Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

DİPNOT

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

DİPNOT tarafından postalanan herşey

  1. Anlamalısınız sevgili jhonywalker... Çünkü bu ülkede tehlikenin ne olduğu ve nereden geleceği artık çok iyi biliniyor... Fakat demokratik ölçülerde sabır etmek ve beklemek zorunda olunduğunu da çok iyi biliniyor... Umarım anlaşılmıştır... Sevgiyle kalın...
  2. Haklısın çok iyi bildiğin kesinlikle bu kelimelerde gizli... Sen bir uzmansın.. Sen bir tektonik hareket bilirkişisisin.. Sen tamamıyle bizlere ve bu topluma çozum bulabilecek yegane ve tek bilimadamısın... Lütfen devam edin.. Düşüncelerinizi sabırsızlıkla bekliyoruz... eeee
  3. İnsanlar 'inanç' a neden gerek duyar? Bu gereksinim nasıl arttırılabilir? İnanma gereksinimi ile bilgi ve eğitim eksikliği arasında doğrudan bağlantı vardır. Bilgisiz ve eğitimsiz insanları yönetmek ve yönlendirmek kolaydır. Aynı şekilde bir şeye inandırmak da kolaylaşmaktadır. Bu nedenle tarih boyunca dinler hep devlet korumasında olmuş, otoriteyi korumak için bir araç olarak kullanılmıştır. Hükümetler ise 'eğitim' e ayrılan parayı arttırma konusunda hep isteksiz davranmışlardır. Demokratik ülkelerde bile sıklıkla böyle olmuştur doğru değilmi? O zaman neden bu fark edilmezlik, bu kör uykular, görememezlik ve bu uyuşmuşluk... Neden?, Neden?, Neden?... Sevgiler..
  4. DİPNOT şurada cevap verdi: ihgg başlık Din Felsefesi
    Bunların hepsi gereksiz ve anlamsız.. İnsan isterse kendi kitabını yazabilir... Tabiki bu bilgi ve birikim gekertirir... Kolaycılığı ile ise günümüzün vazgeçilmezi değilmi sizce? Öyle olduğu gibi kabul edilebiler kolaylığında değil hiçbirşey... Ama hiçbirşey... Sevgiyle kalın..
  5. Düşünmeden ve sorgulamadan bir lidere inanmak insanlığı felakete sürükleyebilir. Tarihte başta Hitler olmak üzere, bunun örnekleri vardır. Yeteri kadar uzun süre aldatılmışsak, aldatmacayı ortaya koyan her kanıtı reddeder, gerçeği kabullenmekte güçlük çekeriz. Gerçek acı olduğundan ondan kopmaya ve avuntu aramaya itiliriz. Tutarsız bir görüşün arkasından gidebiliriz. Oysa akla dayalı bilim, kanıtları istendiğinde gösterebilir, akla dayalı olmayan inanışlar kanıt aramayı inanç eksikliği sayar değilmi arkadaşım?..
  6. Bencede.. Ama;Tanrı korkusunun yerini Tanrı sevgisi almalıdır. Korkulan bir nesnenin ardından gidilemez değilmi?.
  7. Buyurganlığın temelinde kendine güven eksikliğinin yattığı unutulmamalıdır. Bu eğitim dizgesi değişmedikçe sorunların da çözülmeyeceği bilinmelidir. Çözüm, korkunun yerini sevginin almasıdır. Sevgiyle kalın...
  8. Öncelikle; DİPNOT doğmalarla mücadele etmey sonuna kadar sürdürecektir. Çünkü burası demokratik bir ülke ve insanlar akıllarını ve mantıksal yetilerini kullanmayı becerebildiği ölçüde, ve bunu zorlayabildiği ölcüde dinin zincirinden kendisini kurtaracaktır. Çünkü; Korku temeline dayandırılan din anlayışından insanlar maalesef çaresizliğinin ve bilisizliğin verdiği eksiklik ile belirli bir tahrikata katılmaya açık hale gelmektedir. Bu nedenle de insanlar inanma gereksinimi içinde olduklarında onları toplumsal konularda da yönlendirmek birilerin çıkarı doğrultusundaki amacı kolaylaştırmaktadır. Oysa biliriz ki insan aklını, mantığını ve bilimsel düşüncenin temelini oluşturabildiği sürece içinde kuşku oluşur. Bu özelliği ile tekrar belirtiyoruk bilimsel düşünce ve dinsel yobazlık birbirine tamamen zıt düşmektedir... Tahrikatlara, cemiyelere ve buna benzer yerlere katılmakla psikolojik olarak birçok yükten kurtulursunuz. Bilimsel düşünce etrafanda toplanma ise çaba gerektirir. İşte bizlerde burada bu çabanını sonucuyuz ve sonuna kadar da mücadelemizinkararlılığını ne pahasına olursa olsun sürdürmeye devam edeceğiz.. Son olarak bizler aklın anlamlaştırdığı, mantığın kabul edebildiği gerçeklere ve tamamıyle müspet bilime inanıyoruz. Hiçbir zaman sade dini yaşayan insanlara değil kastımız, tamamıyla bu düşünceye uymayan/uyamayan doğmalardır... Bu nedenle DİPNOT sonuna kadar bunlarla mücade etme yürekliliğini sürdürecektir... Sevgiyle kalın...
  9. Ben Allah'ın kimseye ceza falan vereceğine inanmıyorum... Herkes doğru, dürüst, üretken, saygılı, hoşgörülü, insan haklarına bağlı hiçbir insan dini olsun olmasın cehenneme gideceğine ben itimal vermiyorum... Çevremde bu yaşam biçimine sahip yüzlerce insan tanıyorum.. Hiçbirindede cennet beklentisi ve cehennem korkusu yok.. Bunlar da mı cehenemlik.. Yok böyle birşey... Amaç illa birşeylere körükörüne inanmak ise o başka tabiki.. Mesela ben hiçbir zaman camiye gitmedim, gitmemde.. Namaz kılmadım, kılmamda.. Oruç tutmadım, tutmamda... Hacca gitmedim, gitmemde.. Ama yaşamımdan, hayattan ve insanlardan inanılmaz zevk alıyor ve kişisel doğrularımla inanılmaz huzur içindeyim.. Ve benim gibi yaşamını süren yüzlerce insanda... Ki kendileri de inanç sahibi... Ama benim gibi yaşıyorlar.. İnsan herşeyden önemli bir insandır ve bunu böyle algılamak hiçte zor değil... Sevgiyle kalın...
  10. Katkıların için teşekkürler sevgili gelincik... Hepimizce biliyoruz ki bugün yönetimin bütün birimleriyle dinsel temelli bir yaşama doğru gitmesine koşut olarak yobazlık da yoğunlaştı; son örnekleri başı açık olduğu için kadın gazeteciyi taşlamak, bikiniyle denize girene saldırmak, çıplak kadın yontularına alçıdan giysiler giydirmek... Yani böyle bir çarpıklığı içinde barındıran bir demokrasi olabilir mi? tabiki olmaz... Çünkü bunlar birkere demokrat olamazlar ki inançlarına alabildiğine ters düşmektedir... Bu nenenle de her bakımdan demoratik zemini yitirmeden hepimiz uyanık ve birlikte haraket etmenin yol ve yordamlarını birhan önce aramalıyız... Çünkü bunlar gün geçtikçe örgütleniyor ve bugünkü iktidardan da alabildiğince güç oluyorlar... Yukarıdaki düşüncelerin bana bunları düşünmeme olanak sağladı... Dost sevgilerimle...
  11. Biz bu hocaları çoktan aştık dostum... Sen diğer ocalar ile bağını kur.. Biz onlarla tartışalım... Hocaların egemenliğinde bir yapı... Ve bunların kıskacında bir düşünce.. Kabul ediliri gibi görünmüyor ama.. Ben yine yardıma hazırım... Dost sevgilerimle...[/size]
  12. Öbür dünya parsellemecilerini biliyorduk fakat gidip gelenlerin misyonik yaklaşımlarını bilmiyorduk.. Onuda burada öğrenmiş olduk... Ne diyelim... Misyonerlerimizi sağ olsun... Onlarla iyi mi geçinmek gerek ne...
  13. Fethullahçılar Kara Para mı Aklıyor?.. ABD Savunma Bakanlığı ve CIA Fethullahçıları nasıl kullanıyor? Bu soru çok sık gündeme geliyor... Ekonomik gücünün 5 milyar doları aştığı öne sürülen Fethullahçılar, bugün hem ABD'de, Rusya'da hem de Almanya'da okullar açıyor; Kuzey Irak'taki iki kolejinde Amerikan pasaportu taşıyan öğretmenler görev yapıyor... Fethullah Gülen sekiz yıldır ABD'de yaşıyor... ABD'yi ''mesken tutan'' Fethullahçılar, üniversitelerde dernekler kuruyor, okullar açıyor. ''Ilımlı İslam'' ın Türkiye'deki yol haritasını çizerek CIA'ya katkıda bulunuyor... Fethullahçılar Fort Worth Teksas'ta Harmony Science Akademi'yi kurdu. Akademi Teksas eyaletinin dört yerleşim biriminde de şubeler açtı. Teksas eyaleti eğitim sistemine bağlı bir ''charter'' okul olan ''Harmony Science Akademi'' (meraklısı için web sitesi: -http://www.hsatx.org- ) bilim ve teknik dallarında eğitim veriyor. Okulun tüm giderlerini Teksas Eyaleti karşılıyor ve öğrencilerden okul parası alınmıyor... Bu bir Fethullahçı okul... Öğretmenlerin tümü erkek ve Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı... Bilgi kaynağım, ''Öğretmenler arasında çifte vatandaşlar da var'' deyip ekledi: ''Bu öğretmenlerin maaşlarını da Teksas Eyaleti ödüyor...'' ABD 'de CIA ve Savunma Bakanlığı desteğinde olan Fethullahçılar, Rusya'da ise farklı bir yöntem izliyorlar... Putin , Fethullahçı okulları ve şirketleri yakın izlemeye aldı, birkaç okul kapatıldı... Şirketler de izleniyor... Bazı Fethullahçı şirketlerin Rusya'da ''kara para akladıkları'' öne sürülüyor... Fethullah Gülen'in ''Işık Süvarileri'' en az iki yabancı dil biliyor, Rusya'dan ABD'ye; Almanya'dan Romanya'ya, Kara Afrika ülkelerinden Malezya'ya dek tüm dünyada ABD desteğiyle örgütleniyor... Fethullahçı okullar sadece Mısır , Suriye, Sudan , İran, Cezayir ve Libya 'da yok... Oysa saydığım ülkeler ''İslami kuralların'' uygulandığı ülkeler... Neden giremiyor bu ülkelere Fethullahçılar? Fethullah Gülen yıllar önce ''Türk-İslam sentezi'' ni savunan, ''şoven milliyetçiliği'' benimseyen bir kişiydi... 1990 sonrası değişime uğrayıp tıpkı Nakşi şeyhi Esad Coşan gibi ''Amerikancı İslam Modeli'' ni savunmaya başladı... Gülen ve Coşan, 1983 seçimlerinde Turgut Özal 'ın ANAP'ını destekledi... 28 Şubat sürecinde ise Nakşi Esad Coşan Avustralya 'ya, Nurcu Fethullah Gülen ABD 'ye kaçtı... Esad Coşan, 2001 yılında damadı Ali Yücel Uyarel 'le birlikte bir trafik kazasında yaşamını yitirmişti... Nakşiler ve Fethullahçılar , Süleymancılar gibi laik ve demokratik Cumhuriyet'in, Mustafa Kemal 'in düşmanıdırlar... Üç tarikatın arası hiçbir zaman iyi olmamıştır... AKP hükümeti içinde bakanlık ve milletvekilliği koltuğuna oturan üç cemaatin temsilcileri, ''Milli Görüş'' kökenlilerle hiç anlaşamazlar... Bakın, devletin vereceği bursla yurtdışında master ve doktora yapacak öğrencileri YÖK seçecekken, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ''Ben yapacağım, seçimde mülakata yüzde yirmi beş ağırlık tanıyacağım'' diye kükredi... Yüzde yüz eminim, Milli Eğitim ''Işık Süvarileri'' nin yetiştirdiği ''Altın Nesil'' in üniversite mezunu çocuklarını seçip yurtdışına gönderirken Fethullah Gülen'e de mesaj verecek: ''Hocaefendi sen içini rahat tut, müritlerin senin dediklerini bir bir yapıyor işte...'' Fethullahçı yabancı dil bilen gençlere ''kapılar açılıyor'' , YÖK'ün karşı koyuşuna karşın!.. Devleti kuşatan ''tarikatçı yapılanma'' yaşamın her alanında kendini gösteriyor... İmamlar ''önce din dersi öğretmeni'' olarak atanıyor, ardından sağlık kurumlarının başına getiriliyor... Toplum ise olup biteni sadece seyrediyor... Televizyonlardaki ''tarikat tartışmaları'' ise dincilerin ekmeğine yağ sürüyor. _______________________________________________ KAYNAK:Cumhuriyet 21.09.2006 / Hikmet ÇETİNKAYA
  14. ODTÜ Rektörü Ural Akbulut 'tehlikeyi' net olarak tanımladı... 'Şeriat heveslileri' Şeriat özlemi içinde olanların bunu gerçekleştirebilmek için hiçbir engel tanımadığını belirten Rektör Akbulut, Cumhuriyet'e yürekten bağlı çoğunluğun ölçülü tepkilerinden de cesaret alan bu çevrelere "Hiç kimse sabrımızın sınırlarını zorlamaya kalkışmamalıdır" uyarısı yaptı. ''Bu yıl 83. kuruluş yıl dönümünü kutlayacağımız laik ve demokratik Cumhuriyetimizi yıpratma ve başta laiklik olmak üzere temel ilkelerini değiştirmeye yönelik girişimleri görmekten büyük üzüntü duyuyor ve şiddetle kınıyoruz. Danıştay üyelerine yapılan hain saldırı, henüz zihinlerimizden silinmeyen bir kara leke olarak dururken, köktendinci gruplar kendileri gibi düşünmeyenlere uyguladıkları baskıları büyük bir cüretle farklı platformlara taşımakta, kıyafetleri nedeniyle çağdaş kadınlarımıza fiziksel saldırıda bulunabilmektedir. Bazı devlet görevlileri, halkımızın sorunlarına, aklın, bilim ve teknolojinin ışığında çözümler getirmek yerine, hurafelere dayalı arayışlara girmektedirler. Bazı yetkililer, kültürümüzün ve geleneklerimizin parçası olan halkoyunlarında bile kadın ve erkeklerin bir arada olmasını tartışmaya açacak kadar bağnazlaşmaktadır. Cumhuriyete yürekten bağlı çoğunluğun, demokrasiye ve toplum barışına saygısı nedeniyle gösterdiği ölçülü tepkiler, maalesef köktendinci çevreleri cesaretlendirmiştir. Ancak bu olgun davranışımız, yılgınlık veya umursamazlık olarak yorumlanmamalı, hiç kimse sabrımızın sınırını zorlamaya kalkışmamalıdır.''
  15. DİPNOT şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Doğum Günü Kutla
    Bir başka başlıkta kutladım ama çift dikiş misali diyorum ve doğum gününü tekrar kutluyorum sevgili jon... Nice mutlu yıllara...
  16. Diğer arkadaşlarla birlikte doğum günün kutlu olsu sevgili jön... Nice yıllara diyorum... Sevgi ve saygılar...
  17. Yok canım daha neler cocuk oyun salonumu burası... Onlar tamamıyle aşılmış şeyler tıpkı doğmalar gibi... Yani akıl ve bilim çağını yaşıyor bugün dünya... Bırakalım da bu bilinçte olanlar uzmanlar taştışsın o konuları... Konu Cumhurbaşkanımızın bu ülkede eninde sonunda olması gereken ve yaşama geririlmesi gereken düşüncelerini tartışıyoruz... Lütfen konu üzerindeki düşüncelerinizi alalım.. İlla evrim ve sosyoloji diyorsan açarsın bir başlık ve ne bildiklerine bakarız... Kalın sağlıcakla...
  18. Haydi gücünüz yetiyorsa kazıyın bakalım görelim hodri meydan... Sezer dedidiğiniz sayın Cumhurbaşkanımız bu ülkenin %80'i...
  19. Malesef bağzı arkadaşlarımızın inançlarını araştırmadan, incelemeden, sorgulamadan ve akla ve mantığa uygunluğuna bile gerek duymadan olduğu gibi kabul etmelerini ben hiçbir zaman kabul edemedim... Kaldı ki doğmatik bir inancın kalıcı ve yapıcı bir tarafı olmadığı gibi insanlara ve topluma da uyutmadan hiçbir yararı olmamıştır, olamazda... Bu katkılarından dolayı sevgili haksöz arkadaşımıza yürekten teşekkürler...
  20. DİPNOT şurada cevap verdi: HİMYATA başlık Din Felsefesi
    Bak sevgili arkadaşım... Çok basit bir açıklama; ''Sümerler 4 bin yıl önce bir yığın tanrıları varken mahkemede evleniyorlardı. Belgesi olmayan evlilikler kabul edilmiyordu. Muslümanlık tarihine bakarsak bugün maalesef Allah'ı sokağa indirdiler. Benim inandığım Allah adına iş yapmaya, onun avukatlığını yapmaya kimsenin hakkı var mı?'' Ki bunun insanın huzur ve vicdanı ile hiç alakası yok.. Umarım daha iyi anlaşılmıştır... Sevgiyle kalın...
  21. DİPNOT şurada cevap verdi: HİMYATA başlık Din Felsefesi
    İman bana göre insanın üstünde ve başında değil vicdanında olan birşeydir ve insanın yastığa başını koyduğu zaman kendini rahat ve huzur hissetmesidir... Bunun hiçbir zaman din ile bir alakası yoktur... Çünkü en büyük inanç / İman / kitap vicdandır.. Sevgiyle kalın...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.