Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

suheda

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

suheda tarafından postalanan herşey

  1. suheda şurada cevap verdi: trevize başlık Güncel Konular
    AKP içerisinde ki tek pozitif görünen kişi bence,en azından oldukça sevimli bir imajı var. Vatana millete hayırlı olsun...
  2. suheda şurada cevap verdi: sardunyam başlık Anı Defteri - Defterleri
    Gel sen yoksun bütün sokaklarına kar yağıyor ömrümün nefesim üşüyen bir gelincik ayazı bütün geceler aysız durmadan bir ezgi savruluyor dudaklarında gecelerin hüznün uzayan saçlarında kimsesizliğim kanıyor yağmalanmıs bir ömrün ortasından sızarak yaralı gölümün ırmaklarına doluyor gel her gece bır deprem oluyor ey çağlayan bir suda yittirdiğim menekşe gözlü kız seslen bana nerdesin, hangi uzak şehirdesin bir rüzgÃ?¢rın kanatlarına vursam duyulur mu sesim gel erişilmez uçurum diplerinde kaldı özleyişler yaralı ceylanlar sekiyor bakışlarımda tomurcuklar öksüz, serçeler dilsiz her durakta boynu bükük bir çocuk üşüyor ve ben bu yağmurlar dolusu yalnızlığımla bütün bulutlardan sana koşuyorum gel yürekler boş, bakışlar anlamıyor beni her akşam vakti, el ayak sesleri çekilirken caddelerden vurup yüreğimi narlı sevdalara yıldızlara ağladığımı kimse bilmiyor kimse bilmiyor, her gece dudağımda bir şiirin kanadığını ey yavru bir kuş gibi düşlerimin arasından uçup giden uçarı kız yaşım on beş idi, yüz oldu, binyüz oldu yaşlandım yaşamadan aşkı ve baharı farkında değilim şimdi, geçen günlerin değişen mevsimlerin yağan karlar altında kaldı kalbim gel geçmiş bahar sokaklarına çıkar beni bahçesi tarumar bir çiçeğin kirpiğindeyim bir kar çölünün ortasında bir insan mahşerinin içinde yapayalnız her bakışta bir hüzün, her hüzünde bir bakış kanamada bir sonsuz rüzgar başladı gittiğin yerde gel gel bahar sokaklarına çıkar beni yıldızları sömüş bir gecenin sayfalarında ışıksızım özlemler damıtıyorum durmadan karanlığın yapraklarına kalbimin üstüne üstüne yağıyor kar, göçüp gitti kuşlar çoktan ve ben bölüp iklimlere o sevda tılsımı türküleri işleyip alnımın çizgilerine tel tel kalbimi sana rehin tutuyorum gel hasret ki yolları kanamalı ağır bir hüzündür geçip giden günlerin terkisinde rüzgÃ?¢r koyaklarını yitirdi, sözcükler büyüsünü her mısrada çığlık çığlık yüreğim gel ömrümün bütün sokaklarına kar yağıyor şimdi alıntı
  3. Ana benim birtenecik canımın içi müttefikimin doğum günümüymüş,canım nice yıllara sevgiyle,sağlıkla,huzurla ve tüm sevdiklerinle...güzel yüreğinde ki tüm dileklerin gerçek olsun
  4. Arkadaşım toplumları bir arada tutan ve sağlıklı bir toplum halinde barındıran ortak değer yargılardı,belki din,belki kimlik,belki aynı geçmişten gelmek..... Taviz kelimesi sana ne çağrıştırıyor bilemiyorum ama ben taviz kelimesine şiddetle karşıyım. Bugün size sıradan normal birşeymiş gibi gelen bana göre ciddi anlamda toplum,milletin bekası tehdit eden söylemlerden kaçınmalıyız. Siz bir müslüman Türk olarak kalkıp "ben hırıstıyan bir ermeniyim"derseniz belki özünüzden birşey kaybetmezsiniz ama tavizin ilk admını atmış olursunuz. Hiç kendinize sorma zahmetinde bulundunuzmu bilmiyorum ama isterseniz ben sorayım size,neden ülkemizde hırıstıyan ve ermenilere karşı bir oluşum var son zamanlarda öldürülenlere dikkat ettinizmi? Yada şöle diyeyim bu insanları kimler neden öldürüyor?Bakın sözde ermeni soykırımı yasası tanıtılmaya çalışılıyor,bununla bir ilgisi olabilirmi? Herkes kendi milliyetciliğinin davasını güderken dünyada siz kalkıpta hepimiz ermeniyiz yada hırıstıyanız derseniz siz daha neyin ne olduğu ayrımını fark etmemişsiniz demekki.
  5. suheda şurada bir başlık gönderdi: Psikoloji - Psikoloji Forumu
    İhtiyacı olmadığı, hemen kullanmayacağı halde ve maddi değeri nedeniyle satma düşüncesi olmadan bir takım nesneleri izinsiz olarak alarak, onlara sahip olma şeklinde bir dürtü kontrol bozukluğudur. Kişinin aslında o malı satın alabilecek yeterli maddi birikime sahip olduğu, ancak buna rağmen bu davranışı gerçekleştirdiği gözlenmiştir. Bu davranış daha önceden düşünülmemiş ve planlanmamış olup, aniden gerçekleştirilir. Bu davranış birinden intikam alma amacıyla yapılmamıştır. Birey bu davranışın yanlış ve uygunsuz olduğunun bilincindedir. Kişiler bu davranışı gerçekleştirmek için başkalarından yardım istemezler. Tarihte Fransa kralı 4. Henry ve Sardunya kralı Victor un bu özelliklere sahip olduğu bilinmektedir. Rahatsızlığın çocukluk yaşlarında başladığı belirlenmiştir. Kişi bu davranışı gerçekleştirmeden önce, yoğun bir gerilim hisseder. Bu davranış akabinde, mutluluk, rahatlama ve büyüklük hissi içine girmektedir. Rahatsızlık hakkında yapılan çalışmaların azlığı ve bu durumların kişiler tarafından gizlenmesi ve bu durumu gerçekleştiren kişilerin sağlık hizmetlerinden çok, adli makamlara sevk edilmeleri nedeniyle gerçek sıklığı tam olarak bilinemese de bin kişide altı kişide rastlandığı saptanmıştır. Yakalanan dükkan hırsızlarının % 5-25 inde saptanmıştır. Hastaların genel özellikleri: Kadınlarda erkeklere göre yaklaşık dört kat daha sık görülmektedir. Cinsiyetler arasındaki oranın bu kadar yüksek olmasının bir nedeni de, erkeklerin böyle bir durumda çoğunlukla hastaneler yerine cezaevlerine gönderilmeleri olabilir. Kadınlarda ortalama olarak 30-35 yaşta; erkeklerde 50-55 yaşta daha sık görülmektedir. Hem erkek hem de kadınlarda diğer dürtü kontrol bozuklukları rahatsızlığa eşlik edebilir. Erkeklerde daha çok piromani (dürtüsel olarak ateş yakıp, yangın çıkarma) ve hastalık derecesinde kumar oynama ve tekrarlayıcı patlayıcı davranım bozukluğu ile bir arada iken; kadınlarda trikotilomani ( dürtüsel olarak saç ve vücut tüylerini yolma hastalığı) ile beraber bulunabilmektedir. Rahatsızlık sosyoekonomik düzey ile doğrudan ilişkili olmayıp, bu durumdaki kişinin sosyokültürel düzeyi yüksek de olabilmektedir.Kişiler bu davranışlarına engel olabilmek için sosyal hayatlarını kısıtlayabilir ve çevrelerinden uzaklaşabilir, alışveriş yapmamaya çalışabilirler. Hastalığa neden olabilecek etmenler: Çocukluk döneminde yaşanan olumsuz koşulların sonucu gelişen kayıp yaşantıları önemli etkenler arasındadır. Kleptomanik davranışlar da bunların etkisini gidermeye yöneliktir. Bilinçaltındaki bu anıların kişiyi zorlaması ile oluştuğu düşünülmektedir. Bu kişilerin çocukluklarındaki aile hayatlarının oldukça travmatik ve sorunlu olduğu saptanmıştır. Bu bireylerde narsisistik (kendine olan sevgi,ilgi ve destekler) kırılmaların, özgüven yaralanmalarının sonucu olarak ortaya çıktığı da düşünülmektedir. Kişinin özsaygısı ve değerliliğine yönelik yapılan saldırılar, ilerleyen dönemlerde kişinin olgun bir benlik yapısı geliştirmesine engel olur ve bu tür davranışlara zemin hazırlar. Kleptomani eylemleri bir kayıp yaşantısını izleyerek de gelişebilmektedir. Bu duruma kadınlarda çocukların evden uzaklaşması; erkeklerde andropoz döneminde rastlanabilir. Kadınlarda gerilimin arttığı adet dönemleri ve hamilelik dönemlerinde bu tür eylemler artmaktadır. Özellikle bizim toplumumuzda hamile kadınlarda başkasının evinde misafir iken, yiyecek maddelerine karşı olan bu davranış ilgi çekicidir. Bu tür davranışlarda odaklanılan maddeler kişi için cinsel bir anlam da taşımaktadır. Çok etkileyici bir parfüm ya da kişi için cinsel anlam ifade eden bir kitap kolayca çanta ya da elbise içine girebilmektedir.Bu kişilerde sıklıkla cinsellikle ilgili sorunlara da rastlanabilmektedir. Çeşitli psikiyatrlara göre çocukta 3-5 yaş arasında gözlenen ve Freud tarafından “fallik dönem” olarak adlandırılan, çocuğun cinsel organlara yönelik ilgi ve hareketlerinde artışın olduğu dönemlerde karşılaşılan sorunlarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Freudun ruhsal yapı modeline göre, kişide doğuştan geldiği düşünülen ve her an istediği herşeyi fütursuzca yaparak haz almayı hedefleyen altbenlik (id) ile; anne-baba ,öğretmen vb gibi otorite konumundaki kişilerin ahlak anlayışlarının etkisi ile oluşturulup,bunun tam tersi bir şekilde “hiçbir yerde ve asla” şeklinde hareket eden kişinin topluma uyumu için kişinin istek ve eylemlerine sınır koyan üstbenlik (superego) ve bunların ikisi arasındaki dengeyi sağlayan asıl uygulayıcı güç olan benlik (ego) arasında düzenli bir danışma ve uzlaşma olmalıdır. Kleptomani davranışları gösteren kişilerde bu düzenli işleyişin bozulduğu ve üstbenliğin etkisini çok arttırarak , acımasızlaştığı ve kişinin kendisini suçlamak, cezalandırmak, küçük durumlara düşürmek için bu tür hırsızlık eylemlerine giriştiği düşünülmektedir. Kleptomani kişide varolan obsesif kompulsif bozukluk (saplantı-zorlantı bozukluğu) ve depresif bozuklukların farklı bir görünümü olabilir. Kleptomanik davranışlar ile kişi kendisini geçici olarak iyi hissederek, kaygısını ve ruhsal çökkünlüğünü azaltmayı hedefler. Bununla birlikte bu dürtüsel eylemlerin artarak devam etmesi ve oluşturduğu sorunlar bu rahatlamanın , buzdağının üstünü yoketmekle aynı anlama gelmektedir. Kleptomanin eşlik ettiği psikiyatrik bozukluklar arasında dissosiyatif bozukluklar, duygudurum bozuklukları ve yeme bozuklukları da sayılabilir. Bu rahatsızlık başka vücutsal hastalıkların sonucu da görülebilmektedir. Bunlar arasında epilepsi (sara), beyin atrofisinin görüldüğü durumlar ve demans (bunama), bazı ilaç tedavilerinin yan etkileri ve bazı tümörler sayılabilir. Tedavi: Kişinin geçmişi ve şu anı ile ilgili zedeleyici olayların saptanarak, bunlara yönelik uygun düşünce şemaları geliştirilmesi ve toplumsal ilişkilerdeki uygunsuz savunma mekanizmalarının değiştirilmelerini hedefleyen terapiler, dürtüsel hareketleri ve kaygı durumunu azaltmaya yönelik ilaç tedavileri ve gerekirse hipnoz ile başarılı sonuçlar alınmaktadır.ALINTI
  6. suheda şurada cevap verdi: DİDEM başlık Psikoloji - Psikoloji Forumu
    İntihar konusu oldukça ciddi bir konu,bana göre ruh sağlığı yerinde olmayan insanlar intihar eder sağlıklı düşünen ve sağlıklı karar alabilen hiç bir birey intihara kalkışmaz. Bir yerde okumuştum intiharın özünde yakınlarına çevresine suçluluk hisettirme iç güdüsü varmış,yani kişi kendinden ziyade etrafındakileri cezalandırmaya çalışıyor,kendi intiharı ile... Geçenlerde bir ev ziyaretinde bir genç kızla tanışmıştım birilerinin yardımı ile yerinden kalkabiliyordu,nedenini sorduğum zaman ev sahibi arkadaşım kendini 3.kattan atarak intihara kalkıştığını çok ciddi kırıkları olduğunu yaklaşık bir yıldır tedavi gördüğü falan anlattı,neden diye sordum yıllardır psikolojik tedavi alıyormuş... Psikolojisinin bozulma sebebi babası bir gemi kazasında boğularak ölmüş ve cesedi bulunamamış,o günden beri bunalımdaymış. Bazen kadere razı olmak deriz ya hani,demekki bazılarımız kadere rıza göstermek yerine sürekli "neden ben"sorusunu soruyor,her ne kadar yaşanılan olayların faktörü olsada kişi birazda kendi sonunu kendisi hazırlıyor.
  7. suheda şurada bir blog başlığı gönderdi: suheda
    İtiraf ediyorum ben zayıf iradeli biriyim,evet,evet öyleyim gerçi bu bana denilmişti sanıyorum haklıymış söyleyen. Daha önce burda bir ileti yayınladım ay sonuna kadar 6 kilo verip,efendime söyliyim sigarayı bırakacaktım iki haftaya yakın zaman oldu ne doğru dürüst diyet yapabildim nede sigarayı bırakmak için gayret sarf ettim,anlıycağınız aynı tas aynı hamam devam ediyorum. Şimdi tamam ben belki zayfı iradeliyim ama etrafımdakilerin benimle derdi ne????"aaaa senin sanki çok kilon varda rejim yapıyorsun delirdinmi?"yada "boşver yaa nerden çıktı bu sigarayı bırakma işi içmeyenler ölmüyormu?"gibi zaten bahane arayan beni caydıran,yıldıran tüm dost ve aile efradımı şiddetle kınıyorum (sıkıysa yüzlerine söyle) Neyse kendime olan saygımdan ve siz forumdaşlarımın destekleri sayesinde en azından sigarayı daha az içiyorum ve en azından ekmek olayını kaldırdım. Aslında bu konu ile ilgili uzun bir yazı yazacaktım ama şu akvaryumcu tüm konsantremi bozdu..... Bunu yazmadan geçemiyceğim az önceki satırları karalarken cep telefonum çaldı,tuhaf şiveli bir adam: Aloo ben akvaryumcu kurban olduğum bir tanışamadık,görüşemedik senle" (bismillah) Kimsiniz? Akvaryumcu dedimya hani aramıştın garajın orda (bir yer adı dedi ama unuttum)gelicektin gelmedin..(ufak bir şok adama randevu vermişim bakarmısınız,hemen kendimi toparladım) Siz nerden arıyorsunuz? Antalyadan (ben Türkiyenin bir ucundayım adam diğer ucunda) Peki benim nerde olduğumu biliyormusunuz? Hayır..... Ben Trabzondayım aradığınız numarayı yeniden kontrol edin arayın Sen Ümmü değilmisin? Hayır kardeşim Kusura bakmayın yanlış oldu... Tamam. Ve telefon kapanır. Az sonra gene çaldı telefon bilin bakalım kim???tabiki bizim akvaryumcu gene Az öncede arayan siz değilmiydiniz? Evet ama numara bu... Okurmusunuz bana numarayı (salak şakır,şakır okudu Ümmü'nün numarasını kimse bu Ümmü) Bakın yanlış işte aradığınız numara okuduğunuz numara değil ki.... Gene özür gene kusura bakmayınlar falan kapattı,umarım bir daha aramaz bu kadar hoş görülü olacağımı sanmıyorum Yoksa derhal Ümmü'yü arıyorum nasılsa numarası bende "bana bak kadın diyceğim randevulaştığın akvaryumcu herif beni arayıp duruyor çöz şu işi" Hani avrupa yakasındaki Burhan diyor yaa"ben nasıl biriyim mıknatıs gibi belayı çekiyorum üzerime" Aynı ben nerde bir ilginçlik varsa beni bulur.....
  8. Ne Ermeni oldum nede Hırıstıyan ben Müslüman Türk'üm, Bu cinayetin asıl amaçlarından biride bu değilmi?Toplumu değer yargılarından uzaklaştırmak.Kimse bana bu tip söylemleri söyletemez.....Söyleyipte asıl amaçlara hizmetmi edelim. Bir cinayetle kimlik,bir cinayetle din değiştirir olduk ne ala memleket...
  9. suheda şurada cevap verdi: burble başlık Güncel Konular
    Aslında yazının tamamını alıntılamak isterdim çok güzel olmuş,ancak bu kısım bile yazının içeriğini anlatmak için yeterli sanıyorum.Elinize sağlık. Malatya'da işlenen cinayet,gerçekten bardağı taşıran bir cinayet 3-4 tane 16 yaşlarında çocuk türlü işkencelerle üç kişiyi resmen dilim,dilim keserek öldürüyor,bu nasıl bir vahşiliktir aklım almıyor. Bu coğrafyaya yani Anadoluya gelip yerleşmek zor değil önemli olan burada tutunup yaşamaktır tarih boyunca sayısız milletlere ev sahipliği yapmış bu toprakların en uzun süreli sahibi olan bir toplumuyuz biz Türkler,belliki birileri bu ev sahipliğimizden sıkılmış olmalı,belliki birileri evimize,yurdumuza göz dikmiş olmalı,bu cineyetin devletle yada milletle asla ilişkisi olduğuna inanmıyorum daha öncekilerde olduğu gibi. Türkler barbardır,İslam dini terör dinidir,gibi imajlar çizilmeye çalışılıyor ve maalesef bu tip çirkin benzetmeleri sahiplenip resmen üzerine tepetaklak atlayan yine içimizde ki her sözlerine Amerikan epreyalizmi yeryerden yere vurarak başlayan iki yüzlü gürüh çanak tutmaya devam ediyor. Dün bize hepimiz ermeniyiz söylemi yaptıran bugünde hepimiz hırıstıyanız söylemini yaptırıp ardından "ne var bunda"deyip asıl amaçları toplum tüm değer yargılarının altına dinamit yerleştirmek olanlara sormak lazım "o çocuklar kimdir?ve bu cinayetler neden işlenmiştir" İlk çağlardaki insan toplumlarında bile görülemeyecek vahşilikte bunları yapanda yaptıranda bizden değildir,önce 16 yaşında bir çocuk kalkıp bir papazı vurdu,ardından yine 16 yaşında bir çocuk Ermeni bir gazeteciyi İstanbulun orta yerinde vurdu ve ardın yine aynı yaşlardaki çocuklar gözü dönmüş bir şekilde misyonerleri öldürdü,tüm bunlar bir zincirin halkalarıdır. Peki neden Malatya?Misyonerlik çalışmaları sadece Malatyadamı var?Hayır hemen her şehirde mevcut bu tip faaliyetler,peki Malatyanın kurban seçilmesinin Ermeni gazetecinin ölümü ardından Elağzısporla Malatya arasında oynan maçta 90 dk boyunca Elazığ taraftarlarının Ermeni Malatya diye slogan atmasının bir bağlantısı varmıdır?Belkide sıradaki hedef şehir o zaman tespit edildi.
  10. suheda şurada cevap verdi: modernjames başlık Yemek Tarifleri
    Harika ben iki dk da masayı hazır edip baş köşeye kuruluyorum hatta ve hatta boynuma peçetemi bilem astım servis başlasın lütfeeennn...(servisi Frozen yapsın) Krepleride diğer kıslardan biri pişirsin..
  11. suheda şurada cevap verdi: modernjames başlık Yemek Tarifleri
    Diyet falan istemiyorum yemek istiyorum şöyle bol yağlı kıymalı börekler,tereyağlı pilavlar sıcakcık pide,açım yaaaaa
  12. İyide kardeş partinizin sözcüsü olan kadın,kürdlerin üç lideri var bunlar"apo,barzani ve talabani"demedimi abdullah öcalan(bu isimleri büyük harfle yazmak içimden gelmiyor) denilen şahıs kimdir?barzani kimdir?talabani kimdir? ve hepsinden önemlisi bu isimler size ne ifade ediyor?
  13. suheda şurada bir başlık gönderdi: Yabancı Sinema
    Çöküş / Downfall Mutlaka izlemelisiniz... Yanılmıyorsam iki yıl önce izlemiştim çıkışta arkadaşımla iyiki gelmişisiz bu filme demiştik. Benim gibi Amerikan sineması hayranı birini bu Alman,İtalyan ortak yapımı film çok etkiledi.Film Berlin 1945 te geçiyor savaşın sonu yaklamış Rus ordusu Berline girmek üzeredir artık ve bir ulusun çöküşü.Hitlerin özel sekreteri Traudl Junge (gerçek adı bumuydu unuttum)anılarından yola çıkarak çekilmiş film. Her sahnesi güzel savaşın gerçek yüzünü hırsı,çaresizliği öyle güzel vurgulamış ki film,özellikle sadakati Hitlerin yanındakilerin ona karşı duyduğu sevgi ve sadakat öyle bir boyuttaki öz çocuklarını bu uğurda feda ettikleri gibi kendi canlarınıda hiç düşünmeden Hitler için veren insanları göreceksiniz. Mutlaka izlemelisiniz. Ama belirtmeden geçemiyceğim izlerken Hitlere sempati duyabilirsiniz,yada merhamet... Yönetmen Oliver Hirschbiegel Senaryo Bernd Eichinger, Joachim Fest Oyuncular Bruno Ganz, Alexandra Maria Lara, Corinna Harfouch, Ulrich Matthes, Juliane Köhler Filmin Türü Drama, Savaş Orijinal Adı Downfall Yapımcı Firma Constantin Film Produktion GmbH [de] Yapım Yılı 2004 Yapım Ülkesi Almanya / İtalya Orijinal Dili Almaca / Rusça Filmin Süresi 156 dakika Resmi Sitesi http://www.downfallthefilm.com/ Dağıtıcı Firma Özen Film Vizyon Tarihi 25.03.2005 Filmin Konusu Berlin, Nisan 1945... Bir ulus yıkılışını bekliyor... Başkent sokaklarında öfke ve şiddetle çarpışan insanlar var... Hitler ve yakın arkadaşları kendilerini barikatların ardında güvene almışlardır. Aralarında Führer’in özel sekreteri Traudl Junge da vardır. Sokaklarda ise savaş çığlıkları yankılanmaktadır. Berlin artık düşmüş bir kaledir fakat Hitler şehirden çıkmayı kabul etmemektedir. Halkının son neferleri dışarıda savaşın gücü ile yok edilirken o son yolculuğuna hazırlanmaktadır. Birlikte intihar etmeden birkaç saat önce Eva Braun ile evlenirler. Cesetleri öldükten sonra yakılır ve böylece düşman eline geçmez... Onlar gibi bir çokları da intihar etmeyi seçmişlerdir... Magda Goebbels durum gittikçe ümitsizleştiğinde kendisi ve kocası intihar etmeden altı çocuğunu da zehirleyerek öldürür... Bu olaydan çok kısa bir süre sonra Traudl Junge ve birkaç kişi kaçmayı başarır...
  14. Sevgili Tarafsız,siz beni sadece bu sitede takılıyor sanıyorsunuz galiba,evet başka sitelerde ki ateistlerin yazılarını görüyor ve okuyorum,burda o şekilde yazı yazılmayışının nedeni burdaki ateist arkadaşlarımızın inceliği değil forumun kati kurallarıdır,aynı imkanı bulsalar aynı şekilde burdada yazarlar eminim. Örnekmi yukarıda alıntıladığım iletiye bir göz atın kaç yeri silinmiş ve noktalanmış,kime ne anlatıyorsunuz........... Ayrıca siz bu Tarafsız nickinizi biraz daha düşünün isterseniz ha ne dersiniz.
  15. Çizmeyi aşmayalım lütfen,doğru dürüst bir uslupla anlatmak istediğinizi yazın,herkes haddini bilsin..........
  16. Aşura gününün mukkadesatının elbette ki bende farkındayım,fakat o gün aşura pişirip konu komşuya dağıtma olayı(çok sevaptır denilir),alışveriş yapma olayı,buna benzer şeylerin bidat olduğu yolunda ki söylentilerin doğru olup olmadığıydı asıl merak ettiğim,yaptığın açıklamalar ile düşüncelerim netleşti,sonuçta yazdıklarının içerisinde bunların yapılması ile ilgili bir açıklama yok buda demektir ki bunlara gerek yok.Teşekkür ederim. Birde hep merak ettiğim şey,bir kişi ölüp gömüldükten sonra mezar etrafı boşaltılır sadece hoca kalır ve telkin verir,bu hurafemidir yoksa böyle birşey varmıdır?bunu birkaç İlahiyatcı arkadaşıma sordum yoktur böyle birşey dediler.Peygamber Efendimiz döneminde böyle bir uygulama varmıydı?Yoksa hangi amaçla yapılmaya başlandı? Yoksa bu sadece bizim bölgemize özgü bir davranışmıdır?
  17. Biraz uzun bir alıntı olacak ama söylediklerini yanıtlamaya yeterlidir sanırım,Brain; Şimdi tüm bu açıklamalardan sonra hala bana İslamiyet kadını hor görüyor diyebilirmisiniz???
  18. -Kimsin sen? -Ben hiçim -Hiç olmak nasıl birşey? -Hiç aşık olmaktır,evvela hiç olursun sonra hep olursun. Ayrılık kuru bir vehim ayrılık kim,ayrılan kim?Birliğimiz gerçek ise bir noktadır yedi iklim..... Kader ayrılıkmıydı,kader kavuşmakmıydı..... Dizinin replikleri süper gerçekten izlenmeye değer şuan tv de tek takip ettiğim dizi bu,yalnız şu yayın saatini biraz erkene alamazlarmı çok geç başlayıp geç bitiyor malum sabah mesai
  19. suheda şurada cevap verdi: suheda başlık Televizyon ve Radyo
    Kurtlar vadisi fanatikleri ekran başına kurtlar vadisi pusu başlıyor.... KURTLAR VADİSİ PUSU’NUN SÜRPRİZ İSİMLERİ Efsane Polat Alemdar’ın küresel çeteye başkaldırısını işleyecek olan Kurtlar Vadisi Pusu, geniş ve çok güçlü bir oyuncu kadrosuyla ekranlarda olacak.Kurtlar Vadisi Pusu’da, Necati Şaşmaz, Gürkan Uygun, Kenan Çoban, Sönmez Atasoy, Erhan Ufak, Erdem Ergüney, Kerem Fırtına ve Osman Wöber’den oluşan kadroya sürpriz isimler eklendi.Dizide Polat Alemdar’ın karşısında oynayacak kadın oyuncu Nefise Karatay olacak. Kurtlar Vadisi Pusu’nun diğer sürpriz isimleri arasında Can Gürzap, Neco, Tamer Yiğit, Bozkurt Kuruç, Ecder Akışık, Selçuk Özer, Zafer Algöz, Payidar Tüfekçioğlu, Hüseyin Avni Danyal gibi yıllarını Türk tiyatrosu ve sinemasına adamış sanatçılar da var.Tiyatronun genç ve yıldızı parlayan isimlerinden Emre Karayel, Ragıp Savaş, Hakan Pişkin ve Savaş Özdemir de Kurtlar Vadisi Pusu’nun oyuncu kadrosunda yer alıyor. Kurtlar Vadisi Pusu’nun kadın oyuncuları arasında ise Sema Şimşek, Zeliha Çal ve Sema Öztürk var EFSANE, KÜRESEL ÇETEYE BAŞ KALDIRIYOR Türkiye’nin en çok izlenen ve en çok konuşulan dizisi Kurtlar Vadisi, yeni bölümleriyle, 19 Nisan’dan itibaren her Perşembe Show TV ekranında olacak. Kurtlar Vadisi Pusu’da, en büyük, en karanlık hesaplar ortaya dökülecek. Efsane bu kez, dünyanın en acımasız efendisine, paraya baş kaldıracak. Düşman koltuğunda bu defa, bu coğrafyaya hakim olmak isteyen uluslararası güçlerin oluşturduğu ve dünyanın en zengin ailelerinin idaresindeki “küresel çete” oturacak. Türkiye yine nefesini tutacak, Polat ve ekibinin, dünyaya hükmetmek için Avrasya’yı yönetmeye kalkanlarla mücadelesini izleyecek.alıntı
  20. Brain bunların hepsini yanıtlayabileceğimi biliyorsun,ayrıca ben senin şahsına karşı bir ifade kullanmadım... Şeriatin hüküm sürdüğü sistemlerde kadından şahit olmaz diye bir kural yoktur,fakat erkeğin şahitliği daha makbuldur sen erkek olduğun için bunu idrak edemeyebilirsin,kadınlar hisleri ile hareket eder bizim tabiatımızda var olan bişey bu bazen yeri gelir duygularımız mantığımızı aşar,şimdi burda kalkıpta bana dürüstlük dersi falan vermiyeceksin herhalde,kadının acıma,merhamet duygusu erkeğinkinden fazladır o yüzden yalan konuşmasa bile sağlıklı bir şahitlik yapamayabilir,sen bunu kadını aşağı gören bir tutum olarak görebilirsin ama gerçek bu.Bir anne düşün kendi öz çocuğu gözlerinin önünde bir başkasını öldürdü belkide cezasının hükmü ölüm olcak bunu bile,bile şahitlik yapmasını isteyebilirmisin? Ayrıca avrat kelimesi Anadoluda kullanılan bir ifadedir doğrudur, Avrat bknz TDK:kadın... Avret bknz.TDK:Edep yeri. Avrat ve Avreti karıştırdın galiba bir harfte olsa önemli,anlam değişiveriyor... Sahi bu arada arablar eşlerine avretmı diyor?
  21. Benim sorduğum soru ne? Şahsın verdiği cevap ne? Sorunun muhattabı sevgili Sardunyam ama onun izni ile ben yanıtlayayım..... Barbar bir gelenek olan kız çocuklarını diri diri gömme,çoğunlukla zannedildiği kadar olmasada,İslam öncesi Arabistanda oldukça yaygın bulunmaktaydı.Bunun sebebleri iki yönlüydü:Kız çocukları sayısında ki bir artışın ekonomik yükümlülükleri ağırlaştıracağı korkusu ve kızların sık,sık düşman kabileler tarafından asir alınmaları ve sonunda kendilerini esir alanları ailelerine ve kardeşlerine tercih etmelerinin yarattığı aşağılanma korkusu.İslamdan önce bu geleneğe muhalif olanların önde gelenleriden biri Ömer b.Hattab'ın akrabası ve Muhammed (s)'in manevi habercilerinden biri olan Zeyd b.Amr Nufeyl idi.(karş.Buhari Fezailu Ashabin-Nebi Abdullah b. Ömer'den rivayet) Bu zat Muhammed (s) nübüvetinden kısa bir süre önce ölümüştü (Fetul Bari VII 112)alıntı Bu geleneğin tamamen ortadan kalkması için Peygamber Efendimiz ashabını sürekli uyarmıştır,kız çocukları ile ilgili o kadar çok hadisi şerif vardır ki insan buna neden bu kadar çok gerek görüldü diye kendine sorduğu zaman zaten yukardaki olayla bağlantısını kuracaktır. Fakat bizim arkadaşlar kafa yoran zahmet veren şeylerden hoşlanmazlar hazırcılığa alışmış karşısındakinden beklerler her cevabı....Bazılarına Bknz. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz: Kız çocuğunu güzelce terbiye edip, Allahü teâlânın verdiği nimetlerle bolluk içinde yedirir giydirirse, o kız çocuğu onun için bir bereket olur, Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesile olur. [Taberani] İki kızı veya iki kız kardeşi olup da, maişetlerini güzelce sağlayanla Cennette beraber oluruz. [Tirmizi] Çarşıdan aldığı şeyleri, erkek çocuklardan önce kız çocuklarına verene Allahü teâlâ rahmetle nazar eder. Allahü teâlâ, rahmetle nazar ettiğine de azap etmez.[Harâiti] Üç kızına, ihtiyaçtan kurtulana kadar iyi bakan, yedirip giydiren, elbette Cenneti kazanır. [Ebu Davud] Ve yine diyor ki..... Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür. [İ.Asakir] Ne yazıktırki tüm bunlardan sonra bile İslam dininin kadını hor gördüğünü iddia eden fitneciler vardır,oysaki kadın gerçek değerini ve hak ettiği yeri İslam dini ile bulmuştur...Anlayana
  22. suheda şurada cevap verdi: suheda başlık Güncel Konular
    O kadın tüm kürdlerin hakkında nasıl yorum yapar ister,istemez aklıma şu soru takılıyor..... Acaba bütün kürdler böylemi düşünüyor?
  23. Gerçekten her insan evladının içini yakacak görüntülerdi ağlayarak izledim,yavrucaklar cennet yolcusu olup gittiler,Allah hepsinin yakınlarına sabır versin ölenlerinde mekanını cennet eylesin..

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.