yaratan(lar), yaratıcı(lar) konusu dinlerden ve semavi dinlerde bahsi geçen tanrıdan çok daha komplike.. yani ben dinlerde bahsi geçen tanrıya inanmıyorum.. onun dışında bir yaratıcı vardır yada yoktur diye kestirip de atmıyorum.. ama metafiziğe kesinlikle inanmıyorum.. materyalist agnostik takılıyorum.. yani olaylara maddeci bir gözle bakıyor ve şu anda tanrının var olduğunu yada olmadığını ispatlayamayacağımızı düşünüyorum..
öncelikle çelişkiye düştüğüm nokta şu.. materyalist bir gözle baktığımda varoluşumuzu ilk önce olanaklara ve kombinasyonlara bağlıyorum.. sonuçta her sonucun bir sebebi vardır.. bu şekilde bigbang'e kadarki zincirin halkalarını tanımlayabiliyoruz.. fakat genişleyip içine çöken ve bunu tekrarlayan bir evrenin varoluşundaki gizemi çözemiyoruz.. çünkü bu kapasitemizi gerçekten zorluyor ve hatta aşıyor.. ben evreni yaratan şeyin metafiziksel bir oluşum olmadığına inanıyorum..
diğer taraftan da mesela bir evrim çerçevesinde hala canlıların içgüdüsel hareketleri konusunda kesin bir cevap bulunabilmiş değil.. bu da kendimi önceden programlanmış ve sürekli gözlemlenen bir denek gibi hissetmeme neden oluyor.. kuzenimin bir lafı vardı bu konuyla ilgili.. bir küvet düşünün, içini su ile dolduruyorsunuz.. sonra tıpayı çekiyorsunuz, su yavaş yavaş süzülür gider.. ve bu durumun sonucunu siz önceden bilirsiniz.. küvetteki su çekilecek ve o durumun sonu gelecektir.. tabii ku tecrübe ile sabittir.. o yüzden bu tür gözlemlere dayanarak bir yaratan varsa onun da kusursuz olmadığı iddia edilebilir.. belki basit bir mantık ancak hiçbir teoriyi yabana atmamak lazım.. zamanında einstein atomun parçalanabilirliğinden bahsettiğinde insanlar ona gülmüştür.. bugün atomun parçalanabilirliği bilimsel bir gerçektir..
peki her sonucun bir sebebi varsa, bizi yaratandan öncesi ve onun da daha öncesi?? yani bu zincir nereye kadar gidiyor, ortada kesin bir öz var mı yok mu, tüm bunlar sonlu mu yoksa sonsuz mu?? kısacası bunları konuşacağımıza 21.yüzyılda hala dinlerden bahsediliyor olması beni gerçekten üzüyor..