Gönderi tarihi: 20 Mayıs , 2007 18 yıl Ben zaman zaman bazı şeyleri unuturum. Bu yüzden çok güç durumlarda kaldığım olmuştur. Yolda birisi ile karşılaşıp sohbete başlamışız. Gelgelelim,ismini unutmuşum. Kulağım onun söylediklerinde,beynim ise adını hatırlama çabasında. Hani,’benim adım ne?’ diye sorsa,rezil olacağım. Bilim adamları,beynin bir görevinin de unutmak olduğunu söylüyorlar. Unutmak sayesinde yeni bilgiler öğrenebiliyoruz. Beyin,aynı zamanda şaşmaz bir yöntemle gereksiz bilgileri eliyor. Zaten başka türlü olsaydı,eski yıllardaki resmi dairelerin evrak depolarına benzerdik. Oralarda her şey vardı,ama aradığınızı bulmak olanaksızdı. Bir de çok iyi bildiğim isimleri unuttuğum olur. Diyelim ki bir arkadaşımla tarihten bahsediyoruz. Konu ile ilgili çok tanınan bir kişinin ismi bir türlü aklıma gelmez. Yerimde tepinir dururum. Ama beynimin sanki inadı tutmuştur. Uzmanlar böyle durumlarda,düşüncelerinizi başka noktaya çevirmenizi söylerler. Gerçekten,bir süre sonra unuttuğunuz şey birdenbire ortaya çıkar. Çocukluğumuzda öğrendiğimiz pekçok bilgi aklımızdan hiç çıkmaz. Genç beyinlerimizde depoladığımız bilgiler çeşit çeşittir. Örneğin ben 1960 yıllarının Beşiktaş futbol takımının kadrosunu şimdi bile eksiksiz sayabilirim. Bazı kişilerde çok ilginç unutkanlıklar gördüm. Bu gibilerle tanıdık ile arkadaşlık arası bir ilişkim vardı. Hepimizin bildiği durum işte. Çok samimi değilsiniz, ama karşılaşınca konuşursunuz. Bunlardan bazıları,diyelim ki zenginleşti,veya yüksek bir mevkiye terfi etti. Onlarla bir ortamda karşılaşınca sanki hiç tanışmamışız gibi beni unuttuklarını gördüm.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.