'an)'ı indirdik ki insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği şekilde hükmedesin. Sakın hainlerin savunucusu olma!" Nisa 105 demiyor mudur? Ha bu insanların fikirlerine ters geliyorsa kendileri bilirler. Kimseyi buna ikna etmeye çalışmıyorum ama mevcut yaşantıyı haklı çıkarabilmek adına islam bu değildir demek insanı kötü yola iter. Unutmayınki bazen seçilmiş bir parlamento, bir kraldan daha zalim olabilir. (Örnekleri vermeme gerek yok sanırım.) Laiklik devlet işlerinde din işlerinin kaale alınmamasıdır. Bunu için hiç yunan tarihine gitmemize gerek yok. Demokrasi akılla yani islamla bağdaştığını iddia edenler olabileceği gibi kominizmde akılla yani islamla bağdaşır diye iddia edenlerde olacaktır. Bağdaşıp bağdaşmamasının kararına dayandırdığımız olgu bizlerin sınırlı olan aklı yerine Herşeyi bilen Rabbimizin gönderdiği kitap ve Peygamberi olmalıdır. Katakuta 'ya; Yazından kinayemi yapıyorsun anlamadım eğer öyleyse hakkını helal et ama değilse yorumladığın şeyin bir kuran ayeti olduğunu unutupta din kültürünü arap kültürü diye hafife alman doğru bir yol değildir. Selam ve dua ile.
  3. Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz? Yoksa size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz? O kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı? Yoksa, "ne hükmederseniz mutlaka sizindir" diye sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var ? (kalem 36-39) Mâide(*) Sûresinin 48 . Ayetinde (Ey Muhammed!) Sana da o Kitab’ı (Kur’an’ı) hak, önündeki kitapları doğrulayıcı, onları gözetici olarak indirdik. Artık Allah’ın indirdiği ile aralarında hükmet ve sana gelen haktan ayrılıp ta onların arzularına uyma. Sizden her biriniz için bir şeriat ve bir yol koyduk. Eğer Allah dileseydi elbette sizi tek bir ümmet yapardı. Fakat verdiği şeylerde sizi imtihan etmek için ümmetlere ayırdı. Öyle ise iyiliklerde yarışın. Hepinizin dönüşü Allah’adır. O zaman anlaşmazlığa düşmüş olduğunuz şeyleri size bildirecektir. (Ey Muhammed!) Biz sana Kitab’ı (Kur’an’ı) hak olarak indirdik ki, insanlar arasında Allah’ın sana öğrettikleri ile hüküm veresin. Sakın hainlerin savunucusu olma. Nisa 105 Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir. Maide 44
  4. Yaşantı ve fikirlerimizi islama uyarlamak yerine, islamı yaşantı ve fikirlemize uyarlamak bizlerin hep kolayına gelmiştir. Yazdığınız yazı Hz. Ali 'nin dediği gibi "inandığı gibi yaşamayan, yaşadığı gibi inanmaya başlar" cümlesini haklı çıkaracak tarzda. Lugat manasından yola çıkalım. Bildiğiniz meşru kelimesinin kökenidir şeriat. (Arapça). Yani birşey gayrimeşru ise şeri değildir manasınadır. Günümüzde gayrimeşruluk şu anki kanunlara uygun olmama durumudur ki bu da bizlere bazı kavramları unutmaya yada unutturulmaya çalışıldığındandır. Herşeyden önce Kuran demokrasisi diye bir kavram olmaz. Sanki demokrasi kuranda üstün bir faziletmiş gibi kabul öngörülemez. Demokrasi halkın kendi kendisini kanunlar çıkartarak (seçtiği vekillerine verir bu hakkı) yönetmesidir . Halkın seçtiği kişiler değil direk olarak Allah 'ın koymuş olduğu kurallar ile yönetilmesidir islam şeriatı. Buradaki farkı gözden kaçırmamak gerekir. Mevcut tartışma kimin nasıl seçileceği ve onun islami olup olmadığı değil, insanların nasıl yönetileceğidir. Görevleri insanların uygun gördüğü nizamlar (anayasa) değil islam belirler şeriatta. Kaldıki mevcut siyasi partilerin durumu (tüzüklerinden ötürü) pek islami değildir. Herşeyden önce açıklamak isterimki ben hanefiyim. Dolayısı ile uydurulmuş dinin kuralları diye bahsettiğin olayları kabullenemeyaceğim. Kendini bilen hiçbir hanefi de kabul etmez. Ancak olgu su ki sen hiçbir delilin olmamasına rağmen manevi toplanma yeterlidir demişsin. Cuma 9. "Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah’ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır." Cuma-10. "Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan nasibinizi arayın. Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz." Hiç lafı eğip bükmüyelim ve kendi arzumuza göre yorumlamayalım. Şeriat Allah 'ın koymuş olduğu emir ve yasakların harfiyen uygulanmasıdır. İnsanı yaratandan onu daha iyi bilen kim vardır? "Yoksa cahiliyye hükmünü mü arıyorlar? kesinlikle bilen bir toplum için Allah'tan daha güzel hüküm veren kim olabilir ?" (maide 50) Laiklik ise bu kuralları insanın vicdanına gömer, halbuki kuran Allah 'ın emrettikleriyle hükmetmeyi. (Nisa-105 veya maide 44) Bu kavramları birbirine bağlı imiş gibi göstermeye çalışmak ya kendi inancını buna bağlamaya çalışmaktır yada saflıktır. "Yine derler ki: "Ey Rabbimiz, doğrusu biz, beylerimize ve büyüklerimize itaat ettik de bizi yanlış yola götürdüler." (Ahzab67) Nisa 58 açıkladığın ayetin devamında; "Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygamber’e itaat edin ve sizden olan ulu’l-emre (idarecilere) de. Herhangi bir hususta anlaşmazlığa düştüğünüz takdirde, Allah’a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resûlüne arz edin. Bu, daha iyidir, sonuç bakımından da daha güzeldir." Nisa-59 ve "Hayır! Rabbine andolsun ki onlar, aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükme içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olmazlar." Nisa-65 Söylermisin acaba kuranın hangi yerinde söylemiş olduğun ilkeler geçiyor. Demokratik seçimi biyata, laikliği ve demokrasiyi kurana endekslemeyi hangi ayet veya hadis ile yapıyorsun. Sakın bunlar senin kendi görüşün olmasın. Burada mevzu bahis olan islamdır. Olmasını istediğin görüşü kendine uyarladın gibi geliyor bana. ) "Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz? Yoksa size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz? O kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı? Yoksa, "ne hükmederseniz mutlaka sizindir" diye sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var ?" (kalem 36-39) Selam ile.
  5. Doğruluğunu bilmediğimiz bir kaynak, malum bir medyanın hayal mahsulü olma olasılığı yüksek. Ama demokratik bir ülkede emsal arasan yüzlerce bulursun. Tabi elektrik ve jop sopadan daha mı iyi tartışılır .
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.