Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 19 yıl ÇADIR KUŞAĞI İstersem gülümserim, kolay ne var bundan. Ama karanlığı kalacak gözlerimde mezar çiçeklerinin, bir yaşlı selvinin karanlığı kalacak, alt üst olmuş yurdumun köylerinde, acı sessizlikle kuşatılmış yurdumun köylerinde, yıkıntılar arasında güçbelâ ayakta duran bir yaşlı selvinin. Hangi halkı parçalamıştır tarih, parçaladığı kadar benim halkımı? Halkım benim oldu toprağımdan, saçıldı dört bir yana halkım benim. Daldı yurdum uykuya iççekişleri arasında ufkun. Bense burdayım, gözlerim kapkara, zifir gibi, çadırların karanlığını taşır gözlerim. Çocuk dudakları değil bu dudaklar artık, analarını çağıran dudaklar değil, döndüler kuru bir ekmeğe, çağırmazlar hiç kimseyi. Siz orda barıştan dem vurun hâlâ, ben burda durayım köksüz. Ben burda boşluğa asılmış bir tavan. Çadırlarda büyüyen bir kuşağım ben, ben, çadırlarda çoğalan. Bir daha kulak verin, bir daha dinleyin beni: Büyüyen ve çoğalan bir kuşağım ben kara çadırlarda. Kalsın sizin ekmeğiniz sofranızda. Uyuyayım ben burda aç ve susuz. Ama tarih dört açsın gözünü bizim çadır kuşağına.
Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 19 yıl Karcicegi m kimdir bu vatandas hiç okumadım kendisini hakkında azcık bilgi sevgiler
Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 19 yıl Filistinli şair Salim Jabran 1938'de Hayfa'da doğdu. Hıristiyandır. Al Gad dergisinin yöneticiliğini yapmış ve birçok kez hapse girip çıkmıştır.(kaynak:siir.gen.tr) FİLİSTİNLİ SEVGİLİ’den (…) Ve ant içerim ki, bir mendil işleyeceğim yarına kadar, gözlerine sunduğum şiirlerle süslü ve bir tümceyle, baldan ve öpücüklerden tatlı: “Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var!” * Gözleriyle Filistin, kollardaki, göğüslerdeki dövmelerle Filistin, adıyla sanıyla Filistin. Düşlerin Filistin’i ve acıların, ayakların, bedenlerin ve mendillerin Filistin’i, sözcüklerin ve sessizliğin Filistin’i ve çığlıkların. Ölümün ve doğumun Filistin’i, taşıdım seni eski defterlerimde şiirlerimin ateşi gibi. Kumanya gibi taşıdım seni gezilerimde. Koyaklarda çağırdım seni bağıra bağıra, inlettim senin adına koyakları: Sakının hey kayaları döve döve şarkımı koparan şimşekten! Benim gençliğin yüreği! Benim beyaz kanatlı atlı! Benim yıkan putları! Kartalları tepeleyen şiirleri benim eken tüm sınırlarına Suriye’nin! Zalim düşmana bağırdım, ey Filistin, senin adına: “Ölürsem, ey böcekler, vücudumu didik didik edin!” Karınca yumurtasından kartal çıkmaz hiç bir vakit, yalnız yılan çıkar zehirli yılanlardan! Ben barbarların atlarını iyi bilirim. Bir ben dururum onların karşısında, bir ben, gençliğin yüreğiyim her daim, yüreğiyim beyaz kanatlı atlıların. xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx Ülkesi çalınan toprağın insanları Dayanın kendiniz için ve Bizim için, tüm insanlık için... Boyun eğmeyin zalime, Elimiz size yetmese de Gönlümüz hep sizinle...
Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 19 yıl Yazar EVET ASTERİX AÇIKLAMIŞ BENDE TEŞEKKÜR EDERİM ZAHMET OLDU AMA NEYSEEE
Gönderi tarihi: 21 Aralık , 2005 19 yıl ASILMIŞ ADAM (Bazı İsrail panayırlarında yeni bir çeşit oyuncak satılıyor: Asılmış bir Arap) Asılmış bir adam Çocuklara en güzel oyuncak çarşıda pazarda satılan. Ama satılmıyor artık, boşuna aramayın onu. Söyleyin çocuklara, tükeneli epey oldu. Ey, nazi kamplarında ölenlerin ruhları! Berlinli bir Yahudi değil bu asılmış adam, benim halkımdan bu asılmış adam, benim gibi Arap. Asanlar kardeşleriniz! Yanlış söyledim, afedersiniz, onu nazi subayları astılar Sion'da. Ey, nasi kamplarında ölenlerin ruhları! Bilmem nasıl anlatmalı! Bilmem nasıl anlatmalı! SALİM JABRAN
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.