Φ _asi_ Gönderi tarihi: 2 Ekim , 2009 Gönderi tarihi: 2 Ekim , 2009 EDİRNE EVLERİ Hepsinin ayrı bir hikayesi var... Yaşanmış münferit sevinçler, paylaşılmış hüzünler ve geleceğe uzanmış umutlar bir yana, Edirne evlerini asıl ölümsüz kılan, iç ve dış mimarilerinin bugüne taşınan estetik ve zarif görünümleridir... Su baskınları, yangınlar, kuşatmalar ve savaşlarla yaralanmış olsa da bazıları, zamanla inatlaşırcasına çırpınanlar anlatır bu hiç bitmeyecek masalı... Edirne'nin özellikle Karaağaç, Kaleiçi ve Kıyık semtlerindeki sokak aralarında dolaşırken, savaşlar, yangınlar, kuşatmalar ve su baskınlarına rağmen ayakta kalmayı başaran birçok sivil yapıyla karşılaşırsınız. Ayakta kalabilenlerle 1900?lerden bugüne, yakın tarihimizin en güzel sivil mimari örneklerini oluşturan Edirne evleri, ziyaretçilerin göz zevkini okşayan estetik görünümlerinin yanı sıra, adeta yaşanmışlıklarıyla da birbirinden farklı hikayeler anlatır. Sokakta yürürken karşısında durup kaldığınız ahşap ve taş evler dile gelir sanki. Şaşırır, hayran kalır ve zamanda yolculuğa çıkarsınız: Gıcırdayarak usulca açılan renkli camlı, ahşap panjurlu pencereden bir genç kız sokağa doğru göz süzerken, delikanlı aşığıyla bir kez olsun gözgöze gelebilmek için hep o köşede bekliyordur sanki... Tunca ve Meriç köprülerinden sonra, Arnavut kaldırımlı Karaağaç yolunun her iki yanında bulunan devasa büyüklükteki anıtsal çınar ağaçlarının arasından geçerek Karaağaç'a vardığınızda, adeta bir mevsim değişimi yaşarsınız. Geniş sokak ve caddeleri süsleyen rengarenk bahçeli evler, sizi başka bir dünyaya sürükler. Eskiden Rum nüfusun yoğun olarak yaşadığı Karaağaç, kimisi restore eilerek tarihe eşsiz kanıtlar sunan, kimi de kaderine terk edilmiş olarak restore edilmeyi bekleyen evleriyle, ziyaretçilere görsel bir şölen yaşatır... Geleneksel Türk mimarisinin yanı sıra Musevi, Rum ve Bulgar azınlık mimarlarının inşa ettiği birbirinden farklı görünümdeki evler, Edirne'nin geçmişten bugüne uzanan hikayesini bütünler niteliktedir. Kendinizi bu yaşanmışlıklara kaptırıp biraz daha yürüdüğünüzde, köşeyi döner dönmez başka bir hikayenin sizi beklediğini fark edersiniz: Birbirinden güzel motiflerle bezenmiş, demir işçiliğinin en ilginç örneklerini yansıtan balkon korkuluklarına dirseklerini dayayıp, alt kata doğru eğilen Afife Hanımın ve onun yanındaki evin penceresine çıkan diğer komşunun sokağa yayılan sabah muhabbetleri... Sokakta oynayan çocukların Nimet Halası, Efstratia Teyzesi... Kaleiçi, özellikle musevi ve rum kültürünün en güzel örneklerini ortaya koyan evleriyle ayrıcalıklı bir öneme sahiptir. Kaleiçi, evleriyle farklı inanış ve kültürlerin sentezini yansıtır. Evin giriş merdivenlerinin bittiği yerde, yüksekliğiyle baş döndüren, ahşap işçiliğiyle kendine hayran bırakan dış kapının kilidi döner, topuzu çevrilir ve Kirkor Amca sabahın ilk ışıklarıyla kendini sokağa atar; oradan da Saraçlar'daki işyerine... Mehmet Efendi selamlar Kirkor'u hayırlar olmasını dileyerek sabah şeriflerinde... Sokaklarda yürüdükçe, geçip gidememek istersiniz. Orada kalıp, biraz daha o keyfin tadını çıkarmak... Alıntı... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.