OLMASAYDIN EĞER
Geceleri kesintisiz uyuyacak ama her kalkışımda seni öpme duygusunu tadamayacaktım.
İstediğim her akşam, sinemaya, bara, dürüm yemeğe, sahilde dolaşmaya gidebilecektim ama "anne bende geleyim" diye bacaklarıma yapışan minik ellerinin sıcaklığı ısıtmayacaktı yüreğimi...
Yeni boyanmış duvarlarımda kalem izi ve yemek izi olmayacaktı ama ben silerken "anneciğim ne kadar iyisin" diyen sesini duymayacaktı kulaklarım...
"'üzülme ben seni çok seviyorum" diye beni göğsüne bas
Keşkeleri Çıkardım Hayatımdan
Keşkeleri çıkardım hayatımdan
eyvallahlar bana göre değil artık
bana göre değil pişmanlıklar
keşkeleri çıkardım hayatımdan.
ben seni unuturum sevdiğim
ela gözlerini bir bardak rakıya gömerim
anıları içime
yıllar önce bir temmuz gecesinde
zamansız bir yağmur altında başlayan
o zamansız aşkımızı unuturum
ben seni unuturum sevdiğim
zaten hayat bir yalan.
gece ağır ağır sırtını vermekte sabaha
üzerimde eskiden kalma bir sevdanın yorgunluğu
Canım Bitanecik Karaoğlum,Haydutum;
Öyle muhteşem ki senin Annen olmak,seni nasıl anlatsam;kelimeler yetermi acaba,sayfalar yetermi?YETMEZ....
Siz bana Rabbimin birer hediyesisiniz.Ablan doğumgünümde doğdu sende Anneler gününden bir gün önce.Gerçi bu tesadüfler olmasa da siz benim için hediye olurdunuz ya
O kollarıma ilk verilişin,seni ilk öpüp, koklayışım, o büyülü an dün gibi aklımda...Ve ertesi gün Anneler günü...
Mutluluğumun gölgelendiği,hayatım da ağladığım tek Anneler günü(ve Alla
Bir yerlerde tıkanıp kaldıysa hayat...
Bir yerlerde tıkanıp kaldıysa hayat, soluk almak güçleştiğinde, Yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını, Dağlara dönmeli yüzünü insan. Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak; Yeni insanlarla 'tanışmalı, yeni keşifler yapacak.... Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa, Gerçekleştirmeyi denemeli! Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını zamanın bir nehir, Kendisinin bir sal olup da, O dursa
Bülent, avucunu açmış kendisine doğru elini uzatan adama ters ters
baktı.
Elli yaşlarında gösteren adam, görmeye alıştığı hırpani kıyafetli
dilencilere benzemiyordu. Üzerindeki giysiler eski fakat temizdi.
Eli yüzü temiz ve sağlıklı görünüyordu.
"Sapa sağlam adam gidip çalışacağına dileniyor, belki benden
daha zengindir" diye düşündü. Zaten canı
çok sıkkındı, birde sinirlenmişti.
Alaycı bir ses tonuyla:
- Ekmek parası mı istiyorsun ? diye sordu.
- Hayır çikolata parası lazım!
Hayal Ettim
Gözlerini görmedim henüz
İnsan gözlerini görmeden nasıl sevdalanır böyle ?
Düşledim seni sadece,
Hayal ettim
Hayal ettim
Bir kumsalımız olmuş,
Gece elele yürümüşüz ıslak kumlarda,
Sen bana, ben sana
Kumsal bize dokunmuş,
Denize bakmışız birlikte,
Yıldız seçmişiz gökyüzünden kendimize
Tenini koklamadım henüz
İnsan tenini koklamadan nasıl sevdalanır böyle ?
Düşledim seni sadece,
Hayal ettim
Hayal ettim
Bir bahçemiz olmuş
Sen balığın
DESEM Kİ ELLERİNİ İSTİYORUM
umutları yarına erteleyip
sana çiziyorum yollarımı...
tutup tutup,
matkaplara vuruyorum bağrımı;
döküm döküm etlerim...bak!
geceye sarıyorum yaralarımı,
ağlayarak...
yıldızlar bilir ençok,
birde düşlerim,
birde taş yatak...
oysa sen!
kırktabir gelirsin,
kırkta bir uzanırsın yanıma,nazlanarak...
ve yağmurlar,
ve hüzünler,
ve seni taşlarına dizdiğim yollar,
ve hasret!...
ebabil kuşlarının dönüşü gibi,
durup durup kıvrılırım sana.
SONSUZ AŞK
Dalga ile kıyının aşkını bilir misin?
Öncesizden başlayıp sonsuza giden
Dalga hep aşka kavuşma özlemiyle atılır kıyıya
Dalga seven, kıyı sevilendir
Dokunur parmaklarının ucuyla sevdiğine dalga
Ve döner hep geriye
Bilir kavuşamayacağını ama hep koşar kıyıya
Her bir dokunuşunda aşkına verir bedenini hesapsızca
İşte ben de seni böyle severim yar.
Ya bilir misin dağ başında açan uçurum çiçeklerini?
Bilirler görünmeyeceklerini..
Sevilmeyeceklerini..
Koklanmayacakla
Bahar geldi ne güzel... Çok seviyorum baharı.Doğanın uyanışı,tazelenişi, içimi coşturuyor.Güneş sadece bedenimi değil ruhumu da ısıtıyor.Hele çiçekler!Renk renk,çeşit çeşit... Bütün Karşıyaka bezenmiş durumda Çiçekçilerin önünden geçerken takılıp kalıyorum mutlaka.Allahım öyle güzeller ki.Nasıl da güzel yaratmış Rabbim.Durmadan eşe dosta,kendime(evet şaşırmayın kendime!kendimi mutlu etmek için )çiçek alırım...Ya pikniklere ne demeli.Dostlarla yapılan o neşeli piknikler...Tövbe tövbe şimdi bu
SAAT SABIRDA DURDU...
yarim, doy güzele
doğruya hasret kalırsan
ben dosdoğru bıraktığın yerde
sabrın düğümlerini çözüyorum
vazgeçmek için hep erken,
tespih olmuş
senden kalan günler
ya sabır...
geceler geçer sensizlikle
sensizlik geçer mi gecelerde
hasret yanar
hasret tüter
sabrederken üşürüm,
ya başka bahçedeysen
senle düşlerimi nasıl bölüşürüm
sağırların türküsü
bu yanık koku
körlüğümden
bu sebepsiz korku
doğuramıyorsam gözlerinden umudu
sebebi ilkbaharımda ki ayaz, tüm
Bazen beklemektir sevmek ;
Ne kadar bekleyeceğini bilmeden
Bazen fedakarlıktır sevmek ;
Sende olanı bile verebilmek
Bazen yalnızlıktır sevmek ;
Issız yollarda tek başına yürüyebilmek
Bazen affetmektir sevmek ;
Anne şefkati taşımak yüreğinde
Bazen ağlamaktır sevmek ;
Kimseye göstermeden gözyaşlarını
Bazen yeniden doğmaktır sevmek ;
Tertemiz ,günahsız ,çırılçıplak
Bazen özlemektir sevmek ;
Akreple yelkovana düşman olurcasına
Bazen yorulmaktır sevmek ;
Gülümseyin,Çekiyoorummm (:
Sabahın bir köründe kalkarsınız, daha uykunuzu alamadan giyinip kuşanıp koştur kuştur durağa gidersiniz. Bir dizi insan… Hepsi de birbirinden daha somurtkan olmak için gizli bir yarışa girmişlerdir sanki… İşinize ya da okulunuza vardığınızda aynı manzaranın bir başka versiyonuyla karşılaşırsınız.
“Yav” dersiniz kendi kendinize “Bir Allah'ın kulu da güne güzel başlamaz mı?”
İnanın, bu sorduğunuz soruyu her insan bir şekilde kendisine soruyor.
sormuşlar bir bilgine HAYAT ne diye?
demiş bilgin iki yönlü bir yol devam eder bilinmeze sen görmezlikten gelsen de vardır bir yoldaşı her köşesinde
bazen çıkarsın zorlukla dar bir yokuştan
bazende aşarsın dertleri sanki uçuyormuş gibi inerek buradan
peki SEVGİ nedir demiş biri
kalbine sığmayacak kadar geniş
dedikodusu yapılmayacak kadar temiz
kokusunu alamayacagın kadar uzak
hayal edemiyecegin kadar yakın
ya KORKU nedir diye atılmış digeri?
bir yagmur damlasın
Ben Toprağın Sinesinde İnsan Denilen Bir Canım,
Hem Düşünür Hem Severim Budur Taştan Farklı Yanım.
Her Maddenin Zerresini Bedenimde Taşıyorsam,
Ben Ne Bir Taş Ne Bir Ağaç, İnsanlığımla İnsanım.
Ben Topraktan Bir Canım Senin Gibi
Çiğnesen Ne Fark Eder Yolun Gibi
Dil Söylemiş, Kalp Kırılmış. Ha Bir Eksik Ha Bir Fazla
Ne Fark Eder Derdim Gibi,
Ben Seni Her Halin ile Seviyorum
Toprak Gibi
Benim Aşkta Tek Dilegim,
Benim Cefada Örnegim.
Ağlatmayı Hüner Bilen,
Benim Vefa
Acıları kurutmalısın, yüreğindeki sayfalarda.
Umut olmalı, heyecan olmalı kahverengi gözlerinde
Hüzünlerden kederlerden uzak olmalısın
Hayat bulmalısın, huzur dolmalısın
İşte yaşamak bu, nefes almak bu demelisin
Gözlerimi düşündükçe daha fazla sevmelisin
Ben de seni senin gibi öyle sevmeliyim.
Korktuğumda sıkıca sarılabilmeliyim sana,
Üşüdüğümde, soğuktan titrediğimde
Sen ısıtmalısın beni yüreğinle
Çocuklaşıp ağladığımda okşamalısın saçlarımı,
Tesellim olmalısın, teselli
Özlemim Sevdaya Dair
sessizce../..sakince vuruyor sesin yüreğe
tanımsız kalmak nasıl da kötü oysa
en uygun ifadeyi giydirememek kelimelere
eksikli../..yarım hissetmek
taşmak../..sığamamak denizlere
özlemi kurşun yarası gibi bilmek
kanamak../..kanatmak../ kanamamak..
sen beni anlarsın be usta
ne garip bir sıkıntıdır bu,
suskunluğuma en uygun şarkıyı bulamamak..
şimdi saat kavuşmaya çeyrek var
nasıl da uzun geliyor oysa bu bekleyişler,
bekletmeyeceğini bilirken../..
KALBİM DE DE SEN SEN SEN SEN YAZIYOR...Benim çiçeklerim sadece sana
Bunlarda akşam çok isteyipte veremediğim yemekler
Bu da üstüne kahven
İyi Mi Böyle
Sensin tertip eden bu çilegâhı
Sensin tercih eden aşka nikâhı.
Yanlış mı sevgilim, yalan mı söyle?
İyi mi bir tanem, iyi mi böyle?...
Hangimiz gafilmiş, hangimiz şaşkın?
Hangimiz kanına girdi bu aşkın?
Giden mi günâhkar, kalan mı söyle?
İyi mi nur tanem, iyi mi böyle?...
Neden bunca hasret,
Ne hasta bekler sabahı
Ne taze ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar
Geçti istemem gelmeni
Yokluğunda buldum seni
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme artık neye yarar.
Necip Fazıl Kısakürek
Tamam, kıtlık dünyası bu dünya, anladık!
Yalnız para pul, değerli kaynak değil herkese yetecek kadar başarı da yok bu dünyada!
Ama güzellik, iyilik, hoşluk bu kadar kıt olabilir mi?
Güven bu kadar sığ, merhamet bu kadar az olabilir mi?
Hiç vermeden hep almak için bizi yakıp tutuşturan bu hırs kabul edilebilir mi?
Hayır! Asla!..
Hayatımızı hep başkalarına yönelik gizli açık haset ve hınç duyguları mı yönetecek? Hep korkular mı zehirleyecek her anımızı?
Dinlediğimiz şar
Ebru Gündeşin şarkısı geldi bugün aklıma:Gitme bir adım öteye,bir adımda gurbet olur...Dün anladım ki gerçekten bi adım ötede de olsan gurbetlik çekiliyomuş.Haftasonu şehir dışındaydım.İki günlüğüne de olsa özledim yerimi, yurdumu.Karşıyaka'ya girdiğimiz an içimi sonsuz bir huzur ve sıcaklık kapladı...
Biryeri sevmek için orda doğup büyümekmi gerekir?Bence hayır..Ben İZMİR'de doğdum ama çocukluğum İZMİR'de geçmedi.Şimdi KARŞIYAKA'da yaşıyorum.KARŞIYAKALIYIM.İşte bende söyledim İZMİR'liyim deme
Seni seviyorum...
Çünkü her sabah kalktığımda
Bir günü daha seninle geçirecek olmanın mutluluğunu yaşatıyorsun bana...
Ben güne seninle başlıyorum...
Ve hergün gün hayatı yeniden keşfediyorum..
Seni seviyorum...
Çünkü gökkuşağının her tonunu gölgede bırakan
en parlak renksin sen...
Herşey senin rengini taşıyor...
Ve benim için ancak o zaman anlamlı oluyo
Seni seviyorum...
Çünkü