Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl - - - ÖZLEM DENİZİ - - - Özlem denizinde sandalım battı Yıllardır ararım bulamıyorum. Düşlerim uykuya zamansız yattı Aylardır hayıra yoramıyorum! Bir hayal yanımda kendi uzakta Yolunu bekledim viran sokakta Kavuşmak masalmış yolu bırak ta Bir türlü yanına varamıyorum! Bedeni sır oldu bakışı zehir Gözleri gözüme dökülen nehir Kırılan kanadım yolunda erir Uçup ta dalına konamıyorum! Yenildi ömrüme gönül muradım Düşlerimde kaldı hep umutlarım Dolmuyor ki onsuz ömür miadım Azrail koluna giremiyorum! Özlem denizine demir atınca Kalp onu vururmuş her atışında Başıma silahı sıkardım amma Ayrılık salına binemiyorum...! M. Levent ÖZGEÇ 'GÖNÜL PINARI Kitabından'
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar NE İŞİ VARDI ? Merhamet ettiğin kıymet verseydi Gözündeki yaşın ne işi vardı! Evladım dediğin hürmet bilseydi Sözündeki taşın ne işi vardı! Yaradan bedene sende can verdi Ayrıldı bedenden tenle kan verdi Büyüdü yeşerdi fidan boy verdi Peşinde şer başın ne işi vardı! Yedisinde önlük çanta almışsın Bir hevesle bin hayale dalmışsın Geleceği destanlara yaymışsın Yazında kör kışın ne işi vardı! Asker edip gününe gün ekledin O Vatanı sen kapını bekledin Vatan borcu biter bitmez gel dedin Dizinde sırdaşın ne işi vardı! Evlendi el kızı girdi araya Ne edep ne ahlak sığdı daraya Yiğidi yiğide verip kiraya Tuzunda çiğ aşın ne işi vardı! Derdini derdinle sardım be Ana Çaresiz kalmışsın bak anlasana Hiç laf söylenir mi insan olana Yüzünde yüz yaşın ne işi vardı! M. Levent ÖZGEÇ (Mısralar da Ağlar Kitabından)
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar M. Levent ÖZGEÇ ; 7 Temmuz 1965 Yılında üç erkek kardeşin en büyüğü olarak Elazığ'da dünyaya gelmiştir.İlk okulu Elazığ’da bitirmiş ortaokul ve lise öğrenimine Ankara’da devam etmiştir.1986 Yılında Muhabere Astsubay Sınıf Okulu sınavlarını kazanarak 1987 yılında Muhabere Astsubay olarak göreve başlamıştır.İlk olarak Diyarbakır'a ataması yapılmış,sırasıyla da Kıbrıs ve Tekirdağ/Çorlu'da görevlerde bulunmuştur.1998 yılı içerisinde ise sağlık nedeninden dolayı görevinden emekliye ayrılmıştır. Hobilerine gelince; 16-17 Yaşlarında iken lisanslı amatör futbolcu olarak futbol oynamış kalemini de elinden hiç bırakmayarak şiir yazmaya devam etmiştir.1998 yılında görevinden emekliye ayrıldıktan sonra şiir; Artık onun için bir yaşam şeklini almıştır.Ankara’da düzenlenen şiir toplantılarına katılıp önemli şairlerden dersler almıştır.Artık şiir yoluna onların ışığında devam etmektedir. Yazmış olduğu şiirler de,kullanmış olduğu kelimelerde bazen düşündürdüğü bazen de güldürdüğü söylenir. ÖZGEÇ evli ve iki çocuk babasıdır.Ankara’da ikamet eder. Futbol oynadığı yıllarda 9 numaralı formayı giymek en büyük tutkusuydu ama açıkça da söylemek gerekir se; Şimdi rakamlardan hiç sevmediği ve kesinlikle kullanmadığı yine dokuz olmuştur. Eserlerine gelince; Bu güne kadar yayımlanmış üç şiir kitabı bulunur. İlk şiir kitabı olan ‘Şarkılara Söz olur’u 2000 yılında çıkarmıştır.Bunu takiben 2002 yılında ‘Mısralar da Ağlar’,2004 yılında ise ‘Gönül Pınarı’ isimli kitapları bulunmaktadır… M. Levent ÖZGEÇ kitabında da bahsettiği gibi şiirin tarifini şu şekilde yapmıştır… Ona göre Şiir : Hayatın ve hayat ötesinin diğer adıdır…
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar - - - GÜZEL SÖZLER - - - BİR DOST'A SESLENİŞ Gönül; Her sevgide karşılık bekler Kendini harap etmeye gerek varmıydı? Bir yalan sevdanın düşüp peşine Ömrünü verdiğin yürek darmıydı? Bükülmez dediğin,bilek yarmıydı..? M.Levent ÖZGEÇ Mısralar da Ağlar Kitabından ----------------------------------------------------------------------------------------- İnsanların Gözüyle ; İnsanların gözüyle bir insanın değeri; Kendi menfaatine vermiş olduğu değer,çıktıktan sonra, geriye kalan insanlık değeri ile ÖLÇÜLÜR...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------ Pişmanlık Herkes gibi bazen bende pişman olurum amma; Yinede derim ki; Pişmanlık: Geriye döndüğümüz zaman üzüntü duymakla değil, ileriye baktığımız için geriyi göremediğimizden olur. M.Levent ÖZGEÇ Gönül Pınarı Kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------- Kılavuz ; Karga gibi kılavuz olacağına,kartal gibi yalnız ol ki ; Zararın sadece kendine olsun... M. Levent ÖZGEÇ Mısralar da Ağlar Kitabından ----------------------------------------------------------------------------------------------- KISSADAN HİSSE Yalan olmuş artık bütün gerçekler Riyakar insanlar sarmış dünyayı! Menfeat uğruna,secde edersen Kabul etmez adın,insan OLMAYI..! M.Levent ÖZGEÇ Mısralar da ağlar kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------- Sözüm kimseye değil ama; İnsanların elinde oyuncak olup,onursuzca yaşayacağına, onurlu bir şekilde yaşayarak öl'ki; Seninde bu yalan dünyada geride kalan,onurlu bir mezarın OLSUN...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------- Sadece bir kaç kişinin yüreğinde kalmaya çalışan insanlar, belki de bir anda;Yüzlerce kişinin yüreğinden çıkmaya MECBUR KALIRLAR...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından ---------------------------------------------------------------------------------------------------- *SORDUN mu HİÇ Kendine? İnsanım diyerek yola çıktım da Bastığım toprağı incittim mi ki ? Gönül bahçesinde güller derdim de Kestiğim yaprağı incittim mi ki...? M.Levent ÖZGEÇ Gönül Pınarı Kitabından ----------------------------------------------------------------------------------------------------- OLSAYDIN! Dikensiz gül olmaz,diyordum amma İstediğim gül'de,diken olsaydın! Uğruna ömrümü,verirdim amma Benimle boynunu,büken olsaydın! M.Levent ÖZGEÇ Mısralar da ağlar kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------------- -GÖNLÜME SÖZÜM GEÇMEDİ! - Şair gönlüm,karar verdi bu gece Bu aşkı bir daha yazmayacağım! Dolansa dilime binlerce hece Ettiğim yemini bozmayacağım..! M.Levent ÖZGEÇ Mısralar da ağlar kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------------- YAKIŞMAZ...! Her yüz göze,her göz yüze YAKIŞMAZ! Gözün varsa; Bakmasını bil yeter! Her söz dile,her dil söze YAKIŞMAZ! Sözün varsa; Akmasını bil yeter...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yüreklerin beraber olduğu her yerde, Gözlerde her zaman; Aynı hedefe bakmaya MECBURDUR...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından ------------------------------------------------------------------------------------------------------- Gidilen yol yanlış sa;Gün gelir ;Yanlışlarda ,elbet bir gün; Yanlış yoldan SAPARLAR...! M. Levent ÖZGEÇ GÖNÜL PINARI Kitabından --------------------------------------------------------------------------------------------------------
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar Şairin ifadesiyle; Yazı yazdım Hasan’a ha Hasan’a,ha sana… Bizde almasını ve yaşatmasını bilene deyip geçelim… HAYAT TÖRPÜLEME SANATI……. 1....Kendini çok beğen.Eleştiriye tamamen kapalı ol.Yaptığın her işi doğru say. 2....Menfaatine fazlasıyla düşkün ol. 3....Yaptığın işlerde hiç bir zaman hatayı kabul etme.Konuşmaların ve sözlerinle karşıdakini öyle bir duruma getir ki sonunda hatayı kendindaramak zorunda kalsın. 4.....Fazla ısrarcı ol..Israrın yüzünden karşındakini zor duruma düşürmezsin. Israrını bir sevgi gösterisi say.Fazla ısrarın da terbiyesizlikten sayıldığını unut. 5.....Kendini her zaman çok akıllı ve kabiliyetli biri olarak gör. 6.....İnsanları da etki altına almaya çalış ki, sana danışmadan hiçbir işyapamasınlar. 7.....Kendi düşüncelerine ters olanların aleyhinde propaganda yaparak onları yalnız bırakmaya çalış ki,her an yanında birileri olsun... 8.....Yalan da olsa kendine her zaman iltifat et. 9.....Başkalarının mutluluğu senin için hiç bir anlam ifade etmemeli bu mutluluğa kendini de dahil ettirmeye çalış. 10....Çıkarın ve menfaatin sonunda doğabilecek sonuçları hiç bir zaman düşünme! Zaten zonrası da seni hiç ilgilendirmez. 11.....Kendi çıkarını; Toplumun ve etrafındaki şahısların çıkarından üstün gör.kötü gün dostuymuş gibi görün,bol,bol akıl ver. 12.....Düşüncen ve tasarladıkların olmaması halinde; İnat,ısrarcı ve özellikle baskıcı ol. 13.....Sürü psikolojisini her zaman kendine örnek al. 14.....Eflatun dermiş ki; Saygının olduğu her yerde korku olur ama korkunun olduğu her yerde saygı olmaz.Bu sözü her zaman bir kenarda bırakmayı kendine prensip et… 15.....Kısaca Hz.Ali’nin bu güzel sözünden yola çıkarak; Çevrendeki insanları inandıkları gibi yaşatmayarak, yaşadıkları gibi inanmaya mecbur bırak. Ve; Son olarak düşün..! Ben neymişim ya…? M.Levent ÖZGEÇ Mayıs 2001
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar KIBRIS DESTANI Kızılısı günün kör sabahında Hevesleri sele verdim bu gece! Şiryan olup her yürekte cenahta Nefesleri yele verdim bu gece! Duydum ki Kıbrıs'ı hüzün bürümüş Yürekler dikenli telle örülmüş Sancağım üstünden hesap görülmüş Hesapları çöle verdim bu gece! Libas giydim üzerime dar geldi Söz söyledim edebime ar geldi Alevimden Temmuz bana kar geldi Ateşleri küle verdim bu gece! Beşparmağı mesken tuttum gözümde Ne hayaller dize geldi dizimde Türk oğluyum hep destan var özümde Yürekleri dile verdim bu gece..! M. Levent ÖZGEÇ (Mısralar da Ağlar Kitabından) Kızılısı; Yılın en sıcak günleri olan temmuz ayının ikinci yarısına verilen ad. Şiryan; Atardamar Cenah; Savaş düzenindeki ordunun sağ veya sol iki yanındaki kollarının her biri. Libas; Elbise Beşparmak : Kıbrıs’ta bulunan dağlar.
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar KIBRIS DESTANI Kızılısı günün kör sabahında Hevesleri sele verdim bu gece! Şiryan olup her yürekte cenahta Nefesleri yele verdim bu gece! Duydum ki Kıbrıs'ı hüzün bürümüş Yürekler dikenli telle örülmüş Sancağım üstünden hesap görülmüş Hesapları çöle verdim bu gece! Libas giydim üzerime dar geldi Söz söyledim edebime ar geldi Alevimden Temmuz bana kar geldi Ateşleri küle verdim bu gece! Beşparmağı mesken tuttum gözümde Ne hayaller dize geldi dizimde Türk oğluyum hep destan var özümde Yürekleri dile verdim bu gece..! M. Levent ÖZGEÇ (Mısralar da Ağlar Kitabından) Kızılısı; Yılın en sıcak günleri olan temmuz ayının ikinci yarısına verilen ad. Şiryan; Atardamar Cenah; Savaş düzenindeki ordunun sağ veya sol iki yanındaki kollarının her biri. Libas; Elbise Beşparmak : Kıbrıs’ta bulunan dağlar. - - - GÖNÜL PINARI - - - Beni bilenler bilir bilmeyen de öğrensin Sözlerin gönüllere akışında ben varım! Gönül bazen ağlarsa bazen gülüp eğlensin Gözlerin gönüllere bakışında ben varım! Gönlüm aşka gelirse dere tepe düz olur Damarımdaki kanla zemheriler yaz olur Dökülen mısralarım bir gün dile söz olur Kor düşerse içine yakışında ben varım! Menfaatler uğruna karekter dile düşer Söz senettir derler de sözler hep sele düşer Beklenilen gelmezse gözlerin yola düşer Gidilen bu yolların yokuşunda ben varım! Amansız her sevda da gönülde sitem olur Maziyi anar isen dilinde diken olur Her gönüle sonunda bir hasret eken olur Taş yüreğe girmişsen çıkışında ben varım Gönüllere pınarın akışında ben varım...! M. Levent ÖZGEÇ ‘ Gönül Pınarı Kitabından’
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar CAN ARKADAŞIM Değirmen taşına verme gönlünü Sevdanı öğütmez can arkadaşım! Kuruyan gönül’e serme ömrünü Sevdanı büyütmez can arkadaşım! Ayrılıklar mısralara dökülür Her mısrada sanki ciğer sökülür İşte benim boynum ondan bükülür Bu sevda bükülmez can arkadaşım! Sayfalar dolusu şiirler yazsan Gizemli mısrada bin ahla ansan Gelene gidene sevdanı sorsan bu sevda sorulmaz can arkadaşım! Yüreklere zincir vursan olur mu Bağlasan da yürek orda durur mu Denizin içinde balık kurur mu Bu sevda kurumaz can arkadaşım! Sevdasız bedende kalbi neyleyim Şair'sem duygusuz aşk'ı neyleyim Bir gör şu halimi ben ne haldeyim Bu sevda görülmez can arkadaşım! Duygularım yine döndü ağıda Mısralarım dizildiler kağıda Bu feryadım eritti taş dağı da Bu sevda erimez can arkadaşım..! M.Levent ÖZGEÇ Mısralar da Ağlar Kitabından
Gönderi tarihi: 20 Mart , 2007 18 yıl Yazar - - - UNUTAMADIM - - - Sevgimiz hatıra kaldı,yaban ellerde Çözülmedin Çözemedim ben seni. Duygularım saklı kaldı,meylerde şişelerde Kana kana, İçemedim ben seni! Sevgiye nankör oldum,tattığım sevgilerde Çok aradım, Bulamadım ben seni! Gururum saklı kaldı,en tenha köşelerde Kimselere şikayet, Edemedim ben seni! Sevgime düşman oldum,karanlık gecelerde Sevince ne yapsam, Silemedim ben seni! Aşkın gizli kaldı,benim kalbimde Bir türlü mazilere, Gömemedim ben seni..! M. Levent ÖZGEÇ Şarkılara Söz Olur Kitabından
Gönderi tarihi: 21 Mart , 2007 18 yıl Yazar Akıl hastanesine düşen bir şahısın hastane Müdürüne derdini şiirsel bir şekilde anlatmaya çalışması… - - - MÜDÜR BEY- - - Akıl pazarına açtım gönlümü Delilere eş saydılar müdür bey! Bir haftada yedi olan günümü Senelere beş saydılar müdür bey! Canım sıkılmıştı indim kayfeye Gayem muhabbetti dahası niye Doğruları kaptırınca eğriye Yek dedikçe şeş saydılar müdür bey! Akıllılar akıl kurup tezgaha Sıralanıp dizildiler bir rafa Koyun gibi düşüverdim bu gafa Kızardıkça şiş saydılar müdür bey! İzin almak için şöyle doğruldum Cüzdanımla ikramlara boğuldum Tesbih gibi masalarda dağıldım Dağıttıkça iş saydılar müdür bey! Kavga çıktı yüzellibeş çağrıldı Her birimiz ayrı yöne savruldu Komser Recep yığınlayıp kaldırdı Topladıkça leş saydılar müdür bey! Pusula güneyde ben kuzeydeydim Hele bir görseydin ah ne haldeydim Kahi gökyüzünde kahi yerdeydim Yürüdükçe keş saydılar müdür bey! Kurbanın olayım hor görme beni Akıldan noksansam yazdım mı seni Yaşarken sardılar ipli kefeni Bakırköy'e baş saydılar müdür bey..! M.Levent ÖZGEÇ Gönül Pınarı Kitabından
Gönderi tarihi: 21 Mart , 2007 18 yıl Yazar Akıl hastanesi müdürü ile söz diyaloğuna giren birine Akıl Hastanesi Müdürünün verdiği şiirsel bir cevap… MÜDÜRBEY'DEN CEVAP (Nazire) BİLDİN Mİ ? Akıl pazarında aklın oynamış Delilere eş sayanı bildin mi? Bu pazarda haftalardan gün çalıp Senelere beş sayanı bildin mi? Kayfeye inmisin muhabbet diye Derdini dökmüşsün cümle eğriye İki laf etseydin tavla ne diye Yek dedikçe şeş sayanı bildin mi? Akıllılar tezgahına gelmişsin Dertlerini orta yere sermişsin Koyun olup dizlerine girmişsin Kızardıkça şiş sayanı bildin mi? İzin almak her mekanda olur mu İkramsız muhabbet yerin bulur mu Masaya dağılan tesbih durur mu Dağıttıkça iş sayanı bildin mi? Malesef kavgaymış geri kalanı Sille,tekme,tokat vuran vuranı Komser Recep bitirmiş bu talanı Topladıkça leş sayanı bildin mi? Pusula ibresi yönünden şaşmış Yeryüzü gökleri seninle aşmış Baksana bu namın aleme taşmış Yürüdükçe keş sayanı bildin mi? Hor görsem bunca söz döktürür müydüm? Aklın yolu birdir seçtirir miydim? Boşa ipli kefen diktirir miydim? Bakırköy'e baş sayanı bildin mi...? M.Levent ÖZGEÇ (GÖNÜL PINARI Kitabından)
Gönderi tarihi: 21 Mart , 2007 18 yıl VATAN Gönlümdeki mısrayı kalemime bağladım Kalbimin her atışı Vatan diye seslendi. Kanayınca yüreğim yüz yerinden dağladım Kanımın her akışı Vatan diye seslendi! Asker oldum Vatana büyük bir ihtişamla Taşıdım sancağımı şerefimle şanımla Gelinliğe çizdirdim bayrağımı kanımla Yavrumun her bakışı Vatan diye seslendi! Bir sergiyi gezerken hayallere dalmıştım El örmesi kilime hayretlere kalmıştım Ay yıldızlı deseni yüreğimdir sanmıştım Gördüğüm her nakışı Vatan diye seslendi! Nisan yağmuru vardı gökyüzünü karartan Gözlerde sığınacak mekanları aratan Bir haykırış duydum ki rahmete rahmet katan Her yıldırım çakışı Vatan diye seslendi! Elime albüm aldım dile geldi konuştu Kurtuluş savaşıydı gönlüm o yöne koştu Sandım ki yüreğime alevden bir kor düştü Gönlümü her yakışı Vatan diye seslendi! Albümdeki her sayfa yüreğime akıyor Bu İstiklal Marşı ki kalemler ağlatıyor Bütün sayfalarında Atatürk'üm bakıyor Kaşını her çatışı Vatan diye seslendi...! M. Levent ÖZGEÇ Gönül Pınarı isimli kitaptan 2005
Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2007 18 yıl Yazar ------ =ARAR OLDUM = -------- Genç yaşımda girmiştim bu karanlık yollara Bir kaç yılın içinde dünümü arattılar ! Karanlıklar içinde gözüm dalarken yola Dört duvarın dibinde önümü arattılar ! Dönüp baktım maziye halime gülüyordum Düşünüp o günleri deli miydim diyordum Yollar kapanmış artık çıkmazda gidiyordum Şaşırınca yolumu yönümü arattılar ! Nefsine yenilince dost görünen zalimler Gözyaşıma ağladı yarınımdaki dünler Gönlümdeki feryadım mısralarımda inler Aklıma düştüğü an günümü arattılar ! …………………………..Günümü arattılar...! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 18 yıl Yazar - - - AKILLI MISIN ? - - - Aklın varsa her sözde gelip ortada bitme Cevapsız sorularda şişen hep sen olursun. Yüzünü çevirip de sırtını dönüp gitme Dümdüz yolda eşikten şaşan hep şaşan hep olursun. Dolduruşa gelirsen kendinle övünme hiç Yanlış bir akıl versen geriden görünme hiç Sonra masum tavrınla meleğe bürünme hiç Kelle gibi sırıtıp pişen hep sen olursun. Akıllıyım diyorsan aklınla sen çık yola İster hemen karar ver istersen de ver mola Oturulmaz unutma semersiz boş bir çula Attan inip eşekten düşen hep sen olursun...! M. Levent ÖZGEÇ 'GÖNÜL PINARI Kitabından'
Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2007 18 yıl Yazar -----BİZ BULAMADIK--- Köpekli sokakta değnekle gezdim Ne var ki bunlarla baş edilmedi! Sanki salya sümük içinde yüzdüm Birine anlamsız kaş edilmedi ! Kudurmuş gibiydi bütün köpekler Kimi uzun havlar kimisi tekler Bu çıkmaz sokakta bunlar ne bekler Git öte deyip te kış edilmedi ! Sonradan anladım olan biteni Meğer lakap almış sessiz öteni Ot yermiş zamanla yerden biteni Bilmem ki ne diye çüş edilmedi ! Toplanıp dostlarla hep bir araya Düşündük! Sığmadı akıl daraya Vazgeçip tuz bastık artık yaraya Bir isim bulmuştuk eş edilmedi..! M .Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 18 yıl Yazar DOST BİLDİKLERİM Doğum günüm olmuş neye yarar ki Günümü yıl sayar dost bildiklerim! Kimler düşlerimi hayra yorar ki Sorunca şer sayar dost bildiklerim! Dostlar dergahına Pazar kurulur Önce izzet ikram hatır sorulur Köprüyü geçince çene yorulur Görünce el sayar dost bildiklerim! Ne vardı pazarda bir dostu bulsam Ne derdim kalırdı ne de bir tasam Düşen gözyaşımı çöle akıtsam Taşınca sel sayar dost bildiklerim! Ne rüzgar kar eder ne de fırtına İstersen onları benimle sına Yapraklar da küstü kendi dalına Esince yel sayar dost bildiklerim! Dostlar meclisinde gönül bulanır Bir ileri beş geriye yollanır Sanırsın yürekte sabır sınanır Satınca pul sayar dost bildiklerim! Gönlüm aşk’a geldi çağlayıp coşar Şelaleye inat tersine akar Bir yürekte doğdum binleri yakar Yanınca kül sayar dost bildiklerim! Alaylı gözlerle şimdi bakarım Kalemimden gözlerine akarım Aynalara ben mi boyun bükerim Susunca lal sayar dost bildiklerim! Susunca lal sayar dost bildiklerim..! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 1 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar Sevgili dayımla bir gün muhabbet ederken,gitmek için müsaade isterim.Bana gitme,beraber gideriz der.Bir müddet sonra kalkıp beraber gideriz! Gideriz ama;Giderken de kalemimden,yüreğimin emriyle bu satırlar dökülür ! - - - GİDERİZ- - - Kanımızla aldık,Vatan topraklarını, Ancak kanımızı verir,çeker gideriz ! Vatan’ıma ,yan gözüyle bakanın, Bir an,yüreğine,çöker gideriz ! * * * Baksam;Yan gözüyle biri bakıyor, Emeli sel olmuş,kalpten akıyor, Bilmez ki bu emel,yürek yakıyor, Son damla,kanını,döker gideriz ! * * * Baksana,yüreğin,kaş çatışına Baksana bayrağın,şahlanışına, Baksana sevdamın,Vatan aşkına, Sanmayın bu boynu,büker gideriz ! * * * Düşerken yollara,gönül seslenir, Seslendikçe,Vatan’ına yaslanır, Deli gönül,sevdamızla uslanır, Bu aşk şerbetinden,içer gideriz ! * * * Yollar varsın,uzak olsa ne çıkar, Her köşesi,tuzak olsa ne çıkar, Bu nefesler,azap olsa ne çıkar, Yollar bizim,yine seçer gideriz ! * * * Emanettir bu aşk,bana Atamdan, Biz ne canlar verdik,göz kapamadan, İsteyen de vursun,şimdi arkamdan, Bu uğurda kefen,biçer gideriz ! * * * Boş hayale düşsen,olur mu niyet, İstersen niyetin, sen şikayet et, Vatan’ımla evli,bu Cumhuriyet Dere,tepe demez,uçar gideriz ! * * * Ne korkum olacak,fani canımdan Ben de yazdım işte,bir kaç anımdan Üstüme örtülen,benim kanımdan Ay yıldızlı bayrak,açar gideriz! …………………….....Açar gideriz..! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 5 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar - - - NEREDEN BİLECEKTİM ?- - - Albümden bir kaç resim,takılınca gözüme, Gözyaşım akacakmış,nereden bilecektim ! Kurduğum aşk mabet’in,yanı başında duran, Çakallar yıkacakmış,nereden bilecektim ! * * Maziye dalıp gittim,boş hayaller kurarak, Viran olan gönülden,ne hesaplar sorarak, Gördüğüm kabusları,hep karşımda bularak, Duranlar bakacakmış,nereden bilecektim ! * * Sevgi,saygı neymiş ki,karıştırıp adabı, İnat edenlerin de,olmadı ki muradı, Bilek bükülmez amma,başıma bu çorabı, Örenler bükecekmiş,nereden bilecektim ! * * Göz yaşım damladıkça,solan ümit bağları, En güzel anılarım,oldu hüzün dağları, Ansızın boşaltınca,aşk’a kızgın yağları, Başımdan dökecekmiş,nereden bilecektim ! * * Haziran’a kış dendi,baharıma zemheri, Ne diyeyim bilmem ki,işte aşkın eseri, Bu şirrete ben selam,verdiğim günden beri Üstüme çökecekmiş,nereden bilecektim ! ……………………………..Nereden bilecektim..! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar - - - MENFAAT TERÖRİSTLERİ - - - Merhaba ! Yeni bir düz yazı ile huzurlarınızdayım. Yazmış olduğum bu yazıma başlık yazarken çok düşündüm.Terörist derken de bu kelimeye birde benzetme yaparak kaleme almak istedim. Terörist kelimesi ; Vatan toprakları üzerinde Vatan ve bayrak sevgisiyle yaşamaya çalışan insanlarımıza karşı uygulanmak istenen bir çeşit şiddet ve yıldırma gösterisi olduğunu hepimiz biliriz. Bu kelimeyi iki yönlü olarak incelememiz gerektiğini düşünüyorum. Sanırım sizlerde benim düşüncelerime katılacaksınız. Vatana,bayrağa ve milletine yürekten bağlı olan bir insanın tek hedefi,bu sevdasıyla bu topraklar üzerinde huzur içerisinde yaşamasıdır. Yoksa ; Bu güzel kızıl derili sözünden hareketle ' Vatan toprakları bize atalarımızdan miras kalmadı,bizler onu çocuklarımızdan ödünç aldık ' nasıl diyebiliriz ? İleride bize sormazlar mı ? Baba veya anne ; Bu Vatan benim size emanetimdi hani. Neden böyle yaptınız ? Bu soruya nasıl bir cevap verebiliriz değil mi ? Konuyu dağıtmadan dilerseniz birde teröristin diğer yüzüne bakalım. Yani menfaat teröristlerine...Şimdi burada bazı konular farklı olsa da düşünce aynı. Menfaat... Kısaca menfaati uğruna her şeyi göz önüne alanlar. Dikkat ederseniz de her ikisinde ilk olarak kullanılmalar dikkati çeker. Bazı insanlar amaçları ne olursa olsun menfaatleri uğruna bir başka insanları kullanmayı çok severler.Bir başka yazımda da söylediğim gibi beyinli beyinsizler adını almaya hak edenlerin sayısı da sanırım hiç az değil. Sonuç olarak her iki durumda da söz konusu olan bir veya birden Fazla terörist…Bu soruyu da her zaman kendime sormuşumdur. Şimdi böylesi durumlardan yola çıkarsak verilmek istenen hizmet veya planlanmak istenen düşünce de maalesef aynı değil midir..? M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2007 18 yıl Yazar - - - MENFAAT TERÖRİSTLERİ - - - Merhaba ! Yeni bir düz yazı ile huzurlarınızdayım. Yazmış olduğum bu yazıma başlık yazarken çok düşündüm.Terörist derken de bu kelimeye birde benzetme yaparak kaleme almak istedim. Terörist kelimesi ; Vatan toprakları üzerinde Vatan ve bayrak sevgisiyle yaşamaya çalışan insanlarımıza karşı uygulanmak istenen bir çeşit şiddet ve yıldırma gösterisi olduğunu hepimiz biliriz. Bu kelimeyi iki yönlü olarak incelememiz gerektiğini düşünüyorum. Sanırım sizlerde benim düşüncelerime katılacaksınız. Vatana,bayrağa ve milletine yürekten bağlı olan bir insanın tek hedefi,bu sevdasıyla bu topraklar üzerinde huzur içerisinde yaşamasıdır. Yoksa ; Bu güzel kızıl derili sözünden hareketle ' Vatan toprakları bize atalarımızdan miras kalmadı,bizler onu çocuklarımızdan ödünç aldık ' nasıl diyebiliriz ? İleride bize sormazlar mı ? Baba veya anne ; Bu Vatan benim size emanetimdi hani. Neden böyle yaptınız ? Bu soruya nasıl bir cevap verebiliriz değil mi ? Konuyu dağıtmadan dilerseniz birde teröristin diğer yüzüne bakalım. Yani menfaat teröristlerine...Şimdi burada bazı konular farklı olsa da düşünce aynı. Menfaat... Kısaca menfaati uğruna her şeyi göz önüne alanlar. Dikkat ederseniz de her ikisinde ilk olarak kullanılmalar dikkati çeker. Bazı insanlar amaçları ne olursa olsun menfaatleri uğruna bir başka insanları kullanmayı çok severler.Bir başka yazımda da söylediğim gibi beyinli beyinsizler adını almaya hak edenlerin sayısı da sanırım hiç az değil. Sonuç olarak her iki durumda da söz konusu olan bir veya birden Fazla terörist…Bu soruyu da her zaman kendime sormuşumdur. Şimdi böylesi durumlardan yola çıkarsak verilmek istenen hizmet veya planlanmak istenen düşünce de maalesef aynı değil midir..? M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 18 yıl Yazar - - - ÇAKALLAR 1 - - - O günden bu güne boyun eğmedim Özü de bozukmuş bu çakalların! Söz ağızda güzel,diyordum amma Sözü de bozukmuş bu çakalların! Yüreğe kazılmış derin bir kuyu Riyakarlık dersen her şey diz boyu Dört mevsim tanırmış böylesi soyu Güzü de bozukmuş bu çakalların! Dostlarla dertleşsek konu açılır Sanki yudum yudum zehir içilir Hayr’a yorsak,boşa kefen biçilir Bezi de bozukmuş bu çakalların! Sağlam yürek boşa arar dururuz Her sözün ardında neler buluruz Ahaliye sorsak yüzsüz oluruz Yüzü de bozukmuş bu çakalların! Bilmem ki bu işi biz nasıl etsek Konuyu kapatıp dönüp te gitsek Şeytan der bunları nüfustan itsek Nazı da bozukmuş bu çakalların..! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 18 yıl Yazar ÇAKALLAR-2- Ne zaman elime bir kalem alsam Dilime dolanır hep bu çakallar ! Sazımı alıp ta çalmaya kalksam Telime dolanır hep bu çakallar ! Haykırsam kar etmez,sussam kar etmez, Unutup ben beni,sızsam kar etmez, İşleyip mısrama,yazsam kar etmez, Elime dolanır,hep bu çakallar ! Vazgeçip tuz bassam artık yarama İsimsize isim,sen hiç arama Riyakar olandan,yanarım amma Külüme dolanır,hep bu çakallar ! Yandıkça yüreğim,şiire aksam, Savrulan külümle ben beni yaksam, Yüzümü bir defa,örtmeye kalksam, Tülüme dolanır,hep bu çakallar ! Yaşlı gözlerimle gönül bağımda Dolanıp dururum bu genç çağımda Elime ne zaman,gül aldığımda Gülüme dolanır,hep bu çakallar ! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 18 yıl Yazar ÇAKALLAR -3- Üçü,beşi,toplansa da başıma, Bu çakallar toz geliyor,be..Salih ! Zehir olup,karışsa da aşıma, Lokmaları tuz geliyor be..Salih ! Aldatıp kendini,yüzüme gülse, Ne zaman sözüyle,sinemi delse, Hele dört bir yandan,üstüme gelse, Varlıkları vız geliyor,be..Salih ! Çevremde dolanıp,gelse peşimden, Viran edip,alıkoysa işimden, Aralıkta;Kar,boranın içinden, Zemheride köz geliyor be..Salih ! Anlattım çakalı,bak sen sorunca İşte böyle yazdım,ben kin duyunca Kağıtla,kalemi,ele alınca Lirik olan bu söz gelir be..Salih..! M. Levent ÖZGEÇ
Gönderi tarihi: 15 Haziran , 2007 18 yıl Yazar ÇAKALLAR -3- Üçü,beşi,toplansa da başıma, Bu çakallar toz geliyor,be..Salih ! Zehir olup,karışsa da aşıma, Lokmaları tuz geliyor be..Salih ! Aldatıp kendini,yüzüme gülse, Ne zaman sözüyle,sinemi delse, Hele dört bir yandan,üstüme gelse, Varlıkları vız geliyor,be..Salih ! Çevremde dolanıp,gelse peşimden, Viran edip,alıkoysa işimden, Aralıkta;Kar,boranın içinden, Zemheride köz geliyor be..Salih ! Anlattım çakalı,bak sen sorunca İşte böyle yazdım,ben kin duyunca Kağıtla,kalemi,ele alınca Lirik olan bu söz gelir be..Salih..! M. Levent ÖZGEÇ
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.