ayaslan

Kardeş burda sana bedava Hukuk dersi verdiğim yeter. Şu ana kadar Anayasadan hiç bahsettikmi. İşte sorun bu daha nasıl anlatayım. Şu anda 1982 Anayasası yürürlükte ondan öncede 1961 Anayasası vardı ondan önce 1924, ondan önce 1921 ondan önce 1909, ilk anayasa ya gelince kanuni esasi 1876. Türk Anayasaları Prof. Dr Suna Kili al oku. Söylediğin konuda en ufak bir ibare ve değişiklik varsa söyle.

Üstüste koymasımı gerekiyormu acaba

Konuyu hem haklısınız kapattım diyorsun , bir deyim vardır. Kellim kellim la yenfa ( konuş-Konuş faydasız) .Hemde 180 kere tekrar etmek zorunda bırakıyorsun. Bu nedenle yordun diyorum. Ben gerçek bilgi sunuyorum. Sen .....! ? Neyse boşverelim . bundan sonrada ne sen benim açtığım konuya yaz nede ben seninkine kimse kimseyi yormamış olur böylece.

Sorumun cevabı bu değildi. siz bana hukuk adına hiç bir şey söylemediniz. hangi kanun hangi madde. Benin senin yok Hukuk herkes için aynıdır. Baba yı mezarından çıkarıp izin alsınlar o zaman yada ruhunu çağırsınlar. Hata bende pardon ya . Galiba konuyu anladınız .keşke bu kadar yormasaydınız.

Diyelimki adam hasta yatağında veya kaza geçirdi. eşi o esnada hamileydi. adam öldü kadın kürtajla embriyoyu aldırdı. Daha sonrada hem kendisi hemde adam ölmeden önce hamile olduğu için aldırdığı embriyo için miras talep etti. Hukukta sizin istediğiniz gibi değiştiği için adamın neyi var neyi yok aldılar. Adamın anne babası gibi varislerine hemen hiç bir şey kalmadı bu adil bir dağılımmı sizce Sonrada gitti başka bir adamla evlendi. Eski eşinin mirasını yiyor.

Kardeş inşallah bu konuya son cevabım olur. Baba ölmüşsa bu çocuk benim diyebilecek hali yok. kadın Ölen kişinin çocuğun babası olduğunu beyan eder. Şayet varisler bu duruma itiraz ederse Ölen kişinin DNA testi yaptırılır. Adli tıp kurumu bu kişinin baba olup olmadığı yönünde rapor verir. Mahkemede kabul ederse çocuk sağ olarak doğarsa 1 kez bile nefes alırsa ölen kişinin mirasçısı olur. 1 kez nefes aldı çocuk öldü diyelim. sağ doğduğu kanıtlanmışsa Çocuğun yasal varisleri başta annesi çocuğun mirasını devralır. Diyelimki Bu miras katrilyonlara bile ulaşabilir. Bu nedenle çok önemlidir. Kişi ve kişilik kavramları. Doğum ünitesinde babayı kadın beyan eder. Diyelimki çocuk doğmadan anne karnında öldü. Bu durumda evlilik bağı olmayan kadın çocuk için miras talebinde bulunamaz. Bulunsa dahi Türk Medeni Kanunu gereğince kişilik oluşmadığı için talebi reddolunur. Ayrıca çocuğun doğum ünitesinde yada başka yerde doğmasının önemi yoktur.

Tamam canım kardeşim. Öyle olsun ama can o kadar çok anlama geliyorki. O işin içinden daha zor çıkarız gibi geliyor bana değilmi Canlar

alev zaten yanan maddelerden çıkmıyormu.

Kardeş gerçekten özür dileyerek ve affına sığınarak şunu tüm samimiyetimle söylüyorumki sen bu hukuki konuyu hiç bilmiyorsun yazıyı nerden ekledin bilmiyorum ama aç bak Türk Medeni Kanunu madde: 28 Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder. Der. Kimliği okul çağında yada evlenme çağında çıkarılan çocuklar bile var. Hiç olmazsa bu konuya itiraz etme. Bu kadar fikri sabitlik inanki zarar.

Arkadaşım kusura bakma beni uyarın diyorsun ama yazdıklarımızıda okumuyorsun sanırım dil biliminde birşeyler yazdın diyorsun. Ben Türk medeni kanununa göre (Miras Hukukuda buna dahildir.) kişilik nasıl başlıyor. bunun maddesi ile, Türk Dil Kurumu Kişi , kişilik ve fetüs kavramlarının ne demek olduğunu nasıl açıklıyor. bunları aktardım. Hamile olanlardan Giderleri ortak karşılanan Müşterek yenilen yemeklerde iki kişilikmi ücret alınıyor. Yada bir hamile kadın geçerken iki kişi geliyormu deniliyor. Herneyse bunlar laf-ı Güzaf. Kanun koyucu kişiliği tanımlarken tıp ve biyoloji gibi ilimlerdeki kavramları ve değerlendirmeleri dikkate almadan kafadanmı yazıyor sanıyorsun. Eğer böyle olsaydı bu konularda yüzlerce dava açılır ve yasa iptal edilirdi. Bu kavram sosyal yaşamımızda Miras Hukukunu çok fazla ilgilendiren bir kavramdır. konunun raporlarını hazırlayan bilirkişileride bilim adamlarıdır. Türk Medeni Kanunu da Avrupa yasaları ile uyumludur. Konuyu biraz incelerseniz. Özellikle çok eşlilikten doğan çocuklarda ilk nefes almanın veya vermenin ne kadar önemli olduğunu görürsünüz. Nedeni kişiliğin başlaması yada sona ermesi hadisesidir.

Soruda: NOT:kör yada sakat kimse yok hepsi sağlıklı ve kimsenin gözü kapatılmamış.Ve bir araç kulanılmamış uçak yada moturlu herhangi taşıt kulanılmamıştır.Hiç bir araç yardımı alınmamıştır. Deniliyor. doğum gerçekleşmeden fetüs ün tamamen sağlıklı olduğunu kimse garanti edemez. Bu konuyada örnekler çoktur. Serebral palsi gibi.

Türk Dil Kurumu sözlüğü Kişi İnsan, kimse, şahıs: "Dilenciler de sayıda olduğu hâlde, yirmi otuz kişi kadardık."- M. Ş. Esendal. 2 . dil bilgisi Çekimli fiillerde ve zamirlerde konuşan, dinleyen, sözü edilen varlık, şahıs: "Ben (tekil kişi), sen (tekil kişi), o (tekil kişi); biz (çoğul kişi.) siz (çoğul kişi), onlar (çoğul kişi)."- . 3 . edebiyat Oyun, roman, hikâye vb.nde yer alan kimse. 4 . halk ağzında Eş, koca. 5 . eskimiş Erkek. KİŞİLİK 1 . Bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü, şahsiyet: "Herkes, kişiliğine bağlı dokunulmaz, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir."- Anayasa. 2 . İnsanlara yakışacak durum ve davranış. 3 . toplum bilimi Bireyin toplumsal hayatı içinde edindiği alışkanlıkların ve davranışların bütünü. 4 . sıfat Herhangi bir kişi için, herhangi bir kişiye yetecek miktarda olan: "Bir kişilik yemek. İki kişilik yer."- . 5 . sıfat Herhangi bir sayıda kişiden oluşan: "Biz, kadın, kız ve çocuk, on altı kişilik bir kafile olduk."- A. Gündüz. 6 . halk ağzında Yabanlık. FETÜS Embriyonun gelişimini büyük ölçüde tamamladığı, bütün organ taslaklarının oluştuğu üçüncü aydan doğuma kadarki durumu.

TÜRK MEDENİ KANUNU... 1. Kitap 1. Bölüm: Kişiler Hukuku - Gerçek Kişiler BİRİNCİ KİTAP KİŞİLER HUKUKU BİRİNCİ KISIM GERÇEK KİŞİLER BİRİNCİ BÖLÜM KİŞİLİK C. Kişiliğin başlangıcı ve sonu I. Doğum ve ölüm Madde 28.- Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder.

Arkadaşım lütfen devam etmeyelim. Tamam siz haklısınz.

Örneğin miras Hukukuna bak. Baba hayatta iken anne karnına düşmüş olmak , Tam ve sağ olarak doğmuş olmak kaydı kişi haklarının en temel unsurlarındandır. Uydurma gibi kavramlar yakışıksız kavramlardır. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak işte buna denir. Lütfen artık size cevap yazmak zoruna bırakmayın beni Teşekkürler

Cateris- Peribus diye bir deyim vardır. Diğer şartlar veri iken demektir. Soru yükseklik sorusu olduğuna göre, Başka veride olmadığına göre elinizdeki verilerle soruyu çözersiniz. Hangi kitaba bakarsanız bakın sesin havada saniyedeki hızı bellidir. Ve başka veri eklenmemiştir. Soruya 320 cevabı veren arkadaşların cevabıda kabul edilmiştir. Durum bundan ibarettir. şimdi o cateris- Peribus durumunu boşverip diğer verileride açıklamaya kalkarsam aldık başımıza belayı. Teşekkürler

Ben kişi olmaktan bahsediyorum. .Araştırırsanız bunuda bulursunuz.

Sağlık durumu sonucu değiştirmez. Kişi olması için hayata gözlerini açıp en az 1 kez nefes alması gerekir.

Biraz daha düşünürseniz onları yazma nedenimi de anlarsınız.

Anne karnındaki çocuğun 3. kişi olabilmesi için annenin önce doğum yapıp çocuğu sağ olarak dünyaya getirmesi gerekiyor.

Böyle düşüneceğinizi bilseydim soruyu orjinal haliyle sormaz . Kuyunun ne kuyusu olduğunu, kuyuyu kimin hangi maksatla açtığını, boş kuyu için korunma ve güvenlik önlemlerinin alınıp alınmadığını ,Kuyuya taşı bırakan adamın yaşlı ve duyma kaybı olan bir adam olup olmadığını, adamın yanında başka kimse olup olmadığını (düşmesin diye )Kuyunun hangi coğrafyada ve hangi iklimde dünyanın neresinde açılmış olduğunu, kuyunun içinin kaç derece olduğunu, altından fay hattı geçip geçmediğini, ve adamın hangi kurumdan emekli olduğunu vs. de belirtirdim. Teşekkürler Ayrıca zamanında top sektirip sektirmediğinide belirtmek gerekiyor sanırım.

Sesin 320 mt lik bir kuyudan yukarı doğru çıktığını da gözardı etmemek lazım. Yukardaki cevabınız için çok teşekkür ederim.

Kaldıki bu sorunun hangi dergide çıktığı neyi değiştirir. Formül ortada zaten verilerde belli. Yaklaşık sonuca göre verilen cevaplarda kabul edilmiş. Hala neyi araştırıp soruşturuyorsunuz. Bunuda anlamadım. Fizikten anlayan bir tanıdığınız varsa cevabın yanlış olduğunu ispatlasın. Amenna

Hiçkimseye güvenmiyorsan kendinden şüphe et diye bir söz vardır. Tarihi ve gelen evrak sayısını not almadım. Final Dergisine sorun arşivden bulurlar sanırım. Olmadı bir fizikçiye sorun ve doğru cevabı öğrenin. Siz soruyamı ,banamı güvenmiyorsunuz anlamadım. Lütfen niyetinizi tekrar gözden geçirin. Siz aklınızda kalanları yazmışsınız iyide top zıplıyor diyorsunuz topun ilk düşüşüne kadar aldığı yol zaten yüksekliği verir. Zıplamalar mesafeyi artırır. Yeni yollar katedildiği için.

http://img472.imageshack.us/img472/7697/mtwj8.gif Şekilde birbirine yapışık, ortak merkezli iki tekerlek görülüyor. Kabul edelim ki büyük tekerleğin çevresi 10 cm, küçük tekerleğin çevresi de 5 cm olsun. Tekerlekler kendi etrafında sağ tarafa doğru bir tur döndüklerinde B ( noktasına geliyorlar. Nasıl oluyor da büyük tekerlek 10 cm gittiğinde, küçük tekerlek te 10 cm gitmiş oluyor? Halbuki o da bir tur döndü ve çevresi 5 cm