Gönderi tarihi: 3 Ağustos , 2006 19 yıl Mardin Uzun yıllar süren Roma ve İran savaşları sonrasında Roma’ya onlardan da Bizans’a kalan Mardin, 1098’de Artukoğlu Beyliğinin başkenti olmuştur. Çok sağlam bir kalesi olduğundan ele geçirenin uzun yıllar hakim olduğu Mardin, 1515 yılında Bıyıklı Mehmet Paşa tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Mardin kalesinin eteklerinde yer alan şehir, küçük pencereli, beyaz boyalı özgün mimarisiyle dikkatleri çeker. İlimiz aynı zamanda güvercinleriyle de meşhurdur. Şehrin esas yerleşim yeri Mardin Eşiği diye anılan dik yamaçlı bir yayla üzerinde kurulmuştur. İlde Harran ovasının devamı niteliğinde olan Kızıltepe Ovasının ayrı bir önemi vardır. Dört mevsimi aynı anda yaşamanın mümkün olduğu ilimiz Habur ve Nusaybin sınır kapıları ile de Orta doğunun bir geçiş kapısıdır. Önplana Çıkan Turizm Değerleri Deyrul Zaferan Manastırı (Mor Hananya): Süryani cemaatinin dini merkezdir. Şehrin 5 km doğusunda bulunan Manastır 1600 yıllık bir geçmişe sahiptir. Burada 52 Süryani Patriğinin mezarı vardır. Manastır M.S.4.yy sonlarında kurulmuştur. Halen eski ihtişamını korumaktadır. Cudi Dağı ve Harabeleri: Dağ üzerindeki yerleşim yerlerine ait kalıntıları mevcuttur. Nuh’un gemisinin Cudi Dağı’nda olduğuna dair Kuran’da geçen işretler bu dağı son yıllarda turizm açısından daha da önemli hale getirmiştir. Midyat: Bir müze kent olan Midyat Mardin’e 1,5 saatlik mesafededir. Süryani kiliselerinin çokluğu ile bir ortaçağ kentini andırır. Telkari denilen taş işçiliğinin son ustalarını Midyat çarşısında görmek mümkündür. İlçenin 18 km doğusunda Deyrulumur Manastırı vardır. M.S.397 yılında yapılan bu manastıra Hz. Ömer zamanında ayrıcalık tanınmıştır. Bu manastır içersinde bulunan zengin kütüphanesi ile 1000’lerce gencin eğitim gördüğü ilahiyat fakültesi olmuştur. Midyat, aynı zamanda acur, kavun ve çok lezzetli üzümleriyle de adından söz ettirmektedir. Dara Harabeleri: Şehrin 30 km güney doğusundaki Oğuz Köyü sınırları içersinde İran Hükümdarı meşhur Dara Yuvanış tarafından kurulan şehrin kalıntılarıdır. Mezopotamya’nın en önemli kentlerinden biri olan Dara yerleşim yeri içersinde kent kalıntıları, mağara evler, saray, çarşı, zindan, su yolları, tophane ve depolar vardır.
Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2006 18 yıl Yazar ben açmıştım mardin topiği özür dilerim gözümden kaçmış...
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.