Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

sardunyam

Φ Süper Üye
  • Katılım

  • Son Ziyaret

sardunyam tarafından postalanan herşey

  1. öhöm sayende sesim güzelleşti be leylacım, mersi şikerim gecenin bu saatinde sessiz geceye renk veren güzel bir dolunaya çevirdim
  2. Topici açtığımda aynısını ilk iletimde bende savundum, alıntı bir iletiydi ve bir uzman yorumuydu... Ayrıca Sarıgöl'ün ifade ettiği ile benim ifade ettiklerim çelişmiyor, aksine birbirini tamamlıyor... İtiraz edilecek bir durum yok ki ortada, aynı konuyu farklı açılardan değerlendiriyoruz, siz sünnete peygamberin uygulaması diyebilirsiniz, ama zaten peygamberin uygulamaları Kuran'dır, yani sünnetullahtır... Doğa kanunları da düzendir, sünnet her anlamda düzendir... düzenlemektir... ve o düzenlemelerde değişme olmaz... yalnız bir not peygambere atfedilen bir sürü uydurma şeyde vardır, bunları ayıklayarak ifade ediyorum... Yani Kuran'a birebir uygun tutumlar uygulamıştır Resulullah... Oda bir sünnet ama benim eklediğim ayetlerde geçen değişmez kanunlarda sünnet. biri ayrı diğeri ayrı birşey değil... Peygamberini tebliğ için gönderen Allah elbette O'nun koruyucusu, gözeticisi ve yardımcısı olacaktır, işte bu değişmez sünnettir... meselenin nereye çekilmek istendiği yine belli oldu, ganimet... onlarca kez tartıştık, gamimet bir savaş sonucudur, savaş dışında uygulanan bir durum değildir ve her savaş bütünüyle hoş gelmez insana ama insan bir sürü sebepten ötürü savaşmak zorunda kalabilir... Son açıklamanız tamamen sizi bağlar, aynen iade ederim düşüncelerinizi, beğenmeyen, değiştirmeye çalışan, küçümseyen, eksik arayan, dilediği manayı bulmaya çabalayan sizsiniz... Biz bırakın oynamayı sürekli doğru anlamak için ince eleyip sık dokuyoruz... Ve değerli arkadaşım Ali-ilmek önce hoşgeldiniz ve katkınız için teşekkürler... Evet arkadaşımız da ayetle karşılık vermiş...
  3. en güzel şarkıya çevirdim, henüz hiç kimse söylemedi
  4. sardunyam şurada cevap verdi: arman başlık Forum Oyunları
    düzen (oynaşı olmuşuz düzeneğin)
  5. seni seviyorum demek geliyor aklıma
  6. ben senden önce düşünmüşüm müslüm gürses geliyo bak tam arkanda
  7. yakamam kız seni, sen süs mumusun... şimdi de zara çevirdim, dübeş attım yek geldin
  8. hakikaten Egzorsist, bu çok doğru bir söz... Sayın Boşig çok haklı, hayat sevdiklerimizin nefes aldığını bilmektir... ve bununla mutlu olmaktır... Çok güzel ya, helal olsun benim gönlü güzel kardeşime, seni boşuna sevmemişim ben... bitanesin sen...
  9. Evet Brain, KURAN'I baştan sona tam 3 kez okudum, hala okumaya devam ediyorum ve evet kendi dilimde yani Türkçe okudum... Ve özellikle baştan sona okudum ki bütününü kavrayayım... Ne oldu şaşırdınız mı hiçte sandığınız gibi ikinci okumamda sıkılmadım aksine geçen gün bir konuyu düşünüyordum ve açtım Tarık suresine baktım bir kez daha hayran kaldım... Ürperdim, şaşırdım, dondum... Ama bunu size tarif bile edemem... NET BİR CEVAP VEREYİM... KURANI KENDİ DİLİMDE BİR KEZ İNİŞ SIRASINA GÖRE, İKİ KEZ DÜZENLENİŞ SIRASINA GÖRE TAM 3 KEZ ANADİLİMDE OKUDUM... ikna oldunuz mu?
  10. Vay be, bizide vatanı bölmek isteyenler tutmuş olabilir? Hürriyetin önünde eylem yapma ya da yapmama hakkına sahipsin arkadaş, ben sana mitinge neden gelmiyorsun, gelmiyorsan sen hainsin mi demeliyim? ya da dermiyim? ama siz itham etmekte sakınca görmüyorsunuz nedense, çünkü Cumhuriyet, Laiklik, Demokrasi, Atatürk meselelerine yaklaşımımız farklı... Hürriyet Gazetesi bir Aydın Holding medyası ve sanmıyorum ki hiç kimse bilmesin Aydın Doğan'ın, R. Tayyip Erdoğan ile olan yakın diyaloğunu... Kızı Tüsiad'a başkan olduğunda bir demeç vermişti, Laiklik hakkında bir soru sordular, başbakan millet isterse değişir demişti, Aydın Doğan'ın kızıda buna destek olarak hiç bir şey değişmez değildir demişti... Peki bunu neden eleştirmediniz? Ya da miting konusunda heyecanlıyız diye bizi ne yerine koyuyorsunuz? Vatan bir bütündür bütünüyle ve bütün değerleri ile sahiplenilmelidir... Tıpkı evimiz gibi...
  11. HİCR SÛRESİ (29) Hani Rabbin meleklere, "Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin" demişti. Biyoloji bilgisine sahip olanlar bilir ki, insan bedeninde ve diğer canlılarda, toprakta saf halde bulunan madenler ve mineraller çeşitli miktarlarda bulunmaktadır... Ve beden öldüğünde toprağa karışmasıda kendisinin ondan olduğuna kanıttır... Allah'ın insana ruhundan üflemeside insan diye bilinen varlığın sureti haktan nur taşıdığını yani Allah'tan bir zerre bulundurduğu ve o yüzden kutsal olduğundandır... KEHF SÛRESİ (37) Arkadaşı ona cevap vererek dedi ki: "Seni topraktan, sonra bir damla döl suyundan yaratan, sonra da seni (eksiksiz) bir insan şeklinde düzenleyen Allah'ı inkâr mı ediyorsun?" Önce toprak sonra döl suyu, meni, döllenme ile kan pıhtısı, cenin, bebek ve insan... Şimdi tıp bu şekilde açıklıyor değilmi ama toprak kısmı hariç... peki ilk oluşum nedir? ENBİYÂ SÛRESİ (22) Eğer yerde ve gökte Allah'tan başka ilahlar olsaydı kesinlikle ikisinin de düzeni bozulurdu. Demek ki, Arş'ın Rabbi Allah onların nitelemelerinden uzaktır, yücedir. Bir zamanlar biri demişti, ne belli Tanrının bir tane olduğu demişti... Allah ise ne bir tanrıdır, ne put... Doğa ve sistemin düzenleyicisi olan tek Yaratıcı'dır... KÂF SÛRESİ (6) Üstlerindeki göğe bakmazlar mı? Onu nasıl bina ettik, nasıl donattık! Onda hiçbir düzensizlik ve eksiklik yoktur. Evrende düzensizlik hüküm sürer diyenlere sormalı evrende eksik olan bir şey var mıdır? Bu işleyişin ve devamlılığın, doğumun ve ölümün belli süreler içinde devamlılık göstermesi düzensizlikten mi kaynaklanmıştır?
  12. İSRÂ SÛRESİ (77) Senden önce gönderdiğimiz peygamberlerimiz hakkındaki kanun böyledir. Bizim kanunumuzda hiçbir değişme bulamazsın. LOKMÂN SÛRESİ (29) Görmedin mi ki Allah geceyi gündüzün içine ve gündüzü de gecenin içine sokuyor. Güneşi ve ayı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. Her biri (kendi yörüngesinde) belli bir zamana kadar akar gider. Şüphesiz Allah işlediklerinizden hakkıyla haberdardır. AHZÂB SÛRESİ (38) Allah'ın, kendisine farz kıldığı şeyleri yerine getirmesi konusunda peygambere bir darlık yoktur. Daha önce gelip geçen peygamberler hakkında da Allah'ın kanunu böyledir. Allah'ın emri kesinleşmiş bir hükümdür. AHZÂB SÛRESİ (62) Daha önce gelip geçenler hakkında da Allah'ın kanunu böyledir. Allah'ın kanununda asla değişme bulamazsın. FÂTIR SÛRESİ (13) Allah geceyi gündüzün içine sokar, gündüzü de gecenin içine sokar. Güneşi ve Ay'ı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. Her biri belirli bir vakte kadar akıp gitmektedir. İşte bu Allah'tır, Rabbinizdir. Mülk yalnızca O'nundur. Allah'ı bırakıp da ibadet ettikleriniz, bir çekirdek zarına bile hükmedemezler. FURKÂN SÛRESİ (53) O, birinin suyu lezzetli ve tatlı, diğerininki tuzlu ve acı olan iki denizi salıverip aralarına da görünmez bir perde ve karışmalarını önleyici bir engel koyandır. ZÜMER SÛRESİ (5) Gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yaratmıştır. Geceyi gündüzün üzerine örtüyor, gündüzü de gecenin üzerine örtüyor. Güneşi ve ayı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. Bunların her biri belli bir zamana kadar akıp gitmektedir. İyi bilin ki, o mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır. BAKARA SÛRESİ (22) O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah'a ortaklar koşmayın. RA'D SÛRESİ (4) Yeryüzünde birbirine komşu kara parçaları, üzüm bağları, ekinler; bir kökten çıkan çok gövdeli ve tek gövdeli hurma ağaçları vardır ki hepsi aynı su ile sulanır. Ama biz ürünleri konusunda bir kısmını bir kısmına üstün kılıyoruz. Şüphesiz bunda aklını kullanan bir kavim için (Allah'ın varlığını gösteren) deliller vardır. HİCR SÛRESİ (22) Rüzgârları da aşılayıcı olarak gönderip yukarıdan su indirerek sizi onunla suladık. Onu toplayıp depolayan da siz değilsiniz. ENBİYÂ SÛRESİ (30) İnkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı? HAC SÛRESİ (5) Ey insanlar! Ölümden sonra diriliş konusunda herhangi bir şüphe içindeyseniz (düşünün ki) hiç şüphesiz biz sizi topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra bir "alaka"dan, sonra da yaratılışı belli belirsiz bir "mudga"dan3 yarattık ki size (kudretimizi) apaçık anlatalım. Dilediğimizi belli bir süreye kadar rahimlerde durduruyoruz. Sonra sizi bir çocuk olarak çıkarıyor, sonra da (akıl, temyiz ve kuvvette) tam gücünüze ulaşmanız için (sizi kemale erdiriyoruz.) İçinizden ölenler olur. Yine içinizden bir kısmı da ömrün en düşkün çağına ulaştırılır ki, bilirken hiçbir şey bilmez hale gelsin. Yeryüzünü de ölü, kupkuru görürsün. Biz onun üzerine yağmur indirdiğimiz zaman kıpırdar, kabarır ve her türden iç açıcı çift çift bitkiler bitirir. Örnek ayetler değişmez düzenin ve sistemin işleyişine delildir... sünnetullah yani din yoldur bu yolda Hakka yürüyenler için yaratılan kainatın bir sisteme dayandırıldığı ve değişmezliğinin kanun olduğu, yani rastlantısallığın mümkün olmadığı gerçektir... eğer sistemsiz ve düzensiz bir rastlantısallık olsaydı devamlılıkta ve tekamülde kusur, eksik, sapma çok fazla olurdu... Rüzgarların aşılayıcılığı, gece ve gündüzün birbirini örterce uzayıp kısalması, belli bir yörüngede dönmeleri, tatlı suyun tuzlu suya karışmaması, bitkilerin erkek ve dişi özelliği taşıyarak çift oldukları, suyun yaşam kaynağı olması, yaratılan her canlının yaşamına su ile başlaması ve bunu Kuran'ın bildirmesi, göğün ve yerin bir zamanlar bitişik, (bütün) olduğu, her bitkinin suya olan gereksiniminin farklı olduğu.... v.s. gibi misallari bilmek için 1400 yıl önce bir bugünki bilgilere sahip olunması gerekirdi... Sevgili Sarıgöl'üde bahsetmiş olduğu doğa düzeni budur, sayın katakuta, bu ayetlerin sizin için bir anlam içermeyeceğini biliyorum, ancak sürekli hafife aldığınız ve uydurulmuş bir kitap dediğiniz Kuran (haşa) 14 YY önceki insanlık bilgisinin çok çok üzerinde bir bilgi içeriği ile detayları ve oluşumları açıklamaktadır... Şimdi bizler için olağan ve bilinen doğa olaylarında değişiklik olmayacağını inanan, inanmayan herkes kabul eder... Önemli olan bu bilgilerin hangi ortama nasıl verildiğidir, üstelik Kuran'ın çağlar üstü hitabında yeni manalar bulmak ve ifade etmekte onu dilediğimiz gibi yorumlamak değil, bilakis anlayış ve bilgi zenginleştikçe bir başka pencerenin daha açılmasıdır... Örnek ayetlere devam edeceğim... selamlar
  13. Akıl herhangi bir noktayı düşünürken, bütün bağlantıları gereği gibi kuramayıp, herhangi bir yanlış fikrin etkisi altında kalma tehlikesi ile yüzyüzedir!. İşte o anda da vehim, onun üzerinde hükmünü icra eder; yani nefsin, benliğin üzerinde tesirini icra eder. Aklın gücünü, tesirini keser, geleceğe ve bilince dönük biçim yerine; bedene, ve benliğe dönük istikamette bir harekete sürükler.. O zararlı hareketi yararlıymış gibi gösterir!. Çünkü vehim, her şeyi tersine gösterir...işte bu yüzden de zararlı hareketi yararlıymış gibi sandırıp, seni yanlışa çekebilir. Ancak vehmin üstesinden yüzde yüz gelebilecek bir güç vardır...işte o güç iman gücüdür. "İman"da, "akıl" ve mantığa yön veren "fikir" durur!... Meselâ sana biri geliyor, hiç aklının ve mantığının kabul etmeyeceği bir şey söylüyor. Şu işi şöylece yap diyor... Eğer sen, o kişiye tam bir itimadla güvenmişsen, daha önceden aklın yatmışsa; bu kişi mutlaka doğru söyler, kendi menfaatine dönük bir şey söylemez, söylediği doğrudur diye tam inanmışsan; işte o zaman söylediği ters bile gelse, vehim seni o işi yapmamağa tahrik etse dahi, ona olan o güvenin, teslimiyetin dolayısı ile o işi yaparsın!. İşte o işi yapman anında sen vehmini yenmişindir. Ama işi o iman ve teslimiyetle yapmayıp da, "acaba ben bu işi böyle mi yapsam..? Bu böyle diyor ama, bu böyle olursa, böyle böyle sonuçlanır; yok böyle olmazsa, şöyle şöyle neticeler doğurur"un içine girdin mi, işin içinden çıkamazsın ve o işi gerektiği biçimde yapamazsın. Yapamadığın zaman da vehim sana galip gelmiş olur!. Yani yapamamak, vehminin sana galip gelmesindendir. Bu yüzdendir ki ölümötesi yaşam konusu, teslimiyet ve iman esasına dayandırılmıştır. Tasavvufta bütün tarikatlar esas olarak teslimiyeti ele alır... Yani der ki: "eğer tarikata girdiysen şeyhine teslim ol, ne diyorsa hiç üstünde fikir yürütmeden onu yap"!... Yani şeyhe teslimiyetin esası, herhangi bir konuda fikir yürütmeden uymaktır. Tarikat olayını bir yana bırakırsak; İslâmiyet çerçevesinde, Allah Rasûlü’nün fikirlerine, sen karşı fikir öne sürmeden güvenerek teslim ol, dediğini yap. Ondan sonra o olay niye gelmiştir, hikmeti nedir? Onu araştır!. Onu araştırma denmiyor!. O yüzden de Hz. Ali`ye "Sen "ALLAH"`a aklı ile yakîn olanlardan ol.." buyuruyor... Yani niye öyle diyor? Zaten teslimiyeti ele almış, teslimiyetle ilerliyor. ilerlerken neyin niye olduğunu, hikmetini anlamak için aklını kullan, diyor. Kendine yön verme sırasında, istikametini çizme sırasında imanını kullan!. Ama o yolda yürürken de akılla yürü ki sağlam olsun!. Bir an gelir iman zayıflar... İmanın zayıfladığı anda akıl sana destek olsun!. Eğer o konuda bir araştırma yapmışsan; neyin niye olduğunu kavramışsan; o işin hikmetlerini çözmüşsen; imanın zayıfladığı noktada akıl sana destek olur. Ama aklını kullanmadan sırf imanla gidiyorsan, o zaman tehlikedesin!... Çünkü iman daha önce de bahsettiğim gibi zaman zaman zayıflar... Alıntı... bir yorum
  14. fıstık kızım nasılsın dersler yoğun anlıyorum kolaylıklar dilerim bitanem seni çok seviyorum unutma dualarımız her zaman seninle tatlım...
  15. ben maydanoz mu oluyordum Diloşum, doğrudur benden maydanoz olur, her köfteye maydanoz olurum kanımca
  16. kirpiklerini sevdim, ok gibi maşallah
  17. Ayşegül'üm seni izninle hanımeli seçtim, ve bahçemde yetişecek olan hanımelide sensin... iğdem, akasyam, leylağım, erguvanım ve hanımelim var... bundan büyük saadetmi olur, misler gibi ortalık yaww... biz buralardayız geldiğinde görüşürüz Allah'ın izni ile... Diloşum imzayı çok kıskandım, ama olmazki sahile adını kumlara yazmışsın, bende isterim, benimde adımı kumlara yazın, bir dalga gelip silene kadar orada kalsın bitanem, kuma yazı yazalım...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.