Φ historian Gönderi tarihi: 8 Haziran , 2005 Gönderi tarihi: 8 Haziran , 2005 Sezai Karakoç un Mona Rosa Adlı şiirinin hikayesi epey farklıdır bilenler anlatsın MONA ROSA Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iri iri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar. Açma pencereni perdeleri çek, Mona Rosa seni görmemeliyim. Bir bakışın ölmem için yetecek. Anla Mona Rosa ben bir deliyim. Açma pencereni perdeleri çek. Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi, Bende çıkar güneş aydınlığına. Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi. Seni hatırlatır her zaman bana. Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi. Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, Işıksız ruhumu sallar da durur. Zambaklar en ıssız yerlerde açar. Ellerin, ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi. Ellerinden belli olur bir kadın, Denizin dibinde geziyor gibi. Ellerin, ellerin ve parmakların. Zaman ne de çabuk geçiyor Mona. Saat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana, Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar. Zaman ne de çabuk geçiyor Mona. Akşamları gelir incir kuşları, Konarlar bahçemin incirlerine. Kiminin rengi ak kiminin sarı. Ah beni vursalar bir kuş yerine. Akşamları gelir incir kuşları. Ki ben Mona Rosa bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında. Hayatla doldurur bu boş yelkeni. O masum bakışların su kenarında. Ki ben Mona Rosa bulurum seni. Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. Henüz dinlemedin benden türküler. Benim aşkım uymaz öyle her saza. En güzel şarkıyı bir kurşun söyler. Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. Artık inan bana muhacir kızı, Dinle ve kabul et itirafımı. Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı Alev alev sardı her tarafımı. Artık inan bana muhacir kızı. Yağmurdan sonra büyürmüş başak, Meyvalar sabırla olgunlaşırmış. Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış. Yağmurdan sonra büyürmüş başak. Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kuş tüyüne. Bir tüy ki can verir gülümsesen, Bir tüy ki kapalı geceye güne. Altın bilezikler o kokulu ten. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister, Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Sezai KARAKOÇ Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 9 Haziran , 2005 Gönderi tarihi: 9 Haziran , 2005 ÇOCUKLUĞUMUZ Annemin bana öğrettiği ilk kelime Allah, şahdamarımdan yakın bana benim içimde Annem bana gülü şöyle öğretti Gül, Onun, o sonsuz iyilik güneşinin teriydi Annem gizli gizli ağlardı dilinde Yunus Ağaçlar ağlardı, gök koyulaşırdı, güneş ve ay mahpus Babamın uzun kış geceleri hazırladığı cenklerde Binmiş gelirdi Ali bir kırata Ali ve at, gelip kurtarırdı bizi darağacından Asyada, Afrikada, geçmişte gelecekte Biz o atın tozuna kapanır ağlardık Güneş kaçardı, ay düşerdi, yıldızlar büyürdü Çocuklarla oynarken paylaşamazdık Ali rolünü Ali güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar kahraman Ali olmaktan bir sedef her çocukta Babam lambanın ışığında okurdu Kaleler kuşatırdık, bir mümin ölse ağlardık Fetihlerde bayram yapardık İslam bir sevinçti kaplardı içimizi Peygamberin günümüzde küçük sahabileri biz çocuklardık Bediri, Hayberi, Mekkeyi özlerdik, sabaha kadar uyumazdık Mekkenin derin kuyulardan iniltisi gelirdi Kediler mangalın altında uyurdu Biz küllenmiş ekmekler yerdik razı İnanmış adamların övüncüyle Sabırla beklerdik geceleri Şimdi hiçbirinden eser yok Gitti o geceler o cenk kitapları Dağıldı kalelerin önündeki askerler Çocukluk güzün dökülen yapraklar gibi ANNELER VE ÇOCUKLAR Anne ölünce çocuk Bahçenin en yalnız köşesinde Elinde bir siyah çubuk Ağzında küçük bir leke Çocuk öldü mü güneş Simsiyah görünür gözüne Elinde bir ip nereye Bilmez bağlayacağını anne Kaçar herkesten Durmaz bir yerde Anne ölünce çocuk Çocuk ölünce anne YOKTUR GÖLGESİ TÜRKİYE'DE Sabahları gün doğmadan uyanır Dilini yutacak olur içi kanlanır Gün boyu çalışır aydınlanır Kederini anlarsanız size ne mutlu Acır fakir çalışan kadınlara Titrer bir gönül kıracak diye hanim dizi İncedir billurdandır yoktur gölgesi Türkiye'de Bir meçhul Meryem mermerden değil ama kutlu Gözlerine baksanız erirsiniz kar gibi Elinizi sallasanız rüzgarından sallanır Bir geyik olur sizi arar melul ve bakir Görür gibi uyur konuşur gibi susar güler ağlar gibi SAMANYOLUNDA VEBA Önceden bilen oluş şartlarını çocuklarının Elleriyle değen koklayan hazırlayan adeta Sebebine ermeden erişmeden Korkan ilerdeki korkularla Noldu zarif latif anneler noldular Nerde çocuklar gece yarılarından sonra Çıkıp samanyoluna bakan Bakarak çocukluğu uzatmaya çalışan İşleri güneşin doğuşunu yayınlamak Bütün o çocuklar nerdeler Kalan ne Kızların kollarının arasından gözlenen Samanyollarından Bakısları benekleyen yalnız ölüm Ölüm geçti canlı ehram ölüm geçti O taklar geçip gitti insan üstüne kurulu Ve bağbozumları bizden bozulan Artık kendimize bile o kadar yakın değiliz Gece yarıları samanyolu yok Gün doğmuş doğmamış Bütün elmalar çürüdü Çocukluğumuzun dürbünleri içinden Geçen siyah halkalı kutsal şehirlerden Birini bulamadım gezdim bütün karaları Aşk siyahın beyazdan ayrıldığı Samanyolunda yürüyen bir karınca En onulmaz vebayı kutlayan bir güvercin İki katlı bir arabada Bu bize yaklaşan bir deniz arabası Sen ırakta samanyolu ırakta Ve ay başka bir ay Sarısı beyazına akmış Bulaşmış bir yumurta MECNUN VE TOZ BULUTU Bir gün Mecnun Yalnız ve yorgun Karşıda bir toz bulutu gördü Sanki geliyordu O'nu yutmak için Dedi dur ey toz bulutu Karanlığın bereketi ölüm otu Acele etme vakit var Sayılıdır saatler dakikalar Azrail bile senden sabırlıdır Burda sencileyin benim de işim var Arzum şu ki ödev bitip gün dolsun Benim de kaderim mutluca Bir toz zerresi olmak olsun Selam Historian Sezai Karakoc`un MONA ROSA adli siirini kime yazdiginida sanirim bilmektesinizdir. Siiri az dikatle okudugumuzda bunu bulabiliyoruz Alıntı
Φ historian Gönderi tarihi: 9 Haziran , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 9 Haziran , 2005 Muazzez Akkaya olduğunu biliyorum Alıntı
Misafir birce Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2007 Sezai Karakoç un Mona Rosa Adlı şiirinin hikayesi epey farklıdır bilenler anlatsın MONA ROSA Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iri iri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar. Sezai KARAKOÇ Alıntı
Φ Butterfly effect Gönderi tarihi: 2 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 2 Ocak , 2009 8-9 saatlik bir yolculuk sırasında kulağıma fısıldanan ve hiç aklımda yokken ben'i biz yapan bir şiiir ... ve hikayesiyle kalbimi acıtan... Sezai Karakoç'un Geyve'li aşkı Muazzez Akkaya'ya yazılmışş bir şiir... Okul sırasında tanıdğı, sevdiği, karşılık bulamadığı ve mezuniyet merasiminde tüm okulun önünde okuduğu ,kıtalarının ilk harfleri sevdiğinin adının harflerini taşıyan bir şiir... Şiiri okuduktan sonra Muazzez Akkaya'nın' kabul ediyorum 'dediği ama Sezai Karakoç'un 'şimdi de ben kabul etmiyorum' dediği ve bunun üzerine Sezai Karakoç'un Muazzez Akkaya'yı bir daha göremediği çünkü red cevabının ardından Muazzez Akkaya'nın intihar ettiği bir şiir... Alıntı
Φ suheda_ Gönderi tarihi: 9 Ocak , 2009 Gönderi tarihi: 9 Ocak , 2009 8-9 saatlik bir yolculuk sırasında kulağıma fısıldanan ve hiç aklımda yokken ben'i biz yapan bir şiiir ... ve hikayesiyle kalbimi acıtan... Sezai Karakoç'un Geyve'li aşkı Muazzez Akkaya'ya yazılmışş bir şiir... Okul sırasında tanıdğı, sevdiği, karşılık bulamadığı ve mezuniyet merasiminde tüm okulun önünde okuduğu ,kıtalarının ilk harfleri sevdiğinin adının harflerini taşıyan bir şiir... Şiiri okuduktan sonra Muazzez Akkaya'nın' kabul ediyorum 'dediği ama Sezai Karakoç'un 'şimdi de ben kabul etmiyorum' dediği ve bunun üzerine Sezai Karakoç'un Muazzez Akkaya'yı bir daha göremediği çünkü red cevabının ardından Muazzez Akkaya'nın intihar ettiği bir şiir... Ya afedersinizde çatlakmıydı o kadın,bir şiire tav olup sonra red edilince intihar eden bana çok sağlıklı bir kişilik gibi gelmedi,hele şaire ne demeli kadını o kadar severken neyin gururunu yapıpta"şimdide ben kabul etmiyorum"demiş Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.