Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

‘BU KAVGADAN ÖZGÜRLÜK VE DEMOKRASİ ÇIKMAZ’

 

Erzincan dosyasının Ergenekon savcılarına nasıl ulaştığı tartışmalara yol açarken, sol parti ve emek örgütleri, bu çatışmadan demokrasi ve özgürlük çıkacağını beklemenin doğru olmadığı görüşünde

KARŞILIKLI HAMLELER...

İktidar kavgası son günlerde artarak, savcılar üzerinden devam ediyor. Dosyalar kaçırılıyor... Ergenekon savcıları devreye giriyor... Ve çatışma devam ediyor. AKP’nin kurumları kendine göre yeniden şekillendirdiğine dikkat çeken, sosyalist partiler ve emek örgütleri, AKP’nin yarattığı yeni düzene karşı eski düzeni savunarak karşı çıkmanın da, bu çatışmadan demokrasi ve özgürlük çıkacağını beklemenin de doğru olmadığını savunuyor. Yargı-hükümet arasında ayyuka çıkmış olan bu çatışmanın, Türkiye’deki demokrasi yoksunluğunu gösterdiğini belirten sosyalist partiler ve emek örgütleri ne göre, özgürlükçü, eşitlikçi ve demokratik yeni anayasa şart. »9’DA

Çelebi: AKP, kurumları kendi anlayışına göre dizayn ediyor

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de iktidar ve yargı arasında yaşananları, “AKP, 12 Eylül anlayışıyla dizayn edilen antidemokratik yapılanmaları tasfiye etmeyi değil, bu kurumları kendi anlayışı ve inisiyatifi doğrultusunda yeniden şekillendirmek istiyor” şeklinde yorumladı. Çelebi şu açıklamada bulundu:

AKP iktidarının toplumun ihtiyaçlarına rağmen, 12 Eylül döneminin anti demokratik ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı 82 Anayasası’nın bir ürünü ve yargı bağımsızlığının önündeki en büyük engel olan HSYK’yı demokratik toplum gereklerine uygun bir biçimde değiştirmek yerine, yargının siyasallaştırılması ve etkisizleştirilmesinin bir aracı olarak kullanmak istediği bugünkü tartışmalarda daha net görülmektedir. AKP politikalarına bakıldığında, 12 Eylül anlayışıyla dizayn edilen antidemokratik (HSYK, YÖK, RTÜK vb) yapılanmaları tasfiye etmeyi değil, bu kurumları kendi anlayışı ve inisiyatifi doğrultusunda yeniden şekillendirmek istediği söylenebilir. Ülkemizin, yaşadığımız yüzyılda sahip olması gereken şey ise, özgürlükçü, eşitlikçi ve demokratik yeni bir anayasadır.”

BDP: Krizi sivil

anayasa çözer

TÜRKİYE'yi sarsan hükümet ve yargı arasındaki çatışma giderek kızışırken Barış ve Demokrasi Partisi kalıcı çözüm önerisinde bulundu. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, ''Sorunların çözümü için sivil yeni bir anayasa şart'' dedi

Erzincan Başsavcısı'nın görevden alınması ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararını değerlendiren Selahattin Demirtaş, ''Bu savcılar, CMK'nin 250. maddesi ile özel yetkilendirilen savcılardır. Bunlar Kürt siyasetçilerine Kürt çocuklarına yöneldiklerinde ses çıkarmayan HSYK, Danıştay, Yargıtay ve Adalet Bakanı bugün feryat ediyor'' dedi.

Yaşanan olayı skandal olarak niteleyen Demirtaş, ''Bu skandal çözülmek isteniyorsa bilinmelidir ki 250. madde ile yetkili savcılar hakimler ve mahkemeler, Şeyh Said'i asan İstiklal Mahkemeleri ile darbeler döneminde görev yapan sıkıyönetim mahkemeleri ile aynı zihniyetteki mahkeme ve savcılardır'' diye konuştu. Sorunun anayasadan kaynaklandığını kaydeden Demirtaş, ''Eğer bunlar aşılmak isteniyorsa sivil yeni bir anayasa şarttır. Öncelikle bu ele alınmalıdır'' dedi.

Taş: Bu kavgadan yargı bağımsızlığı,demokrasi çıkmaz

YARGI ve hükümet arasında yaşanan kavgayı değerlendiren ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, “Bu kavgadan yargı bağımsızlığı, demokrasi çıkmaz” dedi.

Devletin yeni sahipleriyle devletin eski sahipleri arasındaki iktidar kavgasının bugün de yargı üzerinden sürdüğüne dikkat çeken Taş, şunları kaydetti: "Devletin yeni sahipliğine soyunan ve bu konuda oldukça mesafe alan AKP'nin Cumhurbaşkanlığını, yasama-yürütmeyi, YÖK'ü ve medyanın büyük bölümünü yanına aldıktan sonra şimdiki hedefi de yargıdır. AKP, devletin eski sahiplerinin yargı üzerindeki etkisini kırma, onları tasfiye etme, kendine yandaş bir yargı yaratma çabasındadır. Bu iktidar kavgası sürecinde yaşananları yargı krizi olarak ele alarak bu kavgayı hukukla, demokrasiyle ilişkilendirebilmek, yargının bağımsızlığından, hukuktan, demokrasiden söz etmek mümkün değildir.”

HSYK BAĞIMLI OLMAKTAN ÇIKARILMALI

ÖDP Genel Başkanı Taş, yargının bağımsız olabilmesi için gerekenleri şöyle sıraladı: “Öncelikli olarak Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) siyasi iktidara bağımlılıktan kurtarılmalı, İçişleri Bakanlığı'nın yargıyla bağları kesilmelidir. Diğer yandan askeri ve sivil yargı ikiliği ortadan kaldırılmalı disiplin suçları dışında askeri kişiler de yerel mahkemelerde yargılanmalıdır. AKP, yeni bir kapatılma davası ile karşı karşıya kalmayı ve mağdur rolünü tekrar kazanmayı önümüzdeki dönem açısından en büyük koz olarak görmektedir. Kapatma davası, 27 Nisan muhtırası gibi yaşananlar neredeyse AKP'yi emekçilerin elinden kurtarmanın yolu haline gelmiş ve AKP tüm bunların sonucu olarak gücünü daha da arttırmıştır. AKP'nin yarattığı yeni düzene karşı eski düzeni savunarak karşı çıkmak da bu çatışmadan demokrasi ve özgürlük çıkacağını beklemek de doğru değildir.” BirGün

 

İHD: Acilen yargı reformu gerekli

TÜRKİYE’deki yargının, hukukun üstünlüğü ilkesini gerçekleştirmekten oldukça uzak bir konumda olduğuna dikkat çeken İHD, Türkiye’de acilen bir yargı reformunun gerçekleşmesi gerektiğinin altını çizdi.

İHD Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, insan haklarının hukukun üstünlüğü ilkesine uygun olarak korunmasında; yargı birliği, yargıç bağımsızlığı ve yargıç güvencesinin bulunması gerektiği belirtildi.

Türkiye’deki yargının, hukukun üstünlüğü ilkesini gerçekleştirmekten oldukça uzak bir konumda olduğuna işaret edilen açıklamada, AKP hükümetinin 3 Kasım 2002’den beri, yargı ile ilgili olarak Anayasa’da köklü hiçbir değişiklik yapmadığı vurgulandı. İHD’nin açıklamasında şunlar belirtildi:

''Yargıç bağımsızlığı ve güvencesi için mevcut HSYK modelinin terk edilmeli, tamamen hakim ve savcılardan oluşan yeni bir HSYK kurulmalı, Adalet Bakanlığı’nın vesayeti sona erdirilmelidir. Yargıdaki kaynağını Anayasadan alan ideolojik tutumun sonlandırılabilmesi için özellikle Anayasa’nın başlangıç kısmı tamamen değiştirilmeli, Türkiye’de farklı etnik, din ve dil gruplarının hakları güvence altına alınmalı, herkesin ve her grubun haklarının güvencesi olarak yargı yeniden tarif edilmelidir. Temel hak ve özgürlüklerle ilgili uluslar arası mevzuatın yargı tarafından uygulanması bir zorunluluk haline getirilmelidir. Türkiye’nin ana çerçevesini çizdiğimiz şekilde acilen bir yargı reformunu gerçekleştirmesi hepimiz için, iktidar için, muhalefet için, hakim ve savcılar için elzemdir.”

 

 

Kaynak:-http://www.birgun.net/actuel_index.php?news_code=1266655265&day=20&month=02&year=2010-

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.