İSLAM DÜNYASININ YAYILAN DÜŞMANI

[Misafir CYRANO]

Osmanlı'nın kurucusu da dahil beş liderinide yakalayıp istanbula getirip idam etmesine rağmen, Suud ailesi tarafından sürdürülen ve bu gün tekrar yaygınlaştırılmaya çalışılan bu sapkın "mezhep" hakkında sizlerin düşünceleri nelerdir ?

 

Peygamber den şefaat dilemeyi (şefaat ya resulullah) Allah'a küfür sayan. yasaklayan

 

Türbeleri yıkan (peygamberimizin türbeside dahil)

 

cemaatle namaz kılmayı farz sayan.

 

Namazda "Allahüma salli" ve " Allahhumma barik" salavat-ı şeriflerininin okunmasını yasaklayan.

 

Camiilere Minare ve kubbe yapılmasını haram sayan.

 

Allah'ın Türklere karşı cihadı emrettiğine inanan.

 

İslam emirlerinin zorla tatbik ettirilmesinin müslümanların görevi olduğuna inanan.

 

bu sapkın "mezhep" 1819 İbni Suud'un oğullarının Osmanlı tarafından yakalanıp istanbulda idam edilmesiyle birinci devrini kapatmış. 1916 da ingilizlerle anlaşarak bu günkü suudi arabistan topraklarında yeniden faaliyete geçmiştir.

 

İslamiyete bakışları tamamen şekilcidir. Ayetleri ve emirlerin akıl süzgecinden geçirilemiyeceğini, tefsir edilemiyeceğini ve yorumlanamıyacağını beyan ederler. Kuranın indiği çağda olmayan her şeyi haram kabu lederler. Mesela peygamberimiz zamanında kaşık olmadığı için bu gün kaşıkla yenen yemeğin, haram olduğuna inanırlar.

 

Onlardan olmayan müslümanlarca "Peygambersiz İslam" diye adlandırılan vahhabilik, bu gün yine sinsidir.

 

Aslında Suud ailesi tarafından kurulan bu mezhebin hareket tarzı hakkında fikir sahibi olmak kolay. El Kaide ve Taliban vahhabidir.

 

Birinci dönemlerinde hanifiliğin diğer kollarından olanları bile vahhabi olmadıkları için katleden bu mezhebin. bu gün tekrar yaygın propagandaya neyin üzerine giriştiği merak konusudur. ABD ve İsrail'in bölgedeki en sağlam müttefiki olan Suudi Arabistan,

 

BOP un bir parçası mıdır bu gün vahhabilik tehlikesi ?

[Φ önce@vatan]

Osmanlı'nın kurucusu da dahil beş liderinide yakalayıp istanbula getirip idam etmesine rağmen, Suud ailesi tarafından sürdürülen ve bu gün tekrar yaygınlaştırılmaya çalışılan bu sapkın "mezhep" hakkında sizlerin düşünceleri nelerdir ?

 

Peygamber den şefaat dilemeyi (şefaat ya resulullah) Allah'a küfür sayan. yasaklayan

 

Türbeleri yıkan (peygamberimizin türbeside dahil)

 

cemaatle namaz kılmayı farz sayan.

 

Namazda "Allahüma salli" ve " Allahhumma barik" salavat-ı şeriflerininin okunmasını yasaklayan.

 

Camiilere Minare ve kubbe yapılmasını haram sayan.

 

Allah'ın Türklere karşı cihadı emrettiğine inanan.

 

İslam emirlerinin zorla tatbik ettirilmesinin müslümanların görevi olduğuna inanan.

 

bu sapkın "mezhep" 1819 İbni Suud'un oğullarının Osmanlı tarafından yakalanıp istanbulda idam edilmesiyle birinci devrini kapatmış. 1916 da ingilizlerle anlaşarak bu günkü suudi arabistan topraklarında yeniden faaliyete geçmiştir.

 

İslamiyete bakışları tamamen şekilcidir. Ayetleri ve emirlerin akıl süzgecinden geçirilemiyeceğini, tefsir edilemiyeceğini ve yorumlanamıyacağını beyan ederler. Kuranın indiği çağda olmayan her şeyi haram kabu lederler. Mesela peygamberimiz zamanında kaşık olmadığı için bu gün kaşıkla yenen yemeğin, haram olduğuna inanırlar.

 

Onlardan olmayan müslümanlarca "Peygambersiz İslam" diye adlandırılan vahhabilik, bu gün yine sinsidir.

 

Aslında Suud ailesi tarafından kurulan bu mezhebin hareket tarzı hakkında fikir sahibi olmak kolay. El Kaide ve Taliban vahhabidir.

 

Birinci dönemlerinde hanifiliğin diğer kollarından olanları bile vahhabi olmadıkları için katleden bu mezhebin. bu gün tekrar yaygın propagandaya neyin üzerine giriştiği merak konusudur. ABD ve İsrail'in bölgedeki en sağlam müttefiki olan Suudi Arabistan,

 

BOP un bir parçası mıdır bu gün vahhabilik tehlikesi ?

 

 

Arkadaşım seni tebrik ediyorum arabistanlı ingiliz Loranz bilirsin bedeviler birbirleriyle savaşırken loranz bunları birleştirdi ve osmanlıya karşı savaştılar bu sudiler sadece ABD k.......gi başka birşey degiller tesbitlerin çok çok dogru yazılarını okuyorum

[Φ Multi]

CYRANO kardeş

 

seni ilk defa tebrik ediyorum

[Φ kralx]

Ha şöyle yaa..

Müslüman kardeşlerimizle ortak paydalarda buluşmak ne güzel..

[Misafir CYRANO]

VAHHABİLERİN BOP TAKİ İLK GÖREVİ IRAK MIYDI '

 

ABD 'nin Irak'ı işgalinin başladığı günden itibaren artan bir direniş dalgası başlamıştı.

 

Gerek Baas partisine bağlı yeraltına çekilen asker ve subayların oluşturduğu sunni örgütler.

 

Gerek Sistani ve El Sadra bağlı Şii milis örgütleri.

 

bu örgütler hakim oldukları her kentte Amerikan askerleriyle, çatışmaya başladı. Mukteda El Sadr'a bağlı şii milis örgütü, Necef ve Kerbela'da ABD ordusuna ağır kayıplar verdirdi ve İki askeri helikopteri düşürdü. ABD ordusu Necef ve Kerbelayı Irak ulusal ordusuna terkedip çekildi. Irak ulusal ordusu tabii ki El Sadr la çatışabilecek ne güce, ne askere nede silaha sahipti.

 

ABD nin Irak'a girerken bir planı vardı buna göre Saddam iktidarı döneminde ezildiğini söyleyen Şiiler ABD ordusuyla ittifak yapacaktı. Ancak bu böyle olmadı. Şiiler ABD ye karşı çok sert bir direniş dalgası başlattılar. İtidal çağrıları yapan, ve uzlaşma yanlısı görünen Şiilerin ruhani lideri Ali Sistani bile El Sadr karşısında etkisiz kaldı.

 

işte tam bu günlerde, o korkunç şeyler oldu. Hz Ali camiinde cuma namazı kılan şiilere çıkışta bombalı araçla intihar saldırısı düzenlendi. Yüzlerce şii cami çıkışında öldü. Ardından Ehlibeytlerin türbelerine yönelik intihar saldırıları düzenlendi. Şiiler kaçırılıp kafaları kesilmiş olarak bağdat sokaklarında bulundu.

 

bu katliamların ardından Iraktaki şii ve sunni direniş grupları açıklamalar yapıp " ABD nin ırakta bir iç savaş yaratma çabalarına izin vermeyeceğiz" dediler. İki tarafta oynanmak istenen oyunun farkındaydı.

 

peki oyunun yönetmeni ABD idi fakat oyunun aktörleri kimlerdi.

 

hiç bir Amerikan askerinin intihar saldırısı düzenleyebileceği mümkün olmadığına göre. bu saldırıları yapan militanlar kime bağlıydı ?

 

Kısa süre sonra adı duyuldu. Irak el kaidesi adlı vahhabi örgütün lideri Zerkavi.

 

arkasından gelen süreçte, ABD askerlerine karşı başlayan yoğun direniş, 3 ay boyunca şii hedeflere düzenlenen büyük katliamlara dönüştü. Camiilere intihar saldırıları. Şiilerin kaçırılması ve kafalarının kesilmesi.

 

bir süre sonra Şii milisler, o ilk tablodaki gibi, ABD askerlerine kanlı saldırılar düzenleyenlerden. kentlerini Irak El kaidesine karşı koruyan muhafızlara dönüştü. Yani ırak direnişinin dışında kaldılar.

 

Şiilerin savunmaya çekilemeleriyle ABD yüzünü Sunni şehirleri olan Tikrit ve Felluce'ye çevirdi. Ve bu İki kentte de tüm dünyada var olan tarafsız gözlemcilere göre katliam yaptı.

 

kendilerini müslümanlığı koruyan savaşçılar gibi gösteren bu vahhabi barbarlar. ABD Irakta hafızalardan silinmeyecek katliamlara imza atarken. Akıllarına Şiilerle hesaplaşmak geldi. Yani durumu fırsat bilip. Bu katliamlara imza attılar. Bir camiiden çıkan müslümanları katletmek, ehlibeylerin türbelerini bombalamak, Hiç bir suçu olmayan sivilleri sırf şii oldukları için kaçırıp kafalarını kesmek.

 

Ardından bu günkü tablo oluştu. Iraklı müslümanlar şu an ABD ile değil birbirleriyle savaşıyorlar. Her gün Şii ve Sunni hedeflere düzenlenen intihar saldırılarında onlarca hatta yüzlerce insan ölüyor.

 

Tek suçları ekmek parası için, Irakta kamyounculuk yapan türk şöförler, Zerkavinin örgütü tarafından kaçırıldı. ve Kafaları kesilip internete dağıtıldı. Kuranı kerimin Müslümanlara Türklere cihat açması gerektiğini iddia eden vahhabiler için, Türkleri böyle katletmenin zaruretten çok, Şiilere yaptıkalrı gibi fırsattan istifade olarak görüyorum ben. Türk milletinin istisnalar hariç hepsinin kabli Iraklılarla beraber atarken, vahhabiler. kanlarına işlemiş türk düşmanlığı bir kanlı ayin biçiminde icra ettiler o katliamlarıyla. Kaçırdıkları iş adamları için fidye alıp serbest bırakırken. Bir dilim ekmek için kamyonculuk yapan şöförlerimizi, acımadan katletmişlerdir.

 

Irak el kaidesi bir yandan Amerikan hedeflerine saldırı düzenleyip Iraklı sunnilerin sempatisini kazanmaya çalışırken bir yandanda, Irak direnişini bitirecek yegane olayı başlatmıştır Müslümanlar arasında bir iç savaş. Suudi Ailesinin bir üyesi olan Bin Ladin'in bu örgütünün bu güne kadar yaptığı bütün eylemler ABD nin işine yaramıştır.

 

Yakın dönem örneklerine bakarsak, Türkiyede yapılan anketler deABD ve İsrail karşıtlığı bu iki ülkede ciddi rahatsızlık yaratacak kadar artmışken, İstanbulda El Kaide tarafından bombalı eylemler düzenlenmiştir.

 

Avrupada ABD nin imajı yerle bir olup, Terörle mücadele bahanesi sorgulanırken avrupa kamuoyu tarafından. Avrupada metrolarda düzenlenen kanlı saldırıalrla. Bu fikir kırılmıştır. Avrupada yaşayan müslümanlara karşı nefret dalgası başlatılmıştır. Avrupa Kamuoyu "teröristlerle" savaşan ABD ye daha sıcak bakmıştır.

 

Bütün dünya Iraktaki direnişçilere sempati duyarken. insanların kafasını kesip kamera ile kaydedip dünyaya izletmiş, Şii lere karşı vahşiliğin son boyutu etlemelr düzenlemiş. Sadece şiiler için değil bütün islam alemi için kutsal sayılan , ehlibeytlerin türbelerine, hz ali camiine, kerbelaya düzenlediği saldırılarla ölü yığınları oluşturmuş. Irakta müslümanlar arasında bir iç savaş çıkarmıştır.

 

Şimdi mutludur, Zira her gün Irakta müslümanlar kadın çocuk demeden birbirinin bombalarıyla ölmektedir.

 

BU vahabbiliğin bu anlamda ilk icraatı mıdır peki? Hayır.

 

Rus Ordusunun afganistanı işgaliyle başlıyan direnişten sonra. Doğu Blokunun dağılmasıyla Rusya Afgansitandan çekilmiştir. Vahhabiler Afganistanda öyle bir iç savaş başlatmışlardır ki :

 

10 yıllık rus işgalinden 20 bin kişi ölmüşken. Rusların çekilmesinin ardından 1 yıl içinde afgan iç savaşında 4 milyon kişi ölmüştür. En sonunda, Penşir Aslanı lakabıyla maaruf ünlü direnişçi Ahmet Şah Mesududa bir intihar saldırısıyla katletmişlerdir.

 

Vahhabiler için, Kendi mezheplerinden olmayanların, Müslüman, hristiyan yada yahudi olmasının hiç bir önemi yoktur. Hepsi düşmandır , hepsi aynıdır. Bu barbar mezhebe bağlı örgütlerin katlettiği müslüman sayısı, haçlı seferlerinde katledilen müslüman sayısının onlarca katıdır.

 

kısacası bu yılanlar nerede ortaya çıksalar, orada müslümanlar arasında iç savaşlar başlamıştır.

 

Bu gün Ortadoğuda Şii İran, Sunni Suriyeye yapılacak bir saldırıyı kendine yapılmış sayacağını söylerken, Şii Hizbullah, sunni Filistin halkı tarafından sevilip desteklenirken. Geçmişin en radikal örgütlerinden HAMAS iktidarda, İsrail haricinde hiç kimsenin düşmanları olmadığının altını çizerken.

 

Vahhabiler yeni düşmanlık tohumları serpecekleri kara parçası aramaktadır. Kanımca hedefleri Filistin ve Lübnandır.

 

ABD nin Büyük Ortadoğu Projesi'ni hayata geçirebilmesinin ön koşulu, ortadoğuda bir iç savaş yaratmasıdır. Ancak bir iç savaş yaratıp iki tarafada silah satarak kendine bağımlı hale getirebilmesidir.

 

bu iç savaşı çıkarabilecek potansiyele sahip yapı ve mezhep ise bellidir.

 

bunlar sadece benim gördüğüm değil hepimizin, seyrettiği manzaralardır.

 

not : Suudi Arabistan İsrail'in Lübnan saldırısıyla ilgili olarak Lübnan ve Hizbullahı suçlamıştır.

 

bir çeçen sözüdür : " Hacı Murat'ı Şeyh Şamil'e düşman eden kah pe dünya"

[Φ halilim]

kardeş vehhabiliğin kurucusu ingiliz casusu lawrenc dir kitabını okudum. suudiler uygulamada devam ediyorlar Rasulüllah(S.A.V.)'ın kabrişeriflerinin önünde bizlere dua ettirmediler geriye doğru yani kıbleye doğru dönmemizi işaret ettiler bunların itikatı bozuk yeni bir kitap okudum mehmet niyazinin ah yemen diye yine bir ingiliz casusu olan kişi isim değiştirmiş bilindiği gibi şeyh Abdullah Mansur adını almış. yanibu ingilizlerin planları gereğince kurulan bir mezheb çeşididir..Allah(C.C.) zevalinigörmek nasip etsin..Amin.