Zıplanacak içerik

KÖRPATAL

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  1. KÖRPATAL şurada bir başlık gönderdi: Havadan Sudan Konular
    arkadaşlar bazı erkekler beni deli ediyor.gerçekten deli oldum .yani şöyle ki birisi var . tam hoşlanıyor diyorum bi de bakıorum başka davranıyor.şüpheye düştüm.ben de hoşlanıyorum.eğer anlasam bir de onun bana karşı olan hislerini daha fazla yaklaşacağım. ama bir türlü bunu belli eden hareketler göremiyorum.allah aşkına biri bana söylesin bir erkeğin kesin olarak hoşlandığını nasıl anlayabilirim?belli hareketlerden bahsetmiyorum.böyle ufak tefek hareketler ama kendini ele veren hareketler.lütfen...
  2. sonbaharı çooook seviorum.müthiş bir rahatlık veriyor.sararan yapraklar yağmurlarla ıslanan toprağın kokusu ....süper
  3. canımcın beni düşünüyordur.bitanecik kurdum benim ....
  4. başıma belamısın kader güneşe aya sözüm geçer tutarsa beter ahım tutar gönül yine yollara düşer ölümüne sabredip kaderde varsa elbet gün geçer BORA ÖZTOPRAK
  5. MFÖ SARI LALELER UYKULU GÖZLERLE DÖNDÜM RÜYAMDAN SANA SARI LALELER ALDIM ÇİÇEK PAZARINDAN SEN OLMAZSAN BURALARA GELEMEZDİM BEN SEVEMEZDİM BU ŞEHRİ ANLAMAZDIM DİLİNDEN NASIL BİR SEVDAYSA KARŞI KOYAMAM DAYANAMAM KISKANIRIM SENİ PAYLAŞAMAM SATIRLAR UÇAR GİDER AKLIMDAN SANA SARI LALELER ALDIM ÇİÇEK PAZARINDAN UYKULU GÖZLERLE DÖNDÜM RÜYAMDAN SANA SARI LALELER ALDIM ÇİÇEK PAZARINDAN SEN OLMAZSAN BURALARA GELEMEZDİM BEN SEVEMEZDİM BU ŞEHRİ ANLAMAZDIM DİLİNDEN YENİDEN BAŞLASAM BU SEFER KORKMADAN KOKLAYIP BİRBİRİMİZİ ÇÖPE ATMADAN SATIRLAR UÇAR GİDER AKLIMDAN SANA SARI LALELER ALDIM ÇİÇEK PAZARINDAN
  6. Candan erçetinden sensizlik sağ gösterip sol vuranlara gitsin.
  7. teoman'dan aşk kırıntıları
  8. ben mfö ve de yeni türkü dinliyorum.fakat bu son haftalarda bir tane şarkıda takılıp kaldım.çok hoşuma gidiyor. james blunt'In goodbye my lover adlı şarkısı Did I disappoint you or let you down? Should I be feeling guilty or let the judges frown? 'Cause I saw the end before we'd begun, Yes I saw you were blinded and I knew I had won. So I took what's mine by eternal right. Took your soul out into the night. It may be over but it won't stop there, I am here for you if you'd only care. You touched my heart you touched my soul. You changed my life and all my goals. And love is blind and that I knew when, My heart was blinded by you. I've kissed your lips and held your head. Shared your dreams and shared your bed. I know you well, I know your smell. I've been addicted to you. Goodbye my lover. Goodbye my friend. You have been the one. You have been the one for me.(x2) I am a dreamer but when I wake, You can't break my spirit - it's my dreams you take. And as you move on, remember me, Remember us and all we used to be I've seen you cry, I've seen you smile. I've watched you sleeping for a while. I'd be the father of your child. I'd spend a lifetime with you. I know your fears and you know mine. We've had our doubts but now we're fine, And I love you, I swear that's true. I cannot live without you. Goodbye my lover. Goodbye my friend. You have been the one. You have been the one for me.(x2) And I still hold your hand in mine. In mine when I'm asleep. And I will bear my soul in time, When I'm kneeling at your feet. Goodbye my lover. Goodbye my friend. You have been the one. You have been the one for me.(x2) I'm so hollow, baby, I'm so hollow. I'm so, I'm so, I'm so hollow.(x2)
  9. KÖRPATAL şurada bir başlık gönderdi: Şiir Forumu
    Ağlamak için gözden yaş mı akmalı ? dudaklar gülerken insan ağlayamaz mı? Sevmek için güzele mi bakmalı? Çirkin bir tende , güzel bir ruh Kalbi bağlayamaz mı? Hasret özlenenden uzak kalmak mıdır? Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı ? Hırsızlık; para,mal çalmak mıdır ? Saadet çalmak , müthiş hırsızlık olamaz mı ? Solması için gülü dalından mı koparmalı ? Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı ? Öldürmek için silah ; hançer mi olmalı ? Saçlar bağ , gözler silah , Gülüş kurşun olmaz mı ? VİCTOR HUGO
  10. KÖRPATAL şurada bir başlık gönderdi: Şiir Forumu
    ÖZLEDİM SENİ Ayrılık yüreğimi karıncalandırıyor nicedir... Beynimi uyuşturuyor özlemin... Çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca yıl içimi nasıl ısıttığını yeni yeni anlıyorum. Yokluğun, hatırlandıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp sürekli bir boşluğa dönüşüyor. Sabahlara seni okşayarak başlamaları, akşamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa karşılamaları özlüyorum; oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü... Nasıl da serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne yumuşak, bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken... Ya da kolyeni çözdüğümde kollarıma atlarken... Hasta olduğunda, o korkunç kriz gecelerinde günler, geceler boyu nöbet tuttuk başında... O şen kahkahalarına yeniden kavuşabilmek için sessiz dualar ederek... "Atlattı" müjdesini kutlarken yorgun bedenindeki yaraları okşayarak, doktorun böldü sevincimizi: "Yaşayamaz artık bu evde... Yüksek binalar ve beton duvarların gri kentinde" dedi, "O gitmeli... Ve kendine yeni bir hayat çizmeli..." Bilsen ne zor, gitmen gerektiğini bile bile "Kal" demek sana... Ne zor, senin için ebedi mutluluğun beni unutmandan geçtiğini bilmek... Gitmeni asla istemediğim halde, buna mecbur olduğumuzu görmek ve sana bunları söyleyemeden "Git artık" demek... "Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa" demek sana ne zor... Sesimi, kokumu çekip alıvermek beyninden, sesin, kokun hala beynimdeyken... Seni görmemek ve belki yıllar sonra karşılaştığımızda bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden... Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek... Ve sonra kendi ellerimle bindirip seni yabancı bir arabanın arka koltuğuna, birlikte güneşlendiğimiz onca yazı, yan yana titreştiğimiz onca kışı, paylaştığımız bunca acıyı, onca kahkahayı ve bütün o uzak yeşillikleri katıp yorgun bedeninin yanına, arkadan pişmanlık gözyaşları dökmek ne zor... Ne zor hiç tanımadan seni emanet ettiğim bir şoföre "Hızla uzaklaş buradan ve gidebileceğin kadar uzağa git" demek... Yokluğunu beklemek, ne zor... Bunları düşündükçe, şu anda uzaklarda bir yerlerde üşüdüğünü sezinleyerek panikliyorum. Bütün engelleri aşıp, terk edilmiş caddeleri, kimsesiz sokakları, yalnız bulvarları arşınlayarak sana ulaşmak, sessizce başını okşamak, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamak ve yavaşça üzerini örtmek geliyor içimden... Paylaştığımız bir mazinin, yitirdiğimiz bir geleceğe dönüşmesinden hicran duyuyorum. Gizli gizli hüzünlendiğim akşamlardan birinde, terk etmişlere özgü bir terk edilme korkusunu da yüreğimin derinliklerinde duyarak sana koşmak, yaptıklarım ve daha çok da yapamadıklarım için özür dilemek ve "Dön bebeğim" demek istiyorum: "Geri dön... Kulüben seni bekliyor..." Can Dündar

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.