Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ve acının yazılmayan tarihi..........


made in turkey!

Önerilen İletiler

adnan durmaz şiirleri varmıydı hatırlayamadım......varsada kusuruma bakmayın yeni bir başlık atıp yazdığım için..........sevgiler......

 

 

 

 

Ve acının yazılmayan tarihi

 

 

 

3- Gidip Geri Dönmeyenler

Bu deli yollara oğul verdin

Gidip geri dönmediler

Kaç kolun koptu Yemen

Kaç yürek yaran Çanakkale

Ocakların kör kaldı

Kaçıncı söndü umudun

Gidip geri dönmediler

Güldün mü

Kıvılcımlar saçılır geceye

Bakışın ilk insandan bu yana

Bütün bakışların bahçesi

Ayakların Hitit' ten beri

Böyle sıkı basar toprağa

Geride hep yoksulluğu koydular

Kıran düştü- kıtlık düştü payına

Gidip geri dönmediler.

 

5- Yediveren

 

Direnci zemheriden karılmış-ölüm kapı komşusu

Sabrı dağlarla bir- cehennemden sökün etmiş ağustosu

Zulümlerle dövülmüş yüreği yoksulluğun örsünde

Gene de yangınlar içinde yediveren güldür sevdası

Yıkılası kara dağlar boyun büküp yol verir

Değilse kıyametler doğurur coşkusu

Lâkin körolası yollar uzanmış yatar toz kül içinde

Kör bir engerek gibi azrail hovardası

Bir yol gülüşlere karışmış

Bakışlara tünemiş-sözcüklere bulaşmış

Ezeli bir acının doğurduğu nefret aşılmaz

Yıkılmaz muhanetin karlı dağları çevresi dolaşılmaz

Ruhları yağmalanmış babadan oğula devrolan lanet

Çifte su verilmiş yüreği kâr etmez hasretine

Koparır elini kolunu gurbet

Gene de yediveren güldür sevdası

Bilmezler

Yaşamak derler adına

Dağların ötesinde bin yıldır paylarına düşen esaret

Günah-vebal-yemin-gammazlık -yalan- kin

Uğur-nazar-büyü-yılan-çiyan-cin

Ekmek atlı insan yaya-can ter içinde

Korkuyla nefretle silahlandırmış ruhlarını cehalet

Bilmezler

Özgürlük derler adına

Dağlarda yapayalnız ağlayabilmenin

Ölmenin doktorsuz ilaçsız

Bazan çocuk üstüne bazan yılan sokması

Sanırsın ki unutturmuş sevmeyi

Gülüşlere afat olmuş nuhnebiden kalma cinnet

Gene de yediveren güldür sevdası

 

 

adnan durmaz

 

 

:clover:

 

Ve yağmur hep bir yerlerde vardır

 

 

 

Berrak bir sudur bozkırda temmuz

Sabah kar dişli çingene

Gülüşü güneş güneş

Kısır kıraçların bağrında yıkık

Boz suskunluklarda bozkır köyleri

Memeleri kuru

Boynu bükük

Körüklü çizme nalçalarıyla

Ezilmiş özlemlerinin külü

Burulur burgaç burgaç bakışlarında

Serin serin yellerden bir haber bekler

Kaşlarına inen sırma kakülü

Bin yıllık korkular üşüşmüş düşlerine

Yalaz yalaz umudunun kanadı

Sevdaları sel baskını alaz alaz...

Ded ki

O çok uzak denizlere varsak

Orada gemilerimiz olsa

Sustu hiç deniz görmemiş gözleriyle

Bir an.. bin yılmış gibi sarsak

Dedi

Nerede olursak olsak

Yüreğimizin demiri

Zehirli acıların örsünde narlanmış bizim

Zincirimiz yangınlara bağlanmış bir yol

Çileden çileye köprüler kursak

Gene de çok uzak denizlere varsak

Nice acılar var ki

Nice insanı çökerten

Yürek kızartan- gönül karartan

Çok gülüp geçmişiz onlara

Direnmek kimliğimizdir

Tarihimiz acının da tarihi

Sevda bitmeyen yenilgimizdir

Ded ki

Suyun hiç varmadığı çöller var

Bir yanda gazel dökümü

Bir yanda çiçek sağanağı

Bakma dudaklarımızın çöl olduğuna

Gün doğmadan neler doğar

Hem yağmur

Bir yerlerde hep yağar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakışın :clover:

 

bana işte öyle bakışın var ya

kahverengi kahverengi akışın

kendini gözlerinle sunuşun

öpüşün var ya hani

öpüş susuşun

sevişin var ya öyle

sınırsız teslim oluşun

bakıp bakıp gözlerimde ölüşün

bilmezsin

nasıl yolunur

nasır tutmuş yüreğim

neyim varsa

bırakırım

fırtınana

talan olur

bu kentin yasemen akşamlarında

kendini bir ince sızı bırakıp

beni alır

beni alır

gidersin

kalırım

çaresiz/ıssızlığında

öyle kolları kopuk

öyle yaralı...

bana işte öyle bakışın var ya

her şeyin silindiği

gözlerinle beni öyle sarışın

gövdeme kendini giydirişin

seni soluyuşum senin içinde

yağmalanıp tükenişim derinlerinde

yitişim...

yitişim

koskoca bir kentin sana dönüştüğünde

sokakların orta yerinde sensiz

öyle kolları kopuk

öyle yaralı...

sendendir bu lacivert gecelerde

denizin masmavi dile gelmesi

yıldızların sağnak sağnak inivermesi

dilim lâ'l kesilir gözlerinde.

susar ellerim

bana kendini giydirip

sonra da böyle öksüz bırakma

yalım mavim

nazlı yarim

yanışım

bir tür çiçek açıştı gözlerinde

sürüklenir sürüklenir giderim

yavri yavri

bu kadar insafsız akma...

 

 

Adnan Durmaz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 yıl sonra...

Yıldızların Fırınında Kavrulan Sevda

 

gök giyinmiş gelin gibi akşam da mest ben de mest

bazan evrenlere sığmam bazan her şey bana dost

 

aklım benden alın gitsin yerim yurdum gönlüm olsun

yorganım yıldızlı gece döşeğimse bir yırtık post

 

kumdan saraylar istemem bana gönül evi gerek

mal mülk isteyene kalsın.saltanata saraya rest

 

haklı kavgalarda ölmek-son yoksul gülene kadar

ha evet bir de yar olsun-aşk yolunda dest bedest

 

sevdamız yıldızlarla yaşıt-hasretimiz milyon yıllık

gözlerin bezm-i elest akşam da mest ben de mest

 

ADNAN DURMAZ

 

B)B):wub::wub:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.