Gönderi tarihi: 23 Kasım , 2005 19 yıl ne tuhaf, bazen ben beni alıp götürüyorum bilmediğim yerlere bilmediğim dediğim bildiğimden daha dürüst, daha bildik ne zaman bir yola düştüysem ardımada kendimi bıraktım ne zaman aynı şimdiki gibi başladı içimden "içimden gelmiyor" demelerim yıkıldığım anlardı, aslolansa kendimi yıktığım anlardı bir mevsimin getiri bunlar biliyorum, her yağmur sonrasında toprak kokmaya çalışmak ve bunu başaramamak sonra birden, öyle aniden kendine bakmak öyle ulu orta bir durakta bu şehrin yada yaban bir yerin ne fark eder desem de ediyormuş biliyomuşum bildiğim şehir bana daha bir acımasızmış, elimden tutup denize atarmış bu zamanlarda şimdi aklımda bir sürü, sonu gelmeyen bitmez hikayelerim peşim sıra geliyor ardıma bakıyorum, daha dündü gittiğim yer ama elim kadar yakın bana bakıyorum da burası bir ada sanki, ne kadar gitsem de aslında gitmiyorum gitsem de gidemiyorum kendimden uzaklara bir gemi geliyor yüreğimin gitmek istediği yerden alsın beni istiyorum buradan, benden, kendimden dönüyor, diyor, gitmek istemediğin yere aklına bir soru takılıyor, biliyorum, diyor ben şaşkın bakarken sorunun adı benim kendim, bunu gemi giderken farkediyorum 24:28, 24 Kasım 2005 "Kasım'a dair son parçam gitsin istiyorum bu yağmurlar artık benden geçmesinler uzun zaman buharlaşmak istiyorum öyle ansızın bir gün ben de yağmalıyım diyerek, şimdi bu vakitlerde..."
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.