Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Ankebut 57. Küllü nefsin zaikatül mevti sümme ileyna türcaun

 

Ankebut 57 Her benlik ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz

 

 

Bu ayette dikkat edilmesi gereken şey ise, her insan veya insanlar ve hayvanlar ölümü tadacak denmiyorda, her nefs deniliyor

 

Nefs,özben,can

 

 

Ali İmran 28. La yettehızil mü'minunel kafirıne evliyae min dunil mü'minın* ve mey yef'al zalike fe leyse minallahi fı şey'in illa en tetteku minhüm tükah* ve yühazzirukümüllahü nefsehu ve ilellahil masıyr

 

 

Ali İmran..28- İnananlar, müminleri yanısıra kâfirleri dost edinmesin . Her kim böyle yaparsa Allah'dan ilişiği kesilmiş olur, ancak onlardan bir korunma yapmanız başkadır. Bununla beraber Allah sizi kendisinden korunmanız hususunda uyarır. Nihâyet gidiş Allah'adır.

 

 

Ali İmran 30. Yevme tecidü küllü nefsim ma amilet min hayrim muhdarav ve ma amilet min su'* teveddü lev enne beyneha ve beynehu emedem beıyda* ve yühazzirukümüllahü nefsehu vallahü raufüm bil ıbad

 

Ali İmran 30- O gün her nefis, ne hayır işlemişse, ne kötülük yapmışsa onları önünde hazır bulur. Yaptığı kötülüklerle kendi arasında uzak bir mesafe bulunsun ister. Allah, size asıl kendisinden çekinmenizi emreder. Şüphesiz ki Allah, kullarını çok esirger.

 

 

Enam 12. Kul li men ma fis semavati vel ard kul lillah ketebe ala nefsihi rahmeh le yecmeanneküm ila yevmil kıyameti la raybe fıh ellezıne hasiru enfüsehüm fe hüm la yü'minun

 

Enam..12- De ki: "Göklerde ve yerde olanlar kimindir?" "Allah'ındır" de. O, rahmet etmeyi kendi nefsine yazmıştır. Sizi, varlığında asla şüphe olmayan kıyamet gününde toplayacaktır. Ama nefislerini zarara sokanlar inanmazlar

 

Bu ayetlerde görüldüğü gibi Allah kendisi içide ''nefs'' kavramını kullanmakta.Baştada belirtiğimiz gibi insanlar diye bir ayırım yapılmaksızın ankebut 57 de her nefsin ölümü tadacağını yazılı . Bu duruma göre Allahında ölümü tadacağı sonucu çıkıyor.Elbette ki bu, hiç bir müslümanın kabul edeceği bir şey değil.

 

Peki sorun nerede ?

 

Sorun, Ulema denilen theloglar güruhunun,kurandaki el ilah tanımlamalarının tam zıddı bir tanım yapmış olmaları ve müslümanların onların ilmi kariyerlerine güvenerek işin aslının kurana göre ne olduğunu bilmeden bu tanımlamalara inanmaları.

 

Bu tanımlamaları kısaca,''Allah noksan sıfatlardan münezzehtir' şeklinde özetlemek mümkündür.Yani allah noksanlıklardan,eksikliklerden,kusurlardan uzaktır anlamında.Buna allah yaratığı hiç bir şeye benzemez tanımlamasını da ekleyeniliriz

 

Mesela insanların görme kabiliyeti vardır,allahında vardır.Burda bir benzerlik vardır.Ancak ulema, onun görmesi insanların gibi değildir, insanlar bir takım sebeplere ihtiyac duyarak görebilir, allah ise ihtiyac duymadan herşeyi görür diyerek bu benzerliği gidermeye çalışırlar.

 

Peki aynı şeyi, hakaret konusunda yapabilrilermi? İnsanlar hakaret eder ama allahın hakaret etmesi çok daha ağır olur diyerek bu benzerliği gidermeye çalışabilirlermi ?

 

İnsanların, kızmak, öfkelenmek, razı olmak,hoşlanmak, kıskanmak, intikam peşinde olmak,hakaret etmek,ceza vermek, affetmek, ikna etmek için yemin etmek,beddua etmek, tehdit etmek vs gibi özellikleri vardır.

 

Eğer tüm bu özellikler kusur ise, kuranda allahında bu gibi özelliklere sahip olduğuna dair ayetler var.(konuyu uzatmamak için yazmaya gerek görmüyorum)Bu ayetlere göre Allahında kusurlu olduğu sonucu çıkıyor.

 

Yok değil ise,insanlarında tanrılar olması gerekmez mi ?.Aynı özelllikler insanlar için neden kusur da, allah için kusur değil?

 

İşte burada theloglar devreye giriyor.Kuranla zerre kadar alakası olmayan bir temizleme operasyonu hazırlayıp,Allah her türlü noksanlıklardan uzaktır fikrini ortaya atıyorlar.Eğer kuranda olduğu gibi tanıtılsa bunun ne gibi sonuçlar doğuracağını,kusurlu bir tanrıya, ellah,a kimsenin inanmayacağını çok iyi biliyorlar.

 

Herkesin bir çok kez şahid olduğu,biz bu işin ehli olan alimlerin görüşünü esas alırız, bu konuda onlar yetkilidir,alimlerin bu konudaki tefsirlerini, açıklamalarına bakmadan siz kuranı anlayamazsınız, dolayısıyla sizin söylediğiniz şey aslında böyle anlaşılmalıdır şeklindeki müslümanların itirazlarını hatırlatmakta fayda görüyorum.

 

Alimler dini yanlış tanıtmada niye bu kadar ısrarlıdır? Kaybedecekleri bir şeymi var? Acaba neyin endişesi içindeler ?

 

Bunu anlamak için konuda türkiyede resmi olarak yetkili olan diyanetin bütçesine bakmak yeterli olur

 

 

Diyanetin Bütçesi 37 kurumu solladı

25-10-06

 

 

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2007 için ayrılan 1 milyar 638 milyon 383 bin YTL'lik bütçesiyle kamu idaresindeki genel bütçeli 50 idare içerisinde 13'ncü sıraya yerleşti.

 

Personel giderleri açısından bakıldığında ise Diyanet, personeline ayırdığı 1.326 milyar YTL'le, sırasıyla MEB, MSB, Sağlık Bakanlığı, EGM, Jandarma Genel Komutanlığı ve Adalet Bakanlığından sonra bütçede yedinci sırada bulunuyor.

 

Diyanet bütçesi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı gibi icracı bakanlıkların bütçesini dahi 2 ila 4 katına ulaşmış durumda.

 

Diyanet'in geride bıraktığı 37 bakanlık ve kurumun her birine ayrılan bütçelerinin kaç katı olduğu hesaplandığında ise ortaya şu tablo çıkıyor:

 

"Cumhurbaşkanlığı'nın 48.3 katı, TBMM'nin 4.5 katı, Anayasa Mahkemesi'nin 90.8 katı, Yargıtay'ın 35 katı, Danıştay'ın 44.9 katı, Sayıştay'ın 19.2 katı, Başbakanlık bütçesinin yüzde 6 fazlası, MİT'in 3.8 katı, MGK'nın 128.7 katı, BYEGM'nin 31 katı, Devlet Personel Başkanlığı'nın 156.4 katı, YDK'nın 158.2 katı, DPT'nin 4.3 katı, DTM'nin 16.1 katı, Gümrük Müsteşarlığının 7.9 katı, TÜİK'in 10.2 katı, Özürlüler İdaresi'nin 379 katı, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü'nün 387.4 katı, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğünün 775.3 katı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğünün 462.1 katı, SHÇEK'nin 2 katı, AB Genel Sekreterliğinin 170.3 katı, İçişleri Bakanlığı bütçesinin yüzde 38 fazlası, Sahil Güvenlik komutanlığının 7.1 katı, Dışişleri Bakanlığının 2.3 katı, Gelir İdaresi Başkanlığı bütçesinin yüzde 26 fazlası, Bayındırlık ve İskan Bakanlığının 2.2 katı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 4 katı, Ulaştırma Bakanlığının 2 katı, Denizcilik Müsteşarlığının 25.2 katı, Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün 38.4 katı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 5.1 katı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 4.3 katı, Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 355.6 katı, Kültür ve Turizm Bakanlığının 2 katı, Çevre ve Orman Bakanlığı bütçesinin yüzde 69 fazlası, Devlet Meteoroloji işleri Genel Müdürlüğünün 16.3 katı."

 

Şimdide şu ayetlere bakalım

 

En,am..90- Bunlar, Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların hidayetine uy. De ki:"Ben ona karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O, sadece bütün âlemlere bir öğüttür.

 

En,am..90- Bunlar, Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların hidayetine uy. De ki:"Ben ona karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O, sadece bütün âlemlere bir öğüttür.

 

 

Hud 51- "Ey kavmim! Bu iş için sizden bir ücret istemiyorum. Benim ecrim ancak beni yaratana aittir. Artık akıllanmayacak mısınız?"

 

 

Yusuf..104. Buna karşılık onlardan herhangi bir ücret de istemiyorsun. O Kur'ân, âlemlere ancak bir öğüttür.

 

Furkan..56- (Halbuki) biz seni ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.

57- De ki: "Ben, buna karşı sizden bir ücret değil, ancak Rabbine doğru bir yol tutmayı dileyen kimseler (olmanızı) istiyorum."

 

Kendi inandıkları kutsal kitabı ayaklar altına alarak rant elde eden ve bunu meslek haline getiren bu sözde yetkin ve saygın kurum, dini doğru anlatımda ne derece samimi olabilir ?

Gönderi tarihi:
Ankebut 57. Küllü nefsin zaikatül mevti sümme ileyna türcaun

 

Ankebut 57 Her benlik ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz

Bu ayette dikkat edilmesi gereken şey ise, her insan veya insanlar ve hayvanlar ölümü tadacak denmiyorda, her nefs deniliyor

.

.

.

Kendi inandıkları kutsal kitabı ayaklar altına alarak rant elde eden ve bunu meslek haline getiren bu sözde yetkin ve saygın kurum, dini doğru anlatımda ne derece samimi olabilir ?

 

memlekette diyanetten başka kaynak mı yok??.

hadi memlekette bir şekilde yok diyelim, e koskoca dünya var .

burda diyanettin kaldırılmasını istiyorsanız, bakın buna katılabilirim.

bende istiyorum bende:) kalksın kardeşim.

Şimdi siz Kur'an'ın aslında hakikat oldugunu ama bu Tanrı hakikatının birileri tarafından bizlere ( en azından Türkiyedekiler) yanlış ve yanlı mı aksettirildigini söylüyorsunuz.Yani bunu mu anlamalıyız??

yani bu konuda diyanet mi söz konusu yoksa Kur'an mı ??

siz zaten (haşa affet Allah'ım cc ) Kur'an'ın '' uydurma ve beşer ürünü '' oldugunu söylüyorsunuz.

Peki diyanet ne yapıyor ( size göre) bu '' uydurma '' olan Kitabı birde kendi kafasına göre uydurmalar sokuyor.böyle mi ? anlayalım şimdi de.Siz zaten inanmıyorsunuz neresinde samimiyet arıyorsunuz.Yoksa bizim için mi kaygılanıyorsunuz.

daha dogrusu nasıl anlayalım .....

Gönderi tarihi:
  • Yazar
memlekette diyanetten başka kaynak mı yok??.

hadi memlekette bir şekilde yok diyelim, e koskoca dünya var .

burda diyanettin kaldırılmasını istiyorsanız, bakın buna katılabilirim.

bende istiyorum bende:) kalksın kardeşim.

Şimdi siz Kur'an'ın aslında hakikat oldugunu ama bu Tanrı hakikatının birileri tarafından bizlere ( en azından Türkiyedekiler) yanlış ve yanlı mı aksettirildigini söylüyorsunuz.Yani bunu mu anlamalıyız??

yani bu konuda diyanet mi söz konusu yoksa Kur'an mı ??

siz zaten (haşa affet Allah'ım cc ) Kur'an'ın '' uydurma ve beşer ürünü '' oldugunu söylüyorsunuz.

Peki diyanet ne yapıyor ( size göre) bu '' uydurma '' olan Kitabı birde kendi kafasına göre uydurmalar sokuyor.böyle mi ? anlayalım şimdi de.Siz zaten inanmıyorsunuz neresinde samimiyet arıyorsunuz.Yoksa bizim için mi kaygılanıyorsunuz.

daha dogrusu nasıl anlayalım .....

 

Aslan bey,sözünü ettiğim durum,( dini tanıtımda otorite)yeni bir şey değil,ta mezheplein çıkış tarihine kadar eskilere dayanır.Bu konuda itikadi mezheplerle ilgili eserleri okumanız tavsiye ederim.Diyanet artık süregelen bu otorite geleneğinin kurumsallaşmış bir halidir.Bilindiği gibi osmanlıda da diyanet yerine şeyhüsislamlık kurumu vardı.Dolayısıyla diyanet dini anlamada, anlatmada, tabi oldukları sünni mezheplerin dışına çıkamazlar, farklı bir şey söyleyemezler.Diğer islam ülkelerinde ise durumun pek farklı olduğunu zannetmiyorum.

 

siz zaten (haşa affet Allah'ım cc ) Kur'an'ın '' uydurma ve beşer ürünü '' oldugunu söylüyorsunuz.

Peki diyanet ne yapıyor ( size göre) bu '' uydurma '' olan Kitabı birde kendi kafasına göre uydurmalar sokuyor.böyle mi ? anlayalım

 

Kitabın içine sokmaları mümkün değil,yorumlarla, tevillerle kurandakinden farklı bir ilah tanıtıyorlar.Akla mantığa uygun şirin bir islam tarif ediyorlar.

Gönderi tarihi:
Aslan bey,sözünü ettiğim durum,( dini tanıtımda otorite)yeni bir şey değil,ta mezheplein çıkış tarihine kadar eskilere dayanır.Bu konuda itikadi mezheplerle ilgili eserleri okumanız tavsiye ederim.Diyanet artık süregelen bu otorite geleneğinin kurumsallaşmış bir halidir.Bilindiği gibi osmanlıda da diyanet yerine şeyhüsislamlık kurumu vardı.Dolayısıyla diyanet dini anlamada, anlatmada, tabi oldukları sünni mezheplerin dışına çıkamazlar, farklı bir şey söyleyemezler.Diğer islam ülkelerinde ise durumun pek farklı olduğunu zannetmiyorum.

Kitabın içine sokmaları mümkün değil,yorumlarla, tevillerle kurandakinden farklı bir ilah tanıtıyorlar.Akla mantığa uygun şirin bir islam tarif ediyorlar.

 

sayın katakuta;

 

Diyanet üzerinden bu konuları münazara etmeyi ilkesel bulmuyorum.Diyanet ''sistemin '' dini kontrol ve yönlendirme amacının bir manivelası olduguna inandıgım için bulmuyorum.( tabi bu anlayışa herkesi dahil etmem mümkün degildir).Sistemler gelip geçici de olsa Saf Din kalıcıdır.Yönetimlerin bazen dini bazen da profanı referans alması bu dünyanın kaderi.Lakin dedigim gibi dinler hep kalıcı.

Bende ''uydurma'' dan yorumları / tevilleri kastetmiştim.

Siz '' dini tanıtıma '' otorite olarak yaklaşmışsınız lakin bu kelimenin ( otorite) olumsuz manalar da ifade ettigini ben belirteyim.

Biz genelde '' icma''yı daha uygun buluyoruz.Yani dini tanıtımda .Ve bu İslam hukukun da yer alır.Otorite İslam hukukuna girememiştir.( tabiki teoride degil ama pratikde girmemişmidir ; girmiştir elbetde bunda kismi haklılık payı var)

İcma, bir şeye azmetmek ve kara vermek demektir.İslam hukukunun ana delil kaynaklarından biridir.Bir takım şartlara haiz '' toplumsal akılda '' denebilir.

 

Otoriter egilimler her düşüncenin içinden çıkabilir.Bu otoriter zihniyetlerin oldugu kadar ve daha fazla bunlara sessiz kalan ve vurdumduymaz tavırlar içinde yaşayan geniş kalabıklar sebep olur.Bu insanlık tarihi kadar eski ve kötü bir alışkanlıkdır.İslamın olmasa bile İslami düşüncenin içinden bu zihniyetde olanlar/olmuş olanlar da çıkabilir.( maddi çıkardan kaynaklanan)Lakin bu kaynaklardan sadır olan bir durum degildir, bilakis o zamanın ferd ve toplumlarının kusurudur ve her zaman için geçerli degildir.

Bakın İtikadi mezheplerden bahsettiniz; Mutezile mezhebini de duymuşsunuzdur.İslam geleneginin en dikkat çekici, aydınlık yönlerinden birini temsil eder ve hala bu özelligi hakettigi ilgiyi bulamıyor.

Adalet ve Tevhid Ehli olarak bilinen Mutezile ekolüne mensup alimler Muaviye rejimini '' zulüm idaresi'' olarak nitelemişlerdir.Hatta bu olayı ''baskı''nın başlangıcı olarak degerlendirmişlerdir.

Yani şunu demek istiyorum, Mutezile mezhebi ta en başından insanın özgürlügü, insanın bir başka insanla, içinde yaşadıgı toplumla ve bu topluma egemen siyasi iktidarla ilişkilerini ele almış incelemiş yerine göre tavır koymuş bir düşünce ekolüdür.

Bu ve bunun gibi ( İmam Ebu Hanife vb.) her zaman 'otoriteye' karşı olmuş ve bu otorite kendi dünya görüşünden olmasına ragmen mücadele etmişlerdir.Bunların bilinmemesi ne İslami düşüncenin ne de bu mümtaz şahsiyetlerin sorunudur. Sorun varsa bu sorun, her zamanın ferd ve toplumlarının kendi şahsi sorunlarıdır.

Her dagın bir zirvesi vardır.Her zirvenin de bir çıkanı vardır.Dagcının niteligi yükseklikle orantılıdır.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.