Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

kardelen83

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    92
  • Katılım

  • Son Ziyaret

kardelen83 tarafından postalanan herşey

  1. Öperseniz beyefendi degilsinizdir, Öpmezseniz adam degilsiniz. Iltifat edersiniz yalan der Etmezseniz birakir gider. Her istegine evet derseniz karaktersiz olursunuz Karsi çikarsaniz anlayissiz. Çok yanina giderseniz sıkıldım der Az giderseniz küser. Iyi giyinirseniz çapkinsin der Dikkat etmezseniz zevksizlikle suçlar. Kıskanırsınız huyun kötü der Kıskanmazsınız sevmiyorsun der. Siz bir dakika geç kalin kiyamet kopar Kendisi bir saat gecikirse bunda ne var. Arkadasinizla bulusursunuz adi ihmal olur O bulusur "Bizim kizlar" olur. Siz baska kadina bakacak olsaniz gözleriniz oyulur Baska bir adam ona baktığında adı hayranlık konur. Konustugunuz anda dinlemenizi ister Dinlediginiz anda "Neden konusmuyorsun?" der Kisacasi... Sade ama çok karışık. Zayif gibi ama çok güçlü. Akil karıştıran ama hayranlık uyandıran. Insani çıldırtan ama mükemmel! Bu arada tercümelerin de kadın gibi oldugunu belirtmek isterim... Çok güzelse nadiren sadıktır. Çok sadıksa da nadiren güzel
  2. Delikanlı adam scooter tipi motorlara binmez. Delikanlı adam light cola içmez. Delikanlı adam More ve benzeri sigaralar içmez. En delikanlı olanı Camel içer. Delikanlı adam sahte isimle veya isimsiz iş yapmaz. Delikanlı adam laga luga yapmaz. Delikanlı adam dedikodu yapmaz. Delikanlı adam ayağını yorganına göre uzatmaz. Uygun yorganı yoksa yorgansız yatar. Delikanlı adam rejim yapmaz. Diyet yoğurt, peynir vs. yemez. Delikanlı adam fino ve benzeri köpekler gezdirmez. Delikanlı adam kısa pantalon giymez. Zorunlu hallerde şort giyer. Delikanlı adam saçını boyatmaz, saç ektirmez. Delikanlı adam az konuşur, öz konuşur. Delikanlı adam kodu mu oturtur. Delikanlı adam Televole ve benzeri programları seyretmez. Delikanlı adam bira içmek isterse soğuk efes içer. Labunya birası içmez. Delikanlı adam silahını sadece temizlik için kullanır, süs için taşımaz, kullanmayacaksa çıkarmaz ve göstermez. Delikanlı adam Labunya gibi sakal bırakmaz. Örnek : Hakan Şükür, Mirkelam. En delikanlı olanı kirli sakal ile dolaşır. Delikanlı adam borcunu öder. Sadece diğer delikanlılardanborç alabilir. Labunyalardan borç almaz. Delikanlı adam mezesiz de içer. Delikanlı adam sallama çay içmez. Delikanlı adam Malibu, Archies gibi Labunya isimli içkileri içmez. Öncelikle rakı, viski, votka, cin, rom, tekila gibi içkileri içer. Delikanlı adam sadece delikanlıların müziğini dinler, Labunya müziği dinlemez. (Techno, Acid, vb) Delikanlı adam delikanlı gibi giyinir. Delikanlı adam diğer insanları sömürmez. Labunyaları bile. Delikanlı adam modayı takip etmez. Delikanlı adam küpe takmaz, Labunya gibi saç uzatmaz. Delikanlı adam kamyoncu kültürüne saygı gösterir. Delikanlı adam taksici ve minibüsçü kültürünü sevmez. Delikanlı adam korkabilir, ama korktuğunu belli etmez. Delikanlı adam delikanlı adamı kollar. Delikanlı adam delikanlı gibi dans eder. Labunyalar gibi dans etmez. Delikanlı adam Haydar Dümen ve Güzin Abla gibi şahsiyetler ile muhattap olmaz. Delikanlı adam kağıt helva, pamuk helva ve elma şekeri yemez. Delikanlı adam sakız çiğnemez. Delikanlı adam röntgencilik ve teşhircilik yapmaz. Delikanlı adam papyon takmaz. Zorunlu hallerde kravat takabilir. Delikanlı adam astroloji, yoga, fal, aerobik, step gibi labunya işleri ile uğraşmaz. Delikanlı adam sarhoş olmaz. Olursa da belli etmez. Delikanlı adam pantolon askısı takmaz. Delikanlı adam parlak renkli elbise giymez. Delikanlı adam altın diş takmaz. Delikanlı adam kimseyi ispiyon etmez. Labunyaları bile. Delikanlı adam laf atmaz, sarkıntılık yapmaz. Delikanlı adam canım, cicim ve hayatım gibi kelimeleri gereksiz yere kullanmaz. Delikanlı adam sevgilisiyle el ele dolaşmaz. Delikanlı adam hasta numarası yapmaz. Delikanlı adam artistik yapmaz. Delikanlı adam acil durumlar dışında koşmaz. Delikanlı adam light sigara içmez. Delikanlı adam labunyalar gibi askerden kaçmaz. Delikanlı adam kendisinden uzun boylu kızlarla dolaşmaz
  3. Evimden koptum gittim gorevimin basına Anamın yuzu babamın sesine hasret kaldım bir basıma Baba ocağı ana kucağı değil burası Ölum yanı basımızda Bir ben bir allah birde kopekler var Gabar dağında Usudum titredim soğuk esen yeller ile Hasret kaldım oğlum diyen dillere Gelemem pisirme sewdiğim yemekleri Askerim ben sınırdayım anne Kopeklerin sesleri ıraktan gelir Emir gelmedi vuramadık anne Yanımıza kadar geldiler aldılar arkadaslarımızı bizden Hic bir sey yapamadık anne Oğlun simdi sınırda operasyonda Elinde tufek azrailin karsısında Gorundu kopekler atese basladık Gordun iste bugunde olmedim anne Senden cok uzakta atar kalbim Seni arar gozlerim seni soyler dilim Bir kokuna birde yuzune hasretim 460 gun sensiz gecermi anne Ulkenin her yerinden gelmisiz Terore ates pusurup komando secilmisiz Sizler rahat uyuyun biz sınırdayız Hicbir kopeği içeri sokmayız Olursemde uzulme kopeklere umut verme Basın yukarda goğsunu gere gere soyle Bağır bağıra bildiğin kadar VATAN SAĞ OLSUN diye anne Dağcı Komando Cavus Eren
  4. bu neydi böle yaa ..göz yaşlarımı tutamadım güzel paylaşımdı teşekkür ederim . hiç kimsenin akşı umarım böle sonuçlanmaz ..Allah korusun
  5. Behram' a aşık oldumm gerçekten çok yakışıklıymış Allah sahibine bağışlasın teşekkürler arkadaşım güzel paylaşımdı
  6. dost dedıgın boyle olmalı Genç adamın biri, dermiş babasına her gün; 'Benim de dostlarım var, sendeki dost gibi' Baba, itiraz eder, olmaz öyle çok dost, hakikisi belki bir, belki iki, Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki... Devam eder durur konuşma...Aralarında başlar bir tartışma, Karar verirler bir sınava, dostun hakikisini anlamaya... Bir akşam bir koyun keserler, ve koyarlar çuvala. Baba der ki oğluna, 'Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna'. Çuvaldan kanlar damlamakta, sanki öldürmüşler de bir adamı, koymuşlar çuvala, dıştan böyle sanılmakta. Delikanlı sırtlar çuvalı, gider en iyi bildiği dostuna, çalar kapıyı. O dost, bakar ki bir çuvala hem de kanlı, Kapar hızla kapıyı delikanlının suratına, almaz içeri arkadaşını, böylece tek tek dolaşır delikanlı, kendince tanıdığı, sevdiği dostlarını. Ne çare, hepsinde de sonuç aynıdır.Evlat geriye döner ama içten yıkılır... Babasına dönerek; haklıymışsın baba ' der. Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana. Baba 'hayır Evlat 'der, benim bir dostum var bildiğim.Hadi, çuvalı alda bir kerede git ona' Genç adam, çuvalı sırtlar tekrar. Alnından ter, çuvaldan kanlar damlar...Gider, baba dostuna. Kabul görür, sevinir. O dost, delikanlıyı alır hemen içeri.Geçerler arka bahçeye.Bir çukur kazarlar birlikte, çuvaldaki koyunu gömerler adam diye, üzerine de serpiştirirler toprak.Belli olmasın diye dikerler sarımsak... Genç adam gelir babasına; 'Baba, işte dost buymuş' diye konuşunca, Babası; 'daha erken, o belli olmaz daha. Sen yarın git O'na, çıkart bir kavga, Atacaksın iki tokat, hiç çekinmeden ona, işte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi. Sonra gel olanları anlat bana...' Genç adam, aynen yapar babasının dediğini, Maksadı anlamaktır dostun hakikisini, babasının dostuna istemeden basar iki tokadı! Der ki tokadı yiyen DOST; 'Git de söyle babana, biz satmayız Sarımsak tarlasını Böyle iki tokada'! Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli... Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı... Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı... Dost dediğin;fanatik olmalı; Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli. Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli, Ve ağladığında, seninle ağlamalı... Ama hepsinden daha çok; Dost matematiksel olmali; Sevinci çarpmalı... Üzüntüyü bölmeli... Geçmişi çıkarmalı... Yarını toplamalıi... Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı... Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük Olmalı... İşi bitince seni bir tarafa atmamalı... MEVLANA...............
  7. Bir kadının Aşkı... Karımı 1998'in sonbaharında kaybettim... Yedi senelik evliliğimizin iki senesini kanser tedavisi için hastanelerde geçirmiştik. Karım, her evlilik yıldönümümüzde ikimizin fotoğrafını çerçeveler,"Bunlar bizim hayatımızın gölgeleri"derdi.. Öldüğünde, yedi tane resmimiz vardı. 97'in bir gecesinde onu aldattım. Oysa ona sürekli onu ne kadar çok sevdiğimi ve sonsuza kadar sadık kalacağımı söylerdim. Ölmeden iki hafta önce yine aynı şeyi tekrarladım. Tuhaf bir gülümsemeyle baktı bana ve sadece: "Biliyorum" dedi. İzmir'e kar yağdığı gün, yani bir ay önce, evdeydim.Fotoğraflarımıza bakıyordum yine... Her çerçevenin altında bir harf olduğunu ilk kez o gün fark ettim. -A. -R. -K. -A. -S. -I. -N. Gerisi için yılları yetmemişti. Ama sanırım "Arkasına bak"yazmaya filan niyetlenmişti. Hemen çerçevelerin arkasına baktım. Hiçbir şey yoktu. Sonra birşey dürttü beni, hepsini teker teker söktüm. İnanabiliyormusunuz,her birinin arkasından bir mektup çıktı!Geçirdiğimiz her sene için sevgi dolu sözler yazmıştı. 1997'deki resmimizin içinden çıkan zarf ise simsiyahtı. Ve içinden şu sözler çıktı:"14 Mart 1997/Gözlerin bana başka birine dokunmuş gibi baktı/Söylemene gerek yok,biliyorum..." 2002'deyiz. Onu kaybedeli 4,aldatalı 5 yıl oluyor.İçim acıyor şimdi. Çünkü kadınlar biliyor, hissediyor... seviyorum diyenin sevgisinden şüphe et, çünkü; aşk sessiz,sevgi dilsizdir... Ayşe ARMAN
  8. Banka Müsteri Servisine Gelen Telefonlar - Temsilci : Esinizin cep telefonu numarasini alabilir miyim? - Müsteri : su anda hatirlayamadim ama valla sizin karsinizda kendimi mal gibi hissettim simdi. --------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Annenizin evlenmeden önceki soyadini ögrenebilir miyim? - Müsteri : Benim anamin bir ayagi çukurda,kizligi mi kaldi? - Temsilci : Medeni Durumunuz? - Müsteri : Erkegim!!! ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Ekin Bey'le görüsebilir miyim? - Müsteri : O bay degil bayan!!!!!! ve size teessüf ederim. ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : E-mail adresiniz varsa alabilir miyim? - Müsteri : ç[email protected] ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : E-mail adresiniz varsa alabilir miyim? - Müsteri : [email protected] kendisine çok benzerimde?(aferin?) - Temsilci : Cep telefonu kullaniyor musunuz? - Müsteri : Nokia 3210'um var ama satacagim. simdi küçükleri çikti onlardan alicam. - Temsilci : Hayirli olsun. Numarasini ögrenebilir miyim? - Müsteri : Kontürlü? O daha iyi oluyor bilior musun? Vergi yok falan.(oldu?.) ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Mezun oldugunuz ilkokulunuzun adini alabilir miyim? - Müsteri : Nerden ögrendiniz ilkokul mezunu oldugumuzu? ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Medeni durumunuz? - Müsteri : Bekarim - Temsilci : internet subesine kayitli misiniz? - Müsteri : Esim kullaniyor. - Temsilci : Bekarim demistiniz! - Müsteri : Ben hergün kalbime imza atiyorum!!!! (imam nikahi ) ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Cep telefonu kullaniyor musunuz? - Müsteri : Gazeteden kuponla almistim on gün sonra gelecek.. ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : iyi günler Nasil yardimci olabilirim? - Müsteri : Benim dün son ödeme tarihiymis extre bugün geldi. Bugün yatirirsam faiz islermi? - Temsilci : Evet geciktirdiginiz için faiz isler. - Müsteri : Ne biçim bankasiniz diger bankalar böyle olunca faiz almiyorlar iptal ediyorlar. - Temsilci : Su andaki uygulama böyle, Baska yardimci olabilecegim birkonu var mi? - Müsteri : Yok - Temsilci : iyi günler size - Müsteri : Size kötü günler. Köpek siçsin sizin bankaniza!!!!! ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : iyi günler Erdinç Beyle görüsebilir miyim? - Müsteri : Babam Tuvalette hemde yeni girdi 1 saat çikmaz simdi ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : Evli misiniz ? - Müsteri : Hayir müzmin bekarim. Aman evladim sen sen ol sakin evlenmeyecegim deme. Bak güzel bir isin varmis,bankada birini ayarla yasin geçmeden bir an önce evlen. Sonra bizim gibi tursunu kurmasinlar. Abla nasihati !!! ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : iyi günler! inci Hanim'la görüsebilir miyim? - Müsteri : Annem haciya gitti, 28'inde gelecek. ---------------------------------------------------------------------- - Temsilci : iyi günler Kadriye Hanim'la görüsebilir miyim? - Müsteri : Yavrum Kadriye ablan banyoda. Mehmet sen misin yoksa _________________
  9. Sevgili Aslı....!! Artık içimdeki sıkıştırılmış duyguları "unzip" etmenin zamanı geldi. Seni ram'inin alamayacağı kadar çok seviyorum. Sana karşı bütün "protectlerim disable" durumda. Seni ilk gördüğüm anda formatlandım. Bütün cache'lerim durdu, shadow ram'lerle ayakta duruyorum. Bana öyle bir sistem transfer ettin ki, hiç bir komut artık beni senden ayıramaz. Senden başka herşey benim için "bad command or file name". Seninle çoklu ortamlar da dahil, her ortamda mutlu olabilecegimi biliyorum. Senin megahertz''in beni de ateşliyor. Bakışların beni taa derinden "scan" ediyor. Sana çok güveniyorum, bu mektubumu başkasina "forward" etmeyeceğini de çok iyi biliyorum. Ben, seninle evlenmek istiyorum Aslı. Seninle mutlu bir "ağ yapılandırması" oluşturmak istiyorum. TCP/IP , netBEUI, IPX/SPX her türlü protokolde uyuşuyoruz seninle, istediğin zaman ağ yapilandirmamiza Microsoft ağlari için istemci ekleyebiliriz. Biliyorum sen benden oldukça gençsin ama tanıdığım iyi bir donanımci var, kendimi senin için "upgrade" ettirebilirim. Evleninceye kadar da söz; sana hiç bir şey "insert" etmeyeceğim. Evlenmeden önce DR NORTON''dan randevu aldım, ikimiz de usulen bir virus taramasindan geçeceğiz. Merak etme hiç bilmediğim lisanssız software'lerle ilişkim olmadi. Senin icin hardware'i taş gibi diyorlar, ancak biliyorsun ki benim için software guzelliği hardware güzelliğinden önde gelir. Aslı, seninle biz cok dvd'ler seyredeceğiz. Sana evlilik yıldönümünde 24 hızlı "rewritable dvd" alıcam. Pembe slotlu kasamız, icinde nurtopu gibi hard disklerimiz olacak. Tatillerimizde ikimiz de birer windows gezgini olacağız. Daha sonra da ver elini internet. Sana güzel görünmek için öyle çok çalışacağım ki, üç hafta sonra karşına 21 inch plazma ekran gibi çıkacağım. Ondan sonra istersen beni duvarına bile asabilirsin. Akşamları dizlerinin üzerinde bir laptop gibi yatacağım. Asla uyku moduna geçmeyeceğim Aslı... Biz seninle ışıkları kapatıp kucaklarımızda klavye sabahlara kadar chat edeceğiz. Ancak ilk yillarda senden biraz tasarruflu olmani isteyeceğim, onun için screen saver, standbye modu vs. anlarsın ya açık dikkatli olmanı isteyeceğim. Salonumuzun baş köşesine babamın eski 8 MHz 10 megabaytlık 8088 bilgisayarını koyacağım, malum şark köşeleri bana hep çok sıcak gelmiştir, yanına da 5,25 lik disketler. O biçim nostalji olacak. Hatta yılbaşı akşamları tetris falan oynayabiliriz. Kendimizi hep geliştireceğiz, zaman hangi ram'i gerektiriyorsa uygulayacağız. Birbirimizden fikir download'unu bir gurur meselesi yapmayacağız. Aramizda ayrı gayrı olmayacak, bu ağın server'i benim demiyeceğiz hiçbir zaman. Herkes birbirinin sörfüne saygi duyacak. Hadi gel, önümüzde paylaşıma açılmış bir hayat var. Seni istemek için Server'ini gönderen o herifin sitesini crack ettim. Ben geleneklere sadık kalmak istiyorum şeker Aslı'cığım. TV kartını kız tarafı alırmış. Seni, çeyiz sandığındaki emek emek doldurduğun cd-rom'larla bekliyorum. Ben de sana xxx.com dan beş taşlı bir yüzük siparişi verdim bile. Nikahımızda da "real player" çalacak... Home page'indekilere de çok selam, her baytını öpüyorum, CPU'm daima seninle. Not: CPU'umdaki bu ateşi hiç bir fan söndüremez. Eğer "connection" isteğime "reply" etmezsen "partition"umu silip "boot" uma virüs bulaştıracağım. SIMDI BU MAILI KAPATABILIRIZ. are you sure (Yes/No/All)? _________________
  10. HER LAFA KARIŞMAYIN ) OTOBUSLE GIDERKEN, BOLU DAGI'NDA VERILEN MOLADA HEMEN TUVALETE KOSTURDU KORKUNC SIKISMISTI. SANSINA BOS KABIN BULUP KENDINI ORAYA ATTI... TAM OTURMUSTU KI YAN KABINDEN BIR SES "MERHABA" DEDI, ADAM SASKIN "MERHABA" DIYE CEVAP VERDI SES DEVAM ETTI: NASILSIN? ILK DEFA BASINA BOYLE BIR SEY GELIYORDU... YINE SASKIN SASKIN YANITLADI: SAGOL IYIYIM. SEN NASILSIN? SES SORDU: NE YAPIYORSUN? BIR AN TEREDDUT GECIRDI. ADAM ONUN TUVALETTE OLDUGUNU BILDIGI ICIN MUTLAKA NE YAPTIGINI DA BILIYORDU. BASKA BIRSEY ANLATMAK ISTEDI VE "BEN" DEDI ISTANBUL'DAN ANKARA'YA GIDIYORUM. SEN NEREYE GIDIYORSUN? ADAMIN SONRAKI CUMLESI BU MUHABBETI SONA ERDIRDI. HAYATIM, TELEFONU KAPATIYORUM. YANDAKI TUVALETTE BIR GERIZEKALI VAR. SANA SORDUGUM SORULARA YANIT VERIP DURUYOR. BEN SENI SONRA ARARIM.
  11. gece yağmuru ne kadar güzel ne kadar içten insansın sen böle ... 76 kuralı okuyup yorum yaptığın için çok teşekkür ederim arkadaşım .. samimiyetini asla yitirmemen dileği ile herşey gönlünce olsun
  12. Türk olmanın 76 kuralı Eğer aşağıdakilerin bazılarını ya da hemen hemen hepsini yapıyorsanız kendinizle övünün çünkü TÜRK'SÜNÜZ..... 1...Kağıt mendili kumaş mendil gibi günlerce buruşuk şekilde cebinde taşır. 2...Rüzgarli havalarda küller uçmasin diye küllüge su koyar. 3...Serçe parmağını kulağına sokup iyice sallayarak karıştırır. 4...Ancak bir Türk gazete bulmacasını hep başkalarına sora sora çözebilme becerisini gösterip, kendisi çözdü diye sevindirik olabilir. 5...Sakal tıraşı olduktan sonra kanayan yerlerine küçük kağıtlar yapıştırır.. 6...Evdeki yaşlılar da kullanabilsin diye tv kumandasi, telefon gibi aletlerin üzerindeki tuşların Türkçesini tercüme edip yapıştırır. (on-aç; off-kapa; redial-tekrar ara; volume-ses vb...) 7...Çayı soğumasın diye çay tabağının içine sıcak su koyarak soğumasını önler. 8...Soba borusu aktığında yoğurt kaplarını telle soba borusuna bağlar. 9...Nezle olunca tuvalet kağıdını uzun bir şerit yaparak kullanır. 10..Diş fırçasıyla dişini fırçalamayıp da saçını boyamak için kullanan birini görürseniz, o saçını seven bakımlı bir Türk'tür. 11..Konuşma yeteneği olan hayvanlara ilk olarak küfür etmesini öğretir. 12..Sahilde mayosunu kabinde giymek yerine arkadaşlarına havlu tutturarak giymeye çalışıp bir de arkadaşlarına "bakmayın lan" diye çıkışır. 13..Denize girip güneşlendikten sonra aşırı derecede yanan sırtına yoğurt sürerek iyileştirebilir. 14..Dolmuşta veya otobüste bozuk paraları avucunda toplayıp şıkır şıkır çevirip ses çıkartır. 15..Herhangi bir yere hesap öderken arkasına dönüp gizli gizli para sayar. 16..Denizde "suyun altında nefessiz ne kadar kalabiliyorum" diye deneme yapıp boğulma tehlikesi geçirir. 17..Beton döktükten sonra bir sanat eserini bitirmişçesine beton kurumadan tarih ve imza atar. 18..Çorabının kirlenip kirlenmediğini burnuna götürüp kısa süreli koklayarak anlayan kişi temizliğine düşkün bir Türk'tür. 19..Simit yedikten sonra, masaya dökülen susamları parmağının ucunu ıslatarak toplayıp yutar. 20..Daha birinci telefon zili çaldığında telefonun başına dikilir ama açmak için ikinci kez çalmasını bekler. 21..Yeni yapılmış bir binanin yeni takılmış camına beyaz boyayla S harfi yazar. 22..Bir dükkana girip, onun bunun fiyatını sorduktan sonra "abi araba beş dakka dursun, ben hemen gelicem" deyip 2 saat sonra gelir. 23..Okul yıllığında kendisi hakkında; okulu kırıyordu, kopya uzmanıydı gibi yazıları arkadaşlarına gösterip bununla övünür. 24..Gazete bayiinin önünde durup da asılı olan gazeteleri ayak üstü okur. 25..Cebinden çıkardığı paraların içinde en eskisini özenle arayıp bulduktan sonra para üstü verir. 26..Günlük gazeteyi alıp evinin bir köşesinde biriktirir ve kuş kafesinin altına sermek için, kışın sobayı tutuşturmak için, bardak çanak sarmak için kullanır. 27..Trafikte ambulansın peşine takılarak sıkışıklıktan kurtulup, uyanıklık yaptığını zanneder. 28..Kağıt paraların üzerine not alır ve parayı harcadığı için notu kaybeder ya da elden ele dolasacağını bildiğinden komik yazılar yazar. (Paranın ön yüzüne "tehlike anında arkayı çeviriniz" arkasına da "şimdi değil salak tehlike anında" yazanlardan bahsediyoruz) 29..Gece aşırı nem ve sıcak olmasına rağmen, üzerine örtmese de yanına yorgan alıp yatar. 30..Çocuğu yanlışlıkla elini kestiği veya düştügü için ağladığında elini kesti veya düştü diye çocuğunu döver. 31..Taksi tuttugunda taksicinin yanina oturur Eger üç dört kisi taksi tutuyorsa , taksi parasini veren kisi ön koltuga oturur. 32..Kredi kartinin islevsel kismi zarar görmesin diye selobant yapistirir 33...Denize yüzmeye gidip de yüzdügü yere afedersiniz iseyen birini göremeseniz bile ve sonra da piskin piskin "suyu isitiyorum oglum fena mi? " veya "kocaman deniz ne olacak ki " der. 34..Kaldirimda yürümeyip de cadde ortasinda yürür ve yanindan hizla geçen arabaya da " Çarpsaydin bari ! " diye tepki gösterir. 35..Bir turiste adres tarif ederken bagira bagira Türkçe konusur. 36..Bes genci yazin ögle sicaginda , beyaz renkli Sahin marka bir otomobilin içinde , atletli olarak sokaklari turladiklarini görürseniz bilin ki onlar Türk'tür. harbiden çok var bunlardan. 37..Alisveris merkezlerindeki güvenlik kameralarinda saç tarar. 38..Birini çagirmak için kapi zilini çalmak yerine evin camina tas atarak amacina ulasmaya çalisir. 39..Kürdanla disini karistirip önce çikarip bakar , sonra tekrar agzina koyar. 40..Ütü fisi , teyp fisi veya televiyon fisi kablosunun bakir teli disari çikmis ise çocuklari elektrik çarpmasin diye bakir teli selobantla yapistirir. 41..Yemegini yedikten sonra tatli yiyecekse , bulasik çikarmamak için çatalini veya kasigini iyice yaladiktan sonra tatlisini yer. 42..Ailece televizyon izlenen bir evde kumanda babanin elindeyse ve o ne izlerse digerleri de onu izlemek zorunda kalir. 43..Ceket giyecekse gözükmez diye gömlegini ütülemez, kazaginin altina giyecekse sadece gömlegin yakasini ütüler. 44..Çantasinin içinde yeni tanistigi birisine bile çekinmeden göstermek üzere en güzel fotograflarini ve aile albümünü tasiyan birisini görürseniz hemen boynuna sarilmayin yoksa çantayi kafaniza yiyebilirsiniz , çünkü o kisi bir Türk kizidir. 45..Bir türk esnafi , müsterisinden aldigi parayi önce iki ucundan tutup iki defa gerginlestirir daha sonra da günese dogru tutup bakarak sahte olup olmadigini anlar. 46..Fayton , at arabasi ve el tezgahina bisiklet kornasi takma fikrinin patenti yüzde yüz bir Türk'e aittir. 47...Evin bir odasinin ampülü patladigi zaman yenisini almayip da fazla kullanmadigi bir odanin ampülünü onun yerine takar. 48..Evinde bulunan saksilarin dibini kültablasi olarak kullanir. 49..Dislerini gazoz açacagi , findik ve ceviz kiracagi olarak kullanir. 51.. Isinde iyi olan birisini överken hakaretle iltifat eden bir Türk'ten baskasi olamaz. (Serefsizin oglu ne is yapmis be kardesim, helal olsun) 52..Aracin sinyal lâmbalari dururken kolunu çikararak "dönüyorum" hareketi yapar. 53..Yemegin etini en sona birakir. 54..Trafik isiklari kirmizidan yesile döndügünde önündeki herkesi salak sanarak kornaya basar. 55.. Dingildeyen bir masanin ayagina kagit sikistirma fikri bir Türk'ündür.. 56..Dislerinin arasindan "viij viij" diye ses çikarir. 57..Tv'de film seyrederken filmin oyunculariyla muhatap olan (dur oraya gitme öldürecekler seni) Türk sinema severlerdir. 58.. Kulagini kalem ya da örgü sisiyle karistirabilir. 59.. Arabasina öküz, köpek, horoz sesli korna taktirma fikrinin patenti bir Türk'e aittir. 60.. Gazete kagidini en iyi sekilde kullanir.(Cam silme bezi, külah, mendil, sofra bezi ) 61.. Ancak bir Türk kadini, denize dikkat çekmemek için elbiseleriyle girip, bütün dikkatleri üzerine çekebilir. 62..Plastik yogurt kabini saksı yapar. 63..Arabasinin arkasina yazi yazar . (Rahmetli de sollardi, tek rakibim THY, kroyum ama para bende) 64.. Uçakta bulunan tanidiklarina uçak havalandiktan sonra görmeyecegini bildigi halde el sallar. 65..Çignedigi sakizi daha sonra çignemek üzere kafasindaki tülbende yapistiran bir Türk kadinindan baskasi degildir. 66..Tek abdestle beş vakit namaz kılmak için iki büklüm kıvranır. 67..Desenlerini çok beğenerek aldığı yeni bir mobilyayı üstüne bir örtü örterek kullanır. 68..Çayı, çay tabağına döküp içer. 69..Geçirdiği bir trafik kazasından sonra kanlar içinde çıkıp, çarpılmış arabasına üzülür. 70..Tüp kaçırıyor mu, kaçırmıyor mu diye kibrit yakıp kontrol eder. 71..Yemekte eti bıçakla değil, çatalın yanıyla kesmeye çalışır. 72..Kırmızı ışıkta durduğunuz için size ancak bir Türk bağırabilir. 73..Otoyolda, otomobilin gaz pedalına tuğla koyup, yorulmadan kullanma fikri bir Türk'ündür. 74..Cola'yi çalkalayıp fışkırtarak asitsiz içmeyi akıl edebilir. 75..Elektronik hesap makinesini, uzaktan kumandayi naylona sarmış, üzerine de ambalaj lastiği geçirmiş birini görürseniz Türk'tür. 76..On yıllık bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarını çıkarmadan kullanma becerisini gösterir.
  13. WordPerfect'in yardım hattında banda alınmış bir telefon konuşması. Bu konuşma sonrası helpdesk elemanı işinden kovuluyor. Kovulduktan sonra da şirketi kendisini "Gerekçesiz" işten çıkardığı için mahkemeye veriyor. İşte Telefon Konuşması : - Yardım hattı, buyrun, nasıl yardımcı olabilirim? - Bir sorunum var. - Nasıl bir sorun? - Yazı yazıyordum, birden bütün kelimeler gitti? - Gitti mi? - Yok oldu! - Ekranda şu anda ne görüyorsunuz? - Hiç bir şey. - Hiç bir şey mi? - Yazdığım hiç bir şey ekrana çıkmıyor. - Hala Wordperfect programında mısınız yoksa programdan çıktınız mı? - Bunu nereden bileyim? - Ekranda bir "C" harfi görüyor musunuz? - Bir "hece" mi... - Boş verin. Ekranda yanıp sönen bir çizgi var mı? - Söyledim ya hiç bir şey yazmıyor. - Monitör üstünde yanan bir lamba var mi? - Monitör ne? - Ekranı olan yer, televizyon gibi... Çalıştığını gösteren küçük bir lamba var mı? - Bilmiyorum. - Monitörün arkasına bakın, oraya bir elektrik kablosu giriyor olması lazım. Görebiliyor musunuz? - Evet. - Harika, o kabloyu takip edin duvarda elektriğe bağlı mi bana söyleyin. - Bağlı - Harika. Monitörün arkasına bakınca bağlı olan tek kablo mu gördünüz, yoksa iki tane mi? - Görmedim. - Tekrar bakar mısınız, ikinci bir kablonun da bağlı olması lazım. - Evet buldum. - Tamam, şimdi onu takip edin bilgisayara bağlı mı diye bakin. - Kabloya ulaşamıyorum. - Ulaşmayın, bağlı mı diye bakabilir misiniz? - Olmuyor. - Bir şeyden destek alıp eğilip bilgisayarın arkasına baksanız.... - Eğilmek dert değil, karanlık olduğu için bakamıyorum. - Karanlık? - Ofisin ışıkları kapalı, pencereden gelen ışık yetmiyor. - Ofisin ışıklarını yakın. - Yanmaz. - Neden? - Elektrikler kesik. - Elektrikler mi kesik. Tanrım...!(kısa bir sessizlik) Bilgisayarın kutusu, kitapları herşeyi duruyor mu? - Evet dolapta. - Şimdi bilgisayarı sökün , aynen aldığınızdaki gibi paketleyin ve aldığınız dükkana iade edin. - Durum bu kadar kötü mu? - Korkarım öyle! - Peki tamam. Onlara ne diyeceğim? - "Ben bilgisayar kullanamayacak kadar aklı başında değilim" diyeceksiniz...
  14. BİR PİLİÇ YOLDA KARŞIDAN KARŞIYA GEÇER >> >>SORU >>** Piliç karsidan karsiya niçin geçer? >> >>YANITLAR: >>RENE DESCARTES: Yolun öbür tarafina geçmek için. >>EFLATUN: Iyiligi için. Gerçek, öteki taraftadir. >>ARISTOTELES Karsidan karsiya geçmek pilicin dogasidir. >>KARL MARX Tarihsel olarak kaçinilmazdi. >>HIPOKRATES Pankreasinin asiri salgisi yüzünden. >>MARTIN LUTHER KING JR. Tüm piliçlerin nedenini açiklamak zorunda >>kalmadan özgürce karsidan karsiya geçtikleri bir dünya düslüyorum. >>RICHARD M. NIXON Piliç karsidan karsiya geçmedi, tekrar ediyorum, >>piliç asla yolun karsisina geçmedi. >>SIGMUND FREUD Pilicin karsidan karsiya geçmesiyle ilgilenmeniz, >>sizde güçlü ve latant bir cinsel güvensizlik duygusunu ele >>vermektedir. >> >>BUDA Bu soruyu sormak, sizin kendi piliç doganizi inkâr etmektir. >> >>GALILEI Oysa piliç karsidan karsiya geçiyor... >> >>CHARLES DE GAULLE Piliç belki yolun karsisina geçti, ama otoyolun >>karsisina henüz geçmedi. >> >>EINSTEIN Pilicin yolun karsisina geçmesi ya da yolun pilicin >>ayaklari altinda yer degistirmesi, tümüyle sizin gösterdiginiz >>referansa baglidir. >>BILL CLINTON Anayasa üzerine yemin ederim ki bu piliçle aramda hiç >>bir sey geçmemistir. >>GEORGE W. BUSH Pilicin bu yolda BM kararlarina ragmen >>cezalandirilmadan karsidan karsiya geçmesi, demokrasiye, özgürlüge >>ve adalete kafa tutmaktir. Bu durum, o yolu bizim çoktan bombalamis >>olmamiz gerektigini göstermektedir. Bölgede barisi saglamak >>amaciyla ve savundugumuz degerlerin tavuk türü teröristler >>tarafindan bir kez daha ayaklar altina alinmamasi için Amerika >>Birlesik Devletleri oraya karadan 243 bin GI, havadan 846 >>bombardiman uçagiyla desteklenen 17 uçak gemisi, 46 firkateyn ve >>154 kruvazör göndermeye karar ve bu güçlerine özgürlük ve demokrasi >>adina 5 bin kilometre çapindaki bir alanda bulunan tüm kümesleri >>yerle bir etmek görevi vermistir. Bu kutsal görev, ülkede uzaktan >>yakindan kümese benzeyen her seyi bir avuç kül haline getirinceye >>kadar sürecek ve küstah kümes efradini milletimize kafa tutmasi >>önlenecektir. Hükümetimiz, ondan sonra ülkedeki kümeslerin >>standartlara uygun biçimde yeniden insasina ve baslarina ABD >>Büyükelçisi tarafindan demokratik olarak seçilecek bir horoz >>geçirmeye karar vermistir. Kümeslerin yeniden insasi finansmana >>karsilik olarak, bölgedeki tüm yem üretimine 30 yil süreyle el >>koymakla yetinecegiz. Yerel canlilarin, bizimle isbirligi >>yaptiklari takdirde yem üretiminin bir miktarindan özel fiatlarla >>istifade ettirilmesi öngörülmüstür. Bu yeni adalet, özgürlük ve >>baris kümesleri ülkesinde, sizi temin ederiz ki bir daha asla bir >>piliç bir yoldan karsi karsiya geçmeye kalkmayacak, çünkü yol >>kalmayacak ve piliçlerin de yürüyecekleri bacaklari >>olmayacaktir.Tanri Amerika'yi takdir etsin! >>SÜLEYMAN DEMIREL Piliç geçmisse geçmis, geçmemisse geçmemistir. >>TANSU ÇILLER Bu memleket için karsidan karsiya geçen piliç de >>bizimdir, üstünden geçen traktör de bizimdir. >>R. TAYYIP ERDOGAN Ben tavuklu sandviç de satmistim. >>ABDULLAH GÜL Hayir, bana böyle bir bilgi verilmedi ama karsidan >>karsiya geçtiyse hükümet geregini yapar. >>A.NECDET SEZER Karsiyageçtigi nokta kamusal alansa, basörtülü >>geçemez.
  15. kardelen83

    Birce

    birce ..canım seni nasıl anlatabilirim ? yüreği güzel insan ..iyiki tanımışım seni iyi ki varsın bütün güzellikler senle olsun
  16. Senden sonra hep yarım hissettim kendimi, ne yazık ki tam anlamıyla hiçbir zaman mutlu olamadım.. Daima eksikti birşeyler, gülümserken bile kalbimin bir yanı acıyor... Keşke yanımda olsa da bu mutluluğumu paylaşsa diyorum hep.. İşte bir yaşımı daha doldurdum ama biliyor musun ki hiçbir doğumgünümde mutlu değilim ben hatta tam aksine yüreğim yanıyor... Neden mi? Her doğumgünüm sensiz bir senenin daha dolduğunu ve ne yazık ki hala sana hiç mi hiç yaklaşamamış olduğumu hatırlatıyor bana da o yüzden.. Zaman geçiyor, ömür bitiyor ama ben hala senden bihaber yaşamıma devam ediyorum.. Ne olurdu yanımda olsan diyeceğim gene ama bu sitemlerle hiçbir yere varamayacağımın da farkındayım... Ah kara sevdam nasıl özlüyorum seni bir bilsen... Ben senin için artık bir yabancı olabilirim belki ama ben seni kendime hiçbir zaman yabancılaştıramadım, sen daima bana en yakın olandın ve bu hep böyle kalacak... Nedendir bilmem her doğumgünümde güne sanki senden haber alıcakmış gibi heyecanla başlıyorum ama akşama doğru senden ses gelmediğini ve gelmeyeceğini anladığım zaman tüm güllerim soluyor inan.. Seni sevmekten asla vazgeçmedim ben ve kimseleri senin yerine koyamadım.. Olmuyor işte, yapamıyorum, deniyorum ama olmuyor, olmuyor... Bazen kendi kendime soruyorum duygularımı mı yitiriyorum neden kimseyi tekrardan böylesine sevemiyorum diye... Aslında çok da zor değil bu sorunun cevabı.... Sevemiyorum çünkü kalbimde benden büyük bir sevdam var zaten! Peki bir kalbe iki aşk sığar mı? Başkalarınınkini bilmem ama benimkine sığmıyor işte... Ah benim canım, mutlu musun benden uzaklarda, hiç mi özlemiyorsun beni? Yüreğim yanıyor sen ne dersen de... Ah tutkum neden bana bu ceza? Ben bu kadar ağır bir cezayı hakedecek ne yaptım ki, Neden yasakladın kendini bana? Çok ağırıma gidiyor anlamıyor musun, görmüyor musun günden güne nasıl tükendiğimi? Özlüyorum sesini, herşeyini hiç mi düşünmüyorsun beni, hiç mi vicdanın sızlamıyor? Ne olursun ELİNİ VİCDANINA KOY DA SÖYLE hiç mi sevmedin beni, hiç mi özlemiyorsun, ağır değil mi bu ceza bana? Seni bi ömürlük sevmiş olmam mı bu cezamın sebebi? Söyle kara sevdam sana körükörüne bağlanmam mı bu cezamın nedeni? Dön artık ne olur... Ne olur...
  17. Asil eksiklik, eksik oldugumuzu dusunmekti. Asil eksiklik,careyi baskasinda aramakti. Hayatin matematigi farkli; iki yarimi toplayinca bir etmiyor. insan tek basina mutsuzsa baska biriyle de mutlu olamiyor. once yalnizdik. 9 ay boyunca karanlik bir yerde disari cikmayi bekledik ve dunyaya aglayarak geldik. Pisman gibiydik. Ya da mecburen gelmis gibi. Biraz buyudukten sonra, kendimizi bildigimiz anda, icimizi kemiren, kalbimizi kurcalayan o tuhaf duyguyu hissettik: Bir yerde bir eksik var. Korktuk. "Bunun sebebi ne?" diye sorduk kendimize. Cevabi yapistirdik: Demek ki sahip olmadigimiz bir seyler var. O yuzden eksiklik hissediyoruz." Peki, neye sahip olmamiz gerekiyor? cocukken,"yasimiz kucuk" diye dusunduk. Her istedigimizi yapamiyoruz. Kurallar, yasaklar var. Buyuyunce her sey yoluna girecek. Buyudukce Bir sey degismedi. Yine huzursuzduk. icimizden bir ses ayni sozcukleri fisildiyordu: "Bir eksik var." Kafamiz karisti. Nasil kurtulacagiz bu igrenc duygudan? Nasil gececek bu? Aklimiza yeni cevaplar geldi: Okulu bitirince gececek. Ise girince gececek. Para kazaninca gececek. Tatile gidince gececek. Okulu bitirdik. Diploma aldik. ise girdik. Kartvizit aldik. Calistik. Para kazandik. Tasindik. Araba aldik. Calistik. Eve yeni esyalar aldik. Tatile gittik. Dans ettik. Terfi ettik. Kartviziti degistirdik. Daha cok calistik. Daha cok para kazandik.Calistik.Calistik. Gecmedi. "Bir yerde bir eksik var" hissi, hala orada duruyordu. Bu sefer de "Sevgilimiz olunca gececek" dedik. "Yalnizligimiz sona erince bu illetten kurtulacagiz." Beklemeye basladik. Derken, biri cikti karsimiza. asik olduk. Ve aninda baska biri olduk. Daha guclu, daha guzel, daha akilli biri. Hesap cuzdanlari, kartvizitler,hatta ilaclar bile boyle hissetmemizi saglamamisti. Sevgilimizin gozlerinde, daha once bize verilmemis kadar buyuk sevgi ve hayranlik gorduk. Sevgilimizin gozlerinde Tanri' yi gorduk. Isigi gorduk. "Tunelin ucundaki isik bu olmali" diye dusunduk "kurtulduk." Sonra bir gun, daha dun bize deli gibi asik olan insan cekip gidiverdi. Ya da artik eskisi gibi sevmedigini soyledi. Ya da baska birine asik oldugunu soyledi. Ya da daha kotusu, baska birine asik oldu ama soylemedi. Telefonu acmamasindan, elimizi tutmamasindan, sevismemesine bahane bulmak zorunda kalmamak icin biz uyuduktan sonra yataga gelmesinden anladik, bir terslik oldugunu..... Belki de sevmekten vazgecen veya terk eden sevgilimiz degildi, bizdik. Fark etmez. Sonucta ask bitti. Simdi her yer bombos. Simdi tekrar yalniziz. Basladigimiz yere donduk. Yillarca ugrastik, eksigin ne oldugunu bulamadik. Halbuki her seyi denedik, her yere baktik. oyle mi? Bakmadigimiz bir yer kaldi. Icimize bakmadik. Eksik parcayi disarda aradik ama icimizde sakli olabilecegini akil etmedik. Birilerini sevdik, birileri bizi sevsin diye ugrastik ama kendimizi sevmedik. Sasiracak bir sey yok, tabi ki sevmedik. Kendimizi sevsek bu kadar kosturur muyduk? Canimiz yanmasin diye duvarlarin ardina saklanir miydik? Kendimizi bos sanip doldurmaya ugrasir miydik? Terk edilmekten korkar miydik? Asil eksiklik, eksik oldugumuzu dusunmekti. Asil eksiklik, careyi baskasinda aramakti. Hayatin matematigi farkli; iki yarimi toplayinca bir etmiyor. Insan tek basina mutsuzsa baska biriyle de mutlu olamiyor. Herkes beni sevsin" diye ugrasinca kimse gercekten sevmiyor, herkes sevgisine sart koyuyor, sinir koyuyor. Oysa "kendime duydugum sevgi bana yeter" diye dusununce, kendimizi oldugumuz gibi kabullenince yarim tamamlaniyor. Her sey bir oluyor. iste o zaman perde aralaniyor. Aci diniyor. iste o zaman baska 'bir' iyle bir araya gelerek, hesabin kitabin, korkunun kayginin hukum surdugu sahte bir sevgi yerine, gercek bir sevgi yaratilabiliyor. Sonsuz Sevgilerimle..... CAN DÜNDAR
  18. >>>>>>>Çinliler ********* değil çünkü insan değiller !... >>>>>>>INSANLIK DISI-- OLAMAZ BOYLE BISEY >>>>>>>LüTFEN TANIDIGINIZ HERKESE GöNDERIN KI YASANAN BU REZALETI >>>>>>>GöRSüNLER.... LüTFEN >>>>>>>YAZIYI OKUYUN VE SONRA RESIMLERE BAKIN MIDENIZ >>>>>>>KALDIRAMAYABILIR TAIWAN ve ÇIN'DE YEMEK DIYE >>>>>>>YEDIKLERI SEY DAHA DOGMADAN ÖLEN CENIN veya KüRTAJ ILE >>>>>>>ALINAN 4-5 AYLIK BEBEKLER.! BUNU >>>>>>>HERKESE YOLLAYIN VE DüNYANIN BU TüR SEYLERE TANIK >>>>>>>OLMASINI SAGLAYIN!!!! HASTANELERDEN 50-70$ karsiliginda >>>>>>>aliniyomus..! bu nasıl insanlıktır nasıl bi vahşettir buyrun >>>>>>>kendi gözlerinizle görün..! >>>>>>> http://img409.imageshack.us/img409/7601/a08zz.jpg http://img483.imageshack.us/img483/2694/b03og.jpg http://img483.imageshack.us/img483/5971/g06vs.jpg http://img483.imageshack.us/img483/4820/i00dq.jpg http://img393.imageshack.us/img393/5555/pic039023lw.jpg http://img393.imageshack.us/img393/1065/pic323914mf.jpg http://img393.imageshack.us/img393/38/pic146040oh.jpg
  19. çok güzel gerçekten hayatın gerçek kesidi elinize yüreğinize sağlık ..devamını sabırsızlıkla bekliyorum bu arada hoşgeldiniz
  20. *Pire itti, cep telefonu yiğitte bulunur *Yiğidin cep telefonu meydandadır. *anadan geçilir, cep telefonundan vazgeçilmez *Eyy cep telefonlu Türk gençliği... *Arsızın yüzüne tükürmüşler ''Kapsama alanı dışındayım'' demiş . *İnsanı dert, cep telefonun kart öldürür. *Bir cep telefonlu Türk dünyaya bedeldir. *At ölür meydan kalır, yiğit ölür cep telefonu kalır. *Boşboğazı cehenneme atmışlar, ''Cep telefonum nerede?'' demiş. *Çingeneye beylik vermişler, önce cep telefonu almış. Cep telefonlu çoban, beyden yeğdir. *Denize düşen, cep telefonuna sarılır. *Dilenciye cep telefonu vermişler, kartını beğenmemiş. *El elin eşeğini cep telefonuyla arar. *Erkeğin kalbine giden yol cep telefonundan geçer. *Haydan gelen, cep telelefonu faturasına gider. *Ben sporcunun zeki, çevik, cep telefonlu ve ahlaklısını severim . *Görmemişin cep telefonu olmuşi tutmuş antenini koparmış...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.