Gönderi tarihi: 27 Eylül , 2006 18 yıl Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Önce bir yumruk hissediyorum hafiften Ardından tekmeler geliyor kafama Uçuyorum havalarda Uzaklarda, çok uzaklarda Annemin hiç durmayan çığlıkları Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Bu dönem sınıfı geçeceğim derken Geliyor sürü sürü kırıklar Ahlar çekiyorum odamda Gözümün önüne geliyor müdürün bakışları Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Seri eller dolaşıyor suratımda Cıvıl cıvıl kardeşlerim odada Hepsi almış takdiri teşekkürü Sırıtıyorum acı acı Babamı dinliyorum gözlerim kapalı...
Gönderi tarihi: 28 Eylül , 2006 18 yıl şiiri yazmışsın ama açıklama yok. kötü bir şiir ama gerçekleri yansıtmıyor da diyemem.
Gönderi tarihi: 29 Eylül , 2006 18 yıl Yazar şiiri yazmışsın ama açıklama yok. kötü bir şiir ama gerçekleri yansıtmıyor da diyemem. sen ne anlarsın şiirden be kardeşim bu bir sanat harikası
Gönderi tarihi: 29 Eylül , 2006 18 yıl Yazar yoğun isteklere dayanamayarak yeni bir sanatsal şiiri sizlere sunmaktan mutluluk duyarım Saygılarımla... SİYAHX Korkma kim seni sınıfta bırakacak sanmaki herkes sınıfta kalacak karnede üc zayıftan aşağı olmayacak o birler senindir senindir ancak * * * Verme kurban olayım öyle notları unutmadık bu sene yediğimiz dayakları elbette bir gün bu notlarda bayatlar hakkıdır kopya çeken öğrencinin hürriyet * * * Ben ezelden beri zayıf aldım , yine alırım hangi hoca beni okuldan atacakmış şaşarım kükremiş aslan gibiyim,karneyi yırtarım atarım yırtarım karneyi evden kaçmam,atılırım * * * Okulun etrafını sarmışsa bir telli duvar onun telleri gibi benimde kopyalarım var arkadaş korkma bizi sınıfta bırakmazlar öğretmen dediğin ,tek dişi kalmış canavar * * * Arkadaş,öğretmenin gözünün içine bakma sakın siper et önündekini gözükme hocaya sakın Doğacaktır sana vaadettiği notlar hakkın boşunamı bütün sene yalakalık yaptın?
Gönderi tarihi: 30 Eylül , 2006 18 yıl benım babam annemı dınler gözleri kapalı genelde..çünkü anem süreklı anlatır susmadan,babamda gözü kapalı yarı uyur dınler
Gönderi tarihi: 7 Ekim , 2006 18 yıl Yazar Bizi dijital ortamlarda vurdular, Orta malı oldu tüm umutlar, Klavye tuşlarından ekrana zıplar, 40 GigaByte'lik ölümsüz aşklar... Yaşananları Ctrl+S ile kaydedip, Ctrl+Z ile geri yaşıyorum. Ben sevdamı download edip masaüstüne alıyorum. En çokta ekranı kapladığın o anı özlüyorum. İtalik yürüyüşlüm, Bold bakışlı sevgilim. Öyle bir halt yedim ki, sakın affetme beni. Simge durumuna küçült, saatlerce beklet beni, Tüm sistemlerimi çökert, Zip'le sıkıştır ve parçala beni, Alt+F4 ile kapat, Shift ile değiştir beni, Manzaralı mousepad'inde saatlerce gezdir beni, Yeni bir pencere açalım ve unutalım herşeyi. Geri Dönüşüm Kutusu'na gönderelim maziyi, Kısayol oluştur, fazla bekletme beni... En çokta Flash animasyonlu o halini özlüyorum. PC görünüşlü, Macintosh duruşlu sevdiceğim, Kalpten kalbe Bağlantım bağlantısı yapılır. Kapanır kapılar, Ağa Oturum açılır. Sevdamız monitöre saniyelerle yazılır. Disconnect olursam beni yine arar mısın? Masaüstü'nde bulamazsan Belgelerim'e bakar mısın? Yokluğunda erişim paketi teselli olmasa da, Değişiklikleri kaydedip, yeniden bağlanır mısın? Bütün programlar bu aşka hata verse de, Kes, Kopyala, Yapıştır ile taşıyorum sevgini, 56K'lik modemim benim, hadi hızlandır beni, Tüm virüslere meydan okur bu sevgi, Pentium III'üm benim, hadi uçur beni, Enter'a ulaştır, Delete'den çek elini, En çokta formatladığım o halini özlüyorum. 40x sürücülü, 700 MHz 'li sevdiceğim benim... Bizi dijital ortamlarda vurdular, Orta malı oldu tüm umutlar, Klavye tuşlarından ekrana zıplar, 40 GigaByte'lik ölümsüz aşklar...
Gönderi tarihi: 7 Ekim , 2006 18 yıl Yazar Sensizdim kendime bir iş aradım, Baştan savıp asabımı bozdular. Hatırşinas dostlarıma uğradım, Sağolsunlar müdür beye yazdılar. Müdür bey gerçekten yufka yürekmiş, İşim inşaatta kazma kürekmiş, Bir sağlık raporu almam gerekmiş, Tam teşekkül hastaneye yazdılar. Yağışlı gözümün hazan çağı da, Olur olmaz yerde başlar ağıda, Sinir servisine giden kağıda, Aklından zoru var diye yazdılar. Bir saat anlattım tek bir buseni, Doktorlar efsane sandılar seni, Belki de alaya aldılar beni, Belki palavracı diye kızdılar. Bir ara sensizlik krizim tuttu, Bilmem ki o anda ne olup bitti. Hekimler heyeti havale etti, Acil vak’a Bakırköy’e yazdılar. Bu çağda bu sevda abes dediler, Cezası çelikten kafes dediler, Ben kime ne yaptım,ne istediler, Bana bu çukuru niye kazdılar. Burda ne sen varsın, ne de bir iş var, Üç adım voltalık gidiş geliş var. En ayıp sözlerle kaplı dört duvar, Bunca küfrü kime ,niye yazdılar. Açmak için zahmet etme zarf açık, Hala bana sevgin varsa birazcık, Mektubumu alır almaz yola çık, Gözyaşlarım bir acayip azdılar, Gözyaşlarım bir acayip azdılar.
Gönderi tarihi: 7 Ekim , 2006 18 yıl Yazar Seni ele sevirem ki... Diyacahsan ki niye ? Ne bilim işde ele ! Seni görende bir hoş olir, ölir, ölir, ölirem... Ahşam olir, davar, nahır, mal gelir, Komlar, ahırlar dolir. Sayiram, sayiram biri esgik. Bi daha sayiram, Bir de bahiram ki tamam. Ama üzülirem; Diyacahsan ki niye? Bennam işde ele! Yassi olir,sekide eymek yiyeceğam. Civil lavaşi dürüm edir, tam kıtliram, Sen ahlıma gelirsen, boğazimda dügümlenir, yiyemirem. Gene diyirsen ki niye? İşde ele... Anam örtileri serir... Gendi gendimi yiyirem. O da gidir, külli biçare galiram. Gözlerim süzülir, uyuyacağım uyiyamiram. Gafam garişir, yüregim sıhişir, yatamiram. Gene diyirsen niye..? İşde ele... Guşluğa doğri daliram, Hayal, hülya görirem, sanki yanımdasan. Sevinir, sevinir bir hoş oliram, Bir de ayıliram ki, yastığa sarılmışam. Diyacaksan ki niye? Amaaan, işde ele! Sabah olir, horozlar ötir, gün doğir... Gahiram tavuhlara, culuhlara yem verirem... Culuhlari dutir dutir öpirem. Onlari bile sene benzedirem. Saggın deme niye? Ne bilim işde ele! Gün gibi gelir, ay gibi gidirsen. Beni yiye yiye bitirirsen. Hep ömrümden götirirsen. Seni sevdigimi de coh ey bilirsen. Diyirsen ki niye? Bilirsen işde ele! Babam beni gapiya goymir diyirsen. Ey helt yiyirsen. Gomşulara, emin, bibin, ezen gile gidirsen... Medem ele çıh cama, tırhıca gel! Yüzün görim, bu da bene yeter. Saggın deme niye? İşde ele...
Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2006 18 yıl Başlık babamı hissediyorum gözlerim kapalı olsaymış daha iyi olucakmış sanki,babaların sevgisi başka oluyor galiba
Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2006 18 yıl Yazar Hayat bu kadar dalgaya alıcanak birşey değil arkadaşlar..... hayat dediğin nedirki geçici bir süreç
Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2006 18 yıl Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Önce bir yumruk hissediyorum hafiften Ardından tekmeler geliyor kafama Uçuyorum havalarda Uzaklarda, çok uzaklarda Annemin hiç durmayan çığlıkları Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Bu dönem sınıfı geçeceğim derken Geliyor sürü sürü kırıklar Ahlar çekiyorum odamda Gözümün önüne geliyor müdürün bakışları Babamı dinliyorum gözlerim kapalı Seri eller dolaşıyor suratımda Cıvıl cıvıl kardeşlerim odada Hepsi almış takdiri teşekkürü Sırıtıyorum acı acı Babamı dinliyorum gözlerim kapalı... siyah kardeş güzel şiir yazmişsın tebrik ederim
Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2006 18 yıl Yazar siyah kardeş güzel şiir yazmişsın tebrik ederim sağol arkadaşım ama çaktırma ben yazmadım kopya
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl çok eğlenceli bunlar kopy past ına sağlık siyahx hayat acıdan ibaret değil
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl Yazar çok eğlenceli bunlar kopy past ına sağlık siyahx hayat acıdan ibaret değil teşekkürler mavi sardunya
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl Hayat bu kadar dalgaya alıcanak birşey değil arkadaşlar..... hayatın büyüklüğünün farkındayız da... -ız derken genişlik bakımından da fakir bir -ız.. anlamışsındır sen beni... neyse hayata bakış açıları elbetki farklıdır... herkese tşkler..
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl ya insanın morali yerine gelıyor,ne yani hep olumsuz şiirler okuyup surat mı asalım değişmeyecek değiştirilemeyecek şeyler için.. gülmek ıyıdır çoğu yerde
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl Yazar Durun ben gaza geldim bi kaç şiirde copy yapayım Ben Seni Yorgun akşamlarda söylediğin şarkıları da sevmedim Çünkü sesin çok kötüydü Bir çiçeğe gülmeni bir güle benzemeni o kadar çok istedim ki Ama sen gülün dikenine bile benzeyemedin, otun tekisin sen! Ben seni hiç sevmedim ki Seni sevsem söylerdim zaten Hem senin nereni seviyim? Sevilecek bi tarafın mı var Ben seni hiç sevmedim ki Acaba seni seven biri çıkar mı? Bilinmez..
Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2006 18 yıl Yazar Erkek Adam Dostlar atışır da yiğitler susar mı Elma armut püftek yerin tutar mı Adem olan light mamul yutar mı Er kişi hazzetmez kepekten liften Doymuş ile doymamış yağ bir olur mu Sıratta galoriden sual olur mu Hiç nutrasweet baklava olur mu Er kişi hazzetmez kepekten liften Coşar şu deli gönül börek, mantı,pizzayla Ürkütme gözünü hiç hacimle boyla Elastik bir heyvandır mide olur yayla Er kişi hazzetmez kepekten liften Çiçek dalda güzeldir kuzu şişte Beyaz kırmızı tartışmak boş bu işte Fikirler değişir her yiyişte Er kişi hazzetmez kepekten liften
Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2006 18 yıl BUDA BENDEN Ben seninle birgün Kordon'da çay içebilme ihtimalini sevdim.. Eğitim alanının ter kokan yeşil lekeli günlerinde (Gaziemir'de polenler uçuşurdu o zamanlar) özlemeye başladım herkesi.. Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki adam gibi dışarıyı özlemeye başladım sonra... Bizim komutanlarımız vardı,bir de atmayı beceremediğimiz Tören Adımları Ter kokanarkadaşlarla paylaşılan kahverengi sıralarda lidercilik oynamaya başladık Ben manga komutanı oluyordum,sen tim komutanı geri kalanlar avcı eri... Anlamsız cümleler kuruluyordu komutanlarımızın yüzlerine karşı ve Askeri Literatüre inat bir Türkçe'yle... Takım komutanlarımızdan öğrendik Piyade Tüfeğiyle jimnastik yapmayı... Gaziemir'e usul usul polenler yağıyordu ve kapalı mekanlarda sigara içmemeyi öneriyordu disiplin yönetmelikleri Oysa tuvalette hiç sigara içmedim ben Disiplin kurulunda tartışılan vukaatım olmadı benim... (Taburca yapılan intikallerde kamyonun kasasından tüten dumanları saymazsak...) Binayı usul usul korku sarıyordu ve belli bir saatten sonra koridora çıkmamayı öneriyordu nöbetçi subay Oysa hiç savunmam alınmadı benim ve hiçbir disiplin tutanağında geçmedi adım... Vukaatların ortasında sevimli bir asker yüzüydüm sadece... Sana şiirler biriktiriyordum Harita Bilgisi defterimde,ama sen yoktun Ben senin beni arayabilme ihtimalini seviyordum öğlen istiraatlerinde... ıştima kargaşası seni hep zamansız,amansızca uzak bir diyara götürüyordu Ben senin benimle Kıbrıs şehitleri Caddesi'ne gelebilme ihtimalini seviyordum.. Ben haftasonu Nizamiye den çıkabilme ihtimalimizi seviyordum... Eğitim yorgunluğu koğuşa çekiyordu bitkin bedenimi Ne yana baksam Kızılay'ın merkezi sanıyordum iştima alanının yalancı griliğini... Kamyon oluyordum bir süre Yanımızdan geçen siyah/beyaz flamayla yarışıyordum yanağım kamyon brandasının garantisinde.. Kamyon oluyordum Sarnıç Çiftliğinden Seyir Tepe'ye... Soğuk bir kolayı bir de sigarayı başına koyuyordum isteklerimin listesinin..Coşuyordum Sonra iniyordum kamyondan İçtima alanından kantine giden ömrümün en uzun, ömrümün en kısa, ömrümün en çocuk,ömrümün en ihtiyar yolunu koşuyordum.. Çünkü sonunda sigara oluyordu,çay kokuyordu sonunda... Bir Nisan günü girdiğim sınavda vazgeçtim sivil hayattan ve bilgisayar ekranında 'YEDEK SUBAY' yazmasıydı beni buraya getiren.. BEN BİZİM ASTEğMEN OLABİLME İHTİMALİMİZİ SEVDİM..
Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2006 18 yıl çok güzel mavi sardunya yeni paylaşımlarını bekliyorum gaza gelir doldurrum burıyı Kasaların keskin kenarları batıyordu Elimin kesilmeye hazır nazır yerlerine, Sonra kablolar çekiyordum, Kopup duran bağlantıların iyice yaval olmalarında; Ne yana baksam ethernet Ve orman sanıyordum anakartların yalancı yeşilliğini; Networkler kuruyordum, Workgrouplar yapıyordum; Dosyalar kopyalıyordum bir bilgisayardan, bir iç bilgisayara Harddisk' in sesini başına koyuyordum, sevdiğim şarkıların listesinin; Sonra çıkıyordum Windows' tan Ve MS-DOS' tan UNIX' e giden Ömrümün en hızlı Ömrümün en yavaş Ömrümün en basit Ömrümün en sağlam işletim sistemini çalıştırıyordum, Çünkü sonunda server oluyordum. Master disk kokuyordun sonunda Doğuk ve şehirler arası otobüslerde vazgeçtim bilgisayarcı olmaktan Ve teknik servis çantamda MS-DOS disketleriydi duran Ben seninle bir gün IBM' in Ar-Ge departmanında Ben seninle sadece bilmek zorunda olanların bildiği Bir son kullanıcı bayisinde Ben seninle Ağrı Dağı' nın Van gölü' ne bakan yüzündeki herhangi bir bilgisayar dükkanında Ben seninle bir anakartın, karmaşık coğrafyasında kaybolabilme ihtimalini sevdim Ben senin bilgisayarcı olabilme ihtimalini sevdim...
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.