Etkinlikler
17:00
-
26 Mart 2008 17:00
Dünya Tiyatro Günü
Oyun oynamaktan ne alıkoyabilir bizi?
Dünya Tiyatrolar Günü için ulusal bildiriyi kaleme alan Orhan Alkaya: Tiyatro ümitsizliğin reddidir
27 Mart Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi’ni bu yıl, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat
Yönetmeni, yazar, şair ve yönetmen Orhan Alkaya kaleme aldı.
Alkaya, hazırladığı bildiride, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü bildirisini hazırlamak görevi ve onurunun bu yıl kendisine
verildiğini belirterek, "Ustam Muhsin Ertuğrul’un yazdığı ilk ulusal bildirinin 30 yıl sonrasında ve onun kurumsallaştırdığı
tiyatronun 94 yıllık birikimine işçilik ettiğim zamanda..." dedi.
Türkiye tiyatrosunun hayli zamandır bir uzun geçidin tam içerisinde durduğunu ve geçidin darlığının hayal gücünü
bunalttığını belirten Alkaya, şöyle devam etti:
"Bu geçitten, binlerce yıllık ayrışık kültürel zenginliğimizle süzülmek, dünya köyüne, kendi oyun oynama birikimimizle
akmak üzereyiz. Küçük bir köyde yaşıyoruz, ısınıyor yahut üşüyoruz, mutlaka seviniyor ve üzülüyoruz, farklı dillerde
konuşuyoruz ve ötesi daima hissediyoruz. Köyün bilgeleri ve onların söylenceleri, uzun, durağan hayat önermelerini
kışkırtıyor, hepimizi tekçi dayatmalardan koruyup sakınıyor, yaşamak böyle anlam kazanıyor. Çünkü başlangıçta hayat
şekilsizdir. Öyleyse, oyun oynamaktan ne alıkoyabilir bizi? Pek az temel izlek var biliyoruz ama yaratıcı insan kadar çok
hikaye kurma ve anlatma biçimi de var.
Tiyatro sanatı, hayatı sıkıcı, ısrarcı bir düzenekten koruyup kollarken, yaratıcı insandan beslenir, besleniyor. Çünkü insan
eşsizdir. Olsa olsa henüz köyün sokaklarında saklı kalmış biçimler var ve yasak mahallelere ansızın girmek heyecan
vericidir. Yeni biçimlere ihtiyaç duyuyoruz, çünkü tıkanmak ölümdür. Biçim özün ta kendisidir ve en çok biçim yasaklanır
bilinebilen zamanda. Aynı anda ileriye ve geriye, yani hayatı anlamlı kılacak kimyaya, yeryüzü yaşayanının şaşırtıcı
imgelemiyle gidip gelelim ki sahici tekliği, bugünde var olan insanı anlamlı kılabilelim. Bütün zamanları kapsayan anda,
bugünde! Bugün daima yakıcıdır. İkaros’un kanatları elbette acıyacaktır ama kim güneşe o denli yaklaşmayı tasavvur
edebilir ki? Çünkü ancak, yanmayı göze alan aydınlatabilir."
Tiyatronun ümitsizliğin reddi olduğunu vurgulayan Alkaya, bildiride,
"Çünkü oyun daima başlar.
Şimdi ve burada, yeniden, oyun başlamak üzere.
Başlayalım öyleyse;
hayatın gözden geçirilmiş yeni yorumlarına her zaman ihtiyacımız oldu.
Bu ihtiyaç olmasaydı tiyatro ne işe yarardı ki?" ifadelerine yer verdi.
-
26 Mart 2008 17:00
DÜNYA TİYATRO GÜNÜ'NDE ÜCRETSİZ TEMSİLLER
ANKARA - Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Dünya Tiyatro Günü dolayısıyla 27 Mart 2008 Perşembe günü 26 oyunu,
ücretsiz sahneleyecek.
Devlet Tiyatroları'ndan yayınlanan açıklamaya göre, kurumun 12 bölgedeki 23 sahnesinde, sürekli turne sahnesi
Gaziantep ile Alanya, Muğla ve Ürgüp'teki turne sahnelerinde, oyunlar ücretsiz olarak seyirciyle buluşacak.
Ücretsiz izlenebilecek oyunlar ve sahneleri şöyle:
-Ankara Devlet Tiyatrosu: Küçük Tiyatro'da "Şahane Düğün", Şinasi Sahnesi'nde "Zorunlu Hedefler", Akün Sahnesi'nde
"Giordano Bruno", Altındağ Tiyatrosu'nda "Bir Mahalle Ki", İrfan Şahinbaş Atölye Sahnesi'nde "Kurban", Oda
Tiyatrosu'nda "Japon Kuklası", Çayyolu Tiyatrosu'nda "Kanlı Nigar".
-İstanbul Devlet Tiyatrosu: AKM Oda Tiyatrosu'nda "Savaş 2. Perdede Çıkacak", AKM Aziz Nesin Sahnesi'nde "Ben Ruhi
Bey Nasılım", Şişli Cevahir Sahnesi'nde "Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü", Beykoz Feridun Karakaya Sahnesi'nde
"Misafir".
-İzmir Devlet Tiyatrosu: Konak Sahnesi'nde "Kafes", Karşıyaka Ragıp Haykır Sahnesi'nde "Dona Agata'nın Kaçırılışı".
-Bursa Devlet Tiyatrosu: AVP Sahnesi'nde "Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz", Oda Tiyatrosu'nda "Bir Picasso Lütfen".
-Adana Devlet Tiyatrosu: 10. Devlet Tiyatroları-Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali.
Trabzon Devlet Tiyatrosu: Atapark Haluk Ongan Sahnesi'nde "Düğün Ya Da Davul"
-Diyarbakır Devlet Tiyatrosu: Orhan Asena Sahnesi'nde "Papa'nın Kaçırıldığı Gün".
-Antalya Devlet Tiyatrosu: DT Sahnesi'nde "Titanik Orkestrası".
-Erzurum Devlet Tiyatrosu: DT Sahnesi'nde "Tehlikeli Saplantı".
-Konya Devlet Tiyatrosu: DT Sahnesi'nde "Resimli Osmanlı Tarihi".
-Sivas Devlet Tiyatrosu: DT Sahnesi'nde "72. Koğuş".
-Van Devlet Tiyatrosu: Kültür Merkezi Sahnesi'nde "Kırkından Sonra".
-Gaziantep Devlet Tiyatrosu Turne Sahnesi: Onat Kutlar Sahnesi'nde "Hastalık Hastası".
-Alanya: Antalya Devlet Tiyatrosu yapımı "Ehliyet Senin Neyine Dön Şinasi Evine".
-Muğla: İzmir Devlet Tiyatrosu yapımı "Teyzesi".
-Ürgüp: Konya Devlet Tiyatrosu yapımı "Pusuda Öç".
Sanatseverler, ücretsiz biletlerini Devlet Tiyatroları gişelerinden ya da ilgili müdürlüklerden temin edebilecekler.
Yakın Etkinlikler
-
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
- 0 yorum
-
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
- 0 yorum
-
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 Kasım Öğretmenler Günü....
Bütün öğretmenlerimize yaşamları boyunca mutluluklar diliyoruz...
- 0 yorum
-
25 Aralık Christmas Day - Dini Gün (Noel)
Christmas Day - Noel Dini Gün
Noel Baba Vikipedi, özgür ansiklopedi
Noel BabaNoel Baba (aslen Santa Claus,Saint Nicholas, Saint Nick, Father Christmas, Kris Kringle, Santy veya Santa) Noel gecesi (24 Aralık'ı 25 Aralık'a bağlayan gece) çocuklara hediye dağıtan yerel bir kahramandır. Türkiye'de ise Noel Baba yılbaşı gecesi hediye dağıtan kişiye dönüşmüştür. Kökeni Saint Nicholas`a dayanır, fakat kültüre göre farklılık gösterir. Noel Baba dünya çapında daha çok sevilmiş ve Santa Claus isminin yerini almıştır. Örnek olarak "Santa" yerine İtalya`da "Babbo Natale", Brezilya`da "Papai Noel", Çek Cumhuriyeti`nde "Deda Mráz", Portekiz`de "Pai Natal", Romanya`da "Moş Crăciun", Almanya`da "Weihnachtsmann", İrlanda`da "Daidí na Nollag", Fransa`da "Le Père Noël", İspanya ve Meksika`da "Papa Noel", Türkiye`de "Noel Baba" olmak üzere farklı isimler kullanılır.
Hikaye Türkiye doğumlu tarihsel bir figür olan psikopos Saint Nicholas`ın (Nikola) fakirlere hediye dağıtmasına dayanır. Bilinen en meşhur yardımı da, üç kızı olan bir babayla arasında geçenlerdir. Bu olayın 320'li yıllarda gerçekleştiğine inanılır. Fakir bir baba kızlarına çeyiz parası karşılayacak durumu yoktur, bu yüzden hiçbir erkek onlarla evlenmek istemez. Böyle bir durumda da kötü yola düşmek zorunda kalabilirler. Oldukça eğitimli ve zengin bir aileden gelen Nikola da üç kızı için üç külçe altını geceleyin gizlice fakir adamın penceresinden içeri atar. Hikayenin bu noktada birçok versiyonları mevcuttur.Bu üç külçe altının 3 gün arayla ya da 3 yıl ard arda atılması ile ilgili; ancak sonu aynıdır. Fakir adam çıkıp kendisini görünce şaşırır ve o'na teşekkür eder; bir rahip olan Nikola da "Bana değil, Tanrı'ya teşekkür et." der. Bu olayın ortaya çıkmasından sonra, o yörede birçok gizlice yapılan yardımların aslında Nikola tarafından yapıldığı anlaşılır. Nikola'nın ölümünden sonra da yöre halkı birbirlerine gizlice hediye vermeye başlarlar ve bir gelenek oluşur.
320 yılından önce Jermen kültüründen mevcut olan senelik hediye verilmesi ise, Odin'e dayanır. Odin'in uçan atı Sleipnir için çocuklar patiklerinin içine havuç ve şeker koyup duvara (ya da kapıya) asarlar. Odin de bu iyiliği karşılığında çocuklara hediyeler, tatlılar, ve şekerlemeler verir.
Bu olay mitolojik bir karakter olan Sinterklaas'a esin kaynağı olmuştur. Hollanda, Belçika ve Almanya'da (ölüm tarihi 6 Aralık bir gece önce 5 Aralık'ta kutlanmaktadır) Sinterklaas adına büyük kutlamalar düzenlenir. Aslında Flemenkçe "Sinterklaas" kelimesinin New Amsterdamlılar(sonradan New York) tarafından yanlış telaffuz edilmesiyle Santa Claus şekline dönüşmüştür.
Noel Baba, batılı ülkelerde, Japonya'da ve Asya'nın doğusunda bir Noel geleneği olarak varlığını sürdürmektedir.
İnanışa göre, Noel Baba kır saçlı, uzun kır sakallı, sevimli, koca göbekli, tonton birisidir. Beyaz tüyleri olan kırmızı bir cüppe giymekte aynı görüntüde bir de kukuleta takmaktadır. Noel gününe geçilen gecede uçan geyiklerin çektiği kızağı ile evden eve hediyeler dağıtır; evlere bacadan girip, şömineden ulaşır. Yılın geri kalan zamanlarını ise eşi ve elfleri ile birlikte bir sonraki Noel için oyuncaklar hazırlayarak geçirir. Evinin yeri ülkelerin geleneklerine göre değişiklik göstermektedir. Kuzey Kutbu, Finlandiya'daki Korvatunturi, İsveç'teki Dalecarlia veya Grönland bunlardan bazılarıdır.
Noel Baba, sevimli görünüşü ve hediye dağıtmasından dolayı çocukların çok sevdiği bir karakterdir. Büyükler arasında da Noel yaklaşınca, Noel Baba'ya olan saygı ve sevgi ifadesi olarak, kukuletasını takanlara sıkça rastlanır.
1875 te Kanada'daki bir gazetede Noel BabaBir iddiaya göre günümüzdeki Noel Baba imajının (kır sakallı, koca göbekli, kırmızı cübbeli, kukuletalı) kaynağı, 1931'de Haddon Sundblom adlı çizerin Coca Cola reklamları için yaptığı çizimlerdir. Ne var ki Coca Cola reklamlarından çok önce, 19. yüzyılın başında Noel Baba'nın çeşitli çocuk kitaplarında ve karikatürlerde günümüzdeki Noel Baba imajına benzer şekilde resmedildiği görülmüştür. 1862 Noel'inde Noel'in henüz ABD'de tatil dönemi olmadığı ve Noel Baba figürünün kullanılmadığı dönemde Thomas Nast adlı Amerikalı karikatürist Harper's Weekly adlı derginin kapağında Noel Baba figürünü kullanmış ve kimilerince Noel Baba'nın mucidi kabul edilmiştir.
- 0 yorum
-
Yılbaşı - Yeni Yılın İlk Günü
Yılbaşı - Yeni Yılın İlk Günü
- 0 yorum