cerenimoo

MEHMED UZUN..kürt yazar ve yasadıgı cevreyi dedelerinden babalarından dinledikleriyle sayfalara dökmüş.. bence bu konuya dair bütün kitaplarıibelgeleri okumuş insan bile yaşayandan pek fazla bilemez hı?

olmayan avatarını sevdim

sevmeyi ve sevilmeyi bilmesini sevdim..

aklı başında oluşunu sevdim..

e sevdiğim acık zaten.. vakana nerelerde?

dürüstlüğünü sevdim..

açılışı sevdimle yapalım bari..avatarı güzelmiş

tırnak yemiyorum orda,lokum yemiştim..doyamadım,parmak yiyim dedim forumun cırtlak rengi..

ümüğü sıkılacısı..

ne bu böyle ya;hep kadınlar..hep kadınlar.. kadın nasıl olmalıymış,kadın bunu yapmalı,kadın şunu yapmalı.. birazcıkta seçen biz olalım.. evet başlayım..bence erkek dediğin böyle başlıklar açanlar olmamalı..

baş belası..

okunduğu gibi yaz

fatiha suresini suraya ezbere yazarsan ölmem

kıhkk... ruhuna fatiha..

sevmezsen ölürüm valla billa

imzasını sevdim..'neden olmasın'

eheh..sen iste yav yalınlığını sevdim..

yok ben made in'e diyordum araya kaçmışın,olsun varsın..

iyiki olmuş olanısın..

avatarında güzel kadınlar istikrarını sürdürüşünü sevdim..

sıkı edebiyat yapanısın..

üstümde oluşundan usanmadığımsın..

sevgi kabarcıklarını sevdim..

Birinci Dünya Savaşı'nın yaşandığı o kabus günlerde,Mezepoyamya,tarihinin ilk sistematik soykırımına tanık oldu:ERMENİ SOYKIRIMI... Soykırımın nedeni basitti;Ermenilerin varlığına ve yaptıklarına tahammül yoktu.1908'de Osmanlı'nın başkenti,Doğu ve Batı uygarlıkların gerçek merkezi İstanbul'da,herkesi sevindiren bir olay oldu,Meşrutiyet ilan edildi ve padişahın sonsuz yetkileri sınırlandırıldı..Haktan,adaletten,eşitlikten söz edildi.Ancak heyecan yaratan bu pembe tül perdelerin gerisinde,yeni bir iktidar odağı,İmparatorluğun idari merkezi Babiali'ye yerleşti;İttihat ve Terakki... Jön-Türk geleneğiyle donanmış ve genellikle hırslı,atılgan düşleri olan subay ve aydınlardan oluşan bu konspiratif örgütün amacı,her ne pahasına olursa olsun,Osmanlılığı ve Türklülüğpü korumak,kollamaktı,Osmanlı'nın uçsuz bucaksız bir imparatorluk olmasının ana sütünu kabul edilen çok kültürlü,çok,dilli ve çok dinli yapıyla Osmanlıyı koruyamayacaklarına ve geleceğini garanti edemeyeceklerine inanan İttihat-Terakkiciler,başka bir altarnatifte karar kıldı;TEK KÜLTÜR,TEK DİN,TEK DİL...yani Türklük,Türkçülük,Türk Mevkuresi ve Türk dünyası... Çok renkli,etnik,dini ve kültürel mozaiğe sahip,çok geniş bir İmparatorluğu tek bir etnik yapıya uygun hale getirmek..?Elbette bir çılgınlıktı bu.Ancak İttihat-Terakki'den Hitler'e,Stalin'deb Pol Pot'a kadar tarihteki tüm çılgınlıkların ortak özelliğidir;ilk başlarda herkesin gülüp geçtiği çılgın düşünce ve projeler,gözüpekliği ve cesareti,entrika ve komploları,korku salan cinayet ve terör olaylarını,yavaş yavaş bir güç odağı haline gelmeye başladığında,çılgınlıklarda bir fikri ve kitlesel temel bulmaya başlar,artık güç merkezlerinin,genellikle perdeleri kapalı odalarında,sık sık 'neden olmasın' denilmeye başlanır ve herşey bu çılgınlıklara göre yeniden şekillendirilmeye başlanır. İttihat ve Terakki'nin çılgınlıklarına ilişkinde böyle oldu;Birinci Dünaya Savaşı'nın başlarında,artık iyice iktidarı ele geçirmiş olan İttihat-Terakki,her şeyi çılgınlıkları uygulamaya koyabilecek şekilde yeniden örgütlendi..Devler olanaklarıyla yarattığı tüm örgütlenmelerin yanında,tam da çılgınlıkları uygun görülmez bir teşkilat oluşturdu;Teşkilat-ı Mahsusa... Görülmeyen hiçbir kuruluşa karşı hukuki bir sorumlulugu olmayan,kimlerin,nasıl idare ettiğini bilmedigi bu teşkilat,cezaevlerinden salıverilen,hırsız,cani,katil,yolkesici,sapıklarla dolduruldu.Bunlar silahlandırılarak,tam yetkiyle donatıldı.Ermenilerin çok yoğun yaşadığı Kürt bölgelerinde de dini olarak çok bağnaz Kürt ağaları,şeyhleri ve mollaları,''gavur-düşman'' motifleriyle,hazır hale getirildi.Kıran kırana bir savaş içinde,kendi derdinde olan dünyadan da bir tepki gelmeyeceğine göre artık kıyamaet günleri için herşey hazırdı,Azrail elindeki keskin kılcıyla,önemli bir tehdit olarak görülen,istenmeyen,varlıklarına bile tahammül edilmeyen Ermenilere ilişkin dansına başlayabilirdi artık. Ve olan oldu,ve Azrail'in kanlı kılıcı kalktı ve indi ve kalktı ve indi... Ve Azrail'in kol gezdiği o ölüm yıllarında,Ağrı Dagı'nın,dinmeyen bir ağıtla durmadan ağladığı,Dicle ve Fırat nehirlerinin,sessiz bir hüzünle durmadan kan akıttığı o karanlık dönemlerde,söylendiğine göre 1.5 MİLYON ERMENİ ÖLDÜRÜLDÜ..TEKRARLAYIM,1.5 MİLYON... İttihatçıların çılgınlıkları bununla kalmadı;ALTIYÜZBİN TÜRKÜN,ÜÇYÜZELLİBİN KÜRDÜN DE ÖLÜMÜNE,tüm Osmanlı topraklarının viraneye dönmesine ve sonuçta da Osmanlı Devleti'nin yıkılmasına neden oldu... MEHMED UZUN'UN ''NAR ÇİÇEKLERİ'' ADLI KİTABINDAN....

direnmek,ölmek...