Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

gezgin95

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    76
  • Katılım

  • Son Ziyaret

gezgin95 tarafından postalanan herşey

  1. Öbür tarafta da taşların kırılarak kesici hale getirilebileceğini kanıtlayan bilim adamları var. Bir de kabataş devrinde insanlarda çelik teknolojisi olduğu ileri sürülen komik siteler.
  2. gezgin95

    insan ve şempanze

    Yazıyı dikkatli okursan kabuklu yemişleri kırmakta kullanılan taşlardan bahsedildiğini anlarsın. Yazının kaynağı da gazeteler değil, Nature dergisi. Videoda da böyle bir aleti kullanan bir şempanze var. Yanında onu izleyen bir yavru. Böylece yavrular alet kullanmayı öğreniyor, bilgi kuşaktan kuşağa geçiyor. .
  3. O zaman eskiden yaşamış ve ileri bir medeniyet kurmuş insanlara inanıyorsun. Kabataşlılara taş yontacak çelikten aletler vermişler, öyle mi?
  4. Evrimi anlamak istemeyenin hali başka. Güneşte yanmak gibi değişikllikler çocuklara geçmez. Bunu Lamarc ileri sürmüştür. Kanıtlanamamıştır. Evrim, DNAda oluşan rastlantısal değişiklikler avantaj sağlarsa, bu değişiklikleri taşıyan bireylerin daha çok çoğalması ile olur. Mesela soğuk yerlerde kıllıların daha iyi çoğalabilmesi gibi. Tabii bunları anlamak için kafayı çöl kumundan çıkarmak gerekir.
  5. İbni Sina müslüman olduğu için bilim yapmamış, bilim yaptığı için müslümanlar tarafından öldürülmüştür. İbni Sina'nın insanın kökeni konusunda da döneminden çok ileri görüşleri vardır. İnsanın kökeninin bir hayvan türünde aranması gerektiğini öne sürmüştü. Bu kuramları ingiliz doğa bilimcisi Darwin'in kuramı kadar gelişkin değilse de, Darwin'den önce hiç kimse böyle bir varsayımı öne sürmemiştir. İbni Sina deniz hayvanlarının fosillerini incelemiş ve bu fösillerin bulunduğu yerlerin eskiden deniz olduğu savını ileri sürmüştür. Tüm bilimsel etkinliğinde temel aldığı "doğal nedenselllik" kavramına dayanan yapıtlarıyla İbni Sina, çağdaş bilimin en önemli öncülerindendir. İbn-i sina hastalıkların allahtan değil, tohumlardan (mikroplardan) geldiğini vs. söylemiş, bu yüzden katli vacip ilan edilerek, 12 yıllık kaçışın ardından şattül arapta yakalanıp iple boğularak öldürülmüştür. Vaziyet, devrin halifesine, "allahın ayetlerini inkar eden ******" şeklinde duyrulmuştur. Tekrar edeyim: İbni Sina müslümanlar için "******"tır. Gittiğin yolda başarılar sana xlarktades. .
  6. Sence insanları uzaydan gelenler mi çamurdan yaptı xlarktades? .
  7. Sorularının cevabını daha önce yazdım. ************* Atalarımız maymundur diyen yok. Maymunlarla atalarımız ortaktır. Örümceklerle, b.k böceklerinle bile ortak atalarımız vardır. Dünyadaki bütün çok-hücreli canlıların atası ortaktır. Geri kalan soruların cevabı:
  8. Fikir üretememe...
  9. Tipik müslüman cevabı: 1) Kafamızı çöl kumuna gömeriz, görmek istemeyiz. 2) Kafamızı çöl kumuna gömeriz, görmek istemeyiz. 3) Kafamızı çöl kumuna gömeriz, görmek istemeyiz. 4) Kafamızı çöl kumuna gömeriz, görmek istemeyiz. Ben yazayım da sen kafanı çöl kumuna gömmeye devam et. 1) Neden iki ayak üzerinde yürürler? İnsanların atalarının yaşadığı Afrikanın doğu bölgesi ile Afrikanın orta bölümü tektonik hareketlerden ötürü, dağlar, volkanlar ve faylarla izole olmuş, iklim de tropikal ormanlardan yavaş yavaş savan iklimine dönüşmüş. Bu bölgedeki atalarımız, aradaki doğal engellerden ötürü, dağların, fayların batısında kalan ormandaki (ağaçlarda yaşayan) öteki hemcinsleriyle çiftleşememişler, ayrı bir gen havuzu oluşmuş. Bitki örtüsü savan'a dönüştüğü için ağaçlardan inmek zorunda kalmışlar, bunların arasında ayağa kalkabilenler daha iyi çoğalmış (uzağı görebildikleri için). Bugün insanlarda görülen bel ağrıları, kemik yapımızın daha ayakta yürümeye uyamadığı içindir. 2) Neden vücutlarındaki yoğun kılları kaybettiler? Hayvan postlarından giyecek yapmaya başladıklarından. Sen kendine bir sorsana, "neden kıllarımız var" diye. 3) Neden bu denli büyük beyinler geliştirdiler? Neden sorusu saçma. Neden değil, nasıl. Ayağa kalktıkları için ellerini kullanabildiler, alet kullanabildiler, alet yapabildiler. Daha iyi düşünebilenler, avantaj sağladı, daha iyi çoğaldılar. Böylece nesilden nesile akıllılar daha iyi çoğaldı, beyinleri büyüdü. 4) Neden konuşmayı öğrendiler? El becerileri sayesinde beyinleri gelişti, akıllandılar, konuşabilecek beyin kapasiteleri gelişti. Aralarında seslerle iletişim kuran topluluklar avantaj sağladı, daha iyi çoğaldılar, konuşabilen topluluklar çoğaldı, konuşma böylece gelişti. .
  10. 10 - 12 bin yıl önce tarım başladı, insanlar yerleşik düzene geçti, sonra da yazı bulundu, bilgi birikimi başladı. Sizce nasıl oldu?
  11. gezgin95

    insan ve şempanze

    nerden belli şenpaze aleti olduğu????? Kabuklu yemişleri kırmak için kullanılan bir alet, ve üstünde kalan yemiş kalıntıları sadece şempanzelerin yedikler. Önemli olan şempanzelerin alet kullanıp kullanmadıkları değil, zaten kullanıyorlar, bu bilginin ana-baba'dan yavrulara geçmesi.
  12. Evet, kaba taş devrinde yaşayan insanlar, demir çelik teknolojileri olduğu halde, "Demirden bıçak yapmayalım, 100,000 yıl sonra gelecek torunlarımız, bizde teknoloji yok sanarlar, onun için bu teknolojimizle taştan alet yapalım, onlara ne yüksek teknolojimiz olduğunu gösterelim" demişler. Bir de şempanzelerin kullandıkları taş aletler var: http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showtopic=88650 Şempanzeler, hepimizin de gördüğü gibi, demir çelik teknolojileri ile taştan alet yapıyorlar.
  13. gezgin95

    insan ve şempanze

    Arkeologlar, Batı Afrikadaki yağmur ormanlarında, daha önce yine aynı yerde çıkarılan binlerce yıl öncesine ait taştan yapılmış aletler buldular. Yeni bulunan aletlerin en eski şempanze aletleri oldukları bildirildi. Bu buluntularla maymunların kültürel bilgilerini neredeyse 4 bin yıldan fazla zamandır gelecek nesillere aktardığı ortaya çıktı ... Bilim ve Gelecek, mart 2007 / Nature 12.2.2007
  14. Akıllı! Tasarımcılar hâlâ kıvranıyor. Neanderthal insanının Homo Sapiens'in atası olmadığı daha önceden de biliniyordu. Bunun kanıtlanmasında Evrimi çürüten bir şey yok. Evrimi çürütmek isteyen, getirsin bakalım dinozorlar zamanında yaşamış bir maymunun fosilini. Ya da kambriyen döneminden bir aslan, eşek, kuş fosilini. Tek kelime ile: bunlar yok. Evrim teorisi, gözlemlere en uygun, yaşamın dünya üstünde gelişmesini açıklayabilen teori. Akıllı! Tasarım ise teori bile değil, hayal. .
  15. Hala bir kaynak getiremedin. Söylediğin şey: "Elimizde bir dosya klasörüyle dolaşacak halimiz yok.." Olmayan dosya, olmayan klasör, olmayan kaynak... Yaz şuraya. Neymiş görelim.
  16. Çok eskiden var olmuş uygarlıklar olabilir. Uzaydan gelenler kabataş'lılara alet vermiş olabilirler. Bunlar varsayım. Kanıtlanana kadar varsayım olarak kalır. ---- Kanıtlanan olay ise, o taş aletlerin taşlarla yapılabildiği. Dikkat edilirse, kesici aletlerin keskin yerleri bilenerek değil, ufak vuruşlarla, taştan kıymıklar attırılarak kesici hale sokulmuş. Bilim adamları bugün aynı yöntemlerle, sadece taşı taşa vurarak benzer kesici aletler yaptılar. Kısaca, taşların, taşlarla vurula vurula o şekle sokulabildiği kanıtlandı. Sen burada "kafandaki bir inanç" için bilimin vardığı sonuçları inatla reddediyorsun. HY nın ileri sürdüğü "insanların hiçbir zaman ilkel olmadılar" tezinin yanlış olduğunu görmemek için çeşitli varsayımlar ileri sürüyorsun. Kendini kandırıyorsun. .
  17. Anladığım şeyler, Elinde demir-çelik teknolojisi olan adamın bununla ok ucu yapmayıp, çelik aletlerle taştan ok uçu yapmasının saçmalığı. Bir de bunların bazı sitelerde bilimsel gerçekmiş gibi yutturulmaları. .
  18. Ben senin kaynaklarını kabul etmiyor değilim. Sende kaynak yok. Olan, boş laf, palavra, saptırma, HY sitelerindeki sahtekarlıklar. Getir bir tane kambiyenden memeli fosili. Geçiş türlerine gelince yazın tiktaalik, archaeopteryx, bulun. .
  19. gezgin95

    Türk gazına ABD engeli

    Cumhuriyet, 9.2.2007 Üniversitenin açtığı Trakya'daki kuyu, yabancı şirketin devreye girmesiyle kapatıldı Türk gazına ABD engeli * Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi su bulmak için açtığı kuyudan çıkan gazı kurduğu sistemle kullanmaya başladı. Ancak kuyu, tüm Trakya'daki petrol arama-işletme ruhsatını elinde bulunduran Amerikan şirketinin devreye girmesiyle kapatıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde 2002 yılında su kuyusu açmak için çalışma başlatan Devlet Su İşleri (DSİ) tesadüfen bir tür gaza ulaştı. Üniversite yönetimi, kurduğu entegre tesisle gazı üniversitenin ısınma sisteminin tümünde kullanmaya başladı. Ancak kuyu, tüm Trakya'daki petrol arama, işletme ruhsatını elinde bulunduran Amerikan şirketinin devreye girmesiyle kapatıldı. Trakya'daki olay, dönemin Trakya Üniversitesi'nin Ziraat Fakültesi bahçesinde bir su kuyusunun açılmasıyla başladı. Üniversite yönetimi, 15 yeni üniversitenin kurulmasıyla birlikte Namık Kemal Üniversitesi adını alan yerleşkede, sulama amaçlı bir su kuyusu açmak için DSİ'ye başvurdu. Yaklaşık 100 metre derine inildikten sonra tuzlu suyla birlikte bir tür gaz da yüzeye çıktı. Dönemin Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman İnci , yaşanan olayı şöyle anlattı: "Konuyla ilgili Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na başvurduk. Çalışmalar sürerken konu yayılınca bizim karşımıza bir şirket çıktı. Önce bu parselin kendilerine ait olduğunu iddia ettiler, ama bölgenin tapusunun bizde olduğunu öğrenince de şirket bize tekliflerde bulundu. 'Sizin gaz ihtiyacınızı karşılayalım' dedi. Bizden kuyuyu kapatmamızı istediler ve mahkemeye başvurdular." Gazın türü belirsiz Şirketin bu itirazı üzerine kendilerinin de gazın türünü öğrenmek için TÜBİTAK'a başvurduklarını anlatan İnci, "Çıkan gaz, metan gazı olsaydı, bizim kullanım alanımıza giriyordu. Ama yasal düzenlemelere göre, doğalgaz üzerinde söz hakkımız yoktu. TÜBİTAK bize gazın ne olduğunun ayırt edilemediği yönünde bir rapor gönderdi ve raporun da mahkemelerde kullanılamayacağını bildirdi" diye konuştu. Eski Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhittin Özder , dünyanın hiçbir yerinde 100 metreden doğalgaz çıkmayacağını belirterek "Burada kömür yatakları var, bu çıkan gaz da bataklık gazı denen metan gazıdır" dedi. Bunun metan gazı olması durumunda, üniversitenin bu gazı işleme hakkına sahip olacağını belirten Özder, "Ama karşı taraf bunu doğalgaz sınıfına sokmak için çalıştı" diye konuştu. Petrol Mühendisleri Odası Başkanı Mete Topgüder de mevcut yasalara göre, bir bölgede ruhsat sahibi olan şirketin o bölgedeki yeraltı doğalgaz arama haklarının tümüne sahip olduğunu belirtti
  20. gezgin95

    Etibank, bor - peşkeş

    ÖZELLEŞTİRME PROGRAMINDAK EN ACI DÖNEMEÇ? ETIBANK in ASIL DEGERI 9 (DOKUZ) TRiLYON DOLAR .. DiKKAT !! 9MiLYAR VEYA 9 MiLYON DEGiL 9 TRiLYON DOLAR... ABD SADECE 40 KIRK MiLYON DOLARA ALIYOR YAZIKLAR OLSUN.... KAPTIRANA, VERENE ... ALTI USTU BIR MAIL GONDERMEKLE BU IS OLMAZ DIYE DUSUNMEYIN LUTFEN. VATANINI SEVEN HERKESE GONDERELIM, HEPINIZIN BILDIGI GIBI ETIBANK OZELLESTIRILECEK .... (VE ALICISI AMERIKA) VE BOR ISLETMELERI ETIBANK BUNYESINDE. KONULAN FIYAT NEDIR 40 MILYON $ . LUTFEN BIR DAHA OKUYUN VE LUTFEN HERKESE ILETIN... Borla calisan araba uretildi, Turkiye kiskacta. Arabayi bor madeniyle calistiracak patentli 600 proje oldugu ortaya cikti. Turkiye, dunya rezervinin yuzde 70`ine sahip ve uluslararasi teroristler Turkiye uyanmadan bu kaynagi ele gecirmeyi planliyor. Bu maili coklu yollayarak en azindan bir toplum bilinci olusmasina yardim edebiliriz... ya da direkt silin...torunlarınız sizi hayırla ansın..
  21. Kanıt. Bu kesici aletleri demirden mi yapıyorlar. Demiri kendileri mi çıkarıyorlar veya modern dünyanın hurdalarından mı yapıyorlar?
  22. Hala bu yazınızı kanıtlayacak bir şey getiremediniz. Akıllı tasarımcıların yalanlarını buraya taşıyorsunuz, en ufak bir kanıtınız yok. Kambriyen döneminden bir memeli fosili var mı? Bekliyoruz. .
  23. Taşı taşla yontmak çok kolay. Yukarıda görülen aletler taşa taşla vurarak yapılabiliyor. Taşı kesen çelik (karbürlü) yapabilmek teknoloji ve en önemlisi bilgi gerektirir. Eti kesen demir-çelik bıçaklar yapmak çok daha kolay. Hatta bakır ve tunç yeterli. İnsanlar, demirden önce bakır ve tunç silahlar yapmışlardır. İlk demir silahlar yapabilen milletler, bakır ve tunç silah yapanları yenmiş, demir teknolojisi yayılmıştır. Bakırı insanlar MÖ4000 lerde kullanmaya başlamışlardır. Tunç ise MÖ 2000 lerde kullanılmıştır. Demirden ilk MÖ1500 lerde hititlerde bahsedilir. Demirden silahların milletlere çok büyük bir avantaj verdiği açıkken, neden insanlar önce bakır, sonra tunç silahlarla savaşsın? Bu gelişmenin imkanlarla ilgisi yok. Bilgi ile ilgisi var. Demir-çelik silahlar bir kömür ocağında yapılabiliyor. Demir cevheri ise dünyada çok yaygın. Nerede pas rengi bir toprak görürsen, bil ki orada demir vardır. İnsanlar yavaş yavaş bilgilenmiş, doğanın imkanlarını kullanmaya başlamıştır. Bu bilgilenme sürecinde en önemli unsur ise yazıdır. İnsanlar yazıyı bulduktan sonra teknoloji devrimini yapmışlardır. Bunlar da insana bilginin en başta gelmediğini gösterir. .
  24. Şu taştan kesici aletlere bakın. Neden bunları taştan yapmışlar da demi-çelikten yapmamışlar. Demir çelikten alet yapıp, taş kesip, taştan bıçak yapmışlar demek. Bir insan nasıl bu kadar mantıksız düşünebilir? .
  25. Tabii ki bakterilerin ilaçlara bağışıklık kazanması türleşme değil. Sadece doğal seçilimin oynadığı rolü gösteriyor. Canlı üzerinde baskı kurulan bir ortamda, faydalı mütasyon geçiren canlılarkalıyor, öbürleri eleniyor. İyi mütasyonun da zararlı mütasyonu yok etmesi diye bir şey yok. Zararlı mütasyonlar zamanla elenir, iyi ve zararsız mütasyonlar zamanla birikir. Türleşmeye gelince, türleşme, aralarında çiftleşen bir grubun yavaş yavaş değişmesiyle olur. Şöyle: Bir türden bir grup, doğal sebeplerden ötürü öteki türdaşlarından ayrı kalıp kendi aralarında çiftleşirse, DNAlarda biriken mütasyonlardan ötürü bu iki gruptaki DNAlar yavaş yavaş birbirine uyumsuz hale gelir. Mütasyonlar tamamen rastlantısal oldukları için de bu iki gruptaki mütasyonların aynı olmasına imkan yoktur. Yani birbirinden ayrı kalan aynı türden iki grubun, onbinlerce, yüzbinlerce yıl sonra iki ayrı tür oluşturması kaçınılmazdır. Onbinlerce, yüzbinlerce yıl sonra, bu birbiriyle uzun zamandır DNA alışverişi yapmayan iki gruptan bireylerin çiftleşmeye kalktığını düşünelim. Yavrularda genlerin yarısı erkekten yarısı dişiden geldiği, ve bu iki yarım DNA kümesi birbirleriyle uyumsuz olduğu için yavru oluşamaz, yaşayamaz, veya kısır olur. Artık bunlar iki ayrı türdür. Örneğin, At-eşek, kurt-köpek yeni birbirinden ayrılan türler. Bir canlı türünden bir grubu ne gibi bir sebep ana gruptan ayırabilir? - Bir grup karayla ilişkisi kesilen bir adada kalabilir. - Tektonik hareketlerden ötürü bir kara parçası, dağlar, faylar, yanardağlarla ikiye bölünebilir, - Bir gölün taşıp geniş bir nehir oluşturmasıyla yüzemeyen canlılar için bir sınır oluşabilir.... - veya insanlar, vahşi bir türden bir grubu evcilleştirip, bunları hep kendi aralarında çiftleştirerek 15000 yılda yeni bir tür yaratabilir (kurt-köpek), .... Bu arada, 2. olarak saydığım "tektonik hareketlerden ötürü bir kıtanın dağlar, faylar, yanardağlarla ikiye bölünmesi" şıkkı, afrikanın doğusundaki "büyük rift" fay hattıyla afrikanın 2ye bölünmesini anlatır. Doğuda kalan bölgede, ormanların bozkıra dönüşmesiyle primatlardan insan türü ortaya çıktı. Bu doğu bölgesinde, yeni oluşan dağ sıraları yüzünden iklim değişmiş, ormanlar yavaş yavaş savan ve bozkıra dönüşmüştür. Önceleri ağaçta yaşayan primatlar ağaçtan inmeye mecbur kalmışlar, yırtıcı hayvanları uzaktan görebilmek için ayağa kalmışlar (ayağa kalkamayanlar aslana kaplana daha çok yem olmuş), ayağa kalkanlar ellerini kullanabilmişler, alet kullanabilmişler, alet yapabilmişler, ellerini kullanınca beyinleri gelişmiş, beyinleri gelişince konuşmaya başlamışlar .... İnsanlığın kısa öyküsü.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.