Zıplanacak içerik

complicated

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

complicated tarafından postalanan herşey

  1. ya bu öğrencilik ne zor iş.hergün ne yemek yapsam diye düşünmek hakkaten eziyet.canım annecim şimdi daha iyi anlıyorum:)
  2. alın atatürkünüz sizin olsun.işte böyle yaparak türk insanının atatürke karşı kötü bakmasına neden oluyosunuz.insanlar tüm atatürkçüleri sizin gibi biliyo.***** ****** saygılar
  3. demokrasi bir insanın yaptıklarını sırf atatürkçü diye hoş görmek değildir.laikliği de böyle kendinize göre tanımlıyosunuz.ondan sonra sizin gibi düşünmeyenlere demokrasiyi bilmiosun diosunuz.siz iyice öğrenin ve düşünce özgürlüğünü içinize sindirin. saygılar
  4. en azından atatürk kisvesi altında ülkeyi soymayacam, en azından atatürkçülük kisvesi altında milletimin parasını derneklere peşkeş çekmeyecem, en azından atatürkçü değilim.bence de yazmayın artık çünkü kendi ağzınızı(bulvar gazetesi)bana yamamaya çalışıosunuz.ii geceler saygılar
  5. bakın bu da sizin seviyeniz işte.ben atatürkçü değilim.olmak da istemiyorum.herkes olmak zorundamı?herkes sevmek zorunda mı?
  6. bana demokrasi öğren diyip durmayın.demokrasiyi okulunu okuyorum.her türlü özgürlükten (başkasına zarar vermemek şartıyla) yanayım.asıl demokrasi budur herşeyi tartışabilmektir.adam açmış konuyu ben de o doğrudur diye yorum yazdım.ama görüyorum ki tahammülünüz yok eleştiriye.ama kusura bakmayın duymak istediklerinizi asa duyamayacaksınz. saygılar
  7. ya ben zaten saygılıyım.yani sizin üsluba ne kadar saygılı olmak gerekiyorsa o kadar saygılıyım.deminden beri aynı şeyleri söylüyorsunuz.yani sizinle tartışmann bi anlamı yok çünkü kısır bir döngüye soktunuz tartışmayı.siz kendi kafanzdan olanlarla istediğiniz gibi atıp tutun. saygılar
  8. kimse izlesin emiyorum şu kelime oyunlarını bırakın lütfen.böyle bir yere varamazsınız çünkü.ülkeme zarar veren kimse onun karşısındayım,ha kim faydalıysa da yanındayım.sizin gibi elime verilenleri yazmıyorum. saygılar
  9. ben direk sezer ülkeyi soyuyo demedim bunun siz de farkındasınız.ama nedense sıkıştığınız için aynı şeyleri önümüze getiriyosunuz.ben hakaret etmiyorum.sizede yıkın tabularınızı, at gözlüklerini çıkarın diyorum bence bu olumlu bir eleştiri.merak etmeyin demokrasi okuyorum üni.de. en az sizin kadar bilgim var ama biraz farklı benim demokrasi anlayışım.ben herkesin konuşmasından yanayım.sizin gibi herkesin aynı şekilde düşünmesi gerektiğini düşünmüyorum.bide hertürlü tartışmaya açığım diyorum heralde bunlar sizin demokrasi anlayışınızda yok. saygılar
  10. bakın hep nefret etmişimdir bu milliyetçilik yaparak insanları ayıranlardan.barzani amerikaya sizin 52. eyaletiniz olmaya hazırız diyen birisi.hem o kim ki benim ülkemi tehdit edebiliyor?hangi sıfatla?şu hükümet biraz basiretli olsa sesini bile çıkaramaz barzani denilen peşmerge.istenilse hemen bitirilebilir.adam ticareti Türkiye üzerinden yapıyo ve bu engellenebilir.ırağın zenginliğini elinde tutacakmış hıh buna kargalar bilegüler.amerika o kadar zahmeti tüm kaynakları barzaniye vermek içinmi çekti?biraz gerçekçi olun.kimsenin kürtü ayırdığı yok.ama birileri bazı kürtleri maşa olarak kullanıyo.uzlaşmak istiyorsanız mantıklı olun derim ben. saygılar
  11. ben her türlü yolsuzluğa karşıyım bunu akp liler de yapsa atatürkçüler de yapsa.ben iftira atmadım sadeceyorum yazdım.öyle bir iddia atılmış ben de düşüncelerimi yazdım.niye bu kadar gocunuyosunuz?herkes sizin gibi düşünmek zorunda mı?
  12. tekrar söylemeyecem ya üslubunu düzetirsin yada sana cevap yazmam bir daha.şucusun bucusun gibi bulvar gazetesi ağızlarını bırak.ne tayyibi ne de güleni sevmiyorum.ben sana gel herşeyi tartışalım diyorum.bırak şu ** ******, doğmaları gel istediğini tartışalım.bu adam pkklıyı affetti mi affetmedi mi?affedilen şahıs çıktıktan sonra dağda yakalandı mı yakalanmadı mı? daha ne herşey ortadayken daha neyi savunuyosun.tutunacak dalın kalmadığı zaman da sen şucusun bucusun diyosun.benm ne olduğum seni ilgilendirmez.siz atatürkçüler içinize sindirin artık bu ülkede sizden farklı düşünenlerin de olduuğunu. SAYGILAR
  13. ben sezere soyguncu demedim daha bunamadım ne dediğimi biliorum.kendinizle karıştırmayın.iki sözünüzden biri emperyalist.ya kim bu emperyalistler bi söyleyin de biz de öğrenelim.sezere sadecemilletin parasını derneklere perşkeş çekiyo dedim.demokrasi sizin düşündüğünüz gibi olmaz.tabularınızı atın mantığınızla hareket edin,üslubunuzun seviyesini yükseltin gelin herşeyi konuşalım,tartışalım.aksi taktirde siz buyrun bağrın çağırın istediğiniz söyleyin. SAYGILAR
  14. siz benim demek istediklerimi ya anlayamıyosunuz yada anlamak istemiyosunuz.ben nerde bir yanlış varsa ona karşıyım hepsini tartışalım diyorum.bu sezer de,tayyip de olur, gülen de olur,atatürk de olur.benm sizin gibi dogmalarım yok.tartışamayacağım bişey de yok.asıl düzeyi hoş olmayan sizsiniz.işin içinden çıkamadığınız zaman insanlara ağır ithaflarda bulunuyorsunuz. saygılar
  15. inanın en az sizin kadar demokrasiyi içine sindirmiş, özgürlüklerden yana birisiyim.hatta sizin gibi saçma sapan tabularım da yok.herşeyi tartışırım.sezer soyguncudur diyorsam bu rte hayranlığımdan değil gördüğüm yanlışı dile getirmemdendir.bakın sizin tahammülünüz yok benm sezeri eleştirmeme.nerde kaldı sizin demokrasi anlayışınız? saygılar
  16. yolunuz açık,sesiniz çok olsun.bakalım belki yaparsınız ihtilali.getirirsiniz sosyalizmi. ayrıca giden arkadaşlar ben de ayaklarınızı görmek istiyorum (havada) )) saygılar
  17. benim gözümün falan karadığı yok.ben sadece ortada bir yanlış var onu dile getirdim.bugüne kadar Allah bilir neler saklandı?neler yaptı cumhurbaşkanınız kimbilir?ayrıca tayyibi falan savunmuyorum onun da ele alınır bir yanı yok ama ben onu eleştirirken sizinle birlikte hareket edemem.sizin baktığınız pencereden bakamam.bize emperyalist diyenlere de bakın bi.biz en azından düşündüklerimizi yazıoruz mantığımızla hareket ediyoruz.sizin gibi elimize verilenleri okuyup onlara inanmıyoruz.tavsiye ederim birazcık düşünün saygılar
  18. bu kadar üzüleceğini bilsem inan yazmazdım.ak partiyi hiç sevmem ama sizler eleştirince içimden ak partili olmak bile geçiyo.ak partinin yada başbakanın tüm bunları yapması sezerin milletin parasını ******* derneğine peşkeş çekmesini mi gerektiriyo yada sezeri haklı mı kılıyo.o zman herkes ülkeyi soysun.yanlış düşünüyosunuz saygılar
  19. LAİKLİĞİN tarifinin/tanımının yapılması isteğini, laikliğe karşı bir hareket olarak görenler var. Millet soruyor: Böyle bir isteğin ne gibi sakıncaları olabilir? Bu bir suç mudur, kabahat midir? Bundan daha haklı ve mâkul (akla uygun) bir istek olabilir mi? Böyle bir tarifin yapılması niçin isteniyor? Çünkü ülkemizde “Laikçiler” diyebileceğimiz “Aşırı Laik” bir kesim var. Bunlar laikliği çığırından çıkartarak din, inanç, vicdan, inandığı gibi yaşamak hürriyetini gayr-i âdil ve gayr-i demokratik bir şekilde kısıtlamak istiyor. Bu zihniyet laikliği, vatandaşın temel hak ve hürriyetlerini ihlal etmek için bir alet ve vasıta olarak kullanıyor. Laikliği bir tabu, bir dogma, dine karşı bir din haline getiriyor. Aydınlarımız, milletvekillerimiz, düşünürlerimiz, hukukçularımız bu durumu müzakere etsinler ve laiklik nedir, ne değildir ortaya koysunlar; yıkıcı olmamak, yapıcı olmak şartıyla bu konuda tartışsınlar. Dünyada, anayasalarında laiklik yazılı olan “laik sistemli” ciddî ve demokrat iki devlet vardır. Biri Fransa, ötekisi Portekiz. Afrika’da birkaç laik muz veya ananas cumhuriyeti vardır ama onları kaale almıyorum. Fransa’ya ve Portekiz’e bakılsın, o iki devlet laikliği nasıl anlıyor, nasıl tanımlıyor, nasıl uyguluyor? Laiklik bize Fransa’dan ithal edilmiş bir kavram ve kurum değil midir? Orada nasıl bir laiklik vardır, incelenmesi iyi olmaz mı? Bizim laikliğimizde, laik devletin Diyanet İşleri Başkanlığı isminde, İslâm dini işleriyle ilgilenen resmî bir genel müdürlüğü vardır. Bu dairenin başkanını devlet seçer ve isterse azl eder, yerine başkasını getirir. Katolik Fransa’da resmî bir “Katolik Din İşleri Dairesi” veya başkanlığı var mıdır? Hayır, orada Katolik kilisesi hürdür. Fransa devleti Roma’daki Vatikan ile bir anlaşma imzalamış ve Katolikleri, kendi din işlerini idare etmek konusunda hür ve serbest bırakmıştır. Laik Fransa’da devlet din işlerine, kiliselere, papazların tâyinlerine, din hizmetlilerinin maaş ödenmesine doğrudan doğruya karışmaz. Fransa’nın ikinci dini İslâm’dır, orada (kesin rakam bilinmiyor ama) 4-5 milyon Müslüman yaşadığı söylenmektedir. Müslümanların yüzlerce din derneği, hatta bir de “İslâm Partisi” mevcuttur o laik ülkede. Binlerce cami ve mescid vardır. Ayrı bir statüye sahip Alsace vilayeti hariç, laik Fransa devleti imamların, müftülerin, din ve Kur’ân öğretmenlerinin işlerine karışmaz, onların maaşlarını ödemez. Laik Türkiye’de ise devlet bütün İslâmî hizmet ve faaliyetlere doğrudan doğruya karışır. 1. Resmî bir Diyanet dairesi ve Diyanet reisi vardır. 2. Bütün imamlar, müezzinler, müftüler, vaizler, okullardaki din dersi öğretmenleri devlet memurudur, devlet bütçesinden maaş alırlar. 3. Devletin 500 kadar resmî İmam-Hatip lisesi bulunmaktadır. 4. Devletin yirmi kadar resmî ilahiyat fakültesi vardır. 5. İslâm Vakıfları devletin elindedir. Onları bildiği gibi idare eder, hattâ satar. (Sata sata bitiremediler...) Böyle laiklik olur mu?.. Bu konu tartışılsın, laikliğin tanımı/tarifi yapılsın demek niçin suç olacakmış? Hür, demokrat, çoğulcu bir toplumda bu gibi tartışmalı konuların müzakere edilmesinde ne gibi sakıncalar görüyor birileri? Lütfen bize gerekçelerini açıklasınlar. Din ve devlet münasebetleri bakımından bugünkü Türkiye’de kesinlikle lâiklik yoktur. Bizdeki sistem “Devlet dini sistemidir!..” Yirminci yüzyılın ikinci yarısında evrensel ve temel insan hakları, hürriyetleri, haysiyetleri hakkında beyannameler, sözleşmeler, uluslararası metinler ortaya çıkmıştır. Türkiye devleti bunlara imza koymuş, hükümlerini ve ilkelerini uygulayacağına söz vermiştir. Bu beyanname ve metinlerin hepsinde DİN, İNANÇ, İNANDIĞI GİBİ YAŞAMAK, ÇOCUKLARINA DİN EĞİTİMİ VERDİRMEK gibi haklar ve hürriyetler birer DEĞER olarak kabul edilmiştir. İnsan haklarıyla ilgili beyanname, sözleşme ve metinlerinin hiçbirinde LAİKLİK DİYE BİR DEĞER yazılı değildir. Ortadaki boşluk bundan ileri gelmektedir. Laikçiler, laikliğin tanımlanmasını istemenin laiklik düşmanlığı olduğunu söylüyor. Gerekçeleri yok... “Biz böyle düşünüyoruz, öyleyse böyledir...” zihniyetine sahipler. Açık, serbest, çoğulcu, demokrat bir rejimde böyle diretmelerin yeri var mıdır? Laiklik tehlikede, öyleyse Cumhuriyet tehlikede diyorlar. Gerçekten böyle bir tehlike ve tehdit var mıdır? Bunun tartışılmasında ne gibi sakıncalar olabilir? Aşırı laikçilerin diretmelerine, tabularına, tehditlerine karşı dindar olmayan aydınlar ve düşünürler de isyan ediyor. Dindar bir vatandaş “Laiklik tanımlansın” deyince ona hemen “Laiklik düşmanı!..” damgası basılıyor. Peki, dindar olmayan ve gerçekten laik olanlara ne diyecekler? Laikliğin yeniden târif edilmesini istemekle Cumhuriyet düşmanlığı arasında nasıl bir illiyet rabıtası kuruyorlar, bunu anlamak çok zordur. Bir insan pekâlâ su katılmamış bir laik olabilir ve laikliğin yeniden tanımlanmasını isteyebilir. Bu memleketin hukukçuları, aydınları, seçkinleri, düşünürleri, büyük gazetecileri; devletin, Cumhuriyetin, ülkenin, halkın, menfaati için aşağıdaki konuları mutlaka iyi niyetle, olumlu bir şekilde tartışmalıdır: (1) Laiklik nedir, laikçilik nedir?.. (2) Laik bir devlet, ülkesindeki gayr-i müslim azınlıklara cemaat kurma hürriyeti ve serbestliği verirken, Müslümanların din işlerini bizzat, doğrudan doğruya idare edebilir mi? (3) Yüz binden fazla din görevlisinin (İmam, müezzin, müftü ve saire) resmî devlet memuru olduğu, maaşlarının devlet bütçesinden verildiği bir sistem laik midir? (4) Laiklik, tartışılmaz bir tabu mudur? (5) 1923’te Cumhuriyet ilan edildiğinde Anayasa’nın (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) ikinci maddesinde “Devletin dini, din-i İslâm’dır” yazılı idi. O zaman Cumhuriyet yok muydu? (6) Gerçek laiklikte (Fransa’da ve Portekiz’de olduğu gibi) devletin dinlere, ibadetlere, ibadet lisanına, dinî eğitime müdahale etmesi ve bunları bizzat idare etmesi var mıdır? (7) Laiklik bazı laikçilerin (veya aşırı laiklerin) anladığı gibi din düşmanlığı mıdır? (8) Laik bir devlet Ezan diline ve bir namazda okunan kıraatin hangi lisanla yapılacağına karışabilir mi? (9) Ezan Türkçe okunsun diyenler, “Yahudiler sinagoglarda ibadetlerini İbranice ve Ladino ile yapmasınlar, Türkçe yapsınlar” diyebilir mi? (10) İstanbul Fener’deki Rum Patriğini kilisenin Sen Sinod dinî meclisi seçmesin, Ankara’daki laik Cumhuriyet seçsin diyebilirler mi? (11) Sabataycıların gizli Hahambaşısını Cumhurbaşkanı seçsin ve siyasî iktidar tâyin etsin diyebilirler mi? Böyle konuların müzakere edilmesinin Cumhuriyet düşmanlığı ile uzaktan veya yakından bir alakası olamaz. Dindarlık, kesinlikle laiklik aleyhtarlığı olarak algılanamaz. Bir vatandaş hem dindar olabilir, hem de devletine ve cumhuriyetine sâdık olabilir. Nitekim realitede durum böyledir. Dindar vatandaşlara “Dinci” demek ayıptır, Türkiye’nin bütünlüğüne, iç barışına, selametine karşı işlenmiş bir suçtur. Laiklik ile laikçilik asla birbirine karıştırılmamalıdır. Dindarlara iç-düşman gözüyle bakmak bu memlekete, bu devlete yapılabilecek en büyük kötülüktür. Laiklik bir kavramdır, bir tabu değildir. İleri, akıllı, medenî, mantıklı, demokrat ülkeler, devletler, rejimler nelerle uğraşıyor, biz nelerle... Japonya’da, bizdeki gibi bitmez tükenmez müzmin bir din-devlet kavgası, laiklik dayatmaları olsaydı ilerleyebilirler miydi? Laikliği çığırından çıkartmasınlar, Türkiye’nin önünü tıkamasınlar, geleceğini karartmasınlar... Mehmet Şevket Eygi saygılar
  20. madem bu affedilenler hastaydı da nasıl tekrar suç işleyebildi?ülkemin doktorları yokmu bu adamların hasta olup olmadıklarını teşhis edecek?ama yok sezer ne yaparsa yapsın o atatürkçü ya yapabilir.derneklere milletin parasını peşkeş çeker, teröristleri affeder, halktan kopuk yaşar, kimse onu eleit,remez.çünkü o atatürkçüdür bu zırhla kendini korur. saygılar
  21. ama listede bikaç grubu unutmuşsunuz.kaçak katılımcılar da olacaktır illaki.dtp.dhkp-c ve türevleri gibi.hep beraber cumhuriyetinizi kurtarırsınız artık. selametle
  22. gerçekten sezerin gidişi ülkem için bayramdır.çok seviniyoruz.gitsin chp den siyasete katılsın.tuncay özkan,sezer baykal muhteşem üçlü oluştururlar.chp nin oyları da artar.hem de onu sevenlerden kopmamış olur. cumhurbaşkanlığına kimin geleceği benim de umrumda değil. saygılar
  23. doğrudur demirel hep halkın yüzüne gülmüştür.ama arkadan neler yapmıştır neler.****** cumhurbaşkanı
  24. arkaşım neden gündem değiştirmek için böyle bir konu açtın(!).sen bilmezmisin bu ülkede yolsuzlukları,hırsızlıkları birtek DİNCİ kesim (biraz bulvaz gazetesi ağzı oldu kusura bakmayın) yapar(!).hiç chp öle şey yapar mı?sütte leke var onlarda yok.hem bırak yapsınlar bırak işbirlikleri olsun konuşacak başka şey mi kalmadı sanki?lütfen gündemi değiştirme.onlar yolsuzluk da yapar ülkeyi de soyar. ne de olsa atatürkçü onlar. Atatürk bunları görse kim bilir ne derdi saygılar

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.