Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

DİPNOT

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

DİPNOT tarafından postalanan herşey

  1. Değerli arkadaşım... Siz... Bir doktor olabilirisiniz.. Bir muhendis... Bir milletvekili.. Bir başbakan... Hatta Cumhurbaşkanı... Kimse bunu bez parçasına bağlamaz... Ama gün gelir o bez parçası bu ülkenini boğazına bağlanır... Bugün adalete yapılmak istenen gibi... Bugün basına yapılmak istenen gibi... Bugün Cumhuriyet rejimine yapılmak istenen gibi... (Üstelik o katil de bir avukattı...) Gözlere bağlanır... Ağızlara bağlanır... Kulaklara bağlanır... Bilmem ne demek istediğimi anlayabildinizmi?... Dost sevgilerimle... . .
  2. Ulusculukla milliyetçiliğin farkı nedir diye sarmuşsun sevgili ithaka... Anlaşılabilmesi açısından isterseniz söşle başlayalım... __Türk-İslam Sentezi' ni benimsemiş olanların milliyetçilik?.. __Irkçılığa dönük milliyetçilik?.. Milliyetçilik bir değil ki... 'Öğretmen Andı' nda 'Atatürk milliyetçiliği' deyişinin kullanılması yerli yerindedir; ama, hele şu sırada MHP'nin milliyetçilikten söz açması insanı şaşırtmıyor mu?.. Hangi milliyetçilik kardeşim?.. Ülke üç kuruş otuz paraya satılırken tarihsel yerlerin adlarını değiştirerek, Atatürk milliyetçiliğine karşı çıkarak milliyetçi olunabilir mi?.. MHP milliyetçilerinin her sabah aynaya bakıp kendi kendisini sorgulaması gerekmiyor mu?.. Varın Ulusçuluk kavramını da siz düşünün ... Sevgi ve saygılarımla...[/font] . .
  3. Sayın KaRaKuRt DİPNOT ve onun gibiler nedir sizce, Nasıldırlar, Hangi amaça hizmet ederler ve düşünceleri nelerdir lütfen açabilirmisiniz... Sevgi ve saygılarımla... . .
  4. Kardeşim Allah bez parçasıyla uğaraşırmı... Herşeye güce yeten yaratıcının 2 metrelik bir bez parçasına mı ihitiyacı var ki... Hem insanın kaderini yaz... Hem de o kader üzerine imtihan gibi anlamsız ve gereksiz bir kural koy... Yaratıcı bile olsa bu buna gülünür... Tıpkı benim size kahkahalarla güldüğüm gibi... Benin annem 70 yaşında ve başı açık ve inanılmaz iyilik perisi ve fedakar ve inanç sahibi, Annem bile olsa yaratıcı onu bir bez parçası yüzünden cehenneme gönderecekse göndersin umurumuz bile değil... Aslında O bez parçası ki psikolojik olarak; çağdaşlaşma korkusundan, ilerleme korkusundan, aydınlanma korkusundan, bilimsel ve gerçekçi bir yaşama çözüm getirememe aksine onların karşısında kendini ezik ve yetersiz hissedip allaha yakın olarak sahte bir huzur peşinde olduğu gerçeğinden başka birşey değildir... Çözümsüzdür... Ayak uyduramayan... Teslimiyetçi bir varlığın kişiliğine bürünmüştür... Yaşamın dışında varlığı bile bilinmeyen bir hayalin peşinde... Ey allahım bu tür inançlar karşısında bizleri bir aynan gibi yaratmış olmandan dolayı ve bundan güç alarak soruyoruz... 1-__Kıl, Çarşaf, Cüpbe, sakal, burka vb. dini giyisiler olmadan da insan müslüman ve inanç sahibi olamazmı?... 2-__Sakalsız, cüpbesiz ve camiye gitmeden de, namaz kılmadan da, oruç tutmadan da, doğru, kişilikli, ahlaklı, namuslu ve yardımsever insanları cehenemde yakmayı uygun bulurmusunuz... .... Sevgi ve saygılarımla... . .
  5. Haklısınız arkadaşlar... Hatta başörtüsü / sıkmabaş / Türban her neyse takın tabiki... Ama kuranda bunların hiçbiri yok yok fakat kadının örtünmesi diye birşey var evet. Arapların ve Asya müslümanlarının ortak bir örtünme biçimi var ve yakında inançlarınız gereği sizlere bu elbiseler önerilebilir... Benim için mahsuru yok... Annem içinde, kız kardeşlerim içinde... Ama sorun şurada bir inanç bir insanın örtünmesi ile alakalıysa ve umudunu buna bağlamışsa durum vahim bana göre... Özde olması gereken birşeyin şekilci olması ne kadar hacı... (Türban, çarşaf, burka, sakal, cupbe vb..) Ve ülkemizin bunlarla dolup taşıyor olması... Herşeye gücü yeten allahım... Bunlarımı çözemedik... Bakın galiba aşağıdakiler örtünme anlamındaysa herşey bizlerden daha inançlı ve daha müslüman oldukları söylenebilir... Hepinize sevgi ve saygılarımla... . . . . .
  6. DİPNOT şurada cevap verdi: sardunyam başlık Güncel Konular
    Aramıza hoş geldiniz sevgili cuwanch... İlhan Selçuk ve Cumhuriyet ile büyüdük biz... Ekmeksiz, susuz nasıl olunmuyorsa; Cumhuriyet'siz asla... Dost sevgilerimle...
  7. Doğru haklısın 2 metrelik bez parçasında öteye gidemecek bir taştışma bu... O kadar dar bir alan yani... Bu seni de beni de aşar... Çok haklısın... Umarım gelecek sizlerin, düşünceleriniz, hayallerinizi doğrultusunuda gerçekleşir... Kalın sağlıcakla... Dost sevgi ve saygılar...
  8. Ne yazık ki “Eline kalemi alan, lahana tarlasına bıçakla dalar gibi demokratik düşünsel ve paylaşımcılık adın forum dünyasında kendi gibi düşünmeye yazarların kişiliklerine saldırmaya, provokasyon yapmaya, terör yaratmaya, kendine saygın bir forumun sayfalarında yer bulamayacağını bilmeli, nedenini merak etmediğim öfke ve kinini söndürmenin başka yollarını aramak zorunda kalmalıdır”. Yukarıdaki yazmış olduğum yazının hicivini bile anlayamamak gerçekten çok acı... Okunmuyor ki anlaşılsın Aaa DİPNOT'MU yazmış.... Mutlaka bizim düşüncelerimize ters birşeyler yazmıştır... Vurun abalıya... Düşünceye değil... Eleştirel yaklaşım hiç değil.. O yazmış ya... Anlatılmaya çalışılan şuydu amaç illa birşeye inanmaksa var olana da var olmayanada inanılır değilmi... Yeterki insan bir şeye inanmak istesin... Bu Hindistan da İneğe tapmakta olabilir ki oranın kutsalı inektir... Anlayın artık anlayın... Biraz ne demek istediğimizi en azından birazcık anlamaya çalışın... Dost sevgilerimle...
  9. . . Olaya Tepki Sürüyor... Hukukçular yürüdü... İstanbul Barosu avukatları, Danıştay'a ve gazetemize yapılan saldırıları kınamak amacıyla yakalarına siyah kurdele takarak cüppeleriyle Tünel'deki baro önünden Taksim Meydanı'na kadar yürüdüler. ''Cumhuriyete, Demokrasiye ve Hukuka Sahip Çıkma'' yürüyüşüne İstanbul Bölge İdare Mahkemesi hâkim ve savcılarının da aralarında bulunduğu bine yakın hukukçu katıldı. İstanbul Barosu Başkanı Kolcuoğlu, ''Atatürk ilkeleri ışığında laik, demokratik Türkiye'yi hep birlikte aydınlığa taşımak için ant içiyoruz'' dedi. Tünel'deki İstanbul Barosu önünde toplanan avukatlar, saldırıyı kınamak için cüppe giyip yakalarına siyah kurdele taktı. Daha sonra açılan büyük Atatürk posteri arkasında kol kola kortej oluşturan avukatlar, Taksim Cumhuriyet Anıtı'na doğru yürüyüşe geçti. Yol boyunca ''Elbette farkındayız tehlikenin'', ''Yargıya uzanan eller kırılsın'', ''Bağımsız Türkiye bağımsız yargı'', ''Türkiye laiktir, laik kalacak'' şeklinde slogan atan avukatlar, ellerinde Atatürk posterleri, Türk bayrakları, karanfiller ile ''Emperyalizmin oyununa gelmeyeceğiz'', ''Mustafa Kemal ve Cumhuriyet ile sonsuza dek'', ''Demokratik, laik, hukuk düzenine sahip çıkıyoruz, demokratik, laik hukuk düzeninde Mustafa Kemal'in izinde'' yazılı dövizler taşıdı. YURTTAŞLARDAN DESTEK Yol boyunca caddede ve binalardaki bazı vatandaşlar, avukatlara alkışlarla destek verdi. Avukatlar, yurttaşlara Cumhuriyet gazetesine ve Danıştaya yapılan saldırıları kınayan broşürler dağıttı. Yaklaşık 1 saat 15 dakikada Taksim Cumhuriyet Anıtı'na ulaşan grup, burada saygı duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı'nı okudu. İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu anıta çelenk bıraktıktan sonra yaptığı açıklamada, ''Türkiye'de dış güçler ve içerideki işbirlikçilerinin, ülkeyi zayıf düşürmek ve huzursuzluk yaratmak için karanlığa gömülmüş insanları her zaman kullandığını'' dedi. Bu tür karanlıkta bulunan insanların hiçbir zaman aydınlığa çıkamayacaklarını vurgulayan Kolcuoğlu şunları kaydetti: ''Biz hukukçular olarak Türkiye'nin laik bir hukuk düzeni içinde çağdaş, demokratik bir yapılanma ile barış ve huzurla ileriye dönük aydınlığa yürüyerek ülkeyi daha güzel günlere götürmeye karar vermiş insanlarız. Bizi bu yoldan çevirmek isteyenler, geriye götürmek isteyenler, o karanlık düşünceleriyle geride kalacaklardır. Aydınlık, bağımsız Türkiye'nin laik hukuk uygulayıcılarını yolundan asla döndüremeyecekler. Laik, hukuku uygulayan yargımızın yanında olacağız. Onunla birlikte ileriye doğru yürüyeceğiz.'' Kazım Kolcuoğlu, karanlık düşüncelerini terörle başarıya ulaştırmak isteyenlere seslendiğini belirterek ''Atatürk'ün ilkeleri ışığında laik, demokratik Türkiye'yi hep birlikte aydınlığa taşımak için ant içiyoruz'' diye konuştu. diye konuştu. . ___________________________________ KAYNAK:25/05/2006- Cumhuriyet
  10. Peki bu kadar kolay mı... Yani bunlar istediği devlete istedikleri şekilde girecek, istedikleri pazarda istedikleri kazançları elde edecek, ülkelerin kaynaklarını halklarına rağmen ele geçirecek, gasp edecek, tarımlarını, sanayilerini, tekstilini, enerjisini, her şeyini kendi çıkarı için kontrol edecek, rakip gördüğü alanlarda üretimi kesin, azaltın diyecek ve kendi mallarıyla pazarı ele geçirecek, fiyatlarla, faiz oranlarıyla oynayacak, sadece üretiminin içine etmekle kalmayacak o ülkenin bir de spekülatif düzenlemelerle, özelleştirme vs. politikalarla kamu kaynaklarını parçalayıp kolayca kontrol edilebilir ve yönetilebilir hale getirecek... Bu o kadar kolay mı... Evet o kadar kolay... Böylesi işbirlikçi yönetimler oldukça iktidarlarda bu o kadar kolay gerçekten... Yöntem çok basit, böl, parçala, yönet... Bu ekonominin her alanında böyle. Tarım politikaları açısından da böyle, enerji politikaları açısından böyle, sanayi politikaları açısından böyle, tekstilde böyle, otomotivde böyle, eğitimde böyle, sağlıkta böyle... Bütün iş gerçekten bölmek, parçalamak ve yönetmek... .
  11. Bizim sözsel ve düşünsel olarak anlatamadıklarımızı aşağıdaki görsel resimler umarım birşeyler anlatabilir... Sevgi ve saygılarımla... . . . . Böyle giderse geleceğin Türkiyesinden manzaralar izlediniz çok hoşlar değilmi... Hayırlı olsun... Umarım herkes böyle bir düzende mutlu ve huzurlu olur... Kızlarımıza cocuklarımıza bırakacağımız dünya işte böyle olacak... Sevgiyle kalın... .
  12. DİPNOT şurada cevap verdi: sardunyam başlık Güncel Konular
    Galiba öyle olacak gibi sevgili profesör matematik hastası... Maalesef gidişat sanki onu gösteriyor... Sevgilerimle...
  13. DİPNOT şurada cevap verdi: sardunyam başlık Güncel Konular
    Öncelikle güncel ve anlamlı bir konuyu buraya taşıyarak bizlere öngörüsel yaklaşımımıza hizmet edebileceğini düşünerek sevgili sardunya'ya teşekkür ediyorum... Bana göre 'KOMPLO TEORİSİ ŞU; Siyasette temel stratejiyi 'Hükümet - Devlet' çatışmasına oturtan ilk Başbakan bugün iktidardadır... Hal ve gidişinden açıkça anlaşılıyor ki şöyle düşünüyor: Hükümetin başına geçtim.. Devletin başına geçeceğim!.. Çoğu kişinin aklı fikri askeri darbe kuşkusunu yayarak asıl darbeyi gözlerden saklamak... 4'te 1 oyla Meclis'in 3'te 2'sini ele geçirip Başbakanlığa ve de hükümete oturan takıyyeci iktidar, Çankaya'da Cumhurbaşkanlığı makamına da AKP damgasını vurduğu gün sivil dinci darbe gerçekleşmiş olacak... Hal ve gidiş bunu gösteriyor... Sevgiyle kalın... .
  14. . İnanın sevgili ahirzaman sizinde yazınız benim aklımada hoş birşey getirdi... Sizin ile ilgisi yok ama en az benim kadar temiz bir yüreğiniz olduğu kesin... Tekrar teşekürler... Sevgiler... .
  15. yam_yam Bilimselci Erdoğan seREnaDE Sardunyam Gece yağmuru Gece Kuşu Gülsün Gelincik
  16. Siz bir alemsiniz... Sevgiler...
  17. Size katılıyorum sevgili sardunya... Yukarıda yazmış olduğunuz yazı bana bir yazıdan esin verdi... Bunedenle size teşekkür ediyorum... Bunlar bir avuçturlar aslında... Bir avuçturlar ama dünyayı yönetiyorlar... Bir avuçturlar ama dünyada üretilen mal ve değerlerin % 90’ına el koyuyorlar... Bir avuçturlar ama tüm dünya ticaret yollarını ve pazarlarını kontrol ediyorlar... Bir avuçturlar ama halklara rağmen halkların hakkı olan gelirlere el koyuyorlar... Bir avuçturlar ama tüm dünyayı kan revan içinde bırakacak kadar şiddet ve nefret yayabiliyorlar... Tüm dünyayı kontrol edebilecek silah gücünü ellerinde tutabiliyorlar... Bir avuçturlar ama sadece insanlığın değil tüm canlı aleminin yaşamını, yaşam alanlarını yok edecek kadar kirlilik yayıyorlar, dünyayı tüketiyorlar... Onlar virüsler, bakteriler, mikroplar, tüm dünyanın ve insanlığın hücrelerine dağılmışlar ve içimizi kemiriyorlar, için için yiyorlar bizi, insanlığı, tabiatı, canlı olan her şeyi... Siz yaşamayın diyorlar... Siz olmasanız da olur diyorlar... Siz yoksullar, işsizler, marjinaller, üçüncü dünya halkları, az gelişmişler, size rağmen ayakta kalabiliriz diyorlar... Ne yazıkki hala dini ve ideolojik köleliği ülkenin kurum ve kuluşlarını yıpratma pahasına dahi olsa önde ve birincil tutanlar, Var olma bilinçlerine ihanet ettiklerinin farkında olmadan hala sürdürmeleri gerçekten endişe verici.... Umarım gelecek günler / yıllar aklını ve mantığını kullanan insanların sayısının çoğalmasına imza atar... Dost sevgilerimle...
  18. Emeller bir bir ortaya çıkıyor... Ne yazıkkı birçok kurumda olduğu gibi sizin hesas hedefiniz ordu... Laikliği kirletmeye çalışıyorsunuz beceremiyorsunuz... Atatürk'e laf söylemeye ve sinsi bir duruş sergileyerek takkiye yapıyorsunuz ama gücünüz yetmiyor / yetmeyecekte... Demorrasiden cesaret bulup ulemayı getirmek istediniz ama fos çıktı... (demokrasiyi sevmezsiniz üstelik(... Ama orduya çamur atmak... Orada biraz düşünceksiniz... Bölünmezliğimizin, Cumhuriyetimizin ve geleceğimizin teminatı gözbebeği ordumuza çamur atmanızı asla izin vermiyeceğiz... Bunu bilin... Dost sevgilerle...
  19. BAKMAK VE GÖRMEK... Bir insan bir ağaca bakarken; estetik duygu ve düşünce içerisinde olan bir insan, farz edelim ki; bu insan bir ressam olsun. O ressam o ağaca bakarken; salt estetik kaygılar taşıyacak ve “bu ağacın üzerinde ne güzel yeşil yaprakları, rengarenk çiçekleri, meyveleri ve dalları üzerine konmuş kuşları var. Bu ağacın ne güzel gölgesinde yatılır, uyunur ve aynı güzellikte bir resmini dahi yapabilirim” diye düşünecek ya da böyle düşünmeden kendini alıkoyamayacaktır. Ama aynı objeye yani aynı ağaca bakan bir kereste tüccarı, salt ticari duygu ve düşüncelerinden ötürü bu ağaca estetik kaygılarla değil de ticari kaygılarla bakacağı içindir ki; “oh ne güzel bu ağaçtan ne biçim kereste çıkar, kim bilir kaç para eder” diye düşünmeden edemeyecek ve o ağacın bütün güzelliklerini görmezlikten gelecek, ya da kafasındaki tek düşünce olan, ondan çok iyi kereste çıkacağına ve çok para kazanabileceğine odaklanmış olduğu içindir ki, gerçekten o güzellikleri fark etmeyecek, görmeyecektir bile. BELKİDE FARK BURADA KERESTE TUCCARLIĞINDA... NE DERSİNİZ... TABİKİ DEVAM EDİN... BU ZAMANDA İYİ PARA EDİYOR... .

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.