glikoz

Hocayla papaz aynı şeymi ki kıyaslama gereği duydunuz??

POLİTİKA:: Türbana gelince Türban Fransadan alinma rahibelerin baslarini kapatmalarina yarayan bir örtüdür yani müslümanlikla uzaktan yakindan bir ilgisi yoktur ve müslümanlikta basinizi kapatin mealinde kesin bir ayette yoktur. demişsin bunu bana kaynaklı bi şekilde ilk önce gösterebilirmisin,kaynağını gösterdikten sonra bi ayetde ben sana göstereyim.

Azılı olarak nitelendirmesi sizi neden bu kadar rahatsız etti?Peygamberimiz(s.a.v)hakkında söylediklerinin yanında bu 'azılı' kelimesinin lafı bile olmamalı.Daha ağırlarını bile hakeder.

Sayın sardunya seni anlayamıyorum ama bu benden kaynaklanan bi sorun değil.Kendi kendinin kurtarıcısı olacakmıssın,kurtar kendini sen tamam. Peygamber de dahi "kimse kimsenin" kurtarıcısı değildir İlk önce 'şefaat etmek' ne demek onu öğrenin ve daha sonra buraya yazın.Şefaat etmek ne demek bunu bilmediğini bastan soleseydin bosuna sana cevap yazma zahmetinde bulunamzdım.Kendi kendi nasıl kurtarırsın inan ki cok merak ediyorum. Unutmamalısın en tarafsız kaynak insanın vicdanıdır.Bana o sözün kaynağini göster ilk önce.

Peki birşey sorucam bunda çıkar ne olabilir?

Alıntı bir haber bu.Başlık isminden içeriğine kadar.

SARDUNYAM:: Merak ediyorum o yuzden sormak istedim senin 'Kurtarıcı' tanımını öğrenebilir miyim? ---- POLİTİKA:: Iste görülüyor tarikat dincilerinin kendilerini nasil Allahin sözcüsü olarak yutturduklari,ve saf beyinleri sirf kendi ideolojik ve maddi cikarlari icin istismar ettikleri demişsin; bak yine kendi kafandaki varsayımlar bunlar senin.Yavaş konuş baride küfre düşme.

DİPNOT:: Sen sandığımdan da zeki cıktın vay be, vay be ne insanlar var hemen cozmus işi sen kesin profda olursun zeki insan. POLİTİKA:: ''Allahi katil yerine koyuyorsunuz'' Bu nasıl bi tabirdir böyle.Kendi kafanda kurduğun varsayımlar senin bunlar.Kimsenin öyle birsey düşündüğü yok sacmalamayın iyice.

Bunu genelleyemessin ama dimi?Şüphen mi var ki kanıt arama ihtiyacı duyasın?

Evet Allah sevgisinin yerini Allah sevgisi almalıdır.Ama o korku öyle günlük hayattaki korku gibi değil ki,içinde az Allah korkusu olmalı ki nefsine hakim olasın.

Devir polyanna olmayı gerektirmiyo..

Tarikatlar üzerinden dinimize saldırmak,kimlerin işidir sağda solda laiklik atatürkcülük diye sloganlar atıp ama laikliğin hala ne demek olduğunu bilmeyen aciz kulların. Hayır anlamadığım tarikat nedir bilmeyen insanların böyle sağda solda atıp tutmaları.Gülünç bi durum.İçinde olmayan neyin ne olduğunu bilemez, ancak bu şekilde karalama girişiminde bulunursunuz.

Bush'un dedesi İndiana Polis’te etkin bir kilise lideri olduğu ve Hz. Muhammed (S.A.V) konusunda kitap yazdığı ortaya çıktı. 22/09/2006 ABD Başkanı Bush’un atalarından birinin İndiana Polis’te etkin bir kilise lideri olduğu ve İslam Peygamberi konusunda kitap yazdığı açıklandı. 1796-1859 yılları arasında yaşayan ve ABD Başkanı George W. Bush’un büyükbabalarından sayılan George Bush’un İbrani Dili ve Doğu Edebiyatları konusunda uzman olan bir papaz olduğu açıklandı. New York Üniversitesinde İbrani Dili ve Doğu Edebiyatları bölümünde öğretim görevlisi olarak çalıştığı belirtilen dede George Bush’un Tevrat’la ilgili birçok çalışmasının yanı sıra İslam Peygamberi Hz. Muhammed ile ilgili bir kitabının olduğu da belirtildi. Batı’da Hz. Peygamberle ilgili yazılmış en kötü kitaplardan biri olarak nitelenen dede Bush’un kitabında sadece Hz. Peygambere değil, doğudaki tüm Hıristiyanlık mezheplerine de ağır hakaretlerin yer aldığı bildiriliyor. Hz. Peygamber’le ilgili kitabında Tevrat’ta ve İncil’de Peygamber’in isminin geçtiğini belirten dede Bush, Peygamber’i bozulan Yahudi ve Hıristiyanları kılıçla ve savaşla düzeltmek için gönderilmiş bir “azap elçisi” olarak niteliyor. Kitabında hayrın ve şerrin Allah’ın elinde olduğunu belirten Bush, Allah’ın başlangıçta İslam’ı yaydığını; fakat Müslümanların daha sonra doğru din olan Hıristiyanlığa döneceğini ve nihayet Mesih’in de dünyaya dönerek hüküm süreceğini söylüyor. Söz konusu kitapla ilgili ilk haberin 2004 yılında yayınlandığı ve Ezher Üniversitesi’ne mensup bir akademisyenin el-Hayat gazetesinde yazdığı bir makalede söz konusu kitabın müellifinin ABD Başkanı George Bush’un büyükbabası olduğu belirtildi. İslam Peygamberine ve Araplara yönelik hakaretler içeren kitabın medyada gündeme gelmesi üzerine kitabın yayıncısının, 13 Aralık 2004’te Reuters aracılığıyla şu açıklamada bulunduğu belirtiliyor. 1-Papaz George Bush’un “Muhammed’in Hayatı” adlı kitabını 1830 yılında yazdığı konusunda tereddüt bulunmamaktadır. 2-Bu Papaz Bush, ABD Başkanı Bush’un doğrudan büyükbabası değildir. Bu bilgi ABD Başkanlarının aileleri ve ataları ile ilgili resmi kitapta mevcuttur. 3-İki bağımsız şecerenin ortaya koyduğu üzere Papaz Bush, ABD Başkanı Bush’un büyük büyük büyük büyük babası olan Abadya Bush’un amcasıdır. 4-“Muhammed’in Hayatı” adlı kitap, 1901’den 2002 yılına kadar el yazması halinde bulunuyordu. 2002 yılında bir yayıncı bu kitabı şimdiye kadar (2004) 50 adet çoğalttı. Söz konusu kitap 2004 yılının eylül ayında Arapçaya tercüme edilerek İngilizcesiyle birlikte yayınlandı. Söz konusu kitapta Araplardan böcek ve haşere olarak söz edildiği bildiriliyor. Kaynak: saafonline

POLİTİKA:: Bilimselliğe ne dedim ben??aa yok bilim gercek değildir inanmayın mı dedim?Yazdıklarımı iyi okusan bi bende bilimsel acıklamaları tabiki var dedim ama bunu sırf bilime bağlayanlara körü körüne inandıklarını söyledim.Amenna tabiki 'İlim Cinde'de olsa gidin öğrenin' şeklindeki hadisleri biliyorum ve inanıyorum tabikide.Benim sormak istediğim neden herseyi bilimsel yolla acıklıyosunuz bilimin ötesindede başka nedenleri var bunu diyorum.Yoksa burda benim bilimselliğe ve çağdaşlığa laf attığım yok.Bu arada gerici dediler bana bilimin dışında Allah katındaki nedenlere bağladığım için kabul ettik hadi diyelim ben gerici olayım.Siz neye dayanarak kendinizi çağdaş,medeni,ileriye dönük biri olarak görüyosunuz??Yada kısa ve öz olarak şöyle desem çağdaşlık nedir öğrenebilirmiyim?? ----- CYRANO:: Şimdi 6 şidetinde bir deprem olur ve bu binalar yıkılırsa. Bu ihmal değil Allah'ın cezalandırması olacak öyle mi. En basitinden diyorum sana %80 inin 6 şiddetinde bir depreme dayanamıyacağı tespit edilmiş tamam,Allahuteala istemese o binaların yıkılmama gibi bi durumuda var.Tabiki sunu ben kabul ediyorum herzaman insanlar bu binaları gerektiği şekilde değilde akıllarına estiği gibi inşa ediyolar.Tabiki Japonyada'ki gibi gerekli önlemler alınabilse tabiki bu depremde can kaybı azalır.Tekrar ve tekrar söylüyorum ben artık anlatmaktan bıktım hala anlamıyosunuz siz.Benim söylemek istediğim şey herkez yaptıklarının bedelini gerek bu dünyada gerek öbür dünyada öder.Ve bir onceki sayfada verdiğim ayetde de deprem bunlardan birisi.Okursanız görmüş olursunuz.tabikide bilimin önemi cok büyük.İstersen sen tüm koşulları son derecede yerine getir,tüm önlemleri gereğiyle al hadi bi deprem oldu o bina yıkıldı diyelim ee ne olcak??Anlatmak istediğimi sanırım anlamışsınızdır..

Yazdığına cevap vermek mi güldürme.Kimsenin mazlumu oynadığı yok..Böyle bir şeyi yapmaya gerek yok. Evet büyük bi iftaharla taşıdım.Sana göre gericilik ne?? yada şöyle mi desek çokmu çağdaşsın sen?? Çağdaş olma kriterin ne senin??Herşeyi bilimsel nedenlere bağlamak mı çağdaşlık.Gericilikte 17 ağustos depremi bilimselliğin dışında İslamiyete göre yorumlamak mı?? Eğer iyi bir tartışmacı olup yazdıklarımı iyi bi okusaydın,sadece cevap vermek için cevap vermiş olmasaydın benim ne demek istediğimi anlardın.Tamamdır ben kabul ettim bilimsel yolla tabiki açıklanır fay'dı tektonik hareketlerdi vs vs...bu böyle uzar gider..Ama olaya sadece bilimsel açıdan bakmak materyalist bi görüş herseyi maddeye bağlamak insanı köreltir.ben bilimi Dinimizden soyutladım diye bir sey mi dedim hayır.. sana göre ben bilimsellikten yoksun kabul ettim, bana görede sen sadece tüm olayı bilime bağladın,sana göre benimki yanlış,bana göre seninki yanlış.Sen benim ve benim gibi düşünenlerin Allahuteala katında nasıl hesap vereceğini düşündün,bende sen ve senin gibilerin nasıl hesap vereceğini düşünüyorum.Ama sadece düşünmekle olur,sen bilgilerinden ,düşündüklerinden ne kadar eminsen,bende en az senin kadar benim düşündüklerimin doğru olduğunu iddia ederim.Bu böyle uzar gider. Sen Mahmut Ünlü Hoca hakkında ne biliyosunda burda atıp tutuyosun,nasıl bu kadar emin olabiliyosun?

Senin gibi tartışmanın ne demek olduğunu bilmeyen birinin öbür dünyayı ağzına alması bile yeteri kadar düşüklük senin için.Konuşmalarına dikkat etmeni isterdim ama bunu senden beklemek zor olsa gerek neyse daha fazla burada seninle tartısmıycam.Ne kadar tartısmayı bilmeyen,mahalle ağzıyla yazı yazan biriyle, saygı dahilinde bile olsa konusup tartısılmadığı burda bi kez daha anlasılıyo.

katılıyorum.Eğer gelicek olursa gercekten hiç hoş karsılanmayacak.

sayın dipnot neden camilere bu kadar kafayı taktınız?? ülkemizdeki kilise sayısıda oldukca fazlalasıyo,neden bu sayıya değinilmiyo?? Müslüman bi ülkedeyiz camilerin sayısının fazla olması cok normal değil mi?? Okul sayısı tabikide artmalı burda size hak veriyorum.İş adamları sacma sapan bir takım mesguliyetlerle uğrasacaklarına,oralara para savurcaklarına ,duyarlı bir vatandas gibi davranıp okul sayısının artmasına destek olabilirler.

Hayatımda görmedim bu şekilde bi başlık.Allah ıslah etsin.

tektonik hareket cart curt gibi bilimsel nedenlerinide cok iyi bilirim emin ol.Ama depremin olmasını sadece bu tip bilimsel materyallere bağlayan insan takımını görüp de gülmemek elde değildir.. Bi ayetde şöyle denir:: Resulullah (sav) buyurdular ki: Şu ümmetim rahmete mazhar olmuş bir ümmettir. Ahirette azaba maruz kalmayacaktır. Onun azabı dünyadadır: Fitneler, zelzeleler ve katl." deprem öldürmüyor kumdan demirden calınan bina öldürüyo gibi kesin bi kanıya varamassın.En basiti Allahüteala istemese kumdan demirden calınan bina öldürmeyebilir.Herseyi bilime bağlamak cok doğru olmaz,işin bir baska boyutuda vardır o boyutuyla berabar bilimsellik önem kazanır.Doğruluk payı daha cok artar. japonya'da yılda bir kaç defa 7 şiddetin üzerinde deprem olmakta peki o zaman ölüm oranı orada neden bu kadar az. Yoksa Allah, Japonları daha mı çok seviyor? Bu şekilde tabir etmeyelimde ben sana aynı soruyu su şekilde sorayım; neden müslüman ülkelerde deprem olunca daha çok insan ölüyor? bununda bilimsel olarak tabi cevabı vardır mesela olması gereken gibi değil de kafanıza estiği gibi yapılaştığınız için gibi. peki başka?? ------ ve DİPNOT adlı uye sünnetin tarihsel geçmişini arastırmama gerek yok.Peygamberimiz sünnetli bir şekilde doğmuş ve peygamberimizin izinden gitmek gerekir diye düşünüyorum ve 'sünnet' hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum. ------ ve POLİTİKA adlı uye benim kimseyi küçümsediğim yok.Hadislerle birileri ekonomik çıkar sağlıyor demişsiniz su birileri kısmını biraz daha acıklayıcı anlatırsanız bende bana düşen gerekli cevabı verebileyim.

Yanlis elestirilmesi gerekir..... yanlisi elestirmemek,kabullenmek anlamindadir.... cözüm var elbette,cözüm islami hayatimiza ve yasadigimiz ülkeye hakim kilmaktir... kafirlerin hükmü altinda yasamaya razi olmak..zaten kaybedistir.. Dinler arasi dialog" "Vatikan" patentli bir "misyon" dur... ABD ve batinin Ortadoguda yapmak istediklerine karsi gelecek kisileri bertaraf etmek,tesirsiz hale getirmek icin destek verdigi...bir politikadir... Ab nide bu politikaya destek verdigi aciktir...onlarda olurki ileride türkiyeyi AB ye alirsak,bunlarin sivri taraflarini atsinlar diye yardim ettigi bir politikadir... hersey aslinda acik ama görmek istemeyenler görmüyor...

Bende zaten bana göre olan doğruları yukarıda yeteri kadar belirttiğimi düşünüyorum.

glikoz tabi anlatır size sunneti farzı ama karsımda bunu anlayabilcek nitelikte insan olursa.Ben sana burda ne kadarda sünnet sudur sunları gerektirir yada farz böyle olmalıdır kelime manasıyla budur desem bile, sen mutlaka buna karsıcak aksi bi fikir (yanlıs bile olsa) soylemek durumundasın.İmzanda atatürkün dediği gibi yapman gerekmezmi senin?? gerçeği kendin aramalısın.

PAPA’nın dinimiz ve Peygamberimiz aleyhindeki nâbeca sözleri “Dinlerarası Diyalog ve Hoşgörü” taraftarlarının suratlarına indirilmiş bir şamardır. Bundan sonra diyalog yapmaya devam edecekler midir? Ramazan geliyor, lüks otellerde papazlarla birlikte görkemli iftarlar yapacaklar mıdır? Dinler arası diyolog diye bişey olmaz. Bu bakımdan dinlerarası diyalog ve misyonerlik faaliyetleri yürütülürken ön plana çıkarılan "hoşgörü, barış, çoğulculuk, farklılıklara tahammül, İbrahimî dinlerin birliği..." gibi kavramsal gücü olan "masum" ve "sivil" tabirlerin, bu meyanda yalnızca birer "maske" işlevi gördüğünü açık ve nettir. bunların tek isteği bizi hindu inekleri gibi yapmak. onca müslümana dünyanın dörtbir yanında işkence edilirken;öldürülürken; çocuklar katledilirken;annelerine ve bacıları tecavüze ugrarken; sen ne hoşgörüsünden bahsediyorsun? tek bilinen hoşgörü ilerde bizim de diğer müslümanların durumuna düşeceğimizdir. yok düşmedik mi o zaman bunun hesabı bize diğer tarafta sorulacaktır.hem de daha çetin bir biçimde. Vatikan için birbirinden ayrı ve bağımsız düşünülemeyecek iki kavramdır bunlar. Vatikan için bir yerde diyalog varsa, orada perde gerisinde misyon(erlik) vardır ve bir yerde misyon(erlik) varsa orası daha önce diyalog faaliyetleri tarafından "uygun zemin" haline getirilmiş demektir. Bu, en azından II. Vatikan Konsili'nden sonra kesin olarak böyledir. ayrıca Ayet görmek isteyenler olmuş buda onlara olsun.. Ey iman edenler! Dininizi oyun ve eğlence tutan ehl-i kitab’ı ve kafirleri dost edinmeyin. Eğer mü’minlerseniz Allah’tan korkun, onlara dostluk yapmayın. (Beyzavi-İbni Abbas-Maide-57)

saygılar diyip saygının ne demek olduğunu öğrenemediğin gibi,gerçek Müslüman nası olur kimi örnek alır onuda öğrenememişsin.gerekli cevap zaten bir baskası tarafından sana gereğiyle verilmiş. Peygamberimizin kendisini örnek almamız demek zaten onun yaptığı herseyi kendimize örnek tutmak demektir.Sünnet nedir?Farz nedir? Bunları bil sonra ahkam kes. Kimsenin beynini hurafalerle doldurduğumuz yok senin o hurafe dediğin şeyler dinimizin emirleri gerekleri.Senin sorunun aynı saygının ne demek olduğunu bilmemen gibi dinimizin gereklerini sartlarını bilmemendir. Bak mesela Hindistan'da ineğe tapılıyo demekki içlerinden öylemi geliyo senin düşüncene göre öyle yazık ya hala sen ve senin gibi insanları görmek beni insanlığımdan utandırıyo. Görelim senide saygı abidesi.