Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Dünya Kupası


Misafir Zıplayan Dana

Önerilen İletiler

Misafir Zıplayan Dana

Maçları mümkün olduğunca dikkatle izlemeye çalışıyorum.eskisi gibi değil orası kesin,herkes ileriki maçlarda futbol kalitesinin artacağını söylüyor ama fazla umutlu değilim...

 

Benim asıl dikatimi çeken yorumcular...Ne biçim maç yorumları böyle,sanki futbol maçı değil de İMKB'den günlük yorum yapan yorumcular gibiler,maçtan önce hiç bir net yorum yok,sadece maç sonunda biraz rahat konuşuyorlar.Sanki maçtan önce yanlış bir tahmin ya da yorumda bulunsalar gidip yakalarına sarılacağız...

Bir kere de net konuşun,şunu şunu bekliyorum ve maç şöyle olacak,şu galip gelecek diyen bir mahlükat bile yok.Yanılmak bu kadar mı ağrınıza gidiyor,ve altı-üstü bu bir oyun,oyun hakkında yanlış yorum yapma hakkını bile kendilerine tanımıyorlar...

İyi bakın "at yarışları" yorumcuları bu konuda çok rahattırlar.Şu olur bu olur diyorlar,sonra da bol şans diyorlar.Bu kadar basit işte...

"Ku'ran"ın en sevdiğim ayetidir ve belki de tek sevdiğim ayet:ankebut süresi,şöyle diyordu galiba:"BU HAYAT OYUN VE EĞLENCEDEN İBARETTİR".Aynen böyle işte,oyunun içinde bir oyun ve bu konuda bile tahmin etmek,inanarak tahmin etmekten aciz bu yorumcular.

 

En çok da "solcu **********" yorumcuları sevmiyorum,bu kadar yuvarlak konuşur be insan kardeşim.Bütün hayatı çözmüş bir futbol kalmış ve gelmiş bu futbol hakkında yorum yapıyorlar.daha önceleri "3F" derlerdi bu ********** -Falanjizm-Fiesta-Futbol- şimdi ise bu konuda ahkam kesiyorlar.Bu nesilin en iyi iki örneği de CNNTÜRK'deki bir erkekle bir bayan yorumcu...Adlarını bilmiyorum ama bir ahkam kesiyorlar,ama hep yuvarlak konuşmalar,sanki bana Marx'ın Lacancı çözümlemesini yapıyorlar.

Mevzu futbol kardeşim,son derece basit ve sıradan bir konu.Ama çok zevkli ve heyacanlı bir oyun hepsi bu...

Bir de bayanların yorumlarına karşı da bir alerjim var,bir tek Fb TV' de yorum yapan bir kız var,onun da adını bilmiyorum zaten,ama çok net yorum yapıyor ve rahat...

 

Ayrıca bu "solcu *************" bu kadar revaçta kılan kişi ise Tanıl Bora'dır.Kendisi Almanya'da eğitim görmüş ve türkiye'ye ilk geldiğinde de bildiği tek şey "Habermas" ve "Futbol imiş"...Ama Tanıl Bora bu konunun hakını veriyor,özellikle Radikal okuyucuları çok secerler,ben dahil.hele de sezon aralarında ve sonlarında yaptığı "3 büyükler" dışındaki takımlkarın yorumları okunmaya değerdir.ama sadece biri yazıyor diye bu "solcu bozontuları" nı dinlemek çok ağrıma gidiyor.zamanında oynamayın derlerdi sizi uyutur bu oyun dediler,şimdi geçmiş ahkam kesiyorlar...

 

Artık tek dokunulmadık alanımız "at yarışları" kaldı...gerçi ona da zamanında Ülkü Tamer el atamıştı ama o kadar da olur...

 

Ayrıca Nuray Mert hocamızın da bu konuda yorumlarını bekliyorum,son zamanlarda çok fazla açıldı,o da herşeyi biliyor maaşallah...Hatta hızını alamayıp ömer laçiner ve Birikim'e de laf attı ama gelen çok sert cevap karşısında dut yemiş bülbül gibi sustu....

Zamanın ıvır zıvır solcuları şimdi adam oldular ya ben ona kızıyorum,bu Nuray hanım da dahil...solculuğu yorumculuk olarak algılıyorlar.Açıldıkça açılıyorlar bu "**********" nedense...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Ben bu yazıyı yazdım ve ertesi gün Ahmet Çakar coştu...Ama ne çoştu,bu coşma daha ziyade sallama derecesinde bir coşma oldu.Dün de neredeyse yanındaki yorumcuyla kavga ediyordu "kim elenir kim elenmez?" diye...Tahmin yapmayı geçti Ahmet Çakar işi kavgaya getirdi,şimdi iddaya girecekler diye bekledim ama olmadı.

Madem beğenmiyorum biraz da kendim yorum yapayım,belki tutar da "ben demiştim" derim...

 

ARJANTİN-MEXİKA...Arjantin maçı kazanır.Çok da kolay kazanır,başka yorum yapmaya bile değmez.

 

İNGİLTERE-EKVATOR....kimin kazanacığının hiç bir önemi yok bence.Çok sıkıcı bir maç olur,iki tane bekleyen ve bozan takının maçı,ben izlersem kesin uyurum.

 

PORTEKİZ-HOLLANDA...En zevkli geçecek maç.Portekiz'in sorunu ön-libero,bir türlü orayı kapatacak ikili bulamadılar ve bu da başlarına bela olacak gibi.Hollanda ise,Nisterloy'un yanına adam bulamadı ve solaçıktan bir devşirme yaparak oraya Roben'i sokuyorlar ama kanatları çok sağlam olan Portekiz buna izin vermez.İki tane müthiş kanat adamı olan Portekiz maçı kazanır.

 

İTALYA-AVUSTRALYA...İtalya tam manasıyla kuyu kazıp bekliyor.Maçı soğutuyorlar önce,sıkıyorlar,sonra da ani bir atakla da gol atıp üstüne yatıyorlar,insan izlerken feniktiriyor(Erzurum şivesidir,bilmeyenler sadece sussun).Avustralya,çok güzel top oynuyor hakikaten,izlerken zevk alıyorsunuz,ne de olsa Hiddink'in takımı...

Ben Avustralya'yı tutacağım maçta ve bence bu maç uzar,hatta penaltılara kadar gider.Nasıl ama net konuşuyorum?Hatta abartayım iyice,Totti de kırmızı kart görür,hadi bakalım...

 

İSVİÇRE-UKRANYA...Bizi eleyen iki takım oynuyor.Ukranya,İtalya ile oynadığı hazırlık maçında mükemel oynamıştı ama İlk maçta İspanya'ya karşı hiçbir şey yapamadılar,ama şu anda daha iyiler.Bence Ukranya maçı alır,Shevchenko da 2 tane gol atar.

 

BREZİLYA-GANA...Brezilya grup maçlarında kiminle oynadıysa,spiker "acaba hangisi Brezilya?" dedi...Çok kötü oynuyorlar.En başta üç tane pres yapmayan oyucuları var,Ronaldo,Ronaldinho ve Adriano.Bütün yük de Emerson ve Ze Roberto'ya biniyor ve bu ikiside bu yükü kaldıramıyor ve buna bir de Emerson'un dengesiz ve yanlış zamanlı hamleleri eklenince Brezilya tam anlamıyla ecel terleri döküyor.bu adam kesin kırmızı görecek diyorsunuz ama daha görmedi,ama kesin görür.Gana,Afrika'nın gururu...İki ön-libero'sunu al,Essien ve Appiah,koy Brezilya'ya kesin şampiyon olurlar.Ya da Ronaldo ve Ronaldinho'yu ala koy Gana'ya onlar da şampiyon olsun...Ama her şekilde Brezilya tur atlar.Uzatmalara giderse vay Brezilya'nın haline...

 

İSPANYA-FRANSA...En kötü iki takım.İkisine de "gıcık" oluyorum,hangisi elenirse mutlu olacağım,mutlu olmak bu kadar kolay işte...İspanya'da tek sevdiğim oyuncu Torres,iki yıldır söylüyorum Fener'e alın diye ama dinleyen yok,Fransa'da ise Zidane...gerisini izlemeye bile değmez,hele de Henry dene adama "fitil" oluyorum,ne gıcık bir adam bu...Keşke ikisinin birden eleneceği bir formül olsa,zevkten dört köşe olurom valla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Ahmet Çakar her hafta gittikçe coşuyor.Bu hafta da yanındaki "muhterem beyefendi" ile iddaya girdiler,İsviçre çikolatasına hem de...Ahmet Çakar değil de "muhterem beyefendi" iddaya girmeye çok hevesli maaşallah,hemen her ikilikte "Hocam var mısın iddaya?" diyor,demedi demeyin bence bunlar yakında .ötüne iddaya girerler..."Muhterem beyefendi" o kadar hevesli yani...

 

Ama ben demiştim...Neredeyse hepsini bilmişim,sadece İtalya-Avustralya maçında yanılmışım,İtalya tuzak maçlara devam ediyor,ben de tuzağa düştüm.

Mucck,tak tak...tahtaya vurdum siz de vurun....

 

Gelelim çeyrek final maçlarına...

Az takım ve iyi bildiğimiz takımlar kaldığı için yorum yapmak çok daha kolay.

 

ARJANTİN-ALMANYA...En güzel futbol oyanayan takım Arjantin,kısa ve hızlı paslar,fantastik hareketler ve tabiki Riquelme ve Messi...Riquelme neredeyse sıfır top kaybıyla oynuyor,ve attığı paslar da hep ileri doğru,yani diklemesine oynuyor ama top kaybı çok az.Messi ise ayaklarını yere sürterek yürüyüp koşmasına rağmen çok hızlı,adamı nasıl geçiyor benim aklım almıyor,koşmuyor gibi ama yanındaki adam koşuyor olduğu için koştuğunu anlıyorsunuz.Müthiş bir yetenek,ama sakatlıktan yeni çıktığı için ve yerine oynayan Saviola da çok formda olduğu için fazla oynayamadı ama yavaş yavaş Saviola'nın dakikalarını çalacaktır ve yarı finalde ilk 11 oynayacaktır...

Almanya ise sırf hava-civa.Arjantin ile başabaş oynayacak takım değilller ama çok iyi defans yapıp ve ev sahibi avantajını kullankak isteyecekler.Organizasyon komitesinin en kritik maçı,ama ben avrupaliların bu konularda dürüst olduklarını düşünüyorum,hata olursa kesinlikle bunun sebebi kişisel hatadır bence,başka bir şey değil.

Maçı Arjantin alır,ve skor olarak olmasa bile futbol olarak Almanaya'yı ezeceğini düşünüyorum.

 

PORTEKİZ-İNGİLTERE...Çok güzel bir maç olacak.İki takımın ortak sorunu ön-libero sorunu.Portekiz'in zaten sorunu vardı bir de Costinha kırmızı kart cezalısı olunca iyice zora düştüler,yerine muhtemelen Petit oynayacaktır,mücadele olarak kapatır bu açığı ama boy olarak çok kısa ve İngiliz uzunlarına karşı çok zor durumda olacaklar.DecO'nun olmaması ise başka bir handikap,topla çok iyi oynayan ve iyi tpo dağıtan bir oyuncu,onun yerinede muhtemelen Lyon'da çok iyi bir sezon geçiren Tiago oynayacaktır ama Deco kadar yetenekli değil.Figo ve eğer sakatlıktan çıkarsa C.Ronaldo'ya çok iş düşecektir.Bence zayıf olan İngiliz sağ tarafına yükleneceklerdir.

İngiltere'nin de ön-libero sorunu var.Şu anda o bölgede dönüşümlü oynayan Gerard ve Lampard kendi takımlarında aynı pozisyonda oynuyorlar ve asıl o işi yapan takım arkadaşları ise dünyanın en iyi iki ön-liberosu,biri Xavi Alonso diğeri ise Makalele.Bir diğer sorunu ise gol atma,en bariz sorun,gol atamazsan elenirsin.Sabaha kadar defans yap,kalene duvar ör ama gol atamazsan elenirsin,örnek İsviçre.Adamlar gol yemeden elendiler,ki madem atamıyorsun elen değil mi?Biz gol izlemek istiyoruz...

Maçı Portekiz alır,ve bu maç uzatmaya gitmez.

 

İTALYA-UKRANYA...Yoruma gerek yok.İtalya değil 10 kişi 9 kişi bile kalsa bu Ukranya'dan gol yemez.Zaten kolay kolay gol yemiyorlar ve ünlü tuzakları da hazır...Çok sabırlılar,bu sabır hakikaten insanı çileden çıkarıyor.İtalya öyle ya da böyle turu atlar.

 

BREZİLYA-FRANSA...Tam manasıyla kör-topal maçı.Brzilya Ronaldo-Ronaldinho ve Adriano üçlüsünü birden kaldıramıyor,Adrinao oynarsa bir de oynamazsa yorumlarını yapmak lazım...

 

Adriano oynarsa...:vay Brezilya'nın haline o zaman,yaşlı Fransa'ya karşı tempo yükseltmek zorundalar ama bu takım üç tane pres yapmayan futbolcuyu kaldıramaz,Fransa da tempo'ya karşı verirse yaşlı halleriyle onlar da dağılırlar ve çok gollü maç olur.Ama Fransa kazanır,en önemlisi ortada çok iyi adamları var,Makalele ve Viera...Brezilya zaten yandan gelemiyor,oratdan da Fransa'yı delmek zordur.

 

Adriano oynamazsa...O zaman başa baş bir maç olur ve daha yetenekli olan Brezilya turu atlar.Ama bu sefer de çok sıkıcı maç olur.Ama ben Fransa'nın elenmesini istiyorum,Brezilyasız yarı final bensiz mahalle maçına benzer.Ben olmazsam maçlar çok zevksiz geçiyor da,çalım bende,gol bende,fantastik hareketler bende...Brezilya'nın ishal hali gibiyim maaşallah.

 

Hadi şeytan kulağına kurşun...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Aslında bakarsanız yorumlarım hiç de fena değil.Beni yanıltan Teknik Direktörler oluyor,kaybedenler ilk dört maçta oynadığı sistemden farklı oynadılar.Misal İngiltere,hızlı ve etkin Portekiz oyuncularını durdurmak için Gerard ve Lampard'ın arasına Bayernli Heargreevs'i yerleştirdi ve Portekiz'in bu bölgede etkinliğini azalttı.Bunun için de ileride ki bir oyuncusundan feragat etti Erikson ve bedelini de ödedi.En önemlisi bir hücum oyuncusunu alıp bir defans oyuncusunu sahaya oyunun başında sürerseniz oyuncunuz daha baştan maça yenik başlar.

Bir diğer örnekte Pekerman'ın yaptığı hata.O da Saviola'dan vazgeçti ve Messi'yi oynatacak sanırken biz,o gitti bir defansif orta saha oyuncusu ile başladı maça.Ve öne geçince de takımını arkaya çekti,ve topu ayağına tutup oyunu soğutmak yerine,iyice geriye yaslanarak oynattı.Bir de topu ayağında tutan Riquelme gibi bir adamı oyundan alınca kendi ipini çekti,sanırım taksici olarak eski yaşamına geri dönecektir.

 

Gelelim yarı final maçlarına kardeşler...

ALMANYA-İTALYA.........İki tane bekleyen ve tempo kurmadan oynayan takım.Büyük bir defans hatası olmazsa -ki olmaz- bu maçta gol olmaz.Penaltılara kadar gider,bence hiç oyuncuları yormasınlar direkt olarak penaltılara geçsinler.Özellikle İtalya daha gol yemedi,kendi kalelerine attıkları golü saymıyorum,ve yiyecek gibi de görünmüyorlar.Nesta olmadan bu kadar az pozisyon veriyorlarsa bir de Nesta geldiğinde hiç pozisyon vermezler.Penaltılarda çoğu kişinin aksine İtalya'yı şanslı görmekteyim,kalelerinde dünyanın gelmiş geçmiş en iyi kalecisi var.BUFFON hakiketen büyük bir kaleci,sakatlıktan çıktıktan sonra yan toplarda yumruk takıntısı dışında hata yapmıyor,ve bu yumruk vurma önceleri tedirginliktendi şimdi ise alışkanlık halini almış gibi...İtalya finale çıkar.

 

PORTEKİZ-FRANSA......Scolari yenilgisizliğine devam ediyor,hakikaten çok büyük bir teknik direktör,her hareketi her hamleyi görüyor ve doğru hamle ile önünü kesiyor.Tek sorunları Pauleta...Son iki maçta uzun vhareketli defans oyuncuları karşısında sönük kaldı ama yaşlı ve statik oynayan Fransa takımı arasında çok pozisyon bulur ve bulunca da kolay kolay kaçırmayan bir adamdır Pauleta...Bu dünya kupasında 5 maçın iksinde oynayan ve birinde de kırmızı kart gören DECO bence şu ana kadar en iyi oyuncu.Az maç oynadığı için de çok diri olacak bu maçta ve Makelele ve Viera ikilisinin arasında çok iş yapacaktır.Ahanda şuraya yazıyorum Portekiz kupayı alır ve turnuvanın futbolcusu da DECO seçilir,çok diri ve daha yeni başladı turnuvaya.

Fransa'da ise ZİDANE çok iyi durumda ama izleyemediğim -TEK'e dün bol bol küfür ettim,Zidane'nın döktürdüğü maçı biz elektirik kesintisi yüzünden izleyemiyoruz,İzmir'de elektirik yoktu,karanlık bir İzmir çok tuhaf oluyor- maçta çok yorulmuş diye duydum.Kaynak Abimdir,yanılgı durumunda bana hesap verecektir.Fransa'nın yaşlı oyuncularının tompoyu yükseltmeyi seven ve Figo ve Ronaldo gibi adam eksilten iki oyuncuyla uğraşmaktan ileriye çıkıp gol atmasını beklemiyorum.Ribery çok iyi durumda ama öncelikle kendisiyle aynı bölgede olan Ronaldo'yu kontrol etmek zorunda...Portekiz tur atlar.

Daha doğrusu atlamalı,benim için atlamalı ve kupayı almalılar.Yürü PORTEKİZ...

 

Son laflarımda penaltılar hakkında...

Okul Turnuvalarında seri penaltılarda,penaltı kaçırarak takımının Şampiyonluğunu engelleyen biri olarak bu olay üzerine çok durmuştum.Maç içinde de penaltıları ben kullanırdım ama seri penaltılara gelince insanın eli ayağı titriyor,çünkü telefisi yok.Maç içinde atamazsanız,oyun içinde gol atıp ya da asist yapıp telafi edebiliyorsunuz ama burada böyle bir şey yok.Çok rahat atardım normalde ve BOLİÇ'ten feyz alarak topu tıngırtatarak atardım,ama o maçta topa o kadar ser vurdum ki...Ben bile anlamadım neden böyle sert vurduğumu,şimdi biliyorum ama...Penaltı da dikkat edilecek hususlara gelince...:

 

1-Eskiden kaleciler sabit dururlardı,kalecinin ayaklarına bakardım ve kalkan ayağın köşesine topu yuvarlardım.Ama şimdi kaleciler çizgide serbeste dolaşıyorlar ve iki ayakları ile zıplayarak hareket ediyorlar.Bu da oyuncunun bu şansını sıfırlıyor.

2-Oyucu topun üzerine gelince kaleyi küçük,kaleciyi de dev gibi görür.Yorulmuşsunzudur maçta ve son gücünüzüde topa saklarsınız.Oyuncunun kaleciyi dev gibi gördüğünü çok basit bir şekilde anlayabilirsiniz.Topu diker oyuncu ve kaleye bakarak geri adımlar atar,tam o anda eğer topa ve kaleye sırtını dönerse bu şu demektir:"Nereye atacağım,kale küçük,kaleci büyük...?"...Bu oyuncunun penaltıyı kaçırma oranı çok büyüktür,ve genellikle de kaçar.

3-Penaltıyı mümkün olduğunca SOLAK oyunculara attırmamalı.Kaçırma oranları çok daha fazla.

4-Tabi ki kaleciler...Hele de bazı kaleciler,şimdi de Portekiz kalecisi Ricardo bu konuda çok revaçta.2004 Avrupa şampiyonasında eldivenleri çıkartıp da penaltılar kurtarmıştı.İngiltere maçı idi ve yine bir İngiltere maçında üç penaltı kurtardı ve birini de eli değdi ama çıkaramadı...Lehmann'da bütün penaltıların köşesini bildi ve ikisini kurtardı.

Bunda en önemli nokta şu...:Oyuncu penaltı atarken,hele de o kadar yorgunken şunu unutuyor:Topa vuran ayak değil de diğer ayak,yani destek ayağının ucu topun gideceği yönü gösterir.Bu atışların hemen hemen hepsinde geçerlidir.Eğer oyuncu bunun tersini yaparsa kalecinin kurtarma şansı yoktur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Bir kaç şey daha eklemek istedim...

Öncelikle daha önceki Dünya Kupalarına bakarsanız,finale çıkanlardan birinin güzel maçlar çıkararak ve güzel oynayarak finale çıktığını;diğerinin de salllapati futbolla,grupta ıhlayarak çıktığını görürsünüz.

 

Şu ana kadar en güzel futbolu Portekiz oynadı,yarı finale çıkanlardan bahsediyorum,gerçi bütün takımlar arasında da Portekiz en iyisi idi.Her maçlarını kazandılar,ve her maçta baskın oynadılar,bazı yorumcular ingiltere maçındaki Portekiz'i beğenmedi,10 kişi kalan takıma nasıl gol atamazlar diye...ingiliz savunması ben geçecek takım göremiyorum zaten,onların sorunları gol yollarında idi ve bu yüzden de elendiler.Yeni teknik direktörün yapacağı ilk iş İngiliz futbolcularına her idmandan sonra PENALTI çalıştırmak olmalıdır.Bir de iyi bir golcü buldular mu Rooney'in yanına şampiyon olurlar,buna inanıyorum.2002 iki hariç son turnavaların hepsisi penaltılarla kaybettiler.

 

Finale çıkan diğer takım ise dediğim gibi ıhlaya-mıhlaya gelen takım oluyor,bu da Fransa.Ama kaderin cilvesi(!) bu iki takım yarı finalde oynuyorlar...Bu maçı alan finali de kazanır,ve bu maçı Portekiz alır...Bunun nedenlerini yukarıda anlatmıştım.

 

Final maçının hakemi için de bir şey diyeceğim,benim en büyük favorim Lubos Michel idi,ama Almanya-Arjantin maçı ile bu şansını kaybetti.Arjantin'in golünden sonraki bütün kararlarında ev sahibi takımını kolladı.Özellikle iki pozisyon vardı.İlki sakatlanan Rodrigez'in sahada 1 dakikadan fazla yerde kalması ve dışarı çıkan toptan sonra da Michel'in oyuncunun yanına gidip terbiyesizce kalk hareketi ve sonra da oyuncuyu yerde bırakıp oyuna devam etmesi.

ikinci ve maç içinde önemli olan diğer pozisyon ise Abondanzieri'nin sakatlanma pozisyonu.Resmen uçan tekme attılar,pozisyon neredeyse gol oluyordu,oyunu bile durdurmadı.Kırmızı kartı da vermedi zaten ve iyice sinen Arjantinli oyuncular iyice geriye çekildi ve golü de yediler.Golden sonra ise hakem düzeldi.

 

Almanya'nın italya maçında bu kadar kollanacağını zannetmiyorum,Almanya bu hakkını kaybetti.

Final maçı içim İtalyan hekem var sanırım Rozetti idi,o diyeceğim ama İtalya finale çıkarsa da çıkmasa da ona da vermezler.İtalya elenirse,İtalya'yı eleyen Almanya'ya köstek olacağına hareketle buna izin vermezler..

bu yüzden iki isim kalıyor ama adlarını bilmiyorum.Biri Arjantin'li,hani şu Portekiz-İngiltere maçının hakemi;diğer de Meksikalı hakem.Ve bence muhtemelen finalde bir Güney Amerikalı hakem olacaktır,takımları yok bari hakemleri olsun manasında...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaslar fransada yasiyorumm va tabiyki takimim diyom ama bir bayan olarak maclari kacirmiyorum izleyebildigim kladar

bildiginiz gibi fransa icin bu macin onemi buraya kadar zorlukla geldik ve birazilya hic kaybetmedi yine zizoumuz bizi kurtardi yasina ragmen o muhtesem soguk kanli ve tam bir futbolcu o bir efsane olucak..

ingiltere portekiz macina gicik oldum ve ronaldoyaa igrencti bence yaptiklari numaralar kendi takim arkadasina kirmizi kart aldirdi ve o arkasini gormemisti basarken..simdi ne yuzle o takima donucek bilmiyoruze...onlarla olan macta umarim yenerizz...ama eger yenersek ve almanya yarin alirsak umutluyuz cunku simdiye kadar brezilya italya almanya ve portugale bizi asla yenemedii

umarim takimimiz daha iyi yaparr

 

paylasmak istedigim diger seyde o maci aldigimizda dusunsenize 60 milyon insan ayni anda sokaklara firladik paris sokaklari doldu tasyti....sanzalize superdii inzsanlar sarki soluyolardi bence bole mutluluklar guzell....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Finalin adı İtalya-Fransa oldu...

 

Benim dağ gibi Portekiz'im,yarı finalde su içmiş yarış atı misali sahada gezindi.Hele de Deco,ne kadar da umutluydum "çekik gözlü Brelilya asıllı Portkizli'den",ama o bile fıss çıktı...

 

Hiç yorum yapacak durumda değilim ve daha iki-üç gün sürer bu durum.

Davaro filminin son sahnesinde,Memo (Kemel Sunal),paraları Ağa'nın (İhsan Yüce) suratına atar,Memo'nun berisindeki Sülo (Şener Şen) şöyle der:

-Ula,na'pirsen,gitti bizim lehmacun fırını...

 

Aynen bu durumdayım,gitti benin lehmecun fırını...

Ama şunu anladım,sevdiğiniz oyunda kumar oynarsanız o oyundan zevk almıyorsunuz,izlerken acayip gergindim,Deco'ya ettiğim küfürlerin haddi hesabı yoktur,ne bekledim ondan ama o ne yaptı...

 

Bir daha iddaa oynarsam iki olsun.Daha ağır bir şey söylemeyeyim,önümüzde Avrupa şampiyonası var...

 

Final ise,bana erken kopacak gibi geliyor,erken 2 gol ve paydos...Şampiyon İtalya olur bence.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Finalin adı İtalya-Fransa oldu...

 

Benim dağ gibi Portekiz'im,yarı finalde su içmiş yarış atı misali sahada gezindi.Hele de Deco,ne kadar da umutluydum "çekik gözlü Brelilya asıllı Portkizli'den",ama o bile fıss çıktı...

 

Hiç yorum yapacak durumda değilim ve daha iki-üç gün sürer bu durum.

Davaro filminin son sahnesinde,Memo (Kemel Sunal),paraları Ağa'nın (İhsan Yüce) suratına atar,Memo'nun berisindeki Sülo (Şener Şen) şöyle der:

-Ula,na'pirsen,gitti bizim lehmacun fırını...

 

Aynen bu durumdayım,gitti benin lehmecun fırını...

Ama şunu anladım,sevdiğiniz oyunda kumar oynarsanız o oyundan zevk almıyorsunuz,izlerken acayip gergindim,Deco'ya ettiğim küfürlerin haddi hesabı yoktur,ne bekledim ondan ama o ne yaptı...

 

Bir daha iddaa oynarsam iki olsun.Daha ağır bir şey söylemeyeyim,önümüzde Avrupa şampiyonası var...

 

Final ise,bana erken kopacak gibi geliyor,erken 2 gol ve paydos...Şampiyon İtalya olur bence.

 

yaa sen uzulmee iddiayi fransaya oyna ben dedim italya almanya brezilya portekiz yenemedi bizii

sanpiyon biziz bu kesin takimi sanzalizede karsilarken cekcegim resimlerden sanada gonderirimm :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Geldik final maçına...

Yalnız ben hala Portekiz'in neden bu kadar sönük oynadığını anlamadım.Hadi diyelim çok yıprandılar önceki iki maçtan dolayı;Deco ve Costinha ise İngiltere maçında oynamadılar bile ve bu maçta en kötü oynayanda bu ikisi idi...Hele de Deco,bir insan bu kadar mı vurdumduymaz oynar,yaktılar beni...

 

Finalde dikkat edilecek iki husus var...

Birincisi İtalya'nın savunması ile ilgili.Nesta hakikaten çok iyi bir savunma oyuncusu (ayrıca çok da yakışılı) ve Cannavaro ile çok iyi uyum sağlıyorlar.Nesta oynarsa Fransa sabaha kadar oynasa gol atamaz italya'ya...Ama Nesta'nın yerine oynayan Materazzi iyi oyuncu olmasına rağmen,yerleşme hataları yapan bir stoper.Kendi bölgesindeki santraforu gereksiz yere takip ediyor,Henry topsuz olarak orta sahaya çekilirse Materazzi de onu kovalayacaktır ve bölgesini boş bırakacaktır.Burada da devreye Ribery girer bence ve İtalya çok zor anlar yaşar.Aslında St.Ettinenn'li bir oyuncu var yedekte,Lyiundula galiba...Bu oyuncu da çok hızlı ve bu boşluklara iyi giren biri,ama pek şans bulamadı...

 

İkinci nokta,Fransa yerleşik savunmalara karşı oyunu kuramıyor.Dikkat ederseniz,elemelerde ve grup maçlarında çok zorlandı ama ispanya,Brezilya ve Portekiz maçlarında gayet iyi idiler.Çünkü bu üç takımda oyunu forse eden ve topu rakip sahada oynamaya çalışan takımlar ve bunlara karşı Henry ve Ribery çok başarılı oldular,tabi Zidane'nın önderliğinde...Ama şimdi ise savunması çıkmayan bir İtalya ile oynuyorlar ve bence pozisyon bile vermeyecektir.

 

Maçın çok erken kopacağını düşünenlerdenim.İtalya çok erken gol bulmaya çalışacak ve bunu da başaracaktır.Maç ilk yarıda biter,ikinci yarı ise bitse de gitsek havasında oynanacaktır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Dünya Kupası bitti ve İTALYA şampiyon oldu...

 

Ama bence en güzel noktayı ZİDANE koydu...

Daha önceki Dünya Kupalarında aklımda en çok yer eden olay,1990'da Mattehaus kupayı kaldırırken Maradona'nın ağlaması idi.Gördüğüm en güzel sahnelerden biri idi,bir futbol ilahı ağlıyordu,ki ağlamak bazen çok güzeldir,hele güzel biri ağlayınca daha da güzeldir...

 

Zidane'nın kafası da bende o derece yer etti.Zidane'nın zaten bu gibi konularda sabıkası vardı,Juventus ve Real Madrit'te bunu bir kaç kez yaptı.Hatta 1998 dünya kupasında kendine sert giren -sanırım Suudi bir futbolcuydu- bir futbolcuya tekme atmış ve kırmızı kart görmüştü...Bu sefer de kendisine küfür eden ...............'in birine kafa attı,ama ben kafa atmasını yadırgadım.

 

Zidane tekme-tokat dövecekti ki ..............'i,vaka daha bir unutulmaz olacaktı...Ben şahsen insanın bazı durumlarda cezayı kendisinin kesmesi taraftarıyım.Zidane'nın ceza kesmesini çok olumlu buldum.

Süper bir futbolcuydu,ve süper bir insan olarak benim gözümde sahalara veda etti.

İnsan .............. yapan kişiyi kendi elleriyle cezalandırmalı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hiç üzülmedim Fransa milli takımına hatta sevindim bile en kötü futbolu oynayıp neredeyse kupayı alacaklardı Zidane güzel veda etti futbol hayatına :D nasılsa kariyerime nokta koyuyorum ha eller üstünde ha bu şekilde diye düşünmüştür yahu adama bir kafa attı Allah'tan boyu yetişmedi yoksa suratına indirecekti kafayı nerdeyse göğüs kafesinin sesini tv başında duydum kardeşim küfürse işittiğin sende küfret kafa niye atıyon neyse layığını buldu.Gerçi bize ne kendi halimize bakalım İnşallah birgün bizede nasip olur o kupa.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hiç üzülmedim Fransa milli takımına hatta sevindim bile en kötü futbolu oynayıp neredeyse kupayı alacaklardı Zidane güzel veda etti futbol hayatına :D nasılsa kariyerime nokta koyuyorum ha eller üstünde ha bu şekilde diye düşünmüştür yahu adama bir kafa attı Allah'tan boyu yetişmedi yoksa suratına indirecekti kafayı nerdeyse göğüs kafesinin sesini tv başında duydum kardeşim küfürse işittiğin sende küfret kafa niye atıyon neyse layığını buldu.Gerçi bize ne kendi halimize bakalım İnşallah birgün bizede nasip olur o kupa.

 

 

Kötü futbol oynayan bir takım bazılarınca gizli favori olarak empoze edilen bir ispanya takımını yenik düştüğünde bile maçı bırakmayarak 3-1 gibi net bi skorla nasıl yenebilir?! herkesin favorisi geçen dünya kupasının şampiyonu brezilyayı elemesine ne diyorsun?! Keza portekiz..

Grup maçlarında tökezlemiş olabilir ama bence oynadıkları futbol hiç de kötü değildi..

Zidane için yaptığın yorumlara gelince sadece fransa için değil dünya futbolu için çok önemli bir isim.. O dakika tahrik edildiği aşikar..

Bi yerde okumuştum italyan futbolculara futbol taktikleri dışında rakibi tahrik etmeye yönelik davranışlar da öğretiliyormuş.. Zidane gibi bir futbolcu niye durup dururken böyle birşey yapsın ki?! Boyunun yetişmemesine gelince yuh yaw göz war nizam war=)

Neyse olan oldu kupa sahibini buldu dicek yok tabi ama bence hakeden taraf fransa'ydı.. üzüldüm..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hiç üzülmedim Fransa milli takımına hatta sevindim bile en kötü futbolu oynayıp neredeyse kupayı alacaklardı Zidane güzel veda etti futbol hayatına :D nasılsa kariyerime nokta koyuyorum ha eller üstünde ha bu şekilde diye düşünmüştür yahu adama bir kafa attı Allah'tan boyu yetişmedi yoksa suratına indirecekti kafayı nerdeyse göğüs kafesinin sesini tv başında duydum kardeşim küfürse işittiğin sende küfret kafa niye atıyon neyse layığını buldu.Gerçi bize ne kendi halimize bakalım İnşallah birgün bizede nasip olur o kupa.

 

birisi senin annene kardesine kufur etse ne yaparsin

sendemi onun annesine kufur edersin

bence cok da guzel bir izleyici degilmissin

takimim belki oynamadan geldi ama sonucta yine geldi

ve o italyanlar seref....yaparak geldilerr

onlar sanki guzel mi oynadi hayirr

dunya kupasina noktayi Zidane koydu vede iyi yapti

o benim ve tum Fransa'nin favorisi olede kalicak

o bizim daima efsanemiz olucak ve futbol hayatina veda ederken yine kendinden odun vermedigi icin onu kutluyoruzzz....

 

zizou yuu biz seviyoruzzz.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Misafir Zıplayan Dana

Zidane tekme-tokat dövecekti ki ..............'i,vaka daha bir unutulmaz olacaktı...Ben şahsen insanın bazı durumlarda cezayı kendisinin kesmesi taraftarıyım.Zidane'nın ceza kesmesini çok olumlu buldum.

Süper bir futbolcuydu,ve süper bir insan olarak benim gözümde sahalara veda etti.

İnsan .............. yapan kişiyi kendi elleriyle cezalandırmalı...

Nedense bazıları bu konularda çok sadist olduğumu söylerler ama ben aynı fikirde değilim.Bu bir yetişme tarzıdır ve bir duruştur.sana karşı yapılan bir kötü harekete aynı şekilde cevap verirsen bu bir çeşit takasa giriyor ve ben bu şekilde davranamıyorum.Bildiğim en güzel şekilde cevap vermek isterim,ama bu kavga etmeyi sevmek ya da psikopatik bir davranış değildir benim nazarımda,bu bir CEVAP'tır.

Büyüdüğüm yer ve ergenliğimin geçtiği yer İzmir'in en tehlikeli ve şaşalı yeri olduğundan belki de böyle.Fuar'da,Lunaparkta çalıştığım için BaSMANE'yi mesken tuttuk ve VAROŞ denilen yerde yaşadım.Belki bu hırçınlığım bu yüzdendir.

 

Bu yüzden Zidane'nın hareketini yadırgamadım,hatta daha güzel bir şekilde, tekme-tokat, tavır sergilemesini istedim.aynı türden yazıyı çok sevdiğim bir insandan okumak çok güzel oluyor:

 

"Sen bir arka sokak çocuğusundur ve geldiğin yere küfredilirse kafayı atarsın.Sokaklar böyledir;kül olmayı seçersin.Hayatta kalmayı değil,olduğun gibi var olmayı seçersin.Yoksa zengin,apartman çocuklarına benzedim diye havaya girersen,orada kalmak için geldiğin yerden gelmemiş gibi yaparsan ufalanıp ufalanıp toz olursun...Ve bence,insan dediğin toz olacağına yanıp kül olsun.Var olmak için sürüngenler gibi hayata,zamana tutunup,yapışıp kalacağına,savrulsun,yaşasın. Velhasıl,Zizou'nun kafasına sağlık! sevgili,çalışkan varoş çocuğu...

 

Sevgili ECE TEMELKURAN'ın yazısı bu...Sanki ben yazmışım gibi duruyor,hatta neredeyse benim kelimelerimle konuşmuş...

Sürüngen olmayan,zamana tutnmayan,savrulmayanlara selam olsun.

Her türlü aşağılayıcı tanımlamalara karşı yaşasın KAVGA...

Yaşasın TEKME-TOKAT kavgalar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.