Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Raoul Dufy (1877-1953)


Legendary

Önerilen İletiler

Raoul Dufy (1877-1953 )

 

Coşkuyu, yaşama sevincini yansıtan görsel röportajlarıyla incelikli bir gözlemci

Kaya Özsezgin

 

Çizgisel bir coşkunluğu, saydam bir renk ve leke düzeniyle ustaca bağdaştırarak süslemeci öğelerden büyük ölçüde yararlanan, doğada görüneni yalın bir şiirselliğe dönüştüren Raoul Dufy nin sanatını, ortak ya da yakın değerlerden hareket eden öbür çağdaşlarından ayırma olanağı pek yoktur. Batıda izlenimcilik sonrası gelişen akımlarla dolaylı ilişkiler içindedir onun sanatı. Atak ve canlı renk duyarlığını temel alan fauve grubunun üyeleri arasında anılagelmekle beraber, belki tek başına Matisse e ya da kendisi gibi Le Havre li olan Othon Friesz e bağlanabilir Dufy. Derinlikten çok yüzeye bağlıdır; işlek bir çizgi arabeskinden geniş ölçüde kaynaklanır. Uzakdoğu sanatının, Çin ve Japon estamplarının inceliklerini, geniş bir sanat ufkunun görkemiyle bağdaştırarak, kendine özgü bir yaşama sevincinin yorumuna ulaşır.

 

16311048.jpg

 

Çocukluğu, müzisyen bir ailenin oğlu olarak doğduğu Le Havre de geçmişti. Sekiz kardeşin en büyüğüydü. Sonraki yapıtlarına sayısız konu oluşturan Le Havre da, on dört yaşından başlayarak, kahve ticareti yapan bir yerde çalışmak zorunda kalmıştı. Babasının da işi ticaretti. Bir yandan öğrenimini sürdürüyor, öte yandan Le Havre kentinin Güzel Sanatlar Okulu nda Charles Lhuillier nin atölyesinde gece kurslarına katılıyordu. Othon Friesz e rastlaması ve onunla yakın ilişki kurması da, bu atölyededir. Boudin le birlikte Delacroix, Dufy yi bu ilk gençlik döneminde etkileyen- önemli sanatçılar arasında sayılabilir. Özellikle Delacroix mn Rouen Müzesi ndeki Trajan ın Adaleti adlı tablosu, Dufy nin oldukça dikkatini çekmişti.

 

Dufy nin 1900 de, Friesz den üçyıl sonra Paris e gitmek için Le Havre belediye meclisinin bir bursundan yararlandığını ve böylece asil kişiliğini oluşturan döneme girdiğini görüyoruz. 1900 ler, batıda yenilikçi akımların birbirini izlediği yıllardır. Van Gogh un ilk retrospektif sergisi açılmıştı 1901 de. Ertesi yıl Brüksel ve Paris te Lautrec sergileri düzenleniyor, Kandinsky Münih te soyut sanatın bayrağını yükseltiyordu. 1903 de Almanya da Die Brücke kuruluyordu. Yavaş yavaş süslemeci anlayış, doğu ve İslam sanatları, ressamları ilgilendiren konular arasına girmekteydi. 1904 de Cézanne ünlü S.Victoire Dağı adlı tablosunu yapıyordu. İzlenimci ressamlar giderek yeni ve özgür bir estetiğe yöneliyorlar, akademik disiplinler iyiden iyiye kırılıyordu. Matisse, Vollard da ilk sergisini düzenliyordu. Picasso nun 1905-1907 arasını dolduran Pembe Dönem resimlerini, Die Brücke nin Dresden deki ilk karma sergisini, Seurat nın 1905 deki ilk ayrıntılı sergisini, İlk Sonbahar Salonu nu, Bonnard ve Vuillard ın etkinliklerini de, gene bu yılların önemli sanat olayları arasında saymak gerekecektir. Dufy nin ilk sergisini 1906 da, yani Cézanne öldüğü yıl, B.Weil Galerisinde açmış olduğu düşünülürse, kişiliği açısından bu ilk yılların önemi daha iyi anlaşılır.

 

22091202.jpg

 

Paris te L Bonnat nm atölyesinde, bir süre çalıştı Dufy. İzlenimci ressamlarla, özellikle de Monet, Manet ve Pissarro nun resimleriyle ilgileniyor, ard izlenimcileri ve Lautrec i seviyordu. Müzelere pek uğramıyordu. Marquet ile olan arkadaşlığı ve dostluğu bir hayli ilerlemişti. İki sanatçı Havre da ve başka yerlerde birlikte çalışıyorlardı. Dufy nin ilk resimlerinde, söz gelişi 1906 da yaptığı Bayraklı Sokak ve Trouville de Afişler de ya da Üç Şemsiye de, konu, renk ve tuşlar, bir bakıma fauve niteliği göstermekle beraber, henüz izlenimci duyarlıktan bütünüyle kopmamış olmanın kanıtlarıdır.

 

1903 de, kendisinin de katıldığı Bağımsızlar Sergisinde, Matisse in Luxe, Caline et VoIupté adlı ünlü tablosuyla karşılaşmış ve bu resim onda hayranlık uyandırmıştı. Havre Müzesi nde bulunan Çiçekler Arasında Jeanne (1907), tam bir Matisse etkisini yansıtır. Ertesi yıl Braque la birlikte gittiği Estaque m görünümleri, onda desen ve kuruluşa ilişkin yönelimleri pekiştirmişti. 1908 tarihli Estaque da Ağaçlar , bu yönelimi gösteren ilginç bir yapıttır. Ne var ki, Dufy cubisme in açtığı yola hiç bir zaman girmedi. Sert gerçek olan birşeye gereksinimleri vardı İnsan, gözleri ile göremediği güç dünyasını yaratmalıdır diyordu Dufy.

 

83018573.jpg

 

1909 da ressam dostu Friesz le birlikte Münih e gitmiş ve Alman anlatımcı resmini yakından izleme olanağı bulmuştu. Bu anlatımcılık da etkilemedi Dufy nin kişiliğini. Yaşamını sürdürmek için tahta üzerine çok sayıda gravür hazırladığını da görmekteyiz bu dönemde. Özellikle yakın arkadaşı şair Apollinaire in yapıtlarını ( Bestiaire ) süslemektedir bu gravürler. Dufy, bu dalda derinleşmek ve sanatını yeni bir katkıyla zenginleştirmek için halk gravürünü inceleyerek, ondaki güzellikleri, bulmaya çalıştı. Aynı yıllar, dış çizgiye dayalı yalın figürler ve çizgisel kompozisyonlarla, kişisel üslubunun temellerini kurdu. Boulogne Ormanı (1909) ve Terkedilmiş Bahçe (1913), bu geçiş döneminin ürüne arasında sayılabilir. Süslemeci öğelerin etkisini yavaş yavaş duyurduğu bir dönemdir bu. Kadın terzisi Paul Poiret için kumaş desenleri hazırladı aynı zamanda. Dokumacı Bianchini-Ferrier için de aynı tür desenler çizdi. Mallarm Madrigauz suna taşbaskı resimler yaptı. 1920 de Fauconnet ile, metnini Cocteau nun kaleme aldığı, müziğini D.Milhaud nun düzenlediği Çatıdaki Öküz adlı yapıtın dekorlarını hazırladı.

 

1920 lerden sonra, Süslemeci Sanatçılar Salonu nda yeni yapıtlarım sergiliyor, Poiret ye yeni işler hazırlıyor, seramikçi Artigas ile çeşme ve havuz tasarıları üzerinde çalışıyordu. Savaş sonrasında, Vence ten yaptığı büyük - boyutlu kompozisyonlarla (şimdi Nice ve Chicago müzelerinde) Dufy nin resmi, kesin görünümüne kavuşmuş oluyordu. Temiz ve saf renklerle çalışılmış plaj resimleri, hafif ve kıvrımlı arabeskleriyle Dufy, kendini ilk bakışta tanıtan kesin bir üslup aşamasına ulaşmıştı artık. 1922 de Sicilya ya, üç yıl sonra da Fas a gitti. Oralardan çeşitli suluboya resimlerle döndü. 1928 de büyük çapta ilk retrospektif sergisini düzenledi.

 

Dufy nin ikinci büyük savaşı izleyen resimleri, taş ya da tahta üzerine gravürlerden çok, suluboya çalışmalarını içerir. Süslemeci araştırmaları da bu arada anmak gerekir. Uluslararası Sergi için elektrik pavyonunun dekorunu üzerine aldı. Elektrik Perisi adını taşı yan ve şimdi Paris Modern Sanat Müzesi nde yer alan. 10 metre yüksekliğinde, 60 metre genişliğinde dev bir kompozisyon yaptı. Dufy nin bilinen en büyük yapıtıdır bu kompozisyon. Ora da ciddi bir konuyu, ayrıntılardan fanteziye inen değişimler içinde, hafifleterek sundu. 1925-40 arasında sık sık Cote d Azur, Cannes ve Nice e gidip geldi. Oralara ilişkin resimleri arasında da, son derece ışıklı suluboyalar ağır basar. Dufy, bu suluboya resimlerinde medyum Maroger den yararlanarak yeni teknik denemelere de girişti, kendine Özgü bir yol buldu. Suluboyaya tazelik ve hafiflik sağlayan bir yöntemdi bu.

 

1930 da Eugene Montfort un Güzel Çocuk resimleri için yaptığı ofort lar Ia Dufy nin bu dönem resimleri arasındadır. Aynı yıl, Beauvais firmasına hali desenleri çizdi.

 

89257616.jpg

 

1940 dan sonra sağlığı yavaş yavaş bozulduğu halde, birer dizi oluşturan orkestra, buğday harmanı, kayık yarışları, resmi kabuller gibi kendine özgü konularını sürdürdü Dufy. Buna karşın 1942 deki Atölyeler dizisi, hemen hemen tek renk (monochrome) bir nitelik gösteren 1947 - deki Sarı Konsol , 1948 deki Kırmızı Keman gibi resimlerle, alışılmış konulara yenilerini de eklemekten geri kalmıyordu. Ölümünden bir yıl önce, 1952 de 26. Uluslararası Venedik Bienali nde Büyük Ödül kazandı. Aynı yıl Folcalquir ye yerleşti. Bir yıl sonra da orada öldü.

 

1964 te sanatçının eşi, Nice Müzesi ne Dufy nin 1950 lerde yapmış olduğu üç yağlıboya, altı suluboya ve on altı desenini ve arkasından da üç seramiğiyle otuz kadar desenini bağışladı.

 

Bazı kaynaklarda adı-kendi deyimiyle- tatil ressamı (peintre de vacance) olarak geçen Dufy, barışı ve neşeyi, yaşama sevincini esinleyen görünüşlerin eğlendirici görsel röportajlarıyla, kimi zaman doğal, kimi zaman mondain konularıyla, iki dünya savaşı arasındaki dönemin sanat sözcülüğünü yapmış Önemli sanatçılardan biridir. O, atak, gözüpek ve özgür bir tekniğin, resmine sağladığı tazelikle, güvenilir beğeni si, inceliği ve şiirselliğiyle, raffiné bir çizgi aşamasıyla, çağdaş yaşamın dikkatli bir gözlemcisi, Fransız beğenisinin tipik bir temsilcisidir.

 

32565384.jpg

 

Kaya Özsezgin

Kaynakça:

1- Histoire de l Art-De l art Classique a l Art Moderne T II, Payot.

2- Dictionnaire de l art Contemporain Larousse,

3- Le Larous des Grands Peintres

4- Büyük Ressam ve Heykeltraşlar Z. Güvemli, varlık,1964,

5- Modern Resim Sanatının Gerçek Çehresi A. Turani, 1960.

 

Milliyet Sanat,1977

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.