Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Yigidim Arslanim Su silanin ufak tefek yollari Agridan sizidan tutmaz ellerim Tepeden tirnaga siir gülleri Yigidim arslanim burda yatıyor Bugün efkarliyim açmasin güller Yigidimden kara haber verdiler Demirden dösegi tastan sedirler Yigidim arslanim burda yatıyor Ne bir haram yedin ne cana kiydin Ekmek kadar temiz su gibi aydin Hiç kimse duymadan hükümler giydin Yigidim arslanim burda yatiyor Mezar arasinda harman olur mu Onüç yil hapiste derman kalir mi Azrail aç susuz canin alir mi Yigidim arslanim burda yatiyor Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir alaTurka Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Karcücemmm... gel birlikte dagitalim efkari.... Z.Livaneli cok güzel söylüyo bu parcayi... am pek hüzünlü bi sarki yaaaa Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 12 Ekim , 2005 Karcücemmm... gel birlikte dagitalim efkari.... Z.Livaneli cok güzel söylüyo bu parcayi... am pek hüzünlü bi sarki yaaaa alam benim çok saol sen gelirsinde bende efkarmı kalır.bugün birkaç kez dinledim zülfüden içimi efkar bastı...sizlerlede paylaşmak istedim. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir şevval Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 arkadaslar zülfü livaneli diyince bir türküsü var ne zaman dinlesem gözlerim dolar Ondört yaşım diken ile kaplanmış Göz ucuma karıncalar toplanmış Kurşun gelmiş kaşlarımın üstüne Alın yazım okur gibi saplanmış Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde Dağı dağa kavuşturan ben idim Suyu suya eriştiren can idim Yükledim mi gece vakti kaçağı Karanlıkta ışılayan gün idim Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde büyü _________________ sevgiler Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ made in turkey! Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 arkadaslar zülfü livaneli diyince bir türküsü var ne zaman dinlesem gözlerim dolar Ondört yaşım diken ile kaplanmış Göz ucuma karıncalar toplanmış Kurşun gelmiş kaşlarımın üstüne Alın yazım okur gibi saplanmış Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde Dağı dağa kavuşturan ben idim Suyu suya eriştiren can idim Yükledim mi gece vakti kaçağı Karanlıkta ışılayan gün idim Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde büyü _________________ sevgiler yaf şevval valla en sevdiğim parçadır bak şimdi onu dinliyorum eline sağlık....... bugün çok mutluyum o yüzden açabilir bütün güller..... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir şevval Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 14 Ekim , 2005 yaf şevval valla en sevdiğim parçadır bak şimdi onu dinliyorum eline sağlık....... bugün çok mutluyum o yüzden açabilir bütün güller..... bir kez daha benim için dinle sevgiler Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir alaTurka Gönderi tarihi: 16 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 16 Ekim , 2005 Hürriyete dogru Gün dogmadan, Deniz daha bembeyazken çlkacaksln yola. Kürekleri tutmanln sehveti avuçlarlnda, içinde bir is görmenin saadeti, Gideceksin; Gideceksin lrlplarln çalkantlslnda. Ballklar çlkacak yoluna, karslcl; Sevineceksin. Aglarl silkeledikçe Deniz gelecck eline pul pul; Ruhlarl sustugu vakit martllarln, Kayallklardaki mezarlarlnda, Birden, Bir klyamettir kopacak ufuklarda. Deniz klzlarl ml dersin, kuslar ml dersin; Bayramlar seyranlar ml dersin, senlikler cümbüsler mi? Gelin alaylarl, teller, duvaklar, donanmalar ml ? Heeeey ! Ne duruyorsun be, at kendini denize; Geride bekleyenin varmls, aldlrma; Görmüyor musun, her yanda hürriyet; Yelken ol, kürek ol, dümen ol, ballk ol, su ol; Git gidebildigin yere. Orhan Veli Kanik yine gidesim geldi.... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 16 Ekim , 2005 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 16 Ekim , 2005 Beni bu güzel havalar mahvetti, Böyle havada istifa ettim Evkaftaki memuriyetimden. Tütüne böyle havada alıştım, Böyle havada aşık oldum; Eve ekmekle tuz götürmeyi Böyle havalarda unuttum; Şiir yazma hastalığım Hep böyle havalarda nüksetti; Beni bu güzel havalar mahvetti. ORHAN VELİ KANIK Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ made in turkey! Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2005 Yaşamak Güzeldir Anne Anne ben senin oğlunum Kanayan bir yurdum var Anne ben senin oğlunum Sönmeyen bir umudum var Ellerimi tutma ne olur Beni ağlatma ne olur Anne ben senin oğlunum Bu kavgaya inancım var Yasamak güzeldir anne Yasamak senin için Yasamak güzeldir anne Yasamak yarınlar için Ölmek yaşamaktır yine Halkının yüreğinde Ölmekte güzeldir anne Ölmek özgürlük için Anne seni seviyorum Sana ihtiyacım var Anne seni seviyorum Ciğer delen bir acım var . Yusuf Hayaloğlu … orhan veliden değil ama güzel bi şiir yusuf hayaloğlundan......yaşamak harbi güzel... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 BENİ BEKLEDİNSE Sevda değildi bu Sanki bir düştü Sürecek diyordum Sonsuza kadar Takvim yaprağına Ayrılık düştü Aramıza girdi Bu kara duvar Beni bekledinse Yağmurda karda Beni bekledinse Deli rüzgarda Beni bekledinse Yorgun yıllarda Susuz yüreğimde Çiçekler açar Yüzün ay ışığı vuran bir koydu Saçların gecede saman yoluydu İçin güneşlerle dolu doluydu Önce gözlerine gelirdi bahar Beni bekledinse Yağmurda karda Beni bekledinse Deli rüzgarda Beni bekledinse Yorgun yıllarda Susuz yüreğimde çiçekler açar Çorak yüreğimde çiçekler açar ÜLKÜ TAMER Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ made in turkey! Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 Paylaş Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 Ankara Hey gidi Ankara hey! Beni de benzettin ya kendine. Astın suratımı,resmileştirdin beni. Hey gidi Ankara hey! Beni de benzettin ya kendine. Yüzümde bürokrat gülümsemesi, İçimde politik çıkmazlar. Kaçıncı aşktı tattığım akşamlarında, Kızılay'da yürüyemeden elele. Bir gecelik duygu esnemesinde, Yalnızlığımla kendimi evime attığım, Tadamadan mevsimlerini doya doya. Kaybettim kendimi; Herhangi bir sokağın,herhangi bir ayrımında. Geçerken ömrüm giriş katlarında, Üşüdüm,titredim; Otuz yaşıma girerken bir yaz akşamında. Bekar evlerinin soluk aydılığında, Kötü alışkanlıklar edindim. Hiçbir kıza yalan söylemedim Ankara! Ama bir ebruli akşamda, Ezan seslerine karıştı çığlıklarım. Oyalıyormuşum meğer kendimi geçici heveslerle. Kırçiçekleri açıverdi yüreğimde. Sen aşk de buna,ben çıkmaz sokak. Ankara! Delik olan cebime koyacaktım tüm hüzünleri. Yine şiirler çalıp, Şairlerin soluk nefesli kitaplarından, Şarkılar,şarkılar düzecektim ona. Ve Ankara; Çelik renkli gecelerine dağıttığım aşklarımdan, Taç yapacaktım sarı saçlarına. Gözlerindeki yeşilden sürecektim antik yalnızlığıma. İkimizin de paylaşacak birşeyi olacaktı hayatta. Anlarsın ya; Sen Ankara,ben ve o... Üç kişilik bir dünya kuracaktıki Gözyaşlarının kahkahaya karıştığı şu dünyada. Duygu sevinecekti, Telefon edip zeynep'e; "Evleniyormuş" diyecekti. Ve Çankaya'dan bir rüzgar esti. Kıskandın ya bizi, Helal olsun sana. Şu ölümlü dünyada, Kendin gibi bir dünya görmeden, Boğacaksın öyle mi kalabalık kaldırımlarında beni? Hüzne doyacağım öyle mi? Senin gibi gecekondularında, Benim gibi bozkır çocuğu, Meram akşamlarında. Çiçeklerin nasıl olgunlaştığını bilirim ben, Çözmüşken tam da şifresini hayatın. Korkma Ankara,korkma! Yazılmamış bir şiirin okundukça çoğalan ilk kelimesinde, Akıp giderken kaderimiz iki ayrı yöne, Mutlak buluşacak vuslat denizinde. Ankara korkma! Okuduğu duaları anamın ikimizide kurtaracak. Hiç ummadığın birgünde, Şöyle güneş burcundayken sevinçlerin, Sen bana alışacaksın bende sana... Ankara! Ali Ulurasba bende bugün efkarlıyım............ Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ karçiçeği_m Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2005 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2005 AŞK VE ÇİLELER Monna Rosa siyah güller, ak güller; Gülce'nin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister; Ah, senin yüzünden kana batacak, Monna Rosa, siyah güller; ak güller! Ulur aya karşı kirli çakallar, Bakar ürkek ürkek tavşanlar dağa. Monna Rosa, bu gün bende bir hal var, Yağmur iğri iğri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar. Zeytin ağacının karanlığıdır Elindeki elma ile başlayan... Bir yakut yüzükte aydınlanan sır, Sıcak ve minnacık yüzündeki kan, Zeytin ağacının karanlığıdır. Zambaklar en ıssız yerlerde açar, Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, Işıksız ruhumu sallar da durur, Zambaklar en ıssız yerlerde açar. Ellerin, ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi... Ellerinden belli olur bir kadın. Denizin dibinde geziyor gibi Ellerin ellerin ve parmakların. Açma pencereni, perdeleri çek: Monna Rosa seni görmemeliyim. Bir bakışın ölmeme için yetecek; Anla Monna Rosa, ben öteliyim... Açma pencereni, perdeleri çek. Zaman çabuk çabuk geçiyor Monna; Saat on ikidir, söndü lambalar. Uyu da turnalar gelsin rüyana, Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar; Zaman çabuk çabuk geçiyor Monna. Akşamları gelir incir kuşları, Konarlar bahçemin incirlerine; Kiminin rengi ak, kiminin sarı. Ah, beni vursalar bir kuş yerine! Akşamları gelir incir kuşları... Ki ben Monna Rosa, bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında. Hayatla doldurur bu boş yelkeni O masum bakışlar... Su kenarında Ki ben, Monna Rosa, bulurum seni. Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa: Henüz dinlemedin benden türküler. Benim aşkım uymaz öyle her saza, En güzel şarıkıy bir kurşun söyler... Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. Yağmurlardan sonra büyürmüş başak, Meyvalar sabırla olgunlaşırmış. Birgün gözlerimin ta içine bak; Anlarsın ölüler niçin yaşarmış, Yağmurlardan sonra büyürmüş başak. Artık inan bana muhacir kızı, Dinle ve kabul et itirafımı. Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı Alev alev sardı her tarafımı, Artık inan bana muhacir kızı. Altın bilezikler, o korkulu ten, Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne; Bir tüy ki, can verir bir gülümsesen, Bir tüy ki, kapalı geceye, güne; Altın bilezikler, o karkulu ten! Monna Rosa siyah güller, ak güller, Gülce'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister; Ah, senin yüzünden kana batacak, Monna Rosa, siyah güller, ak güller! SEZAİ KARAKOÇ Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.