Gönderi tarihi: 15 Kasım , 2010 14 yıl İdamına hükmederdim ezelden Nur cemalin yansır diye aya yâr! Güneşi de asar idim tez elden Zülfünden bir tel düşseydi paya yâr! İsyanım mor menekşeli dağlardı Gökler siyah yaşmağını bağlardı Gül dalında kurur, toprak ağlardı Ettiğinden, çatlar idi kaya yâr! İmbiğinden cinnetimi soğurdu? Hamurunu kan ile mi yoğurdu? Söyle seni hangi kısrak doğurdu? Yüreğin benziyor deli taya yâr! Günden güne kaybederim tadımı Düşünür mü el-âlem hiç yâdımı Hatırlayıp senden gayrı adımı Kim kendine bir dîvâne saya yâr? Gâhî yedi veren güldür; gâh diken Gölgesinde mesut olur gül diken Gül dalında ölmek bir ödül iken Sevdiğinden gönül nasıl caya yâr! İster boğ yaşımda istersen astır Bu çektiğim ne çiledir, ne yastır! Bilmem ki bu nasıl bir iltimastır (?) Gözyaşlarım benzer mi hiç çaya yâr? Merhem olma onulmayan yarama Hançer sapla ta bağrımda şurama İster isen bir kurşunla vur ama... Yeter ki bırakma beni yaya yâr! Seyit Kılıç
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.