Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

alamet-i farika

  • başlık
    94
  • yorum
    363
  • görüntü
    75.478

bunu günahıma bi de külahıma dönüp anlatacak...


alamet-i farika

352 görüntü

bu başlık yüce feylesof hz.serdar ortac'a aittir.

 

 

döndüm ben memleketten...

 

şimdik şöle oldu yarenler,5 gün kaldım ya anam bana bi haller oldu..herkes peşimden dolaşıyo...sankim ilk defa alçılı insan yavrusu gördüler(yavru diyorum dikkatinizi çekerim,tazeyim ben daha... ) yaw böle prenses diana ve maiyeti gibi dolaşıom evde(alla sonumu benzetmesin... )

ama en güseli yıkanmak ayıptır sölemesi...parmağımı kıpırdatmadım ama annemin nası kese yaptığını unutmuşum yannız acıdı biras...

uzun zamandır meşhuuurr otobüs yolculuklarımı yapmıodum eğlenceli oldu. bi iki hikaye çıktı bi de çok parlak bi fikir geldi aklıma:yazı dizisi... evet yannış okumadınız yazı dizisi yazcam ben hemi de böle aydınlatıcı,ilim irfan takdim eden,etrafını mum gibi aydınlatan bi yazı dizisi...taslağı oluşturdum dört gözle bekleyin...

 

otobüs yolculuklarına gelince malumunuz ben ıspartada okudum sül.dem.ünv.de,bizim melekete makul saatlerde gidip gelen sadece bi otobüs şirketi vardı,9 yıl oluyo bu güzergahta yolculuk yapmaya başlayalı şirketin adı 9 kere değişti.öz oldu,hakiki oldu,öz hakiki oldu,şehrin meşhur sodasının ismi oldu,bi inek ismi oldu(sarıkız...)valla billa ciddiyim,otobüs şirketine inek ismi koydular yaw..

yannız asıl ben şirketlerin isminin neden değiştirldiğini öğrendiğimde azcık ürperdiydim ne yalan söliim,misal herhangi bir otobüsleri 3 kere kaza yaptımıydı kapatılıyormuş ya bu şirketler : 9*3:27 en az 27 kazası var bu yandığımın şirketinin...

neyse malum klasik üvertür eğlencelerle başladı yolculuğumuz,aynı koltuğun 3 kişiye birden satılması,bayan isteyen ve içimi bayan bi teyzeye oğlan yanı satılması(ki hakaten oğlu yaşındaydı neden itiraz etti annamadım) muavinin orta yaşına gelmesi hasebiyle kendini kaptan şoförümüzle bir tutup bi bardak su bile vermemesi filan...

böle mutlu mesut yolculuğun 4. saatini iç bayıklığı ile geçiren bendeniz,otobüste entellektüel bi kimlik çizmeye çalışıp(nedense?) tolstoy'umu çantadan çıkarmaya karar vermiştim ki,yanımızda ki otobüsle cilveleştiğimizi farkettim.zira cam kenarında oturuyordum ve diğer otobüsün cam kenarında oturan abi ile çok yakın göz teması kurabildiğimi anladım birden. meğer aynı şirketin otobüsleriymiş bunlar,aynı yere gidiyormuşuz ancak öbür otobüs pek dolu şöför abi de ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntının kendi cebini daha fazla etkilememesi için düşünmüş taşınmış ve kendi otobüsündekileri bizimkine atıp,neresinden dönsem kârdır demiş,lakin bizim otobüste pek yer olmadığını gözardı etmiştir.halbusi o kadar da yalayıp geçtiydi yanımızdan...

neyse otobüste bir anda mahşeri bir kalabalık oluştu,çoluk çocuk,anne-baba,asker,sağır-dilsiz kadromuz bile mevcuttu valla,neyse efendime söliim,ayaktaki yolcular önümüzdeki 250km.yi ayakta gideceklarini anladıkların otobüs hareket etmişti ve bişeyler yapmak için çok geç olmuştu...tabii ben hemen saktlığımı kullanıp yaşlı çocukulu ve harp mamüllerine yer veremeyeceğimi zira o tabeladaki yazıda adı geçen sakatın bizzat kendim olduğumu belirtmek için bi agh... dedim durduk yere(adiyim ben,adi...)

ama nooldu?nooldu?işte bu memleketin önünü açacak,bizleri muassır medeniyetler seviyesine çıkaracaklarına can-ı gönülden inandığım MENAPOZ TEYZE lerden ikisi olaya müdahale edip bağırmaya başladılar...

''para verdim ben kardeşim,oturmak istiyorum...''

''rezalet,olacak şey değil,aaaaaa''

''şofer bey neden ayakta gidiyoruz,şikayet edicem sizi görürsünüz..''

''ay bayılcam şimdi,aaaa''

of ne güsel dakikalardı yarabbim...

1 Yorum


Önerilen Yorumlar

İstemeye istemeye çıktığım bir yolculuktu benimki...Yine 14 saat sürecek bir yolculuğa yine Harem'den yine son dakika bileti ve yine ek sefer adı verilen vergisiz kaçak bir firma ile başlamıştım. Tanımadığım bilmediğim insanlar...

Kaçak otobüsümüz yolda bozuldu, saatlerce bekledik, Aştiye aktardılar sonra, kavgalar bağırışmalar, daha yolun yarısıydı oysa....Bütün hikayeyi burada geçiyorum . Asıl anlatmak istediğim, orada öylece çökmüş birini gördüm..Yolculardan bir yolcuydu, yorgun, mahzun, muhtaç...Bir şeyiniz var mı dedim olanca kibarlığımla, ilgilendim onunla , o da bunu istiyordu zira...

Sonra döndüm geriye doğru bu sırada yaşamım geriye doğru hızla sarıyordu...Derken geldi, çok teşekkür etti alakadar olduğum için gülümsedi için için. Mutlu oldum, gökyüzü uzaklaşıyor, saatler işte bitiyor, ben Yanni'ye devam ediyorum, okumanı bekliyorum...

 

Bir bozan incelemesi...

Yoruma sekme
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.