Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2007 18 yıl KONDA’NIN 50 BİN KİŞİLİK ANKETİ NE DİYOR? TÜRKİYE KAMUOYUNUN “KÜRT SORUNU” VE “TERÖR”E BAKIŞI!.. “Kürt Sorunu Yabancı Kışkırtmasıdır!..” Milliyet Gazetesi’nde yayınlanan ve Tarhan Erdem yönetimindeki KONDA’nın 50 bin kişiyle yüz yüze gerçekleştirdiği “Biz Kimiz?” anketinin yankıları sürüyor. Türkiye’nin toplumsal yapısına ilişkin güvenilir rakamlara ulaşılması hedefiyle gerçekleştirilen anketi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının “Güneydoğu” ve “Kürt sorunu”nu nasıl algıladıkları ve sorunun çözümüne yönelik neler düşündüklerinin rakamlarla ortaya konulması bakımından önemli bir çalışma olarak nitelendiriyorum. Şöyle bir irdeleyecek olursak, ankete katılan yaklaşık 50 bin vatandaşla yüz yüze görüşülerek iki soru yöneltiliyor ve “evet” ya da “hayır” şeklinde cevap verilmesi isteniliyor. Halka yöneltilen birinci soru: Güneydoğu sorunu veya Kürt sorunuyla ilgili aşağıdaki görüşleri doğru mu, yanlış mı buluyorsunuz? İkinci soru ise; Güneydoğu sorunu veya Kürt sorununun çözümü için aşağıdaki politikaları doğru mu, yanlış mı buluyorsunuz? Araştırma sonuçları irdelendiğinde, Türkiye kamuoyunun Kürt sorununun nedenlerini önem sırasına göre şöyle sıraladığı görülüyor: 1.Yabancı devletlerin kışkırtması, 2.Kürtlerin ayrı devlet istemesi, 3.Genel Sorunların Kürtlerle ilgiymiş gibi gösterilmesi, 4.Kürtlerin kimlik sorunu, 5.Devletin Kürtlere farklı davranması. Burada dikkati çeken en önemli nokta ise, ankete katılan vatandaşların bu sıralamasının, PKK ve aynı çizgiyi izleyen parti ve oluşumların tezleriyle ters bir sıralama olması. PKK ve uzantısı siyasi oluşumlar, Kürt sorununun temel kaynağını “Kürt kimliğinin tanınmaması” olarak ortaya koyuyorlar ve siyasal projelerini “bağımsız bir Kürt devleti” olarak tanımlıyorlar. Aynı çevreler, “Kürt sorununun yabancı devletlerin kışkırtması” şeklindeki görüşü ise tamamen reddediyorlar. Oysa, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine Türkiye’de yaşayan vatandaşların algılaması, PKK ve uzantısı oluşumlarınkinin tam aksine, “Kürt sorununun en önemli nedeni olarak yabancı ülkelerin kışkırtması” şeklinde ortaya çıkıyor. Bu algılama aslında, önemli bir noktaya daha işaret ediyor; PKK ve uzantısı oluşumların Kürt sorunu bağlamında yürüttükleri propaganda ve söylemler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından kabul görmüyor. Anket sonuçlarında dikkatleri çeken bir başka yön ise, Türkiye kamuoyu, sorunun çözülmesi için terörün mutlaka yok edilmesi gerektiğini düşünüyor. Yüzde 90 gibi ezici bir oranda kabul gören bu görüşün, çözüm için atılması gereken ilk adım olarak algılanması yanlış olmaz diye düşünüyor ve eklemek istiyorum; PKK ve uzantısı siyasi oluşumların “ateşkes, barış, kardeşlik” söylemlerinin gerçeği yansıtmadığı, son dönemde yaşanan şiddet olayları ve mayınlama eylemleriyle bir kere daha net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bir elde silah, diğer elde zeytin dalı dolaşmak gerçekçi değil. Daha önce de defalarca vurguladığım üzere, sorunun çözümünün ön koşulu, “PKK’nın silah bırakması”dır. Yine, anket sonuçları irdelediğinde, ana dili Kürtçe olanların oranı yüzde 12; nüfus projeksiyonuyla yüzde 15; “Ben Kürdüm diyenler” ise yüzde 9’dur. Dahası var: Türkiye’de yaşayan Kürtlerin yarısı, ülkenin batı illerinde yaşıyor. Türk-Kürt evlenmesinden doğan 3 milyon insan var. Ekonomik gelişme doğudan batıya iş gücü göçünü, batıdan doğuya da sermaye ve organizasyon göçünü gerektiriyor. Böyle bir sosyal vakıa ortadayken, nasıl ülkeyi ayırıp ayrı bir “ulus”tan bahsedilebilir ki? Kürt milliyetçileri şoven bir duyguyla bu sosyolojik gerçeği görmüyor ya da zorla, şiddetle bunu değiştirmek istiyor. Ama Türkiye’de yaşayan halk, bu gerçeği görüyor ve benimsiyor. KONDA’nın kapsamlı araştırmasına göre, Kürtlerin sadece yüzde 38’i Kürt milliyetçiliğine, DTP’ne oy veriyor. Batı illerimizdeki Kürtlerde bu oran dörtte birden aşağıya doğru iniyor. Türkiye’de geri çevrilemez bir “sosyolojik entegrasyon” yaşanıyor. Pan-Kürdist milliyetçilik de, Kürtçü veya Kürtçü etnik milliyetçilikler de artık bu sosyolojik gerçeğe aykırı hareket ettiklerini anlamalılar. Terörle bir türlü hesaplaşamayan Kürt aydın ve siyasetçileri artık harekete geçmek zorundalar. Hala mahçup bir biçimde PKK’nın şiddet eylemlerini mazur görmekten, teröristlere “gerilla” demekten vazgeçmeliler. Bazen Öcalan’a “Sayın Öcalan” denilerek, bazen de haklı haksız, suçlu suçsuz ayrımı yapılmaksızın yapılan barış ya da ateşkes çağrılarıyla, “savaş bitsin, çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın” gibi klişe lafların ötesine geçmeliler. Bugün Türkiye’de kimsenin tarafgir bir “tarafsızlık” tutumu takınmaya hakkı yok. Yok olmamak için çırpınan terör, Türkiye’nin sorunlarının çözümü için adımlar atılmasının önündeki en büyük engel. Şiddet eylemleriyle rejimi provoke etmeye, Türkiye’yi demokrasiden uzaklaştırmaya çalışıyor. Böyle bir düşman karşısında Türkiye’de yaşayan hiç kimse tarafsız kalmamalı. Sebebi, kaynağı, tarihi geçmişi ne olursa olsun, PKK şiddetine karşı herkes yüksek sesle haykırmalı. Taraf olmazsanız “çözüm” adına konuşma hakkını kaybedersiniz. Böyle bir sözde tarafsızlığın bölgedeki sorunların çözümüne herhangi bir katkı yapabilmesi, kimseyi ikna edebilmesi mümkün olamaz. Nail Amudi Nail Amudi
Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2007 18 yıl Ben bu anketin tarafli oldugunu dusunuyorum. Bence iki ayri kesimde yapilsin. 1) Turk kokenli vatandaslarimiz arasinda 2) Kurt kokenli vatandaslarimiz arasinda O zaman kimin ne dusundugu ortaya cikar...Istanbul'li adamin goruzu tabii ki Sirnak'lininkinden farkli olur.
Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2007 18 yıl bu arastırma ne kadar dogru.bu tıp arastırmalar ınsanları bolmekten oteye gıtmez.ınsanların kokenlerı hakkında arastırma yapmak hem cok yanlıs hemde cok ayıp.nasıl boyle arastırma yapıyolar aklım hayalım almıyor rakamlar uzerınden konusmak.hepımız bu ulkede yasayan ınsanlarız kımse kımseden de ustun deıl.bu tur arastırmalarla neyı amaclıyor acaba.
Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2007 18 yıl Jon kardesim, agzina saglik. Bir grup insanin haklari yada onlara gosterilecek saygi milleting nufus tespitiyle yapilmaz. Ayni tur arastirmalar Nazi Almanyasinda da yapilmisti zaten...
Gönderi tarihi: 13 Nisan , 2007 18 yıl ve bunun adınada malesef bılımsel arastırma dıyolar.boyle bılım mı olur.eger bılımden anladıkları buysa ben ortacagın karanlıgında kapkara bır ***** olarak yasamayı terch ederım.neyı arastırıyolar neyı amaclıyolar.turkıye cografyası hayvanat bahcesımı bız hayvanmıyız bızı bu sekılde boluyolar.hayvanları gruplarına gore ayırırsın.kedıydı kopektı kustu bocektı dıye.hadı onlarıda kendı arasında ayırırsın muhabbet kusuydu kanaryaydı bulbuldu papagandı dıye.aklım hayalım almıyor bız hayvanmıyız ya bu sekılde bolerek arastırıyolar.bızde ayrımcılık yok kımse kımseden ustun deıl.
Gönderi tarihi: 13 Nisan , 2007 18 yıl Jon kardesim. Evet PKK bolucu bir orgut ve teror saciyor ama goruyoruz iste, boluculuk maalesef ulkemizin tum kademelerinde var. Bilimsel arastirma maskesi altinda bile yapiliyor. Iste demek istedigim su: eger boluculuk ve ayrimcilik iliklerimize kadar islemisse, o zaman kimseye ayirimci ya da bolucu demeye hakkimiz olabilir ki? Anlatabiliyor muyum? Iste bu da ABD'nin Israil'in ve kendisinin nukleer silahi olma hakkina sahip oldugunu ve Iran'in bu hakki olmadigini savunmasi gibi bir olay. yani iki yuzluluk. Kardesim sen nasil kendin ayrimcilik ve boluculuk yapiyorsunuz da baskalarina bolucu diye biliyorsun? PKK, siyasetcilerimiz, hatta ve hatta bu ulke vatandaslarimiz: milliyetcilik ve boluculuk hastaliktir. Kurt, Turk, Arap, Ermeni hep insandir. Yil 2007, uyanalim artik lutfen!
Gönderi tarihi: 13 Nisan , 2007 18 yıl zaten yaptıkları bu arastırma bızı bolmeyı amaclıyor.dedıgın gıbı pkk dan hıcbır farkları yok.hatta dahada zararlı.pkk gıbı dısardan falıyetlerle bolunmez bu ulke.ama ıcerden yaptıkları bu gıbı arastırmalar pkk dan cok daha tehlıkelıdır ve esas bu bızı boler.tanklarıyla tufeklerıyle gelsınler kafamıza nukleer bombalar atsınlar ama bızım hakkımızda boyle arastırmalar yapmasınlar yakın tarıhte bunun orneklerını goruyoruz.ıste ırak yıllarca barıs ıcınde yasamıs ınsanlar bugun bırbırleıenı vuruyor.ıste fılıstın ısraıl 50 yıldır evı barkı olmayan ınsanların ustune bonbalar atıyor ama bır amaca ulasamıyordu.ama sımdı oyle deıl ıcerde el fetıh ve hamas bırbırlerını vuruyor.bosnaya neler yaptıkarı ortada 10 parcaya bolduler orayı. bızıde bosna gıbı ırak gıbı fılıstın gıbı bolmek ıcın zemın hazırlıyolar yaptıkları bu tur arastırmalarla.
Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2007 18 yıl Jon kardesim. Evet PKK bolucu bir orgut ve teror saciyor ama goruyoruz iste, boluculuk maalesef ulkemizin tum kademelerinde var. Bilimsel arastirma maskesi altinda bile yapiliyor. Iste demek istedigim su: eger boluculuk ve ayrimcilik iliklerimize kadar islemisse, o zaman kimseye ayirimci ya da bolucu demeye hakkimiz olabilir ki? Anlatabiliyor muyum? Iste bu da ABD'nin Israil'in ve kendisinin nukleer silahi olma hakkina sahip oldugunu ve Iran'in bu hakki olmadigini savunmasi gibi bir olay. yani iki yuzluluk. Kardesim sen nasil kendin ayrimcilik ve boluculuk yapiyorsunuz da baskalarina bolucu diye biliyorsun? PKK, siyasetcilerimiz, hatta ve hatta bu ulke vatandaslarimiz: milliyetcilik ve boluculuk hastaliktir. Kurt, Turk, Arap, Ermeni hep insandir. Yil 2007, uyanalim artik lutfen! *************** Ey kardeşim sen nasıl olurda MİLLİYETÇİLI'ği bölücülükle bağdaştırırsın.Milliyetçilik bir fikirdir,bir olgudur ve çok kutsal bir hasletdir.Bu haslet vatanı sevmek,bu vatan topraklarında yaşayan herkesi kucaklamak ve al kırmızı bayrağımıza sahip çıkmaktır.Bölücülük adı üstünde bölmektir. *********
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.